Neden bosanmayı kabul edemiyorum

Yumuşak karakterli yani fiske olarak mı dövüyor ?!! Gülmedim açıkçası, adamı senin terketmen gerekirken ve adamın yalvarması gerekirken tam tersi oluyor, ne desem bilemedim taş olsa çatlar, Rabbim akıl fikir versin bacım
Yumusak karakterli demedim karşısında uysal biri olursa iyi davranıyor dedim. Adamı da ben terk ettim, aylardır ayrıyız cok zorlandığım için dönmek istedim
 
Her zaman derim hayatta insana onur lazım, gurur lazım ne demek gidip yalvarmak
Şiddetin olduğu yerde evlilik olmaz, sevgi olmaz
Biraz kendinize saygınız olsun
Kendime saygı, değerlilik duygusu gibi kavramlarım alt üst olmuş durumda, tekrar toparlayamadığım ve nasıl yapmam gerektiğini bilmediğim için buraya yazdım
 
Benim ablam da bosanmış biri. Esim ablamı arkasından asagılıyordu, bosanmıs kadına hos bir bakıs acısına sahip değil. Ben ayrılık kararı alınca da ablana uydun, onun yolundan gittin dedi. Onun yolundan gitmek değil de ben komple ülkeden gitmek istiyorum ya bu baskı cok kötü
Toplum senin beyinsiz kocandan mı ibaret kardeş sen neden bahsediyorsun yaa gerçekten akıl tutulması denilen şey bu heralde :KK57: :KK57: Git git bu ülkeden bence de git sen.. Çünkü sorun ne kocanda ne toplumda sorun sen ve senin gibi zihniyetlerde.. Hayret yaa gerçekten pess başka da bişey demiyorum.. Bir kadın olarak utanıyorum.
 
Kadınlar bunun imkansız olduğunu düşünüyor. Hiç denemeden çaba göstermeden yaşamak istiyor. Neye mal olursa olsun. Halbuki bir insan olarak, bir birey olarak varolmak insanın kendine yapabileceği en büyük olaylardan biri. Başta çok zor imkansız gibi görünse de sadece bir iş bulmaya bakar. Ekonomik olarak bağımsızlığını kazandıktan sonra sonrası çok kolay
aman bırak yaa konu sahibi kafasındaki bi insan isterse proff olsun yine bu öküze yalvarır yakarır çünkü karakteri bu. Zaten boşanan kendisi de değil adam, bunu koymuş kapıya yalvarta yalvarta ego tatmini yapıyo. Sinirlerim bozuldu yaa gerçekten çok yazık. Ne gurur ne onur hakgetire.
 
Kaldıramayacak birşey yok, çünkü siz zaten boşanıyorsunuz.

Hayatım bitti asla sevmeyeceğim sevilmeyeceğim düşünceleriniz size hata üstüne hata yaptırıyor.

Kimse kaderini bilemez.durun bakalım hayatta neleeer var neler...

Eliniz ayağınız sabit dursun bi artık.bu olay burda kalsın elleşmeyin olan olsun biten bitsin..birşeyler bitmeli ki yeni şeyler olabilsin.bitmesin diye direterek hayatınızdan çaliyorsunuz.

Çok değil 1-1,5 yıl sonra falan kim uğruna nelerin uğruna yuvasını dağıttığını anlayacak o zaten..hiç kurcalamayın siz.

Yeni tertemiz bi düzen kurun.bakarsiniz hakettiğimiz değeri veren iyi bi adam çıkar karşınıza,şu yaptığınız cahilliklere kızarsınız.hayat bu....
Başta ayrılan ben olduğum için üzerinden o sorumluluğu atmış, sen bıraktın sen yuvayı dağıttın deyip kenara çekiliyor. Bu durumda zamanla kıymet bilir mi bilmiyorum. Artık ben de bıraktım üzerine gitmiyorum yapacagım bir sey kalmadı
 
aman bırak yaa konu sahibi kafasındaki bi insan isterse proff olsun yine bu öküze yalvarır yakarır çünkü karakteri bu. Zaten boşanan kendisi de değil adam, bunu koymuş kapıya yalvarta yalvarta ego tatmini yapıyo. Sinirlerim bozuldu yaa gerçekten çok yazık. Ne gurur ne onur hakgetire.
Ayrılık kararı alıp giden ben olduğum için yine sen beni bırakırsın diyor anlatamadım galiba
 
Şu an destek alamıyorum. Bir de şöyle bir algı var yuvasını devam ettiremeyenlere basarısız gözüyle bakılıyor ve erkek üstünlüğü toplumda kabul edilmiş durumda. Ben de ‘yuvan, kocan, sahip ol’ gibi cümleleri duydukça ne yaptım demeye başladım. Pişmanım da dedim istemedi
yaa aynı konuyu dha kaç kere konuşacağız belli değil.Çıkın şu elalem ne der kafasından.Sizi döven bi adama geri dönmek istiyorsunuz bunu çocuğu bahane edip söylemişsiniz ama inandıırıcı değil,düzenim bozulmasın ben çalışmayayım evde oturayım karnımı doyuran birisi olsun düşüncesi ile istiyordunuz.Bu adam çocuğunuda döver belki dövüyordur.Alttan alırım ne demek nereye kadar alttan alacaksın.Bigün seni döverken ölürsen çocuğuna ne olacak düşündün mü? o zaman elalem ne der acaba? Çok başarılı öldü bravo mu? Açın biraz gözünüzü kulağınızı hanımlar.Hergün gazetede tvde gördüğümüz mağdur kadınlar bizlerden birileri:sinirli:
 
Ayrılık kararı alıp giden ben olduğum için yine sen beni bırakırsın diyor anlatamadım galiba
evet anlatamadın, anlatamazsın da bence, çünkü karar demek istikrar demektir. Karar veren sensen niye yalvaran sensin? Kararı veren eşin çünkü istikrarlı olan o. Ayrılmak isteyen o çünkü yalvaran sensin :KK66: Bu matematiğin nesini çözemiyosun ki hala?
 
evet anlatamadın, anlatamazsın da bence, çünkü karar demek istikrar demektir. Karar veren sensen niye yalvaran sensin? Kararı veren eşin çünkü istikrarlı olan. Ayrılmak isteyen o çünkü yalvaran sensin :KK66: Bu matematiğin nesini çözemiyosun ki hala?
Evet kararlı duramadım o da şimdi terk edilmenin acısını çıkardı. Kabul de etmedi ısrar etmemle kaldım. Eleştirilerinizde haklısınz degerim olmayan bir eve geri dönmeye calıstım
 
yaa aynı konuyu dha kaç kere konuşacağız belli değil.Çıkın şu elalem ne der kafasından.Sizi döven bi adama geri dönmek istiyorsunuz bunu çocuğu bahane edip söylemişsiniz ama inandıırıcı değil,düzenim bozulmasın ben çalışmayayım evde oturayım karnımı doyuran birisi olsun düşüncesi ile istiyordunuz.Bu adam çocuğunuda döver belki dövüyordur.Alttan alırım ne demek nereye kadar alttan alacaksın.Bigün seni döverken ölürsen çocuğuna ne olacak düşündün mü? o zaman elalem ne der acaba? Çok başarılı öldü bravo mu? Açın biraz gözünüzü kulağınızı hanımlar.Hergün gazetede tvde gördüğümüz mağdur kadınlar bizlerden birileri:sinirli:
Bizim meselemizde durum şöyle atıyorum tvde çıkan adamlar, ‘bu yemek niye tuzsuz’ diye kalkıp kadını döven tipler olabilir. Benm eşim de ‘yemek tuzsuz olmuş’ der, cevap olarak ‘hiçbir şeyi beğenmiyorsun, kalk sen al’ vs denirse kalkar üzerine yürür. Veya aa öyle mi hemen getiriyorum gibi kibar davranılırsa kendisi de kibar olmaya devam eder. Ben bu sebeple dönmek istedim, arada çok gıcık olup kavga ediyordum, onu da yapmayım diye düşündüm ama çok zor tabi ki taş olsa çatlar hep uysal davranamaz insan
 
ben en son çare olarak yuvayı kurtarırız düşüncesiyle yazıyorum.Ya siz anlamakta zorluk çekiyorsunuz yada biraz zeka seviyeniz düşük
Yuva bayılarak, sinir krizi geçirilerek kurtarılmaz. Uzatmaları oynarsınız sadece o raddeye gelmiş bir evlilikte. Ayrıca oldukça varoş bir davranış, sanırım varoş biri olmadığım için o konuda zeka seviyem düşük olabilir evet.
 
Son cümlenizde "sen dayanamaz yine bırakır" dedi yazmışsınız. Boşanmayi isteyen siz miydiniz?
Aile içinde size karşı davranışları nasıl? Şiddet varmis anladığım kadarı ile. Öncelikle düşünün iyi ve kötü yönlerini, kendinizin de öyle.. Ve ne yapacağınıza karar verin iyice düşündükten sonra..
 
Yuva bayılarak, sinir krizi geçirilerek kurtarılmaz. Uzatmaları oynarsınız sadece o raddeye gelmiş bir evlilikte. Ayrıca oldukça varoş bir davranış, sanırım varoş biri olmadığım için o konuda zeka seviyem düşük olabilir evet.
sizler burda neyi uzatıyorsunuz.Bir kişi fikrini paylaşır aklına yatarsa yaparsın aklına yatmazsa yapmazsın.Ben burda ilerlemiş bir evlilik hakkında doğru yada yanlış size göre
aklına yatıyorsa beğenirsin yada olumlu bir cevap yazarsın
veya okursun geçersin
ukala ukala konuşmalar
sanki herkes burda birisinin açığını bulsamda versem veriştirsem gibi düşünceler.
sizlere yakıştıramıyorum biri yazar ana sınıfı öğrencisi biri yazar varoş gibi kelimeler
ayıp ayıp diyorum
(Müslüman müslümanın kardeşidir, ona zulmetmez, zulmedilmesine de yardımcı olmaz. Kim arkadaşının ihtiyacını giderirse, Allahü teâlâ da onun ihtiyacını giderir. Kim, müslümanın sıkıntısını kaldırırsa, Allah da kıyamet günü onun sıkıntılarını kaldırır. Kim, müslümanın aybını örterse, Allahü teâlâ da kıyamette onun aybını örter.)
 
Son cümlenizde "sen dayanamaz yine bırakır" dedi yazmışsınız. Boşanmayi isteyen siz miydiniz?
Aile içinde size karşı davranışları nasıl? Şiddet varmis anladığım kadarı ile. Öncelikle düşünün iyi ve kötü yönlerini, kendinizin de öyle.. Ve ne yapacağınıza karar verin iyice düşündükten sonra..
Ayrılık kararını ben aldım, aile içinde davranışları baskın bana karşı. Onun işine gelmeyen bir seyi yapamam veya arkadasımla dolasmaya bile çıksam aklımda eşim olur, tam anlamıyla rahat edemem öyle baskın bir karakter. Otoritesini sarsacak, özguvenini zedeleyecek bir söz veya davranısta da şiddet eğilimli oluyor
 
Tam olarak neyi özlüyorsunuz? Dayak, baskılanma, yasaklar, kurallar... Ne ararsan var adına evlilik dediğiniz bu saçmalığın içinde.

Eski konularınıza bakayım dedim, kalbim sıkıştı.
Kendinize neyi reva görüyorsunuz, kızınıza neler yaşatıyorsunuz farkında mısınız?
"Döverken şahit oldu, çok ağladı" diyorsunuz, şimdi "çocuğum için dönmek istiyorum" demenize inanalım mı?
Kendi güçsüzlüğünüze çocuğunuzu bahane etmeyin.

Kocanız olacak oluşum için eğitiminizi bırakmışsınız. Bol ve uzun şeyler giymeniz zorunlu, makyaj yapmanız yasak, bir arkadaşla buluştuysanız (tabii izin alarak) aynı hafta ikinci kez dışarı çıkıp markete gitmeniz bile yasak.

Sizi dövdüğü bir olayın ardından "tahrik mi ettim naptım bilmiyorum, 4-5 defa vurdu" falan yazmışsınız. Dayağı hak ettiğinizi düşünecek duruma gelmişsiniz artık.

"Birgün arkadasımla sözlestik perde alacaktık. Eşimden izin aldım tamam dedi. ( izinsiz bir yere göndermiyor kendi kararım ile)."

Bunlar da sizin cümleleriniz.
Ne dediniz, "beni izinsiz bir yere göndermemene karar verdim" mi dediniz?
Şu cümlenin anlamı: Kendi isteğimle köle olmayı seçtim.
Bir tek köle olup olmamayı seçme özgürlüğünüz var farkında mısınız?

Bu yazdıklarınızı tekrar tekrar okuyun. Size "bir yuva kolay mı kuruluyor" diye akıl verenler de okusun hatta.
Ortada yuva falan yok, hiç olmamış. Hata üstüne hata yapmışsınız, artık bir dur deyin kendinize.
Korkularınız yüzünden kendi hayatınızı geçtim kızınızın hayatını da mahvedeceksiniz.
 
Tam olarak neyi özlüyorsunuz? Dayak, baskılanma, yasaklar, kurallar... Ne ararsan var adına evlilik dediğiniz bu saçmalığın içinde.

Eski konularınıza bakayım dedim, kalbim sıkıştı.
Kendinize neyi reva görüyorsunuz, kızınıza neler yaşatıyorsunuz farkında mısınız?
"Döverken şahit oldu, çok ağladı" diyorsunuz, şimdi "çocuğum için dönmek istiyorum" demenize inanalım mı?
Kendi güçsüzlüğünüze çocuğunuzu bahane etmeyin.

Kocanız olacak oluşum için eğitiminizi bırakmışsınız. Bol ve uzun şeyler giymeniz zorunlu, makyaj yapmanız yasak, bir arkadaşla buluştuysanız (tabii izin alarak) aynı hafta ikinci kez dışarı çıkıp markete gitmeniz bile yasak.

Sizi dövdüğü bir olayın ardından "tahrik mi ettim naptım bilmiyorum, 4-5 defa vurdu" falan yazmışsınız. Dayağı hak ettiğinizi düşünecek duruma gelmişsiniz artık.

"Birgün arkadasımla sözlestik perde alacaktık. Eşimden izin aldım tamam dedi. ( izinsiz bir yere göndermiyor kendi kararım ile)."

Bunlar da sizin cümleleriniz.
Ne dediniz, "beni izinsiz bir yere göndermemene karar verdim" mi dediniz?
Şu cümlenin anlamı: Kendi isteğimle köle olmayı seçtim.
Bir tek köle olup olmamayı seçme özgürlüğünüz var farkında mısınız?

Bu yazdıklarınızı tekrar tekrar okuyun. Size "bir yuva kolay mı kuruluyor" diye akıl verenler de okusun hatta.
Ortada yuva falan yok, hiç olmamış. Hata üstüne hata yapmışsınız, artık bir dur deyin kendinize.
Korkularınız yüzünden kendi hayatınızı geçtim kızınızın hayatını da mahvedeceksiniz.
Evet bunların hepsini ben yaşadım, ama insanlardan nefret ettim beni kimse anlamadı ve yavas yavas kendimi suçlu görmeye başladım. Eşime göre de suçluyum mesela, bir kadın evini asla bırakmamalıymış ve alkolü, kumarı, aldatması yokmuş, evine bakıyormuş, izin vermese de kendisi dışarı çıkarıyormuş daha ne istiyormuşum. Sizler dışında kimse bana hak vermedi ben tekrar başa döndüm. Çocuğu kullanmıyorum ama çocuğun günahına girmişim gibi muamele görünce, ya bu cocuk için gidiyim susuyum yeter lanet olsun dedim artık. Kayınvalidem bile beni çocuğa kötülük yapmakla suçladı
 
Evde erkek bir kraldır , Bir devlettir o ne isterse o olur.Erkeklerde böyle bir düşünce vardır.

Bir bayan olarak bu kralı tahtından edemezsin , o devleti yıkamazsın.

Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır.Sözünü hatırlatmak isterim.

Bu kralı taht sahibi yapan biziz .Kralıda yönlendirmek bizim elimizde istediğimizi yaptırmak bizim elimizde …

Krala öyle bir korku vermek lazım ki o tahta benim sayemde oturduğunu bilmesi lazım.

O tahtan indiğinde neler olabileceğini düşünmesi lazım.

Evlilikte şöyle bir durum var.
Artık bir kere evlilik oldumu geri dönüşümü yok .

Muhteşem Yüzyıl izlemeyi acilen bırakmanız lazım.

Evliliğin geri dönüşü var bu arada. Duymamış olabilirsiniz, pek kişi bilmiyor çünkü. "Boşanmak" diyoruz biz ona.
Hani bir gün kendini yerlere atıp bayılma numarası işe yaramazsa aklınızda bulunsun.
 
Evet bunların hepsini ben yaşadım, ama insanlardan nefret ettim beni kimse anlamadı ve yavas yavas kendimi suçlu görmeye başladım. Eşime göre de suçluyum mesela, bir kadın evini asla bırakmamalıymış ve alkolü, kumarı, aldatması yokmuş, evine bakıyormuş, izin vermese de kendisi dışarı çıkarıyormuş daha ne istiyormuşum. Sizler dışında kimse bana hak vermedi ben tekrar başa döndüm. Çocuğu kullanmıyorum ama çocuğun günahına girmişim gibi muamele görünce, ya bu cocuk için gidiyim susuyum yeter lanet olsun dedim artık. Kayınvalidem bile beni çocuğa kötülük yapmakla suçladı

Çocuğunuza asıl kötülük bu evliliğe devam etmek. Annesi dayak yerken izleyen hangi çocuk mutlu ve sağlıklı şekilde yetişebilir?
Bugün size yasaklar koyan kişi yarın kızınıza da zindan edecek hayatı.

Bunun sonucu 2 yola çıkar.
Ya kızınız kendi imkanlarıyla kendini kurtaracak ve onu yetiştirdiğiniz bu ortam için hep sizi suçlayacak, "annem daha güçlü olsa bunları yaşamazdık" diyecek ya da bu durumu kabullenecek, sindirecek ve yarın babası gibi bir ruh hastası bulup dayak yiyerek bir ömür geçirecek.

Eşiniz kendisine "eş" istemiyor.
Kendi fikirleri, kararları, sınırları olmayan, (kusura bakmayın ama) evcilini çıkarıp gezdirir gibi arada çıkarıp hava aldıracağı, ev işlerini ve cinsel ihtiyaçlarını görebilecek bir köle istiyor.
Kaçın kurtarın kendinizi, böyle evlilik olmaz.
 
Back
X