- 29 Aralık 2010
- 8.416
- 23.879
- 548
- Konu Sahibi HaklisinHocam
- #61
+1 kadınlar olarak eşle ilişkimize dengeyi bozacak kadar gereksizce önem verme eğilimindeyiz. Eş ilişkisi tabi ki önemli de anlatmaya çalıştığım başka bişey: hayatımızın merkezi kendimizden başka birşey olunca denge bozuluyor mutsuz olunuyor, geçmiş tecrübelerimden aldığım önemli derslerden bu. Boşanmalık evlilik örneklerine gerek yok (ha benimki öyleydi ve boşandım netekim o ayrı), en basiti evde akşam hırgür oldu diyelim, erkek biraz suratını sallıyor gidip yatıyor sabah da domuşa domuşa işine gücüne halı sahaya gidiyor kavgayı merkezden çıkarıyor. Kadın ise gece kurmaktan doğru dürüst uyumuyor, işe gidince yine düşünmeye kurulmaya devam ediyor falan. Ertesi akşam evde buluşuluyor adam yeaa sen daha orada mısın deyip kadını daha da çileden çıkarıyor :)) tabi ki her kadın ve erkek böyle değil ama bu şekilde olan kadın-erkek sayısı tersinden daha fazladır eminim. Evli de olsak üç çocuğumuz da olsa biz bir bireyiz, kendimize ait hayatımız ilgilenmemiz gereken bir "kendimiz" var bunu unutmamalıyız yoksa ilişkinin terazisi şaşıyor.Bence evlilik kurumunun fazla romantize etmek bunun sebebi. Bir ilişkiye başladınız mı o kadar çok olası sonuç var ki. Mutluluk da var mutsuzluk da. Evlilikle birlikte birbirimizin ömür boyu sahibi olamayız. İnsanların duyguları düşünceleri değişir bazen yollar ayrılır. Ama niyeyse evlilik ömür boyu sürmeliymiş gibi davranıyor insanlar. Sırtını karısına kocasına koşulsuz yaslıyor. B planı olmadan herşeyin olumlu gideceği fikri üzerine yaşıyor hep. Olumsuz şey olduğunda da elinden sadece katlanmak geliyor. Mutlu evlilik var ama bu bir ihtimal. Evlilikten beklentileri azaltmak gerekiyor. Ölümün olduğunu bu dünyada boşanmak çok da büyük bir olay değil.