Benim teyzem de, eşi yeni ölmüş 6 aylık bir bebek ve 6 yaşında bir çocukla ortada kalmış bir adamla evlendi. Teyzem çocuklarının annelerinin resmini dahi indirmedi duvardan. Hiç bir zaman annelerinin adı dillerinden düşmedi. Teyzemin küçük oğlu 7-8 yaşlarındayken teyzem hasta olmuştu. Eşi sorumsuz bir adamdı ve pek ilgilenmezdi. Annelerine bu 2 çocuk baktı. Özellikle küçük olan aşırı düşkündü. O yaşlarda erkek çocuk olmalarına rağmen çorba pişirip annelerine içirdiler, evi temizlediler. Çok düşkünlerdi annelerine. Bu arada kendi kızı doğdu. Ama hiç bir zaman kızını diğer çocuklarından daha çok sevmediğini özellikle küçük oğlunun sevgisinin kızınınkinden çok çok büyük olduğunu söylerdi. Şimdi kocaman oldular. Büyük evlendi ama hala teyzeme çok düşkün. Küçük de başka ilde yaşıyor annesini görmeden yapamaz. Teyzemde yaşlandı ve hala hasta. Bana ne kocam ne kızım bakar diyor bana baksa baksa oğlum bakar diyor. Hakikaten de öyle.
Bu arada benim enişte beyde öyle eşiyle çocukları arasında köprü olacak bilinçte bir adam değildi. Ne karısıyla ilgilenir ne eviyle ilgilenirdi. Çocuklarıyla da ilgilenmezdi. Babalarından daha çok severler annelerini. Hiç üvey kelimesi kullanmadım. Çünkü onların ilişkisi gerçekten özden daha öte. Yani bu durumun enişteyle ilgisi asla yok. Ya çocuklardan yada teyzemden kaynaklı artık orasını siz taktir edin.