Muhteşem Yüzyıl Star Tv

Eski Hürrem Sultan Meryem Uzerli diziden ayrılması sizi nasıl etkiledi ?

  • Bir daha bu diziyi izlemem

    OY: 54 23,3%
  • Gelen gideni aratacak gibi ama izlerim

    OY: 45 19,4%
  • Kimse vazgeçilmez değildir. Emeğe, ekibe saygı aynı keyifle izlemeye devam

    OY: 65 28,0%
  • Kararsızım ama eski tadı kalmadı. İzlesem de olur izlemesem de.

    OY: 84 36,2%

  • Ankete Katılan
    232
Güzel bir bölümdü soluksuz izledim. Ne yılan bu Mahi yaa. Nigar neden demedi sanki Hürrem'e. Sonuç olarak Hürrem daha çok sözünü geçiriyor Sülüman'a. Acaba Mahi bulduğu yüzükle ne yapacak. Leo'da maşallah Pargalı evde yok ama hala sarayda. Bir de koskoca Padişah kardeşinin sarayında hiç mi koruma olmaz. Hem de kocası yokken olur şey değil.. Arka kapı vardı madem neden en baştan çıkmayı akıl edemediler. Pargaşı da keyif çattı oh ne güzel. Olan Hatice'ye oldu çocuğu düşecek herhalde. Mihrimah çok güzel bir çocuk olmuş.. Ama Mehmet'i hiç beğenmedim konuşmasını felan. Bakalım nasıl bastıracaklar isyanı ve İbrahim bebeğini kaybettiğini öğrenince ne yapacak..
 
Zaten hiç kaçırmadan izliyordum;

Özellikle son 2 bölüm çok fazla dikkatimi çekti.Yeniçeri Ocağı sahneleri...
 
keşke dizinin gerçekten yaşanmışlıklarla alakası olsa...
kanuninin Gülbahar (mahidevran) , hürrem ve gülfem dışında hepsinden önce bir hatunu daha vardır. bazı kaynaklarda geçer bu.
gülfem hatundan 2 çocuğu olur ama erken yaşta ölür küçücükken ve kanunni çok genç bir şehzadedir çabuk gözden düşer gülfem
ilk hatunu da öyledir gülfemden önceki çocuğu olur ama kanuni aşık ruhludur gençtir toydur çocuğunu da hatununu da unutur...
gözden uzak yaşar ilk hatunu oğluyla o oğlu da 8-9 yaşında ölür. kanuni oğlu ölünce anlar kıymetini evladın.
sonra gülbahar gelir... çerkez kızıdır yağız uzun esmer kanuni ona methiyeler şiirler düzer...
hatta okadar aşıktır ki ( bu arada şık giyime çok düşkündür kanuni) babası yavuz oğlunun kadın koynundan çıkmadığından yakınır hatta bir gün savaş sırasında bakar ki oğlu gene fazla şatafatlı oğlum anana giyecek bırakmamışsın diye azarlar kanuniyi...

kanuni sultan olunca gülbahar hatunu ve oğlunu da getirtir saraya... dedesi yavuzun karakteri vardır oğlu mustafada...
sonra hürremle karşılaşır... bilinenin aksine pargalı huzura çıkarır hürremi...
ve aşık olsun diye çok alttan alta destekler...

amacı bir müttefik sahibi olmaktır...
ama hürrem aşırı hırslıdır ve pargalının yardımını unutur...

pargalının desteği ve (tam kaynak bilgi yok kışkırtması da olabilir)
hürrem zehirlenmeye çalışılır ancak plandan önceden bir şekilde haberdar olan hürrem pargalıyı kendi silahıyla vurur araya gülbaharı da ekler...

(resmi kaynaklarda zehirleme girişiminde bulunanın net olarak gülbahar hatun olduğu belirlenmemiştir)

iddia edilenin aksine şehzade mehmeti gülbahar hatun öldürtmez genç yaşta çiçek hastalığından ölür ancak sancak beyliğinde olduğu için buna hürrem inanmaz...

dayak olayı doğrudur ancak sebebi tam belli değildir.
ki zaten dayak vukuatından sonra gülbahar ve mustafa şehzade manisaya gönderilir mustafa takriben 9-10 yaşındadır mehmet şehzade öldüğünde 15-17 yaşları arasındaydı...

hürrem sultan özellikle gülbahar gittikten ve valide sultan hastalandıktan sonra ipleri ele alır ve sarayda genç kız bırakmaz (hizmet edecek kadar kalmasına izin verir ama onları da padişahın beğenmeyeceklerinden seçer)

devlet işlerine çok müdehale eder padişaha divanı izleyebilmek için gizli bir oda yaptırtıp her konuşmayı dinler ve üzerindeki etkisi ile padişahı yönlendirir

gizli gizli gelen yabancı elçilerle görüşür-başka ülke hükümdarlarına notlar iletir (bu bilgi yabancı kaynakların bazılarında yer alır)

şehzade mustafanın idam edilmesinde (buluttan nem kapma huyu olan kanuniyi çaktırmadan yönlendirmesinin etkisi ile ve yeniçerilerin yavuz sultan selime benzeyen tiniyetiyle halktan da yoğun destek ve ilgi gören mustafayı istemesinin de kulağına gitmesi ile ) etkisi de bulunmaktadır...
ve ayrıca çok sevdiği ve hasta olan (kambur olarak doğdu söylenir bazı kaynaklarda) cihangir şehzadesi iyi anlaştığı ağabeyi mustafanın ölümüne çok içerler ve ağabeyinden 14 gün sonra ölür...

kanuni mustafadan sonra selimi veliaht şehzade ilan edince aklındaki aday beyazit olduğundan hürrem alttan alta destekleyerek oğlunun babasına baş kaldırmasına önayak olur
(bunun sonucu beyazit in ve çocuklarının ölümüdür)

oğullarından birinin tahta çıktığını göremeden vefaaat eder...


gerçek ve sağlıklı kaynaklar incelenip harmanlandığında yüksek çoğunlukla bu bilgiler çıkmaktadır...

keşke hürremin tek derdi aşkı olsaymış masum kalıyor bu dizideki hürrem çünkü...

ihtirasları uğruna sarhoş selim diye anılan oğlunun tahta çıkıp osmanlının duraklama döneminin başlamasında etkisi yadsınamaz...
dedesinin düsturuna göre yaşayan mustafa padişah olsaydı belki bu kadar hızlı bir yıkılma dönemi yaşanmayabilirdi...
kim bilir???
 
keşke dizinin gerçekten yaşanmışlıklarla alakası olsa...
kanuninin Gülbahar (mahidevran) , hürrem ve gülfem dışında hepsinden önce bir hatunu daha vardır. bazı kaynaklarda geçer bu.
gülfem hatundan 2 çocuğu olur ama erken yaşta ölür küçücükken ve kanunni çok genç bir şehzadedir çabuk gözden düşer gülfem
ilk hatunu da öyledir gülfemden önceki çocuğu olur ama kanuni aşık ruhludur gençtir toydur çocuğunu da hatununu da unutur...
gözden uzak yaşar ilk hatunu oğluyla o oğlu da 8-9 yaşında ölür. kanuni oğlu ölünce anlar kıymetini evladın.
sonra gülbahar gelir... çerkez kızıdır yağız uzun esmer kanuni ona methiyeler şiirler düzer...
hatta okadar aşıktır ki ( bu arada şık giyime çok düşkündür kanuni) babası yavuz oğlunun kadın koynundan çıkmadığından yakınır hatta bir gün savaş sırasında bakar ki oğlu gene fazla şatafatlı oğlum anana giyecek bırakmamışsın diye azarlar kanuniyi...

kanuni sultan olunca gülbahar hatunu ve oğlunu da getirtir saraya... dedesi yavuzun karakteri vardır oğlu mustafada...
sonra hürremle karşılaşır... bilinenin aksine pargalı huzura çıkarır hürremi...
ve aşık olsun diye çok alttan alta destekler...

amacı bir müttefik sahibi olmaktır...
ama hürrem aşırı hırslıdır ve pargalının yardımını unutur...

pargalının desteği ve (tam kaynak bilgi yok kışkırtması da olabilir)
hürrem zehirlenmeye çalışılır ancak plandan önceden bir şekilde haberdar olan hürrem pargalıyı kendi silahıyla vurur araya gülbaharı da ekler...

(resmi kaynaklarda zehirleme girişiminde bulunanın net olarak gülbahar hatun olduğu belirlenmemiştir)

iddia edilenin aksine şehzade mehmeti gülbahar hatun öldürtmez genç yaşta çiçek hastalığından ölür ancak sancak beyliğinde olduğu için buna hürrem inanmaz...

dayak olayı doğrudur ancak sebebi tam belli değildir.
ki zaten dayak vukuatından sonra gülbahar ve mustafa şehzade manisaya gönderilir mustafa takriben 9-10 yaşındadır mehmet şehzade öldüğünde 15-17 yaşları arasındaydı...

hürrem sultan özellikle gülbahar gittikten ve valide sultan hastalandıktan sonra ipleri ele alır ve sarayda genç kız bırakmaz (hizmet edecek kadar kalmasına izin verir ama onları da padişahın beğenmeyeceklerinden seçer)

devlet işlerine çok müdehale eder padişaha divanı izleyebilmek için gizli bir oda yaptırtıp her konuşmayı dinler ve üzerindeki etkisi ile padişahı yönlendirir

gizli gizli gelen yabancı elçilerle görüşür-başka ülke hükümdarlarına notlar iletir (bu bilgi yabancı kaynakların bazılarında yer alır)

şehzade mustafanın idam edilmesinde (buluttan nem kapma huyu olan kanuniyi çaktırmadan yönlendirmesinin etkisi ile ve yeniçerilerin yavuz sultan selime benzeyen tiniyetiyle halktan da yoğun destek ve ilgi gören mustafayı istemesinin de kulağına gitmesi ile ) etkisi de bulunmaktadır...
ve ayrıca çok sevdiği ve hasta olan (kambur olarak doğdu söylenir bazı kaynaklarda) cihangir şehzadesi iyi anlaştığı ağabeyi mustafanın ölümüne çok içerler ve ağabeyinden 14 gün sonra ölür...

kanuni mustafadan sonra selimi veliaht şehzade ilan edince aklındaki aday beyazit olduğundan hürrem alttan alta destekleyerek oğlunun babasına baş kaldırmasına önayak olur
(bunun sonucu beyazit in ve çocuklarının ölümüdür)

oğullarından birinin tahta çıktığını göremeden vefaaat eder...


gerçek ve sağlıklı kaynaklar incelenip harmanlandığında yüksek çoğunlukla bu bilgiler çıkmaktadır...

keşke hürremin tek derdi aşkı olsaymış masum kalıyor bu dizideki hürrem çünkü...

ihtirasları uğruna sarhoş selim diye anılan oğlunun tahta çıkıp osmanlının duraklama döneminin başlamasında etkisi yadsınamaz...
dedesinin düsturuna göre yaşayan mustafa padişah olsaydı belki bu kadar hızlı bir yıkılma dönemi yaşanmayabilirdi...
kim bilir???

:46::46::46:bende bu şekilde bildiğim için hürreme hiç ısınamadım:50:
 
:46::46::46:bende bu şekilde bildiğim için hürreme hiç ısınamadım:50:

Dizinin gerçeklerle %100 aynı olmadığını bildiğim için, bir de hatun hoş gerçekten hoşuma gidiyor hürrem...
ama bana vaah yazık hürrem ifadeleri kullanmak gerçekçi gelmiyor...
haremdeki kızların çoğu dışarıdan getirilmiş, itilmiş, dayak yemiş, yok sayılmış ne yani hepsi mi devletten öç almayı hak görsün kendinde???
 
kızlar eski zamanda kadını hükmümü vardı sanki, hürremin lafına bakıp oğlunumu öldürecek sülüman öyle olsa bile hürremin kendi oğlunuda öldürtmüş sülüman onada müdahale edebilirdi hürrem.
süleuman mustafanın kendisi sağken tahta geçeceğinden korkmuş ve çevreden bu dedikodular yayılınca öldürtmüş işde.
hem şehzade mehmetti sanırım genç yaşda çiçek hastalığından ölünce hürremle süleyman çok acı çekmişler ve acılarını unutmak için kendilerini hayır adamaya vermişler. hürrem sultan kafasını meşgul etmek için sayısız eser yaptırmış, çok fazla hayır yapmış.

Yaşasın hürrem kahrolsun mahi.
 
keşke dizinin gerçekten yaşanmışlıklarla alakası olsa...
kanuninin Gülbahar (mahidevran) , hürrem ve gülfem dışında hepsinden önce bir hatunu daha vardır. bazı kaynaklarda geçer bu.
gülfem hatundan 2 çocuğu olur ama erken yaşta ölür küçücükken ve kanunni çok genç bir şehzadedir çabuk gözden düşer gülfem
ilk hatunu da öyledir gülfemden önceki çocuğu olur ama kanuni aşık ruhludur gençtir toydur çocuğunu da hatununu da unutur...
gözden uzak yaşar ilk hatunu oğluyla o oğlu da 8-9 yaşında ölür. kanuni oğlu ölünce anlar kıymetini evladın.
sonra gülbahar gelir... çerkez kızıdır yağız uzun esmer kanuni ona methiyeler şiirler düzer...
hatta okadar aşıktır ki ( bu arada şık giyime çok düşkündür kanuni) babası yavuz oğlunun kadın koynundan çıkmadığından yakınır hatta bir gün savaş sırasında bakar ki oğlu gene fazla şatafatlı oğlum anana giyecek bırakmamışsın diye azarlar kanuniyi...

kanuni sultan olunca gülbahar hatunu ve oğlunu da getirtir saraya... dedesi yavuzun karakteri vardır oğlu mustafada...
sonra hürremle karşılaşır... bilinenin aksine pargalı huzura çıkarır hürremi...
ve aşık olsun diye çok alttan alta destekler...

amacı bir müttefik sahibi olmaktır...
ama hürrem aşırı hırslıdır ve pargalının yardımını unutur...

pargalının desteği ve (tam kaynak bilgi yok kışkırtması da olabilir)
hürrem zehirlenmeye çalışılır ancak plandan önceden bir şekilde haberdar olan hürrem pargalıyı kendi silahıyla vurur araya gülbaharı da ekler...

(resmi kaynaklarda zehirleme girişiminde bulunanın net olarak gülbahar hatun olduğu belirlenmemiştir)

iddia edilenin aksine şehzade mehmeti gülbahar hatun öldürtmez genç yaşta çiçek hastalığından ölür ancak sancak beyliğinde olduğu için buna hürrem inanmaz...

dayak olayı doğrudur ancak sebebi tam belli değildir.
ki zaten dayak vukuatından sonra gülbahar ve mustafa şehzade manisaya gönderilir mustafa takriben 9-10 yaşındadır mehmet şehzade öldüğünde 15-17 yaşları arasındaydı...

hürrem sultan özellikle gülbahar gittikten ve valide sultan hastalandıktan sonra ipleri ele alır ve sarayda genç kız bırakmaz (hizmet edecek kadar kalmasına izin verir ama onları da padişahın beğenmeyeceklerinden seçer)

devlet işlerine çok müdehale eder padişaha divanı izleyebilmek için gizli bir oda yaptırtıp her konuşmayı dinler ve üzerindeki etkisi ile padişahı yönlendirir

gizli gizli gelen yabancı elçilerle görüşür-başka ülke hükümdarlarına notlar iletir (bu bilgi yabancı kaynakların bazılarında yer alır)

şehzade mustafanın idam edilmesinde (buluttan nem kapma huyu olan kanuniyi çaktırmadan yönlendirmesinin etkisi ile ve yeniçerilerin yavuz sultan selime benzeyen tiniyetiyle halktan da yoğun destek ve ilgi gören mustafayı istemesinin de kulağına gitmesi ile ) etkisi de bulunmaktadır...
ve ayrıca çok sevdiği ve hasta olan (kambur olarak doğdu söylenir bazı kaynaklarda) cihangir şehzadesi iyi anlaştığı ağabeyi mustafanın ölümüne çok içerler ve ağabeyinden 14 gün sonra ölür...

kanuni mustafadan sonra selimi veliaht şehzade ilan edince aklındaki aday beyazit olduğundan hürrem alttan alta destekleyerek oğlunun babasına baş kaldırmasına önayak olur
(bunun sonucu beyazit in ve çocuklarının ölümüdür)

oğullarından birinin tahta çıktığını göremeden vefaaat eder...


gerçek ve sağlıklı kaynaklar incelenip harmanlandığında yüksek çoğunlukla bu bilgiler çıkmaktadır...

keşke hürremin tek derdi aşkı olsaymış masum kalıyor bu dizideki hürrem çünkü...

ihtirasları uğruna sarhoş selim diye anılan oğlunun tahta çıkıp osmanlının duraklama döneminin başlamasında etkisi yadsınamaz...
dedesinin düsturuna göre yaşayan mustafa padişah olsaydı belki bu kadar hızlı bir yıkılma dönemi yaşanmayabilirdi...
kim bilir???

benim nette baktığımda ise mahiden önceki hatunun adı bilinmiyor ama ilk çocuk ilgisizlikten 9 yaşlarında ölmüş mahi 2. hürrem 3. gülfem se hürremden sonra geliyor olması

keşke dizi ilk hatundan başlasaymış
 
Kanuni Sultan Süleyman’ın büyük oğlu Şehzade Mustafa’nın öldürülmesi..

Kanuni Sultan Süleyman, yaşı ilerleyince oğullarından hangisinin tahta çıkacağı yönünde bir çekişme başladı. Hürrem Sultan, Kanuni’nin ilk oğlu Şelzade Mustafa’yı devre dışı bırakıp kendi oğullarından birini tahta çıkarmak için bir strateji izlemeye başlamıştı. Bu arada Hürrem Sultan, kızı Mihrimah Sultan’ı Rüstem Paşa ile evlendirdi. Daha sonra veziriazamlığa yükselecek olan Rüstem Paşa, Şehzade Mustafa’nın bertaraf edilerek yerine Hürrem Sultan’ın oğullarından birisini veliaht tayin ettirmesinde en büyük yardımcısı olacaktı.

Ulema, halk ve yeniçeriler Şehzade Mustafa’nın padişah olmasından yanaydılar. Ancak Hürrem Sultan ile Kanuni, Şehzade Mehmed’i istiyorlardı. Veliahtlık meselesi ile ilgili dedikodular yapılmaya başlayınca, yanındakilerin de teşviki ile Şehzade Mustafa saltanat merkezine daha yakın olan Manisa sancakbeyliğinden alınarak yerine Şehzade Mehmed tayin edildi. Şehzade Mustafa’da Amasya’ya gönderildi. Ancak 1 yıl sonra Şehzade Mehmed’in beklenmedik ölümü, Şehzade Mustafa’yı tekrar şanslı duruma getirdi. Yine de saraydaki entrikalar bitmek bilmiyordu. Ard arda yapılan iftiralar yavaş yavaş padişahın şahzadeye karşı olumsuz bir fikre kapılmasını sağlayacaktı. Bunda, Sadrazam Rüstem Paşa’nın etkisi büyüktü.

Rüstem Paşa, gizlice şehzadenin mührünü kazıttı. Şehzade Mustafa’nın ağzıyla İran Şahı Tahmasb’a bir mektup yazdı. Şahın cevaben yazmış olduğu mektubu da ele geçirdi. Gerektiğinde bu sahte mektupları padişaha gösterecek ve şehzadenin sonunu hazırlayacaktı.

1552 yılında Rüstem Paşa Doğu Seferi’ne gidecek ordunun başına getirildi. Rüstem Paşa, sefer sırasında Anadolu’da herkesin Şehzade Mustafa’yı desteklediğini gördü. Askerler arasında da, artık 60 yaşına gelmiş olan Kanuni’nin kocadığı, zaten son on yıldır ordunun başında sefere bile çıkmadığı, yerini bu işi gerçekten hak eden Mustafa’ya bırakması yönünde dedikodular yayılmaya başladı.

Rüstem Paşa, bir adamını İstanbul’a göndererek meydana gelen olayları ayrıntısıyla Kanuni’ye iletti. Bu arada daha önce Şah Tahmasb’a yazdığı sahte mektupları da Şehzade Mustafa’nın aleyhine delil olarak gönderdi. Rüstem Paşa, Kanuni’yi tamamen oğluna düşman etmişti. Özellikle “tahtı bırakması” yönündeki dedikoduları duyan Kanuni, iyice sinirlenmiş ve üzülmüştü.

Kanuni Sultan Süleyman derhal Rüstem Paşa’yı geri çağırarak seferin ertesi yıl bizzat kendi idaresinde yapılacağını bildirdi. Ertesi yıl 1553′te İran Seferi’ne padişah kendi çıktı. ordu, 5 Ekim 1553 yılında Konya Ereğlisi yakınındaki Aktepe denilen mevkide konakladı. Padişahın yanında Şehzade Cihangir ve yolda orduya katılan Şehzade Selim bulunmaktaydı. Kendisine orduya katılması talimatı verilen Şahzade Mustafa, babasının kendisiyle ilgili düşüncelerinden habersiz, orduya katıldı. Kendisini çok seven ikinci vezir Kara Ahmed Paşa’nın ikazlarıyla bazı şeylerin ters gittiğini fark etti.

Akşama doğru babasının otağından kendisine doğru üzerinde kağıt bulunan bir ok atıldı. Kağıtta, babasının otağına kesinlikle gitmemesi, aksi halde babasının onu öldüreceği yazılıydı. Şehzade Mustafa bunu Rüstem Paşa’nın kendisine karşı bir hilesi olarak düşündü. hem otağa gitmemenin babasına karşı bir saygusuzlık olacağını düşündü. Ayrıca Şehzade Mustafa, babasının kendisini öldürebilecek büyüklükte bir suç işlemediğini ve Rüstem Paşa dahil hiç kimsenin , babasının kendisine ölüm kararı verebilecek derecede etkileyebileceğine inanmıyodu.

Çadıra giren şehzadeye yedi dilsiz cellat saldırdı. Şehzade Mustafa mücadele etmesine rağmen, cellatlar tarafından boğularak öldürüldü.

Şehzade Mustafa’nın ölümü ordu arasında derin bir üzüntü ve hoşnutsuzluk meydana getirdi. Şehzadenin başına gelenlerin sorumlusu olarak tepkiler Rüstem Paşa’ya yönelince, padişah ortamı yatıştırmak için Şehzade Mustafa’ya yakınlığı ile bilinen Kara Ahmed Paşa’yı veziriazamlığa getirdi.

Şehzadenin cenazesi Bursa’ya gönderilerek İkinci Murad türbesine defnedildi.

Kaynak: Şehzade Mustafanın Öldürülmesi | Semiyun
 
Dizinin gerçeklerle %100 aynı olmadığını bildiğim için, bir de hatun hoş gerçekten hoşuma gidiyor hürrem...
ama bana vaah yazık hürrem ifadeleri kullanmak gerçekçi gelmiyor...
haremdeki kızların çoğu dışarıdan getirilmiş, itilmiş, dayak yemiş, yok sayılmış ne yani hepsi mi devletten öç almayı hak görsün kendinde???

Gerçeği ile alakası olmaması ???

Muhteşem Yüzyıl dizisi bir kurgu,bir tv dizisi...Belgesel ya da tarihi belge değil....Bunu billir ve ona göre izlersek sorun kalmaz,gerçeği yansıtıyor veya yansıtmıyor diye hayal kırıklıkları olmaz...:))

Bizim gıcık olduğumuz,zaman zaman sevmediğimiz Mahide Sultan'ın kendisi değil,dizideki Mahide Sultan karakteri, ve zaman zaman acıdığımız,sempati duyduğumuz Hürrem Sultan değil dizideki Hürrem Sultan karakteri..Diğer Muhteşem Yüzyıl dizisinin karakterleri gibi.....
 
Gerçeği ile alakası olmaması ???

Muhteşem Yüzyıl dizisi bir kurgu,bir tv dizisi...Belgesel ya da tarihi belge değil....Bunu billir ve ona göre izlersek sorun kalmaz,gerçeği yansıtıyor veya yansıtmıyor diye hayal kırıklıkları olmaz...:))

Bizim gıcık olduğumuz,zaman zaman sevmediğimiz Mahide Sultan'ın kendisi değil,dizideki Mahide Sultan karakteri, ve zaman zaman acıdığımız,sempati duyduğumuz Hürrem Sultan değil dizideki Hürrem Sultan karakteri..Diğer Muhteşem Yüzyıl dizisinin karakterleri gibi.....

bende ''dizi yorumu yapılıyor bu topikte'' diyorum ama garipseniyor sanırım :82:
 
yaa ben hürremin büyük oğlu mehmete dün bayıldım .o ne tatlı çocuktur öylee.konuşması çok şeker yerim ben onuuu.:54:
 
bende ''dizi yorumu yapılıyor bu topikte'' diyorum ama garipseniyor sanırım :82:

Burası zaten çok gergin bi topik kimseye bi şey söylemeye gelmiyo:82:Herkes tarihçi:82:Sadece okuyorum artık yakında okumuycam bile:1: Yaşasın bizim topik:64::64:
 
Belgesel değil Dizi.. dizinin bile başında gerekli uyarı yazısı var eğlence amaçlı yapılmış bir eser bu kadar yani burada fikirlerimizi ya da paylaştıklarımızı dizi ile ilgili yazıyoruz tarih ile ilgili değil..
 
Meral Okay ne yapmaya çalışıyor, hiç bilmiyorum ve böyle giderse diziyi izlemeyeceğim sanırım.

Nedir bu Hürrem'i melek gösterme çabası? Saraya geldiğinden beri itilip kakmalar, türlü türlü kötülük görmeler, Hürrem Sultan değil de Küçük Emrah sanki! Tabii tüm bunlar olurken, alttan alttan bile değil doğrudan bir şekilde Şehzade Mustafa'yı, Mahidevran Sultan'ı ve Pargalı İbrahim Paşa'yı kötülemeler! Gerçekten izlerken sinirleniyorum, bu nedir ya? Mustafa'nın Hürrem'e bakışlarında bile bir nefret göstermeye çalışıyorlar. Hele Mahidevran'ın Nigar'a yaptıkları ne? Kadını resmen yılan gibi gösteriyorlar. Gösteriyorlar ki, 30 yıl sonra Osmanlı'nın gördüğü en iyi şehzadelerden biri olan Şehzade Mustafa öldüğünde "hak etmişti ona o kadar şey yaptılar Hürrem'in hayatta kalmak için öldürmes, gerekiyordu bik bik bik"'çilere gün doğsun. Pargalı'nın dans eden cariye mi, artık her neyse ona bakışlarında bile bir mesaj vermeye çalışılıyordu. Evet, Pargalı'nın Hatice'yi aldatacağını ben de biliyorum ama bu kadar basit değil! Meral Okay Hürrem'in soyundan falan mı geliyormuş, büyük büyüük dedesi Pargalı'nın düşmanı mıymış, yoksa Gülşah'ın boğduğu cariye aslında onun akrabası mıymış bilmiyorum ama artık bu saçma Hürremcilik bitsin!

Evet 14 yaşında saraya gelmiş. Evet tabii ki haremde kötü şeyler görmüştür. Ama ortada başka bir kadın var. Süleyman Hürrem'i isteyebilir, koynuna girebilir -çok değişik oldu bu laf ahaha-, ona şehzadeler doğurabilir ama her şeyin bir sınırı var. Geleceğin padişahının -tabii Hürrem'in ne entrikalar çevirip canına kıyacağı o zamandan belli değil- annesi, bir Haseki Sultan böyle psikopat olamaz, mayrıca bu kadar ezilemez! Hayır, her şeyi geçtim izlerken insanın Kanuni'den bile soğuyası geliyor. Mehmet'in annesi Hürrem'i al ama Mustafa'nın annesi Mahidevran'ı alma. Neden? Neden oğlunu Hürrem gibi bir kadına emanet etsin Mahidevran? Hürrem 'oğlumu bana viriiiieeen' diye bas bas bağırmasını biliyor, Mahidevran'ın ne eksiği var? Dizide gösterilen Hürrem de çoğu şeyi Mahidevran'ı ezmek için yapıyor şu an. Tabii Meral Okay hepsi için mantıklı(!) vve gerçekçi(!) gerekçeler sunuyor.

Ne yüzükmüş şu Hürrem'inki! Sırf Altınbaş'ın reklamını yapacaklar diye Mahidevran'ı bir kez daha o yüzüğü çalmakla suçladılar ya, gerçekten saçımı başımı yolasım geliyor artık :D Tam yeniçeri isyanı'nı izliyoruz, ohhh işte tarih işte gerçekler diyoruz, Hürrem 'cee eee' yaparmış gibi duvarın arkasından kafasını çıkartıp 'eflatlarım ordaağğ' diyor. Yani yeniçeri isyanını anlatırken bile Hürrem'in evlatlarına düşkün, mükemmel, melek bir anne olduüunu unutmamalıyız çünkü, yes.

Eğer Meral Okay'a ya da dizi ile ilgili herhangi birine ulaşma, eleştiri bildirme gibi bir şansımız varsa lütfen biri beni bilgilendirsin. Çünkü bu kadar büyük bir bütçeyle, bu kadar iyi oyuncularla çekilen dizinin bu kadar saçma amaçlar-Hürrem Reyiz sen çok yaşa- uğruna mahvedilmesi gerçekten sinir bozucu. Lütfen, bilgisi olan varsa mesaj atsın.

* Ama bu dizide tarihten ilham alınıyor belgesel değil bu çünkü falan filan, değil mi? Yok öyle! Tarihi karakterler anlatılıyor. Eğer Selim Leo'dan olsaydı herkes ayağa kalkacaktı 'Hürremimiz sultanımız nasıl gösteriliyor' diye, ama Hürrem bir melek(!) bir huri(!) gerçek bir sultan(!) olarak gösterilince ve kalan herkes yılanpiskakaşeytan olunca, kimsenin ağzı açılmıyor. Tarihten ilham alınıyor, değil mi? O zaman Kanuni Sultan Süleyman Daye Hatun'la evlensin, Hürrem'le Pargalı arasındaki büyük nefret aşka dönüşsün boy boy çcukları olsun, Gülşah ve Mahidevran Sultan dudaklarını büzüp poz versinler Leo da onları çizsin, Hatice Sultan haremdeki bir cariye olsun. Olmadı mı? Olmadı. Eğer tarihi karakterlerin ismi kullanılıyorsa, tarihe uygun olmalı. Çünkü hayatında Osmanlı'ya dair tek bir kitap okumamış insanların 'rosalinda' dizisini konuşuyormuş gibi 'ayyy kız o hürrem ne kadar güzel ayy o mahidevran tam bir yılan ne kadar pis çirkin bir kadın o pargalı da az değil hürrem mustafa'yı öldürecekmiş ama benim canım sultanım güzel sultanım iyi ki öldürtmüş çünkü onun yüzüğünü çaldılar' türü yorumları çok iğrenç.
 
sevgili arkadaşlar daha kaç kere bu topiğe uyarı yazacam bilmiyorum
sadece diziyle alakadar yorum yapın!!!!
 
dizi ile ilgili yorum yapıyorum
hürremin niçin bu kadar masum gösterildiğini anlayamıyorum 600 yıldır entrikacı osmanlı düşmanı dolaylı da olsa bir katil olduğu bilinen hürrem sultan aklanmaya mı çalışılıyor 600 yıl sonra özür mü diliyoruz çok anlamsız geliyor bana dizi gerçekleri yansıtsa bence daha çok ilgi çekecek
 
evet sadece dizi yorumu ama şunu da unutmayalım
forum kuralları gereği sadece dizi yorumu yapmak değil
polemiğe ve tartışmaya sebebiyet verecek yazılardan da kaçınmayı gerektirir
Bilginize....
 
Meral Okay ne yapmaya çalışıyor, hiç bilmiyorum ve böyle giderse diziyi izlemeyeceğim sanırım.

Nedir bu Hürrem'i melek gösterme çabası? Saraya geldiğinden beri itilip kakmalar, türlü türlü kötülük görmeler, Hürrem Sultan değil de Küçük Emrah sanki! Tabii tüm bunlar olurken, alttan alttan bile değil doğrudan bir şekilde Şehzade Mustafa'yı, Mahidevran Sultan'ı ve Pargalı İbrahim Paşa'yı kötülemeler! Gerçekten izlerken sinirleniyorum, bu nedir ya? Mustafa'nın Hürrem'e bakışlarında bile bir nefret göstermeye çalışıyorlar. Hele Mahidevran'ın Nigar'a yaptıkları ne? Kadını resmen yılan gibi gösteriyorlar. Gösteriyorlar ki, 30 yıl sonra Osmanlı'nın gördüğü en iyi şehzadelerden biri olan Şehzade Mustafa öldüğünde "hak etmişti ona o kadar şey yaptılar Hürrem'in hayatta kalmak için öldürmes, gerekiyordu bik bik bik"'çilere gün doğsun. Pargalı'nın dans eden cariye mi, artık her neyse ona bakışlarında bile bir mesaj vermeye çalışılıyordu. Evet, Pargalı'nın Hatice'yi aldatacağını ben de biliyorum ama bu kadar basit değil! Meral Okay Hürrem'in soyundan falan mı geliyormuş, büyük büyüük dedesi Pargalı'nın düşmanı mıymış, yoksa Gülşah'ın boğduğu cariye aslında onun akrabası mıymış bilmiyorum ama artık bu saçma Hürremcilik bitsin!

Evet 14 yaşında saraya gelmiş. Evet tabii ki haremde kötü şeyler görmüştür. Ama ortada başka bir kadın var. Süleyman Hürrem'i isteyebilir, koynuna girebilir -çok değişik oldu bu laf ahaha-, ona şehzadeler doğurabilir ama her şeyin bir sınırı var. Geleceğin padişahının -tabii Hürrem'in ne entrikalar çevirip canına kıyacağı o zamandan belli değil- annesi, bir Haseki Sultan böyle psikopat olamaz, mayrıca bu kadar ezilemez! Hayır, her şeyi geçtim izlerken insanın Kanuni'den bile soğuyası geliyor. Mehmet'in annesi Hürrem'i al ama Mustafa'nın annesi Mahidevran'ı alma. Neden? Neden oğlunu Hürrem gibi bir kadına emanet etsin Mahidevran? Hürrem 'oğlumu bana viriiiieeen' diye bas bas bağırmasını biliyor, Mahidevran'ın ne eksiği var? Dizide gösterilen Hürrem de çoğu şeyi Mahidevran'ı ezmek için yapıyor şu an. Tabii Meral Okay hepsi için mantıklı(!) vve gerçekçi(!) gerekçeler sunuyor.

Ne yüzükmüş şu Hürrem'inki! Sırf Altınbaş'ın reklamını yapacaklar diye Mahidevran'ı bir kez daha o yüzüğü çalmakla suçladılar ya, gerçekten saçımı başımı yolasım geliyor artık :D Tam yeniçeri isyanı'nı izliyoruz, ohhh işte tarih işte gerçekler diyoruz, Hürrem 'cee eee' yaparmış gibi duvarın arkasından kafasını çıkartıp 'eflatlarım ordaağğ' diyor. Yani yeniçeri isyanını anlatırken bile Hürrem'in evlatlarına düşkün, mükemmel, melek bir anne olduüunu unutmamalıyız çünkü, yes.

Eğer Meral Okay'a ya da dizi ile ilgili herhangi birine ulaşma, eleştiri bildirme gibi bir şansımız varsa lütfen biri beni bilgilendirsin. Çünkü bu kadar büyük bir bütçeyle, bu kadar iyi oyuncularla çekilen dizinin bu kadar saçma amaçlar-Hürrem Reyiz sen çok yaşa- uğruna mahvedilmesi gerçekten sinir bozucu. Lütfen, bilgisi olan varsa mesaj atsın.

* Ama bu dizide tarihten ilham alınıyor belgesel değil bu çünkü falan filan, değil mi? Yok öyle! Tarihi karakterler anlatılıyor. Eğer Selim Leo'dan olsaydı herkes ayağa kalkacaktı 'Hürremimiz sultanımız nasıl gösteriliyor' diye, ama Hürrem bir melek(!) bir huri(!) gerçek bir sultan(!) olarak gösterilince ve kalan herkes yılanpiskakaşeytan olunca, kimsenin ağzı açılmıyor. Tarihten ilham alınıyor, değil mi? O zaman Kanuni Sultan Süleyman Daye Hatun'la evlensin, Hürrem'le Pargalı arasındaki büyük nefret aşka dönüşsün boy boy çcukları olsun, Gülşah ve Mahidevran Sultan dudaklarını büzüp poz versinler Leo da onları çizsin, Hatice Sultan haremdeki bir cariye olsun. Olmadı mı? Olmadı. Eğer tarihi karakterlerin ismi kullanılıyorsa, tarihe uygun olmalı. Çünkü hayatında Osmanlı'ya dair tek bir kitap okumamış insanların 'rosalinda' dizisini konuşuyormuş gibi 'ayyy kız o hürrem ne kadar güzel ayy o mahidevran tam bir yılan ne kadar pis çirkin bir kadın o pargalı da az değil hürrem mustafa'yı öldürecekmiş ama benim canım sultanım güzel sultanım iyi ki öldürtmüş çünkü onun yüzüğünü çaldılar' türü yorumları çok iğrenç.

Çok saçmasınız gerçektn. Biz Hürrem'i seviyoruz nedenleri vardır yada yoktur daha sempatik geliyor ama ilerki bölümlerde belki de nefret edeceğiz. Ayrıca yapmayın yani nasıl Hürrem Merak Okay tarafından tamamen masum gösteriliyor ki. Herşey ölçüsünde bence. Siz bence asıl çok Mahidevrancısınız gibi o zaman biz de öyle diyelim. Dizide, madem dediğniz gibi Merak Okay Hürremci gibi senaryo yazıyorsa; Hürrem Gülnihal'in yüzünü yaktı, Kanuni'ye yaklaşarak Mahi'nin safdışı kalmasına neden oldu, Onun Mahi ile birlikte olmasına izin vermedi, Hatice'nin odasını Mahi'nin alacağını duyunca gitti Kanuni'ye bilmiyormuş gibi yapıp daireyi istedi ve elde etti, ayrıca Mahi hamile değilken yine bilmiyormuş gibi yapıp tebrik etti, Mustafa değil, Hürrem Mustafa'yı azarladı. Daha bir sürü şey.. Yani Hürrem'in melek gibi gösterilmesi diye birşey yok. Daha Mahidevran'ın onun yüzüğünü 2. defa çalmasıyla ilgili birşeyde çıkmadı dizide. Ama demekki bunlar yapılırmış saraylarda. Ayrıca Meral Okay birçok kitap karıştırıp yazıyor bu senaryoları. Kanuni bile birçok kadınla beraber olurken, Pargalının eğlende de dansiz seyretmesi pek abes olmaz sanırım. Kimse tamamen masum demiyor Hürrem'e. Ama o da dışarıdan saraya gelmiş biri olarak bu kadar entrikayı tarihte birilerinden öğrenmiş ve görmüş ki uygulamış bu onu haklı çıkartmaz ama Mahi'yi de haklı çıkarmaz. Yani Hürrem'in Kanuni'nin gözdesi olmak istemesi, tahtta gözü olması çocuklarını sevmeyeceği anlamına gelmez herhalde dimi. O ayrı, evlat sevgisi çok ayrı. Orada Hürrem sarayda kalan çocuklarını hiç düşünmeseydi abes bir görüntü olmaz mıydı. Daha ileride Hürrem'in tarihte yapmış olacağı herşeyi zaten izleyeceğiz nedne bu kadar peşin hükümlüsünüz yaratılan Hürrem karakterine karşı. Tabii ki tarih kitaplarında herşey çok ayrıntılı da anlatılmıyor v yazarın yorumu giriyor burada devreye ama Mahi hep kötü, Hürrem çok iyi gösteriliyor demesi de haksız. Hürrem'in yaptıkları da gösteriliyor ve gösterilecekte..
 
Back
X