Nefes Alamıyorum

kahvesevenkadin

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
3 Mayıs 2019
833
1.326
Merhabalar,
Dertleşmek için yazıyorum çünkü şu an gerçekten nefes alamıyorum. Çocuğumun her şeyiyle ilgileniyorum. 29 aylık bi oğlum var ve gerçekten kendi anneme bırakmak bile bi yılan hikayesi meselesi. Şu sıralar 2 yaş sendromu, tuvalet eğitimi derken sürekli başım ağrıyor, hıçkıra hıçkıra ağlayasım geliyor sürekli. Geçen gün anneme bırakacaktım gece 5te mesaj atmış yeni uyuyoruz biz, geç getir diye. Annemin bu uyku sevdası yüzünden işe dahi başlayamıyorum. Çünkü çocuğu kreşe göndersem en ucuzu 13 bin bulunduğumuz yerde, bakıcı bulsam zaten yine aynı. Annem zaten iki gün arka arkaya bile bakmaz. Haftada bi gün bıraksam temizlik mi yapıyım, kendime mi vakit ayırayım, halletmem gereken işleri mi halledeyim yetişemiyorum. Ya bu şikayetlerimin hiç biri oğlumla ilgili değil bu arada. O çocuk ve çocuklara özgü istekleri oluyor. Eşim hafta içi işte, hafta sonu kariyeriyle ilgili sabahları kursa başladı. Sürekli bir şeylerden şikayet eder, canı isterse destek olur canı istemezse olmaz. Ciddi anlamda manevi destek görememekten çıldırcam. Ya eşim mesela aldı hafta sonu yemeğe götürdü ama çocuğu yedircem diye yine bir şey farketmedi. Kendimi çok özledim ve bana kendim olmam için zaman yaratmamda yardımcı olmayan herkese kırgınım. Ben kimse çocuğuma 7*24 baksın demiyorum. Çok iyi kariyerim vardı, bitti. Şimdi bi şirketle görüştüm ve bana çok iyi bi teklifte bulundular sorun şu ki şu an bile yetemiyorum, ne yapcam bilmiyorum. Anneme gelince kendisi babaannemin bize bakmasından dolayı yıllarca çalışıp, kendi ayakları üstünde durabildi. Geçen gün bana geldi sanki çalışıyorsun da bırakamıyorum diyorsun dedi. Eleştirecek olan varsa lütfen yazmasın, gerçekten çok bunaldım. Eşim, annem çalışmadığım sürece çocuğa bakmamın, ev işlerini halletmemin görevim gibi olduğunu ve şikayet etmemem gerektiğini düşünüyorlar. Ama çalışsam da sorumluluklarımı kimse bölüşmeyecek zaten. Ya şu sıralar deli gibi yorgunum ve eşim gelmiş az önce diyor ki pasta niye yapmadınız, otur da kendin yap dedim. Ay öyle kızlar işte ya. Gerçekten travmasız çocuk büyütmeye çalışmaktan, kendi travmalarımın sürekli tetiklenmesinden ve kendime vakit ayıramamaktan çok yoruldum.
 
Merhabalar,
Dertleşmek için yazıyorum çünkü şu an gerçekten nefes alamıyorum. Çocuğumun her şeyiyle ilgileniyorum. 29 aylık bi oğlum var ve gerçekten kendi anneme bırakmak bile bi yılan hikayesi meselesi. Şu sıralar 2 yaş sendromu, tuvalet eğitimi derken sürekli başım ağrıyor, hıçkıra hıçkıra ağlayasım geliyor sürekli. Geçen gün anneme bırakacaktım gece 5te mesaj atmış yeni uyuyoruz biz, geç getir diye. Annemin bu uyku sevdası yüzünden işe dahi başlayamıyorum. Çünkü çocuğu kreşe göndersem en ucuzu 13 bin bulunduğumuz yerde, bakıcı bulsam zaten yine aynı. Annem zaten iki gün arka arkaya bile bakmaz. Haftada bi gün bıraksam temizlik mi yapıyım, kendime mi vakit ayırayım, halletmem gereken işleri mi halledeyim yetişemiyorum. Ya bu şikayetlerimin hiç biri oğlumla ilgili değil bu arada. O çocuk ve çocuklara özgü istekleri oluyor. Eşim hafta içi işte, hafta sonu kariyeriyle ilgili sabahları kursa başladı. Sürekli bir şeylerden şikayet eder, canı isterse destek olur canı istemezse olmaz. Ciddi anlamda manevi destek görememekten çıldırcam. Ya eşim mesela aldı hafta sonu yemeğe götürdü ama çocuğu yedircem diye yine bir şey farketmedi. Kendimi çok özledim ve bana kendim olmam için zaman yaratmamda yardımcı olmayan herkese kırgınım. Ben kimse çocuğuma 7*24 baksın demiyorum. Çok iyi kariyerim vardı, bitti. Şimdi bi şirketle görüştüm ve bana çok iyi bi teklifte bulundular sorun şu ki şu an bile yetemiyorum, ne yapcam bilmiyorum. Anneme gelince kendisi babaannemin bize bakmasından dolayı yıllarca çalışıp, kendi ayakları üstünde durabildi. Geçen gün bana geldi sanki çalışıyorsun da bırakamıyorum diyorsun dedi. Eleştirecek olan varsa lütfen yazmasın, gerçekten çok bunaldım. Eşim, annem çalışmadığım sürece çocuğa bakmamın, ev işlerini halletmemin görevim gibi olduğunu ve şikayet etmemem gerektiğini düşünüyorlar. Ama çalışsam da sorumluluklarımı kimse bölüşmeyecek zaten. Ya şu sıralar deli gibi yorgunum ve eşim gelmiş az önce diyor ki pasta niye yapmadınız, otur da kendin yap dedim. Ay öyle kızlar işte ya. Gerçekten travmasız çocuk büyütmeye çalışmaktan, kendi travmalarımın sürekli tetiklenmesinden ve kendime vakit ayıramamaktan çok yoruldum.

Anneniz için bir yorum yapamam.

Ama bu çocuk sadece sizin değil, bu evladına zahmet edip bakmayan kocanızın da çocuğu. Akşamları eşiniz gelince, çocuğun mamasını yemeğini hazırlayıp, bezini gözle görülecek yere bırakın, markete diye çıkın, bir bankta kafede yarım saat oturun. Bu süreyi de arttırın zamanla. Bir zahmet baksın çocuğuna.
 
Anneniz için bir yorum yapamam.

Ama bu çocuk sadece sizin değil, bu evladına zahmet edip bakmayan kocanızın da çocuğu. Akşamları eşiniz gelince, çocuğun mamasını yemeğini hazırlayıp, bezini gözle görülecek yere bırakın, markete diye çıkın, bir bankta kafede yarım saat oturun. Bu süreyi de arttırın zamanla. Bir zahmet baksın çocuğuna.
Şöyle ki eğer ben söylersem yapar ama tek tek her şeyi söylemem gerekiyor, bi de hemen sinirleniyor çocuğa karşı asla sesini bile çok yükseltmez ama küçücük çocuğa trip atıyor resmen ben de yapacağın işi ben yaparım bırak diye çocuğun sorumluluğunu yine alıyorum mecburen. Önceden daha çok destek olmaya çalışırdı ama şu sıralar zaten kötüyüm ve bunu anlamayacak kadar kör.
 
Cocuk bakimi ortaktir. Eş calissa da calismasa da baba cocuguj bakiminda aktif rol oynamak zorunda. Yemegini yedirebilir, yikayabilir, oynayabilir. Annenizin zorunlulugu yok ama esinizin zorunlulugu var.
Ev islerine gelirsek: benim ex cocuga bakarken bi kismini ben yapiyodum sonra ben cocugu aliyodum kalani o yapiyodu.
Eş dediğin kisi hayati kolaylastirmalidir. Sizin esiniz zorlastiriyor
 
Tepkinizi yanlış yere yönlendiriyorsunuz bence. Anneanne/babaannelerin torun bakma zorunluluğu yok ama eşinizin var. Çocuğu tek yapmadınız siz anneyseniz o da baba. Tek başına çocuk bakmak gerçekten zor, eşiniz tüm yükü sizin üzerinize bırakmış.
Ya ben böyle düşünmüyorum başka anneannelerin olmayabilir ama annemin var. Benim küçük kardeşimle aramda 16 yaş var ve resmen ben büyüttüm. İlk okula başladığı gün annem çalışıyordu ben vardım, üniversiteye gidiyordum o zaman ders çıkışı veli toplantısına giderdim. Bütün yaz tatilinde arkadaşlarımla buluşmalarıma bile götürürdüm. Kardeşim ben lisedeyken bana anne diyordu.
 
Şöyle ki eğer ben söylersem yapar ama tek tek her şeyi söylemem gerekiyor, bi de hemen sinirleniyor çocuğa karşı asla sesini bile çok yükseltmez ama küçücük çocuğa trip atıyor resmen ben de yapacağın işi ben yaparım bırak diye çocuğun sorumluluğunu yine alıyorum mecburen. Önceden daha çok destek olmaya çalışırdı ama şu sıralar zaten kötüyüm ve bunu anlamayacak kadar kör.

Not yazın, ciddiyim bu arada dünyanın en salak insanına anlatır gibi, tane tane siz yokken o yarım saatlik süreçte ne yapması gerek yazın. Öğrensin. Erkekler siz zorlamadan bir şey yapmazlar.

Banyosunu ona yaptırın, o banyodayken verin kucağına çocuğu yıkasın. Siz markete diye bir bahane çıkın 20dk, 30dk gelmeyin. Önüne oyuncakları koyun kocanızın çocukla ilgilensin.
 
Aynı benim annemi anlattınız. Mesela uykusundan asla feragat etmiş değildir. 12 de yatar ve 10 dan önce kalkmaz. Bu saatler değişmez.

Ben hastaneye giderken çocuğu napıcaksin diyor. Ben de sen bakacaksın diyorum. O gün kızgınsam alıp götüreceğim diyorum. O şekil olduğu zaman tamam bana bırak diyor.

Benim şanslı olduğum nokta eşimin mesaisinin az olması. Şu an çalışmıyor zaten tatilde
Hep o bakıyor hakkını yiyemem.

Benim amacım dört dörtlük olmak değil. Mesela pasta meselesi. Eşim evde hiç pasta yaptığımı görmediği için böyle bir beklentisi de olamaz. Yemek bulursa öpüp başına koyar. Evim temizdir ama yemek konusunda sınıfta kaldığımı söyleyebilirim.

Çocuğumda travma olmasin diye kendinixi parlacarsaniz siz travma gecirirsiniz. Sizin sağlıksız olmanız şu an eviniz için ağır bir problem anlamına geliyor.

Eşiniz olacak beyefendiye çocuğu ile ilgilenmesi konusunda baskı yapın.

Annenize de acımayın. Vakitli yatıp kalksın da torununa baksın biraz. Tam zamanlı bakmak zorunda değil ama yardimci olmak zorunda.
 
Bence bir kresle anlasabirsiniz. Bunun yaninda yine birisiyle anlasabilirsiniz bakicilik konusunda. Cok iyi bir teklif almissiniz, birkac sene calisip cocugunuzun buyumesi icin verin krese okula bakiciya parayi. Meslekte korelmeyin. Ben olsam paraya bakmazdim sanirim. Sonucta bu cocuk buyuyecek bir gun. Yardimci olaniniz yoksa baslayin ise, cocugunuz icin de birisiyle anlasin ya da en guzeli okulla. Ama calisin...
 
Cocuk bakimi ortaktir. Eş calissa da calismasa da baba cocuguj bakiminda aktif rol oynamak zorunda. Yemegini yedirebilir, yikayabilir, oynayabilir. Annenizin zorunlulugu yok ama esinizin zorunlulugu var.
Ev islerine gelirsek: benim ex cocuga bakarken bi kismini ben yapiyodum sonra ben cocugu aliyodum kalani o yapiyodu.
Eş dediğin kisi hayati kolaylastirmalidir. Sizin esiniz zorlastiriyor
Bunları ben söylediğimde yapıyor, ama her şeyi ben düşünmek zorundayım. Çok nadir çocuğu alıp annesine gider ben kafa dinleyim diye. Mesela çocuğun randevuları, alışverişleri, kendisinin alışverişleri, randevuları, bütün işleri hepsini benim yapmam gerekiyor. Tatilleri ben planlarım, dışarı çıkacağımız zaman yeri ben seçerim. Ya her şeye ben karar veriyorum iki çocuğum var gibi
 
Ya ben böyle düşünmüyorum başka anneannelerin olmayabilir ama annemin var. Benim küçük kardeşimle aramda 16 yaş var ve resmen ben büyüttüm. İlk okula başladığı gün annem çalışıyordu ben vardım, üniversiteye gidiyordum o zaman ders çıkışı veli toplantısına giderdim. Bütün yaz tatilinde arkadaşlarımla buluşmalarıma bile götürürdüm. Kardeşim ben lisedeyken bana anne diyordu.

Hiçbir anneannenin yok bence. Çok alakasız verdiğiniz örnek. Siz kardeşinize baktınız diye anneniz de sizin çocuğunuza mı bakmalı? Hayır bu mantıkla bakarsak anneniz kendi çocuğuna bakmayan biriymiş torununa nasıl baksın? Annenizin böyle bir isteği, becerisi olsa zaten kardeşinize o bakardı en başta. Kaç yaşına gelmiş çocukları büyümüşken torun bakmasını beklemek çokta gerçekçi bir istek değil bence.

Benim annem de torun bakmadı bu arada. Daha doğmadan ben bakamam diyordu. İkinci çocuğu bile bakamam diye yapmadı mesela. Ben de küçük yaşta kreşe başladım çalışan anne çocuğuyum. Gençken enerjisi yerindeyken kendi çocuğuna bakmamış birinin torun bakacağını zaten hiç beklemedim
 
Bunları ben söylediğimde yapıyor, ama her şeyi ben düşünmek zorundayım. Çok nadir çocuğu alıp annesine gider ben kafa dinleyim diye. Mesela çocuğun randevuları, alışverişleri, kendisinin alışverişleri, randevuları, bütün işleri hepsini benim yapmam gerekiyor. Tatilleri ben planlarım, dışarı çıkacağımız zaman yeri ben seçerim. Ya her şeye ben karar veriyorum iki çocuğum var gibi

Erkekleri biraz yonlendirmek gerekiyor. Basta bende onu yap bunu yap diyodum. Biz bosandik bu arada. Eski esim cocugu aldiginda kendisi uyutup yedirip yikiyor. Nerden biliyosun dersen 3 gözü olan cantadaki şampuanı bulamiyor mesela. Cocuga kombin yapip yedek giysi yolluyorum, kendi zevksizligine gore karistirip giydiriyor.
Siz esinizin alisverisini yapmak zorunda degilsiniz. Market alisverisi icin ise liste yapio yollayin aksam gelirken alsin. Tatil icin otel bul deyip gecin. Herseyi ustunuze almaniza gerek yok ki. Sadece cocugun randevularinu falan siz ayarlayin
 
En kısa sürede işe başlayın ve çocuğunuzu kreşe verin. Ben de ilk yıllar sizin gibi hissediyorum. Hayatım ellerimden kayıp gidiyormuş gibi geliyordu. Çalışmaya başlayınca toparladım.

Hazır güzel bir iş teklifi gelmiş madem, bu fırsatı kaçırmayın.
 
Ise gir oyleyse
13bin kres dahi olsa en azindan calisan biri olacaksin
İşim çok stresli ve şehir dışına da sık sık gitmem gerekecek. Çocuğu gündüz hallettik desem, gece gittiğimde ne yapacağım. Bu da kafamı karıştırıyor çünkü destek bekleyeceğim iki insan da hayatımı çok da kolaylaştırmıyor.
Hiçbir anneannenin yok bence. Çok alakasız verdiğiniz örnek. Siz kardeşinize baktınız diye anneniz de sizin çocuğunuza mı bakmalı? Hayır bu mantıkla bakarsak anneniz kendi çocuğuna bakmayan biriymiş torununa nasıl baksın? Annenizin böyle bir isteği, becerisi olsa zaten kardeşinize o bakardı en başta. Kaç yaşına gelmiş çocukları büyümüşken torun bakmasını beklemek çokta gerçekçi bir istek değil bence.

Benim annem de torun bakmadı bu arada. Daha doğmadan ben bakamam diyordu. İkinci çocuğu bile bakamam diye yapmadı mesela. Ben de küçük yaşta kreşe başladım çalışan anne çocuğuyum. Gençken enerjisi yerindeyken kendi çocuğuna bakmamış birinin torun bakacağını zaten hiç beklemedim
Benim de herkes gezerken kardeşime bakma zorunluluğum yoktu ama baktım. Bu arada kız kardeşlerm var bıraktığımda genelde onlar seve seve oynuyor, babam alıp en az 2-3 saat parka götürüyor annemin totalde baktığı haftada 2 saati geçmez. Bu da bence bi insanın aile bireyinden bekleyebileceği kadar düşük bi saat. Unutmuşum bu arada yan komşusunun 1,5 yaşında kızı var ve komşusuna demiş ki annene götüremezsen bana bırakabilirsin ben de çalışan anneydim bilirim bırakacak kimsenin olmamasının ne olduğunu. Çocuğu yatılı nüfusuna alsın demiyorum. İhtiyacım olduğunda bi kaç saat söylenmeden baksın istiyorum. Doktora gitmek gibi, bankaya vs gitmek gibi belki kuaföre gitmek gibi.
 
Birincisi bunların hepsi geçecek. Tabi sizi de zorlayacaktır. Ama geçecek.
Yerinizde olsam işe girerdim . 1 yıldan sonra devlet anaokullarına verirsiniz. Çalışmak en azından ortam değişmesini sağlıyor. Tüm gün evde olup bütün sorumluluğu üstlenmek yorucu. Çalışmaya başladıktan sonra da ev işleri konusunda eşinizin destek olması şart.
 
İşim çok stresli ve şehir dışına da sık sık gitmem gerekecek. Çocuğu gündüz hallettik desem, gece gittiğimde ne yapacağım. Bu da kafamı karıştırıyor çünkü destek bekleyeceğim iki insan da hayatımı çok da kolaylaştırmıyor.
O zaman ilk 1 yil kres yerine bakici dusunulebilir
Duzen oturana kadar
 
Ya ben böyle düşünmüyorum başka anneannelerin olmayabilir ama annemin var. Benim küçük kardeşimle aramda 16 yaş var ve resmen ben büyüttüm. İlk okula başladığı gün annem çalışıyordu ben vardım, üniversiteye gidiyordum o zaman ders çıkışı veli toplantısına giderdim. Bütün yaz tatilinde arkadaşlarımla buluşmalarıma bile götürürdüm. Kardeşim ben lisedeyken bana anne diyordu.
Valla o iş hiç öyle olmuyor. Küçük kardeşimle aramda 13 yaş var, yemeğini yediren, tuvalet eğitimi bile veren bendim. Ama doğumumda annem 2 gün kaldı gitti. Yapayalnızdım. Ama benim şansım eşimdi.

Çocuğa bakacak hem de ev işlerine yardım edecek bir bakıcı bulun ve iyi teklif aldığınız işi kabul edin. Okul çağına gelene kadar kazanmasanız da nefes alırsınız.

Ben 1,5 yaşında bakıcıya bıraktım. İlk hafta çok ağladım ama ikinci hafta kendimi yeniden kadın gibi hissettim. İş çıkışı yüzmeye ve spora da gidiyordum. Siz de deneyin. İyi gelecek. Çıkış gözünüzün önünde. Birilerine kırılmak yerine ne yapabilirim diye düşünün bence. Kırılmak vakit kaybı çünkü.
 
Erkekleri biraz yonlendirmek gerekiyor. Basta bende onu yap bunu yap diyodum. Biz bosandik bu arada. Eski esim cocugu aldiginda kendisi uyutup yedirip yikiyor. Nerden biliyosun dersen 3 gözü olan cantadaki şampuanı bulamiyor mesela. Cocuga kombin yapip yedek giysi yolluyorum, kendi zevksizligine gore karistirip giydiriyor.
Siz esinizin alisverisini yapmak zorunda degilsiniz. Market alisverisi icin ise liste yapio yollayin aksam gelirken alsin. Tatil icin otel bul deyip gecin. Herseyi ustunuze almaniza gerek yok ki. Sadece cocugun randevularinu falan siz ayarlayin
Ya keşke yapabilse, beni yemeğe götür desem nereye diye sorar. Saçmasapan şeylere vakit ayırır da gelirken bi çiçek almaz, güzel bi mesaj atmaz. Eşim hep böyleydi. Ama bunlar şu an kötü yanlarını konuştuğumuz için bahsettiğim şeyler yoksa iyi huyları da var, diğer türlü çekilmezdi. Bu hale gelene kadar çok uğraştım ya. İlk evlendiğimizde soğuk suya makarna atıp pişirmeye çalışıyordu, annesi çayına şekerini atıp odasına kadar götürüyormuş evlenmeden önce. Böyle bi adamın şu an çocuğun karnını doyurması falan mucize gibi ki yapıyor. Tek tek komut verdiğim zaman, ama bi adım atlarsam eline yüzüne bulaştırır.
 
X