Mikrofon tutmuş soruyor “ İnsan babasına küser mi? Sizi barıştıralım” Flaş flaş flaş ...“ ..... isimli sanatçı babasını red ediyor ...Barışmıyor, çok ayıp insan babasına küser mi?
Küser dangalak küser.
Üçümüz aynı sıralarda otururduk,orta okul 1.sınıfta
Ortada oturan arkadaşımız sonradan gelmişti sınıfımıza .. İlk sınıfa girişi hâla gözlerimin önünden gitmiyor
Temiz görünüşlü,güzel mi güzel ama çok mahzun..Gözleri ve kirpikleri hep nemli, boğazı ağrıyor gibi boynunu bir eşarpla sarmıştı .İki arkadaş onu hemen aramıza almıştık
Boynuna ne bağlarsa bağlasın, morlukları gözükürdü
Çocukluk işte boynuna ne oldu,” diye sorduk “ Alerjim var gözlerimde ve cildimde” dedi..
Günler geçerken burslu okuduğunu öğrendik çok da çalışkandı. Sınıfımız karışıktı, Kıbrıtan doğudan gelen leyli çocuklardı çoğu...Çok kaynaşmıştık sınıfla, nemli gözlü ,güzel kızı sahiplenmiş koruma altına almıştık nedensiz...ne yersek, ne içersek hep beraber
Bir gün, iki gün, üç gün gelmedi nemli kirpikli kız. Çok merak ettik..
Dördüncü gün, sol göz altı mos mor, sınıfla göz göze geldi.Kirpikler nemli değil çok ıslaktı “ Artık ölmek istiyorum “ dedi ve kapıda bayıldı.Sınıf öğretmenimiz geldi revire götürdük üçümüz.Ayılıp bizi görünce “ Babam her gece taciz ediyor beni " dedi boğulur gibi ağlıyordu. O kadar çok ağladı ki yine fenalaştı. Sınıf öğretmenimiz, biz ikimizden söz aldı, hiç kimseye söylemememiz için. Söz verdik bizi sınıfa yolladı
Tüm sınıf sorduysa da biz bilmiyorduk artık.
Ondan sonra arkadaşımızı hiç görmedik. Ne o bizim evimizi bilirdi, ne biz onun.
Sınıf öğretmenimize yalvardık bilgi için ama ne yalvardık. Nihayet “ Ne gerekiyorsa onu yaptık. O çok iyi, emin ellerde ...Bir aile evlât edindi, bakacak, okutacak,bir eli yağda, bir eli balda” dedi. Adı, soyadı değişmiş. Nerede, hangi şehirde söylemedi.
Önemli değildi, o mahzun güzelin kirpikleri kurumuştur artık diye seviniyorduk. Çocukluk işte. Şimdi ruhunda ki yarayı düşündükçe ...???
Eeee... Mikrofon tutan arkadaş, sen olsan af eder misin ?
Küser dangalak küser.
Üçümüz aynı sıralarda otururduk,orta okul 1.sınıfta
Ortada oturan arkadaşımız sonradan gelmişti sınıfımıza .. İlk sınıfa girişi hâla gözlerimin önünden gitmiyor
Temiz görünüşlü,güzel mi güzel ama çok mahzun..Gözleri ve kirpikleri hep nemli, boğazı ağrıyor gibi boynunu bir eşarpla sarmıştı .İki arkadaş onu hemen aramıza almıştık
Boynuna ne bağlarsa bağlasın, morlukları gözükürdü
Çocukluk işte boynuna ne oldu,” diye sorduk “ Alerjim var gözlerimde ve cildimde” dedi..
Günler geçerken burslu okuduğunu öğrendik çok da çalışkandı. Sınıfımız karışıktı, Kıbrıtan doğudan gelen leyli çocuklardı çoğu...Çok kaynaşmıştık sınıfla, nemli gözlü ,güzel kızı sahiplenmiş koruma altına almıştık nedensiz...ne yersek, ne içersek hep beraber
Bir gün, iki gün, üç gün gelmedi nemli kirpikli kız. Çok merak ettik..
Dördüncü gün, sol göz altı mos mor, sınıfla göz göze geldi.Kirpikler nemli değil çok ıslaktı “ Artık ölmek istiyorum “ dedi ve kapıda bayıldı.Sınıf öğretmenimiz geldi revire götürdük üçümüz.Ayılıp bizi görünce “ Babam her gece taciz ediyor beni " dedi boğulur gibi ağlıyordu. O kadar çok ağladı ki yine fenalaştı. Sınıf öğretmenimiz, biz ikimizden söz aldı, hiç kimseye söylemememiz için. Söz verdik bizi sınıfa yolladı
Tüm sınıf sorduysa da biz bilmiyorduk artık.
Ondan sonra arkadaşımızı hiç görmedik. Ne o bizim evimizi bilirdi, ne biz onun.
Sınıf öğretmenimize yalvardık bilgi için ama ne yalvardık. Nihayet “ Ne gerekiyorsa onu yaptık. O çok iyi, emin ellerde ...Bir aile evlât edindi, bakacak, okutacak,bir eli yağda, bir eli balda” dedi. Adı, soyadı değişmiş. Nerede, hangi şehirde söylemedi.
Önemli değildi, o mahzun güzelin kirpikleri kurumuştur artık diye seviniyorduk. Çocukluk işte. Şimdi ruhunda ki yarayı düşündükçe ...???
Eeee... Mikrofon tutan arkadaş, sen olsan af eder misin ?
Son düzenleyen: Moderatör: