- 22 Şubat 2014
- 102
- 4
- 98
- 35
- Konu Sahibi shrekinprensesi
- #1
Öncelikle merhaba;
24 yaşındayım. Yaklaşık 10 yıldır annem ve babam her gün boşanacağız diyen insanlarken, son 5 yıl aynı evin içinde iki yabancı düşman gibiler. böyle sürüp giden bi çocukluğum, gençliğim..
annem çocukları yokmuş gibi, acıktığında yemeğni yapıyor yiyor ve yatıyor, kalkıyor işe gidiyor.
babam maddi anlamda benim ve diğer kardeşlerimin sorumluluğunu almış durumda.
abim ise, benim hayatımın bulaşık yıkamak, çamaşır asmak ve ev toplamaktan ibaret olduğunu düşünüp, her oturmaya kalktığımda öldüresiye döven bi insan. yakın zamanda, acaba yaşıyorum mu hala deyip pollisi aradığımda kurtulmuştum. şikayetçi olmadım ama hastanedeki raporlar ile devlet kamu davasına dönüştürüp şikayetçi olmuş ve şuan mahkemeliğiz. eve döndüğümde şiş yüzüm, kanayan burnumla babamın gelip, seninde çok sesin çıkıyor ama düzenimizi bozuyorsun defol git deyip sokağğa atması da cabası.
yanımda elimi tutacak ne annem ne babam ne abim var. Şuan 24 yaşındayım, kanser hastasıyım (ailem bilmiyor) ve kpssye hazırlanıyorm. Hastalığımı ailemle hiç bi şekilde paylaşmadım, bu kadar kötülük içinde samimi bi gülüş her defasında içimi yakacak çünkü :'(
herşeyle tek başıma savaşacak kadar güçlü hissediyorum kendimi ama bi yanım hep eksik hep yarımm hep boş..
lütfen, çocuklarınıza düşmanınız gibi, yokmuşlar gibi, kız erkek ayrımı yaparak kızlar olmasa da olur, ezilseler de söz hakkı yokmuş gibi davranmayın.
Çünkü atıldığımız boşluk, sandığınızdan daha derin bi boşluk ve izlerini hayatımızın her alanında taşıyacağız.
Mutlu günler.
24 yaşındayım. Yaklaşık 10 yıldır annem ve babam her gün boşanacağız diyen insanlarken, son 5 yıl aynı evin içinde iki yabancı düşman gibiler. böyle sürüp giden bi çocukluğum, gençliğim..
annem çocukları yokmuş gibi, acıktığında yemeğni yapıyor yiyor ve yatıyor, kalkıyor işe gidiyor.
babam maddi anlamda benim ve diğer kardeşlerimin sorumluluğunu almış durumda.
abim ise, benim hayatımın bulaşık yıkamak, çamaşır asmak ve ev toplamaktan ibaret olduğunu düşünüp, her oturmaya kalktığımda öldüresiye döven bi insan. yakın zamanda, acaba yaşıyorum mu hala deyip pollisi aradığımda kurtulmuştum. şikayetçi olmadım ama hastanedeki raporlar ile devlet kamu davasına dönüştürüp şikayetçi olmuş ve şuan mahkemeliğiz. eve döndüğümde şiş yüzüm, kanayan burnumla babamın gelip, seninde çok sesin çıkıyor ama düzenimizi bozuyorsun defol git deyip sokağğa atması da cabası.
yanımda elimi tutacak ne annem ne babam ne abim var. Şuan 24 yaşındayım, kanser hastasıyım (ailem bilmiyor) ve kpssye hazırlanıyorm. Hastalığımı ailemle hiç bi şekilde paylaşmadım, bu kadar kötülük içinde samimi bi gülüş her defasında içimi yakacak çünkü :'(
herşeyle tek başıma savaşacak kadar güçlü hissediyorum kendimi ama bi yanım hep eksik hep yarımm hep boş..
lütfen, çocuklarınıza düşmanınız gibi, yokmuşlar gibi, kız erkek ayrımı yaparak kızlar olmasa da olur, ezilseler de söz hakkı yokmuş gibi davranmayın.
Çünkü atıldığımız boşluk, sandığınızdan daha derin bi boşluk ve izlerini hayatımızın her alanında taşıyacağız.
Mutlu günler.