Koskocaman Bir Boşluk

Surekli_Karisik

Kimselerin vakti yok,durup ince şeyleri anlamaya.
Kayıtlı Üye
28 Ağustos 2015
1.657
2.413
133
Evet, koskocaman bir boşluk duygusu ve acı.

Biraz önce bu platformda boşanan üyelerin konularını okudum. İnsan nasıl da benziyor birbirine. Acı hep aynı acı. Herkesin aşkı özel, herkesin sevgisi çok büyük, haliyle herkesin acısı ve boşluğu da benimki gibi.

Benimki de bir boşanma konusu. Hikâye yaşayan pek çoğunuzunkiyle aynı. Birkaç gün önce bir fotoğraf konusu açmıştım.
(Allahım neden bu kadar arabesk seyler hissediyorum ?) O fotografi gördüğüm günden beri iflah olmuyorum sanki. Acı çekiyorum. Acıyor yani. El, kol, bel, baş ağrısı gibi. İçimde bir boşluk, o boşluk acıyor mu, acıtıyor mu? Tarif de edemiyorum ki.

Zaman diyeceksiniz, biliyorum zaman ama anlıyorsunuz değil mi ? Belli bir zaman sonra geçecek olması, ne su an beni teselli ediyor, ne de hafifletiyor. Konuşmak, yazmak istiyorum işte böyle.

Neden diye sürekli dönüyor kafamın içinde. Neden boyle bir insanı sevdim. Severken vallahi boyle değildi. En azından hakkaniyetine sonsuz guvenirdim. Nasıl, neden bu kadar çok çok çok, her anlamda yanıldım ?

Huh ! Daha ne kadar sürecek ? Niye tüm rezilliklere rağmen sever gibiyim? Sevmek nedir ya ? İnsan sevdiğine utanıyor. Şuraya seviyorum demeye, yazmaya utanıyorum. Öyle bir adam.

Gecen gün açtığım bir konuda, bir üye çok güzel yazmıştı, "sevilme hissini de israf etmemeli insan." diye. Niye sevgim böyle israf edildi? Benim canım, güzel sevgim.

Çok üzgünüm. Nereden nereye ? Çok çok üzgünüm.
 
Aldatıldınız mı ,eğer öyleyse hepimizin başına geldi ve doğal olarak aynı şeyler hisseder kadınlar sabır ve zaman ne denilir ki ....

Sabir ve zaman. Haklisiniz.

Boşanma sebebim aldatilmak değil ama ayrılık sonrası başkasının olması da zoruna gidiyor insanın.

Hal böyle olunca insan uzulecek yer arıyor işte.
 
Bu sürec gayet doğal destekte bir şey ifade etmeyecek çünkü hemen sonuca bağlanacak bir durum değil yaşadıkların.
Zaman diyorum ısrarla zaman.
Şu hayatta olmaz dediğim şeyleri gordum.
Güvendiğim insanların aslında benim onlara biçmiş olduğum kaftandan ibaret olduğunu anladim.
İyi diyorsun, zamanla değişti diyorsun ama inan öyle değil :)
İçinde yaşadığımız zaman dilimini baz alirsak , insan öğrendikçe kirlenen ve tecrübe ettikçe kendini koyacağı sirazeyi iyi kestiren bir varlıktan ibaret.
Zamanla değişen insana bu sebeble inanmiyorum ( tamamen kişisel görüşüm )
Zamanla yapmaması gereken şeyler konusunda tecrübe kazaniyorlar sadece. Ha bu da ehlilesmis kamil insan dediklerimizin formatı.
Eşin bunlardan biri degildi. Daha önce tecrübe ettiği boşanma mevzusundaki hatalarını bana kalırsa tekrar etti.
Özünde vardı kalleslik.
Sana gelince yineliyorum koca koca harflerle ZAMAN.
Ha tümden bitmeyecek içindeki evliliğine dair uğramış olduğun ihanetin acısı.
Sadece zaman geçtikçe şimdiki kadar acitmayacak.
Belki de tekrar aşık olursun.
Ayaklarını yerden kestigine inandığın anda daha umursamaz olacaksin
 
Son düzenleme:
Sizi çok çok iyi anlıyorum ( severek ayrıldım, karar verip davayı bitirene kadar sanki etimi lime lime kesiyorlarmış gibi hissettim.
Anneme ,babama "sanki kör bir bıçakla şuan bedenim parca parca kesiliyor gibi hissediyorum "dedim durmadan .
Ailem ,kendimden çok ona üzülmeme , onu bu kadar sevmeme dayanamıyorlardı .
Değmeyen bir adami nasıl bu kadar seviyordum ama hala onu nasil o kadar sevdim diye kızıyorum kendime .
zamana bırak demiyorum zaman ilac degil , ilaç bizim icimizde !
 

Ağlayacak yer ariyordum, mesajına kismetmis. :)

Yok, insan ne ise odur. Zamanla değişmemiştir, muhakkak hep böyleydi ama göstermesine gerek yoktu. Bugün o gereklilik arz edince gerçek adam çıktı ortaya. Yani dediğin gibi, tüm o iyilikler benim sanılarımmis.

Ask diyorsun. Aşıkken insan ne anlamlar yüklüyor. Bir şarkı vardı Sezenin. Ey ask sen olmasan, ne kalır geriye hikayeden, diye. Asıl hikâye ask bitince başlıyormus.

Daha büyük acilardan korkarım. Ne ölümler, ne savaşlar, ne yokluklar var bu dünyada, biliyorum. Bunların yanında ask nedir ki diyorum ama insan o an ne yaşarsa ona kulak kesiliyor iste.

İyi ki varsın, her konumda yanimdaydin. Sağol.
 

Ne acı değil mi ?

Evet, ilaç bizim içimizde. Bir atsam şu ölü toprağını uzerimden, bir bitse su dava, çok güzel kalkacağım ayağa ama. Zaman da inadına öyle agir geçiyor ki.
 
Artık biraz kaderci yaklaşıyorum ben.
Neden bunları yaşadım, hala yaşıyorum?
Nasıl bu adamı sevdim?
Ne akıl ama, aklıma s.çayım.

Komşum dedi ki bugün, kızım adı Ahmet olacaktı ya da Mehmet..
Ama sen bunları yine yaşayacaktın..
Geçmen gereken yollarmış.. Kişinin önemi yok.

Belki de haklıdır.
Kişiselleştirmeyi bırakmak lazım belki de..
Karakterimizi oluşturan, bizi olgunlaştıran görüp geçirdiklerimiz, aldığımız darbeler değil mi?
Acılardan bile ''Bu acı da bana bunu kattı.'' diye çıkarım yapabilmeliyiz.

Efendim?
Bizden götürdükleri kısım mı?
Oralara girmeyelim efemmm :)
 
Ne demek rica ederim
Ete kemiğe bürünmüş haline sarılıp teselli etmek isterdim ama ben de buradan bu kadarım işte :)
Aşık ol elbette
Sev.
Ama kimseyi kendinden daha fazla önemseme.
Evladını bile ölçülü sev.
Ölçülü sevmek ne saçma yahu derdim toy zamanlarımda, yaş kemale erdikce anladim değerini.
Kendini sev önce ve kadın.
Afedersin ama sokmusum kadınlığın verdiği naif, narin yapimiza.
Her kadında yok bu.
Yaşaman gerekiyordu, yaşadın.
Çek içine en derinden acini diyeceğim vallahi kıyamıyorum.
Değmez anlıyor musun ?
Evladın için de üzülme kuzu.
Şu hayata gelmiş ve alacak nefesimiz varsa su akacak yolunu bulacaktır el mecbur.
Sen sevmediğin zamana sığın.
Hafifle.
 
Ne acı değil mi ?

Evet, ilaç bizim içimizde. Bir atsam şu ölü toprağını uzerimden, bir bitse su dava, çok güzel kalkacağım ayağa ama. Zaman da inadına öyle agir geçiyor ki.
Ben genelde boşanmak isteyenlere "sakin boşanmayın , boşanma kararı ve süreci ölümle eşdeğer" diyorum çünkü benim öyle geçti , severek evlendiğim ve hayalini kurduğum adamdan ayrılıyordum ve onu bir daha hiç gormeyeceğim başka bir şehre gidiyordum :))
ama gerçekten çıkar bir yol yoksa tabiki hayatini heba etmesin kimse , bir kere dünyaya geliyoruz . Sonrasında dünyaya yeniden gelmiş gibi hissediyor insan .
Evet üzülüyorsun ayrıldığın için ama içindeki sebepsiz mutluluğa ve yüzündeki gülümsemeye şaşırıyorsun her daim :))
 

Kader mi dersiniz ? O kaderi de ben seçtim ya, o zoruma gidiyor. Aslında biliyor musunuz, sevdiğime de, evlendigime de hiç pişman olmadım. İnsan gerçekten çok şey öğreniyor ama bazı zamanlarda yol ikiye ayrılır ya, yanlış sapaklarda döndüğüme, dönüm noktalarında sağa sola iyi bakmadığıma, korkaklık ettiğim zamanlar adına pismanim.

Ha bir de, hem doğru olup, hem de çürüyen duvar olmak zoruma gidiyor. Bakın bi, eğri duvarlar nasıl sapasaglam kalabiliyor.
 

Kimin zoruna gitmiyor ki onlar?
Benim de en büyük zorum kendimle.
Akılsız başımla..
Kime kızabilirim?
Ben seçtim evet.
Tövbe bismillah.
Sarhoş muydum desem alkol tatmış insan değilim.. :)
 
Hayallerinizi seviyorsunuz yaşayamadıklarınıza üzülüyorsunuz zaman gerçekten en ilaç ne kadar acı çekmeniz lazımsa çekin insan acı çekmekteyse sıkılıyor geçecek hepsi

Geçecek evet haklisiniz, tesekkur ederim desteğiniz için. Biz kadınlar güzellikleri seviyoruz ya, acıyı da güzel cekiyoruz iste.
 

Ölçülü sevmek ? Yok -sen de çok afedersin ama- bokunu cikarmasak olmaz.

Ama nasıl ölçülü sevsin insan ? Az şey mi düz duvara bakıp sebepsizce gulecek kadar mutlu olmak ? 7/24 suratinda şapşal bir gulumsemeyle gezmek. Hele o heyecan, o iç gitmesi ? Gel de ölçülü sev. Ben adam da olmam, duzelmem ben.

Su akıyor. Yolum açıldıkça ilerliyorum ben de.
 
Sabir ve zaman. Haklisiniz.

Boşanma sebebim aldatilmak değil ama ayrılık sonrası başkasının olması da zoruna gidiyor insanın.

Hal böyle olunca insan uzulecek yer arıyor işte.
Evet hele hele hala düşünüyorsanız o kişiyi üzülüyor insan , ama geçer sılanın dediği gibi deler de geçer ....
 
Kimin zoruna gitmiyor ki onlar?
Benim de en büyük zorum kendimle.
Akılsız başımla..
Kime kızabilirim?
Ben seçtim evet.
Tövbe bismillah.
Sarhoş muydum desem alkol tatmış insan değilim.. :)

Hah iste, insan kendine sarıyor. Hastalık hastaları sürekli kendini dinler ya. Ben de sürekli geçmişi dinliyorum. Yaşananlar, söylenenler geliyor aklıma. Bir gün iyisi, bir gun kötüsü. Sonuç da ortada işte. Sonra geçmiyor diye, sağa sola sariyorum.
 

Aslında kabullenmek lazım.
Ben kabullendim ufak ufak.
Eskiden kendime karşı daha öfkeli, haliyle hep hırçındım.
Şimdi kendimi de hatalı seçimimden ötürü affettim galiba..
İnsanız, hata yapabiliriz..

Mutlu olmanın temel şartı kendini affetmek..
Önce bir kendimizle barışsak, eşimizle de tüm derdimiz biter inşallah..
 

O sebepsiz mutluluğun darısı başıma olsun.

Surec cok zor evet ama ben hep kiyasliyorum, bu aci ne kadar agir geliyorsa, o hayatin stresi de o kadar agir geliyor. Tabi kötü olan bu, sadece eşim ve cocugumla geçirdiğim zamanlar gelince aklıma çok üzülüyorum, sonra annesini hatırlayınca biraz geçiyor.

Siz de hep mutlu olursunuz umarım.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…