Onursuz bir yaşam mı yoksa onurlu kaybediş mi?

Jöle gibiyim her kalıba girerim adam da satarım yeri geldiğinde yalakalikta yaparım benim yolum nasıl yürüdüğümu kendim seçerim işe yaramayan insanı satmayıp başıma mudur mu yapayim mesela ? Cikar her seydir.
Onursuz onurlu olmayı tercih ediyorum .
 
Ama hala bazı insanlar eğilip bükülmemizi bekliyor.
Benim iş yerimde de böyle
Saygı yok altında çalışıyorsan çekiyorsun işte
Bağırır çağırırlar durup dururken
Evinde birşeye kızar sana patlar
Gerçekten bu ülkede çalışıp üretmek emek vermek o kadar zor ki
İnsanda motivasyon bırakmıyorlar
 
Bir gün senide güzel satarlar
Ağlamayın sonra
Sizin gibiler yüzünden bu ülkede insanlar mevki sahibi olunca güç zehirlenmesi yaşayıp haddini aşıyor
 
yahu ben nerde yalakalık var göremedim. İş arkadaşlarıma da iltifat ederim üstlerime de iltifat ederim. sensiz boğazımdan geçmedi diye iş arkadaşıma da şaka yaparım üstüme de şaka yaparım. bunları namusla şunla bunla kıyaslamanız niyedir bilemedim. kişileri neye göre esnek çalışmaya alıyorlar bilmiyorum şuan benim çalıştığım firmada bazı kişiler evden çalışıyor ben de o yağcı dediğiniz insanlardanım ama benim ofiste bulunmama daha çok ihtiyaç duydukları için ofisteyim diye düşündüm hiç bahsettiğiniz şekilde millete iftira atarak yorumlamamıştım. bu arada kurumla beraber ekibi riske atan bir hata yapılmışsa ben de böyle aymazlıkların arkasını kollamam, beni de kollasınlar diye beklemem. herkes işini düzgün yapmalı. particilik demişsiniz. eski çalışan olmadığınız sürece sizin de orda durma sebebiniz aynı partiden olduğunuz anlamına gelir.
 
Yorumları takipteyim Bende çalıştığım zaman hep aynı dertten muzdarip oldum. Ama hiç bir zaman vazgeçmedim, eğriye müdürüm de olsa eğri, doğruya doğru dedim. Ama bundan dolayı sürekli mobbing yapıldı bana. Bütün gün yoğun şekilde çalışıp, akşam eve gelince zırıl zırıl ağlardım neden böyleler diye. Neyse ben evlenip başka şehire taşınınca işten ayrıldım. Benden sonra 1 sene içinde o sürekli ayak kaydıran tipler, müdürün patronun yalakaları o çok güvendikleri yöneticileri tarafından kapı önüne koyuldu. O zaman ilahi adalete inandım. Bu ilahi adaleti yaşamımızın her alanında görmeyi umut ediyorum.
 
Ben memurum. Memuriyeti yakmak pahasına neler yaptım ne soruşturmalar ne savunmalar uyarılar vs aklın şaşar. Çünkü ben onurlu birisiyim. Kendime saygı duyarım ve kendime duyduğum saygıyı kaybedeceğim en ufak bir çirkinlik yapmam daha doğrusu yapamam. Fakat ben gibi düşünüp siz gibi davranan kişilerle de çalıştım. Bu ayrımı iyi yapmak gerek. Sosyal bir hayat yaşıyorsunuz. Bir robot değilsiniz. Mesai bitiminde iş arkadaşlarınızla üstlerinizle bir fincan kahve içmek neden bu kadar mühim bir mesele ? Rahat yerlerde çalışmak için değil gerçekten sosyal hayatın bir takım gerekleri olduğu ve aslında bunlar hoş şeyler de olduğu için. Siz kendinize yalıtılmış bir dünya kurmuşsunuz. Ve yalnızlaştıkça sertleştiniz bence. Çünkü pozisyonu korumak için sertleşmeniz gerekir. Mesafeyi açmazsanız bulaşır çünkü. Nasıl anlatsam mesafeyi seviyorum bile demeniz 'diğerleri' ile kendinizi net bir şekilde konumlandırma isteğiyle temelleniyor. Ve bu durumu cephe haline getirdikçe 'diğerlerinden' nefret eder her yaptığınızı doğru kabul edersiniz. Ve iş yerinde robotik biri, gülmeyen, sohbet etmeyen dahil olmayan sürekli muhalefet eden biri neden tutulsun ki. Aykırı olmak başka farklı olmak başka şeyler. Aykırı olmadan da farklılığınızı koruyabilirsiniz. Dikleşmeden de dik durabilirsiniz.
 
Kamuda çalışanların böyle bir ilişki içine girmesi yasak değil mi? Kamuda bu durum nasıl işliyor bilmiyorum ama etik değil en başta. Ve o kadın izinde oldugu için onun işini de size yıkmışlar. Yani başkalarının da işini size yaptırıyorlar. Olmaz ki böyle. Orası nasıl bi yer, kimin eli kimin cebinde belli değil.
 
mesele aslında başka bakış açılarını da dikkate almak. dogru bulmasak bile enazından neden öyle düşünüldüğünü, değerli bulunduğunu anlamak için çabalamak. o olmuyorsa baskın görüşü kabullenmesek bile varlığından rahatsız olduğumuzu etrafı rahatsız ederek göstermeden 'mış gibi' yapıp bir taraftan da benzerlerimizle örgütlenmek. herhangi bir sosyal ortamdan farklı değil iş hayatının da ortamı. politik, birlikte yaşayan sosyal hayvan olduğumuzu düşünürsek ancak grubun yapısına uygun davranarak hayatta kalabileceğimiz gerçeği var. çünkü iş birliği yapmazsak, içimizden geldiği, doğru bildiğimiz gibi davranırsak bizi okulda, sokakta, iş yerinde değil ailemizin evinde bile tepelerler. bunu bildiğimiz için uzlaşarak duruma, kişiye uygun 'ince ayar' yaparak meramımızı anlatıyoruz. bütün ustalık o ayarı yapmakta çünkü tek bir frekanstan yayın yaparak her dinleyiciye ulaşmak (bütün yetkileri eline toplamış korku ve terör imparatorluğu kurmuş bir diktatör değilse) kimsenin harcı değil. öyle eşkiyalar da saltanatları devrilinceye kadar öttürür borularını sonra borularını da alıp geldikleri gibi giderler. sadece dünya, ülke, kurum tarihlerinde değil kişisel tarihimizde bile ne zorbalar gördük. hiçbiri de kazık çakamadı. yapıp ettikleri bazılarının yanına kar kaldı. bazıları pişman edildi ama nihayetinde yok oldular. adil olmayan, bütünü kucaklamayan güç gücünü kaybetmeye mahkumdur. güce tapan, dalkavuk, yalaka tipleri düşman gibi görmeye gerek yok. zorbalar güçlerini onlardan almıyor. zorbalar kuralsızlıktan, kanunsuzluktan, hukuksuzluktan ve hepsinin de nedeni olan örgütlenmemiş yığınların güçsüzlüğünden doğuyorlar, beslenip palazlanıyorlar. şakşakçılara ihtiyaçları yok. orta doguda bile dalkavukları kimse sevmez, ciddiye almaz, saygı duymaz. onlar da onursuz değil belki sadece korkak konformistler. onlarla -kişiye uygun ayarla- iletişim halinde olup ilham, bilinç, cesaret vermelisiniz. 'en doğru benim. en onurlu benim. sizin de allah belanızı versin' diyerek bir şeyi değiştiremeyiz. onları da kazanmak zorundayız çünkü gerçekten kurtuluş yok tek başına. ya hep beraber ya hiçbirimiz.
 
haklısınız cok mide bulandırıcı seyler
 
Şikayet edin idari izni yasal değilse gereken yapılır
 

Sizde kendimi gördüm. Ben de ayni sizin gibi titiz, düzenli calisirim, islerimi aksatmam, kuyu kazmam ama kimseye de, patronlar da dahil, minnet etmem. Ama tipki sizin gibi de gözde degilim islerini savsaklayan, dedikodu ceviren arsizlarsa aranan adam. Ben onurlu yasami secenlerdenim, zira oturdugum dala degil, kanatlarima güveniyorum.

Bir de ilahi adalet eksiksiz isliyor ki her zaman kaybettigimden cok daha iyisini buldum.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…