- 28 Ağustos 2015
- 1.657
- 2.413
- 133
- Konu Sahibi Surekli_Karisik
-
- #1
Aldatıldınız mı ,eğer öyleyse hepimizin başına geldi ve doğal olarak aynı şeyler hisseder kadınlar sabır ve zaman ne denilir ki ....
Bu sürec gayet doğal destekte bir şey ifade etmeyecek çünkü hemen sonuca bağlanacak bir durum değil yaşadıkların.
Zaman diyorum ısrarla zaman.
Şu hayatta olmaz dediğim şeyleri gordum.
Güvendiğim insanların aslında benim onlara biçmiş olduğum kaftandan ibaret olduğunu anladim.
İyi diyorsun, zamanla değişti diyorsun ama inan öyle değil :)
İçinde yaşadığımız zaman dilimini baz alirsak , insan öğrendikçe kirlenen ve tecrübe ettikçe kendini koyacağı sirazeyi iyi kestiren bir varlıktan ibaret.
Zamanla değişen insana bu sebeble inanmiyor.
Zamanla yapmaması gereken şeyler konusunda sadece tecrübe kazaniyorlar sadece.
Eşin de bunlardan biriydi.
Özünde vardı kalleslik.
Sana gelince yineliyorum koca koca harflerle ZAMAN.
Ha tümden bitmeyecek içindeki ihanete uğramisligin acısı.
Sadece zaman geçtikçe şimdiki kadar acitmayacak.
Belki de tekrar aşık olursun.
Ayaklarını yerden kestigine inandığın anda daha umursamaz olacaksin
Sizi çok çok iyi anlıyorum( severek ayrıldım, karar verip davayı bitirene kadar sanki etimi lime lime kesiyorlarmış gibi hissettim.
Anneme ,babama "sanki kör bir bıçakla şuan bedenim parca parca kesiliyor gibi hissediyorum "dedim durmadan .
Ailem ,kendimden çok ona üzülmeme , onu bu kadar sevmeme dayanamıyorlardı .
Değmeyen bir adami nasıl bu kadar seviyordum ama hala onu nasil o kadar sevdim diye kızıyorum kendime .
zamana bırak demiyorum zaman ilac degil , ilaç bizim icimizde !
Ne demek rica ederimAğlayacak yer ariyordum, mesajına kismetmis. :)
Yok, insan ne ise odur. Zamanla değişmemiştir, muhakkak hep böyleydi ama göstermesine gerek yoktu. Bugün o gereklilik arz edince gerçek adam çıktı ortaya. Yani dediğin gibi, tüm o iyilikler benim sanılarımmis.
Ask diyorsun. Aşıkken insan ne anlamlar yüklüyor. Bir şarkı vardı Sezenin. Ey ask sen olmasan, ne kalır geriye hikayeden, diye. Asıl hikâye ask bitince başlıyormus.
Daha büyük acilardan korkarım. Ne ölümler, ne savaşlar, ne yokluklar var bu dünyada, biliyorum. Bunların yanında ask nedir ki diyorum ama insan o an ne yaşarsa ona kulak kesiliyor iste.
İyi ki varsın, her konumda yanimdaydin. Sağol.
Ben genelde boşanmak isteyenlere "sakin boşanmayın , boşanma kararı ve süreci ölümle eşdeğer" diyorum çünkü benim öyle geçti , severek evlendiğim ve hayalini kurduğum adamdan ayrılıyordum ve onu bir daha hiç gormeyeceğim başka bir şehre gidiyordum :))Ne acı değil mi ?
Evet, ilaç bizim içimizde. Bir atsam şu ölü toprağını uzerimden, bir bitse su dava, çok güzel kalkacağım ayağa ama. Zaman da inadına öyle agir geçiyor ki.
Artık biraz kaderci yaklaşıyorum ben.
Neden bunları yaşadım, hala yaşıyorum?
Nasıl bu adamı sevdim?
Ne akıl ama, aklıma s.çayım.
Komşum dedi ki bugün, kızım adı Ahmet olacaktı ya da Mehmet..
Ama sen bunları yine yaşayacaktın..
Geçmen gereken yollarmış.. Kişinin önemi yok.
Belki de haklıdır.
Kişiselleştirmeyi bırakmak lazım belki de..
Karakterimizi oluşturan, bizi olgunlaştıran görüp geçirdiklerimiz, aldığımız darbeler değil mi?
Acılardan bile ''Bu acı da bana bunu kattı.'' diye çıkarım yapabilmeliyiz.
Efendim?
Bizden götürdükleri kısım mı?
Oralara girmeyelim efemmm :)
Kader mi dersiniz ? O kaderi de ben seçtim ya, o zoruma gidiyor. Aslında biliyor musunuz, sevdiğime de, evlendigime de hiç pişman olmadım. İnsan gerçekten çok şey öğreniyor ama bazı zamanlarda yol ikiye ayrılır ya, yanlış sapaklarda döndüğüme, dönüm noktalarında sağa sola iyi bakmadığıma, korkaklık ettiğim zamanlar adına pismanim.
Ha bir de, hem doğru olup, hem de çürüyen duvar olmak zoruma gidiyor. Bakın bi, eğri duvarlar nasıl sapasaglam kalabiliyor.
Hayallerinizi seviyorsunuz yaşayamadıklarınıza üzülüyorsunuz zaman gerçekten en ilaç ne kadar acı çekmeniz lazımsa çekin insan acı çekmekteyse sıkılıyor geçecek hepsi
Ne demek rica ederim
Ete kemiğe bürünmüş haline sarılıp teselli etmek isterdim ama ben de buradan bu kadarım işte :)
Aşık ol elbette
Sev.
Ama kimseyi kendinden daha fazla önemseme.
Evladını bile ölçülü sev.
Ölçülü sevmek ne saçma yahu derdim toy zamanlarımda, yaş kemale erdikce anladim değerini.
Kendini sev önce ve kadın.
Afedersin ama sokmusum kadınlığın verdiği naif, narin yapimiza.
Her kadında yok bu.
Yaşaman gerekiyordu, yaşadın.
Çek içine en derinden acini diyeceğim vallahi kıyamıyorum.
Değmez anlıyor musun ?
Evladın için de üzülme kuzu.
Şu hayata gelmiş ve alacak nefesimiz varsa su akacak yolunu bulacaktır el mecbur.
Sen sevmediğin zamana sığın.
Hafifle.
Evet hele hele hala düşünüyorsanız o kişiyi üzülüyor insan , ama geçer sılanın dediği gibi deler de geçer ....Sabir ve zaman. Haklisiniz.
Boşanma sebebim aldatilmak değil ama ayrılık sonrası başkasının olması da zoruna gidiyor insanın.
Hal böyle olunca insan uzulecek yer arıyor işte.
Kimin zoruna gitmiyor ki onlar?
Benim de en büyük zorum kendimle.
Akılsız başımla..
Kime kızabilirim?
Ben seçtim evet.
Tövbe bismillah.
Sarhoş muydum desem alkol tatmış insan değilim.. :)
Hah iste, insan kendine sarıyor. Hastalık hastaları sürekli kendini dinler ya. Ben de sürekli geçmişi dinliyorum. Yaşananlar, söylenenler geliyor aklıma. Bir gün iyisi, bir gun kötüsü. Sonuç da ortada işte. Sonra geçmiyor diye, sağa sola sariyorum.
Ben genelde boşanmak isteyenlere "sakin boşanmayın , boşanma kararı ve süreci ölümle eşdeğer" diyorum çünkü benim öyle geçti , severek evlendiğim ve hayalini kurduğum adamdan ayrılıyordum ve onu bir daha hiç gormeyeceğim başka bir şehre gidiyordum :))
ama gerçekten çıkar bir yol yoksa tabiki hayatini heba etmesin kimse , bir kere dünyaya geliyoruz . Sonrasında dünyaya yeniden gelmiş gibi hissediyor insan .
Evet üzülüyorsun ayrıldığın için ama içindeki sebepsiz mutluluğa ve yüzündeki gülümsemeye şaşırıyorsun her daim :))
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?