nişan attım delirmek üzereyim....

Selam konu sahibi ne durumdasın merak ettim, yazdıkların ve cevaplar bana tanıdık geldi de ..
 
delirmek üzereyim...

biraz uzun olacak ama ciddi desteğinize ihtiyacım var.

Çünkü öyle bir kafadayım ki bir çok olumsuzluğu farkında olan çevrem sanki beni iyileştirmek için kötü yorumlar yapıyor gibi geliyor.
O yüzden objektik olduğuna güvendiğim sizlerin yorumlarına ihtiyacım var.

yaklaşık 1 ay önce nişan attık. ve ilk günkü gibi içinden çıkılamayacak bir depresyondayım.
37 yaşındayım ve bugüne kadar ne evlilik ne çocuk düşünmeyen biri olarak 15 aylık bir ilişkinin 1 senesini aynı evde geçirip evlilik kararı aldık.
Ancak bu karar onun aile baskısından mı yoksa kendisi istediği için mi verildi çok emin değilim. Anlatacaklarımdan sonra siz karar ve bir akıl verin bana ...

benim şahsen şikayet ettiğim konular şunlar;
-her kavgada koltukta yatma yatak ayırma
-sürekli telefonla oynama ( sürekli şu telefonu bırakda iki muhabbet edelim dediğimi hatırlıyorum. üstelik sadece başbaşayken değil. ailemin yanında da arkadaşlarımın yanında da)
-sabaha kadar playstation oynayıp 06:00 gibi yatağa gelmesi ( ben zaten 7 de iş için kalkıyorum :) )
-kendisi araba al sat işi yaptığı için her gün evde. ben 17 yıllık turizmciyim ve bir holding de yöneticiyim. sabah 9 da işe olmam gerekiyor. bunu anlatma sebebim su; benim bir hafta sonum var ve kendisi hafta içi de hafta sonu da 1 den 2 den önce kalkmıyor ve bizim kahvaltı etmemiz( ki o kahvaltı yapmayı sevmez çoğu zaman ben tek başıma ederdim) 4 ü 5 i buluyor. ve gün haliyle hiç oluyor. yazın hafta sonlarının çoğunda ben güneş görmedim diyebilirim. istanbul anadolu yakasında yaşıyorum adamla bir avrupa yakası anım yok :)
-harika bir evlilik teklifi ortamım vardı ama sadece onun ailesi vardı. benim ailemden kimse yoktu.
-hayatında sadece 2 ay kurumsal biyerde çalışmış sonrada çıkartılmış işten. çünkü hiç bi zaman saatinde gidememiş.
-her konuda haklı olma asla hatasını kabul etmemesi ( örnek bir gün çok alkol aldığında öz kuzenimle gece görüntülü görüştüm diye boğazıma sarılmıştı. sonrasında yaptığın çok büyük hata dediğimde beni o hale getiren sensin demişti )
-aileme karşı saygısızlığı ( bayram seyran mutlaka ben zorla aratıyordum. bir gün annemin doğum gunuydu. ona giderken alacağımız çiçeği ben beğenip ben parasını ödemiştim. parasında vs değilim asla. ama onunda bir özen gösterip ilgili olmasını beklerdim. resmen tek başıma anneme hediye aldım o aslında hiç yokmuş gibi)
-insanların yanına benden iyisi yok bir övgüler bir pohpohlamalar, ben bu kadından iyisini bulamamlar, canım karımlar bitanemler, eve gelince ben tam bir b*k. yani aynı evde 1 sene ne konustunuz deseniz inanın sayamam, bir koltukta o elinde sürekli telefon ben bir koltukta kitap okuyorum. he dizi izlediğimiz oyun oynadığımız zamanlarda oldu. ama sanki zaman doldurmak içindi keyifli vakit geçirmek için değil
-her kavgada bitsin, istemiyorum, mutsuzum diyip sonra ben gittiğimde beni suçlamalar. yani sorsanız hep ben evi terkettim. ama o hiçbişey yapmadı.
-kavgalarda duyduğum hakaretler ( sen önce kadınlık öğren, işine geliyorsa, ben böyleyim vs ) ben ona bir kere s*lak bile dememişimdir. evde süt varken gelirken süt al dedim diye mutfaktan haberin yok azarı yedim saatlerce
-ailesiyle aram çok çok iyi olmasını yüzüme vurması ( aileme karşı yaptığın herşey şov, bi boka yaradığın yok gibi)

ama asıl konu ayrılan ben değilim :)

en son benden bir para istedi ( 500.000 tl kadar ) bununla araba al sat yapacağını söyledi. ve ben vermek istemedim diye ayrıldı benden. çünkü o para rahmetli babamın bana bıraktığı bir paraydı. adam ölmeden evini satıp küçükte olsa bu senin güvencen kızım demişti. yok bana güvenmiyorsunlar. yok zaten olmuyorlar vs..
Aslında konu burada para değil. o paranın ya da materyal her ne olursa olsun o istediği halde ona hayır denmesi. cezalandırıldığını düşünmesi.

bunlar su an aklıma gelenler. ve biliyormusunuz o canım kızım diye gözümün içine bakan aile 1 aydır yok

korkunç bir inat ve egosu var biliyorum. hayatta geri dönmez ben dönsem istemez. çünkü çevresine karşı bakın ben size bitti demiştim bitirdim ben dediğimi yaparım şampiyonası var. ölse aşkından sırf bu ispat için bile dönmez. he dönse nolcak bunca şeyden sonra o da berbat bi durum. asla sağlıklı düşünemiyorum.

sanırım beni onda en çok tutan şey dışarıda gözü olmaması, gece hayatı kumarı vs olmamasıydı. bu zamanda böyle adam bulmakla uğraşamam diye katlandım bi çok şeye diye düşünüyorum

bu arada terapi ve ilaçta kullanıyorum. banamısın demiyor. kafam kitlenmiş durumda. sadece iyi günler iyi anılar acaba şöyle mi yapsaydım böyle mi deseydimler var. kafam susmuyoor

kendimi inanılmaz değersiz ve yanlız hissediyorum ben ....
Boğazıma yapıştı cümlesi zaten olayı bitiriyor.
 
Konu açılalı biraz olmuş son durum ne bilmiyorum ama tek söylemek istediğim:
KURTULMUŞSUNUZ.
Bi sadaka verin
 
çok haklısın söylediklerinde ama daha kaç sabah böyle uyanıcam. sanki herşey kabusmuş da o güzel günler en baştan yaşanıcakmış gibi. hayata nerden devam edicem nerde kalmıştım hatırlamıyorum. nerde napıo kimle diye düşünüyorum sürekli. gerçekten bu duygular artık bitsin istiyorum. o hayatına devam ederken ben neden edemiyorum. aklımı kaçırmak üzereyim ya
Eskiden de güzel 1 gününüz bile olmadığına eminim.sizin kafa gidik valla kusura bakma.bir de ilaç kullanıyorsun hiç mi faydası olmuyor anlamıyorum ki.
 
Gözündeki perdenin biran önce kalkmasını diliyorum.Oyun bağımlısı ergenden farkı olmayan, sorumluluğun zerresinden haberi olmayan asalak yaşamaya alışmış bir tip.Bunu mu layık görüyorsun gerçekten kendine.Umarım uyanırsın.
 
Valla benim eski sevgilime para teklif ettiğimde senden para alamam diyordu kabul etmiyordu. Bir kere 20 bin vermiştim akşamında bulup geri verdi parayı. İyi ki vermemişsiniz, sevgilinizin bunu düşüünp sizden hiç para istememesi gerekiyormuş. Bence you ufak hasarlarla atlatmışsın, egosu da yüksek anladığım kadarıyla.
 
delirmek üzereyim...

biraz uzun olacak ama ciddi desteğinize ihtiyacım var.

Çünkü öyle bir kafadayım ki bir çok olumsuzluğu farkında olan çevrem sanki beni iyileştirmek için kötü yorumlar yapıyor gibi geliyor.
O yüzden objektik olduğuna güvendiğim sizlerin yorumlarına ihtiyacım var.

yaklaşık 1 ay önce nişan attık. ve ilk günkü gibi içinden çıkılamayacak bir depresyondayım.
37 yaşındayım ve bugüne kadar ne evlilik ne çocuk düşünmeyen biri olarak 15 aylık bir ilişkinin 1 senesini aynı evde geçirip evlilik kararı aldık.
Ancak bu karar onun aile baskısından mı yoksa kendisi istediği için mi verildi çok emin değilim. Anlatacaklarımdan sonra siz karar ve bir akıl verin bana ...

benim şahsen şikayet ettiğim konular şunlar;
-her kavgada koltukta yatma yatak ayırma
-sürekli telefonla oynama ( sürekli şu telefonu bırakda iki muhabbet edelim dediğimi hatırlıyorum. üstelik sadece başbaşayken değil. ailemin yanında da arkadaşlarımın yanında da)
-sabaha kadar playstation oynayıp 06:00 gibi yatağa gelmesi ( ben zaten 7 de iş için kalkıyorum :) )
-kendisi araba al sat işi yaptığı için her gün evde. ben 17 yıllık turizmciyim ve bir holding de yöneticiyim. sabah 9 da işe olmam gerekiyor. bunu anlatma sebebim su; benim bir hafta sonum var ve kendisi hafta içi de hafta sonu da 1 den 2 den önce kalkmıyor ve bizim kahvaltı etmemiz( ki o kahvaltı yapmayı sevmez çoğu zaman ben tek başıma ederdim) 4 ü 5 i buluyor. ve gün haliyle hiç oluyor. yazın hafta sonlarının çoğunda ben güneş görmedim diyebilirim. istanbul anadolu yakasında yaşıyorum adamla bir avrupa yakası anım yok :)
-harika bir evlilik teklifi ortamım vardı ama sadece onun ailesi vardı. benim ailemden kimse yoktu.
-hayatında sadece 2 ay kurumsal biyerde çalışmış sonrada çıkartılmış işten. çünkü hiç bi zaman saatinde gidememiş.
-her konuda haklı olma asla hatasını kabul etmemesi ( örnek bir gün çok alkol aldığında öz kuzenimle gece görüntülü görüştüm diye boğazıma sarılmıştı. sonrasında yaptığın çok büyük hata dediğimde beni o hale getiren sensin demişti )
-aileme karşı saygısızlığı ( bayram seyran mutlaka ben zorla aratıyordum. bir gün annemin doğum gunuydu. ona giderken alacağımız çiçeği ben beğenip ben parasını ödemiştim. parasında vs değilim asla. ama onunda bir özen gösterip ilgili olmasını beklerdim. resmen tek başıma anneme hediye aldım o aslında hiç yokmuş gibi)
-insanların yanına benden iyisi yok bir övgüler bir pohpohlamalar, ben bu kadından iyisini bulamamlar, canım karımlar bitanemler, eve gelince ben tam bir b*k. yani aynı evde 1 sene ne konustunuz deseniz inanın sayamam, bir koltukta o elinde sürekli telefon ben bir koltukta kitap okuyorum. he dizi izlediğimiz oyun oynadığımız zamanlarda oldu. ama sanki zaman doldurmak içindi keyifli vakit geçirmek için değil
-her kavgada bitsin, istemiyorum, mutsuzum diyip sonra ben gittiğimde beni suçlamalar. yani sorsanız hep ben evi terkettim. ama o hiçbişey yapmadı.
-kavgalarda duyduğum hakaretler ( sen önce kadınlık öğren, işine geliyorsa, ben böyleyim vs ) ben ona bir kere s*lak bile dememişimdir. evde süt varken gelirken süt al dedim diye mutfaktan haberin yok azarı yedim saatlerce
-ailesiyle aram çok çok iyi olmasını yüzüme vurması ( aileme karşı yaptığın herşey şov, bi boka yaradığın yok gibi)

ama asıl konu ayrılan ben değilim :)

en son benden bir para istedi ( 500.000 tl kadar ) bununla araba al sat yapacağını söyledi. ve ben vermek istemedim diye ayrıldı benden. çünkü o para rahmetli babamın bana bıraktığı bir paraydı. adam ölmeden evini satıp küçükte olsa bu senin güvencen kızım demişti. yok bana güvenmiyorsunlar. yok zaten olmuyorlar vs..
Aslında konu burada para değil. o paranın ya da materyal her ne olursa olsun o istediği halde ona hayır denmesi. cezalandırıldığını düşünmesi.

bunlar su an aklıma gelenler. ve biliyormusunuz o canım kızım diye gözümün içine bakan aile 1 aydır yok

korkunç bir inat ve egosu var biliyorum. hayatta geri dönmez ben dönsem istemez. çünkü çevresine karşı bakın ben size bitti demiştim bitirdim ben dediğimi yaparım şampiyonası var. ölse aşkından sırf bu ispat için bile dönmez. he dönse nolcak bunca şeyden sonra o da berbat bi durum. asla sağlıklı düşünemiyorum.

sanırım beni onda en çok tutan şey dışarıda gözü olmaması, gece hayatı kumarı vs olmamasıydı. bu zamanda böyle adam bulmakla uğraşamam diye katlandım bi çok şeye diye düşünüyorum

bu arada terapi ve ilaçta kullanıyorum. banamısın demiyor. kafam kitlenmiş durumda. sadece iyi günler iyi anılar acaba şöyle mi yapsaydım böyle mi deseydimler var. kafam susmuyoor

kendimi inanılmaz değersiz ve yanlız hissediyorum ben ....
Ay şimdi eski konunuzu okudum. Ablacım şaka mı yapıyorsun? Mis gibi işin var belli ki maddi durumun da iyi. Kendine gerçekten bu adamı ve tavırları mı layık gördün? Adamın tek iyi yanı yok. Hayır 37 yaşındasın da senin artık bazı şeyleri aşmış olman, olgunlaşmış olman lazım. 27-28 yaşında olsan diyeceğim ki 30 yaş sendromuna girdi, bir an evvel evlenmeliyim diye düşünüyor herhalde. Ama 37 yaşında olan bir kadının artık bazı şeyleri aşmış olması lazım.

Ayrıca adamın gece hayatı yok, sadık diyorsunuz da adamın belli bir geliri ve ortamı olmadığı için olabilir mi? İmkanı olsa eminim çatır çatır onu da yapardı. Zaten asosyal, oyun bağımlısı bir tip. Belki de oyunlarda karıya kıza yürüyor.

İnanılmaz bir değersizlik hissi var ama en kötüsü özgüvensiz ve özsaygınız düşük. Terapinize ve ilaçlarınıza devam edin. Ama bu adamla birlikte olduğunuz sürece daha çok terapi alırsınız.
 
Valla kusura bakma da insan hiç farkına varmasa bile yazdıklarını okurken bir aydınlanma yaşar dank eder . Şu yazdıklarını 3 kere bastan sona oku.
 
Yaşlarımız yakın size arkadaşım gibi yazacağım
37 yaşındaymışsın, 23ünde evlenip çocuk yapsaydın aynen böyle bir ergen evladın olacaktı. Sorumluluğu bilmeyen, elinden telefon düşmeyen, para isteyen, marka giysi isteyen, gece oyundan başını kaldırmayıp öğlen 1 e kadar yatmak isteyen...
kendi evladın olduğu için çekecektin, bebekliğinin çocukluğunun yüzü suyu hürmetine sana hala tatlı gelecekti de başkasının evladı olunca hiç çekilmez. E bu yaşta niye elalemin doğurduğuna analık yapacaksın ki?
 
Herşeyi geçerim ama boğazıma sarılan adamın arkasından kafam asla karışmaz. Alkolü sevmem , sevdiğim bişeyi varki içince insanların gerçek yüzlerini ortaya çıkarması. Sizde de öyle olmuş ama görmemek için kör taklidi yapıyorsunuz.

Yazdığınız şeyleri kendiniz değilde başkasının başına gelmiş gibi okuyun net yazık kıza bula bula bunu mu bulmuş diyeceğinize eminim.
Silkelenip kendinize gelin alışkanlıktan başka elle tutulur hiç bir şeyiniz yok. Salın ipini gitsin. Zaten bu aslalak tipten bir yol olmaz.
 
Back
X