Benzer şeyleri ben de yaşadım canım. Benim ailem istanbuldaydi. Eşimin ailesi de başka bir ilde. Babam tutturdu ben kızıma burada düğün yapacağım diye. Bir de düğünden önce millete çok takı olur diye söylemiş durmus. Neyse benim düğün gününde bizim köyden biri vefat etti. O yüzden doğru düzgün kimse gelemedi. Birkaç yakın akrabanin taktiği çeyrek, yarım, annemin, babamın, kardeşimin taktiği birer bilezik geldi bana bizim taraftan. Erkek tarafından daha çok altın geldi, doğru düzgün kimse olmamasına rağmen. Babam düğünden önce takılan paraları ben alırım, altınlar size kalır diye saçma sapan birşey söylemişti. Biz de plan yaptik tabi belki ev peşinatı yaparız diye ama ne altın geldi ki bize. Takı merasimi bitti, babam koşa koşa geldi, bütün paraları tek tek sayarak cebine attı. Hiç suratıma bile bakmadı. Ben yerin dibine girdim. Orda burda ben kızıma düğün yaptık diye hava atıyor şimdi. Parasını fazlasıyla aldığı düğünü yapmis bana. Bir de ben bekarken kazandigimin çoğunu eve verirdim. Bana evlenirken sadece yatak odası takımımın yarı parasını gönderdi. Onu da en ucuzundan secmiştim. Bana para biriktirmek için fırsat vermediği gibi evlenirken destek de olmadı. Bir de ben KYK borcumu bile odeyemememistim. 12000 lira borçla evlendim. El öpmeye gittiğimde de bana sonradan düğün için gelen ceyreklerden üç tane verdi. Yani zaten bana vereceğini söylediği şeyleri kendi hediyesiymis gibi kakaladi anlayacağın. Doğum yaptım, yine aynı ceyreklerden ellerine birer tane almış gelmişler. Torunlarına da çeyrek taktılar. O ceyrekler bir bitmedi yani. Bütün bunlar olurken annem de hiç ses etmedi tabi. Her şey normalmiş gibi beni keriz yerine koydu kendi öz ailem. Çok dertliyim bu konuda çok. Benim kazandığım parayla bana birikim yapar, millete hiç bundan bahsetmez, sanki her şeyi kendi oduyormus gibi anlatır. Hangi birini anlatsam. Neyse çok uzattım. Sana tavsiyem kimseye birşey verme. O altınlar senin.