- 21 Şubat 2011
- 874
- 597
- 323
ÜVEY halamın oğlu yurt dışından gelmişti, hatta üvey büyük halamın. yaşım 19du, onun 23. tüm kuzenler, arkadaşlar toplandık. densizin biri "kemal ile ne güzel konuştunuz, şakalaştınız, anlaştınız gece boyunca, ufukta aşk mı var acaba" dedi ve gevrek gevrek sırıtmaya başladı. ben 19 yıl sonra onu ilk kez görüyordum, 5 yaşlarındaymış beni gördüğünde, bunu da çekilmiş fotoğraflardan hatırlıyordu, ben bebeğim zaten nereden hatırlıycam. her neyse, bu lafı söyleyen zata kemal döndü ve suratına oturttu.
üstüne sadece 1 soru sordu o kişiye sonra da çekip gitti. soruyu yazmayayım buraya, şimdi kuzeni ile evli olanlar coşar yine. kıssadan hisse, yolda görsek birbirimizi tanımazdık, geçer giderdik. ama bize verilen aile terbiyesi budur, akrabana, kuzenine yan gözle bakmazsın.
diğer türlü valla o zaman ailedeki herkes zan altında... bende gözü mü var, yan gözle eşime mi baktı (malum bana gözü kayan akrabam olabiliyorsa, eşime göz koyan da olur), arap saçı...
"yan gözle bakmak" demişsin ya , agzına saglık, yukarda işin saglık yönünden sakıncalarını yazdım da, aslında bize en cok ters gelen kısmı bu, "akrabaya yan gözle bakma düşüncesi" yadırgadıgımız. dediğin gibi aksi halde paronayanın dibi; dayım mı bana asık, kocam mı halama asık, kardeşim kuzenime mi, amcam bana mı
