Rahim Anomalileri

doktor 2 ay daha dene hapa başlayalım dedi.hayırlısı ama kendimi ilk defa ezik hissettim.Allah bu duyguyu kimseye yaşatmasın.bende keçi boynuzu kürüne başlayayım bari .Okul başlamadan hamile kalsaydım ne güzel olurdu.hayırlısı olsun.edaecrinin ne problemi vardı bilen var mı?

güzel arkadaşım gereksiz insanların gereksiz laflarına hiçççç canını sıkma hepimiz aynı şeylerle uğraşıyoruz bizim milletimiz özel olan herşeye meraklıdır bekarken evlenmiyomusun derler evlenirsin çocuk yokmu derler çocuğun olur eeee ikinci ne zaman derler susmaz anacım millet susmaz boşver
 
ALLAH razı olsun hepinizden.belki ilginizi çeker imam gazalinin bir kitabında okudum.Bir adam peygamber Efendimize(sav) biz cariyemle (şimdiki anlamda) geri çekilme yöntemiyle korunuyoruz çocuk istemiyoruz demiş.Peygamberimiz de senin eşinin hakkında ALLAH ne takdir ettiyse o olur demiş.Aradan zaman geçmiş adam peygamberimize karım hamile demiş.Peygamberimiz de ben sana ALLAH senin eşin hakkında ne takdir etmişse o olur dememiş miydim demiş. ALLAH hepimize çocuk sahibi olmayı takdir etmiştir umarım.
 
doktorlar tarafından kandan yapılan ölçümler ile yumurtanın döllenmesinden 6 gün sonra dahi gebelik anlaşılabilir.


Bebeğimm bak bunu buldum
 
doktorlar tarafından kandan yapılan ölçümler ile yumurtanın döllenmesinden 6 gün sonra dahi gebelik anlaşılabilir.


Bebeğimm bak bunu buldum

canım benim sağol moralim çok bozuk dün yaptırdım tahlili bana iğneyi vurulduğum gün haftaya cuma gel tutup tutmadığına bakalım dedi dün gittim istediği tahlili yaptırdım progesteron tahlili 17,6 çıktı sonucum doktor 2 çıkınca yumurtlama yok 5 ve üzeri çıkarssa yumurtlama var 10 ve üzeri için ise iyi derecede yumurtlama var diyoruz dedi
sonucum çok güzelmiş yani yumurtlamışım ben zaten yumurtluyodum bir sorunum olmadığını her doktor defalarca söyledi zaten test yaptırmamı istemedi adet günümü bekleyecekmişim erken gebelikte test yapınca kimyasal gebelik olabiliyomuş test pozitif çıkıyomuş ama sonra adet kanamasıyla düşüyomuş bu bir çok kadında ilk gebeliklerde olurmuş ve kadın anlamazmış bile böyle söyledi k,myasal gebeliği araştırdım yumurta dölleniyomuş ama rahime yerleşemiyomuş yerleşemeyinede adet kanamasıyla düşüyomuş bir kürtaj gerektirmeden zaten bizim durumumuzda perdeli rahimde perde yüzünden rahime bebeğin yerleşememe ihtimali var bu durumda test yaptırıp buna bakması gerekmezmi belkide bu şekilde çok düşük yaptım bir yılda o zaman kesin ameliyat olmam gerekir dimi doktorun neden bana normal bir kadınmışım gibi davrandığını anlamıyorum ve moralim çok bozuk ama ben gebelik testi yapıcam en azından idrarla ve eğer pozitif çıkarsa ve adet olursam kimyasal gebelik olduğunu anlayabilirim bu doktoru her an değiştirebilirim bu arada canım sen hangi doktorda ameliyat oldun
 
Günaydın,
bebeğimmmm, ne güzel işte yumurtluyorsun,değerlerin çok iyi, o dediğin kimyasal gebelik konusunda haklısın çoğu kadın belkide 2-3 ayda bir hamile olduğunu anlamadan normal adet tarihinde regl oluyor.Bu hemen hemen hepimizde oluyormuş,Bencede adet tarihini beklemelisin, yada en azından çok aceleciysen eğer adet olmana 2 gün kala kan tahlilide yaptırabilirsin.Ama idrar tahlilinde regl tarihinden 5 gün geçmedkçe hamile olduğunu anlayamazsın.Boşuna para verirsin.Sonra acaba erken mi yaptım diye bir daha test alırsın öyle yapacağına kan vermen daha doğru sonuş verir.
 
kızlar bir de bunu okuyun netten buldum

kadın bebek isterse

İSTANBUL - 22 yılını çocuk sahibi olabilme yolunda geçiren 45 yaşındaki Sibel Tuzcu, şimdi mutlu sonla biten serüvenin diğer çocuksuz çiftlere yol göstermesi için çalışıyor. Evindeki küçük ofisinde, kucağında üç yaşındaki kızı Melisa ile çocuksuz çiftlere internet aracılığıyla yardımcı olan Tuzcu, özellikle maddi durumu iyi olmayan çiftler için tüp bebeğin lüks olarak görülmesinden yakınıyor.
"Sizin rahminiz gelişmemiş, ayrıca kalça yatağınız çok dar... Bu durumda çocuğunuz olamaz." Tuzcu'nun 22 yıllık hikâyesi bu cümlelerle başlamış. İlk defa kadın doğum doktoruna gitmiş olmanın utancıyla birlikte şoka girdiğini söyleyen Tuzcu, "Önce kaderime razı oldum. Ama sonra başka bir doktora gittim, daha sonra bu doktorların sayısı arttı" diye anlatıyor. Çocuğu olmadığı için evliliğini de yitiren Tuzcu'yu daha zor günler bekliyordu:
"Hiçbir zaman ailem olmayacaktı. Bu duyguyla 13 yılımı geçirdim. 10 yıl alkol kullandım, sonra kendi irademle bıraktım."
13 yıl sonra yaptığı ikinci evlilik Tuzcu'nun zor günleri atlatmasında yardımcı oldu. Eşinin önceki evliliğinden bir oğlu vardı. "Çocuğu hemen benimsedim. Ama
onun bir annesi vardı ve bana bu sık sık hatırlatılıyordu" diyen Tuzcu yeniden tedaviye başladı. Tuzcu'yu yine zor günler bekliyordu. İlk önce 'Hormonal bozukluk var' dendiği için iki yıl tedavi gördü. Sonra 'Vücudun kist yapıyor' dediler. Bir süre onun tedavisini oldu, ilaçların yan etkisi nedeniyle ameliyat geçirdi.
İstanbul'un ünlü bir hastanesinde üç kez tüp bebek tedavisi gören Tuzcu, o günleri anlattı: "Tüp bebek yapmak için yumurtalarımın sayısının yetersiz olduğunu söylediler. Onca ilaca karşın hep üç yumurta çıkıyordu. Onlarsa en az yedi sekiz tane istiyorlardı. Ankara'ya gittim. Orada da ünlü bir hastanede üç defa tüp bebek tedavisine girdim. Yumurtlama yine yetersizdi ama beni kişisel ricamla mikroenjeksiyona soktular. Üç yumurta da döllendi ama vücut tutmadı.
İstanbul'daki hastaneye geri dönen Tuzcu bu kez en kötü haberi aldı. Doktorlar Tuzcu'ya artık hiç çocuğunun olamayacağını çünkü yaşının 40'a geldiğini ve menopoz başlangıcı olduğunu söyledi. Eğer isterse İngiltere'ye ya da Belçika'ya giderek başka bir kadının yumurtalarını satın alıp, bu şekilde hamile kalabileceğini söylediler. Tuzcu o anı anlatırken, "Daha kırk yaşındaydım ve menapoza girdiğim söyleniyordu. Hem kocamın yanında, hem de başka bir kadının yumurtalarını alın diyorlardı, yıkılmıştım" dedi.

Asla umudunu yitirme
Ancak başka bir doktora giden Tuzcu asla umutlarını tüketmemesi gerektiğini anlamıştı. Menopoza girmediğini öğrendi. Amerikan Hastanesi Tüp Bebek Merkezi'nde gördüğü tedavi sonucu hamile kalan Tuzcu, şimdi kızı Melisa'yla mutluluğun doruğunda. Tedaviye bir servet harcadığını söyleyen Tuzcu, "Parası olmayanların durumu çok kötü. Devlet lüks diye bu tedaviyi yapmıyor" diyor.
Tuzcu'nun internet adresi: www.cocukistiyorum.com.


Tüp bebeğin laboratuvarda başlayan öyküsü
Kadından alınan yumurtalarla, erkekten alınan spermler laboratuvarda bir araya getirilerek döllendiriliyor. Üreme hücreleri vücut sıcaklığındaki uygun bir ortamda 48 saat bekletiliyor. Bu sürede yumurtaların yaklaşık yarısında döllenme oluşuyor. O zaman embriyon olarak adlandırılan bu döllenmiş yumurtalar kadın rahmine yerleştiriliyor.
Amerikan Hastanesi Kadın Doğum Bölümü'nden Doç. Dr. Bülent Urman, embriyonların rahim içerisine ince bir kateterle (iğne) yerleştirildiğini belirterek uygulamanın her zaman başarılı olamadığını da söyledi. Urman "Bu işlemler sonucu servisimizde kadınların yaklaşık yüzde 50'sinde gebelik oluşmaktadır. Ancak bu gebeliklerin bir kısmı düşükle sonlanmakta ve tedaviye giren çiftlerin uygulama başına yaklaşık yüzde 40'ının çocukları olabilmekte. Bu oran birçok uygulama sonucu yüzde 70-80'lere çıkabilmektedir. Maalesef yüzde 20-30'luk grup modern tıbbın bütün olanaklarına rağmen çocuk sahibi olamamaktadırlar" dedi. Urman, Türkiye'de yaklaşık 2 milyon çiftin kısırlık tedavisi gördüğünü belirtti.


Mikroenjeksiyon
Sperm hücrelerinin herhangi bir nedenle kadın yumurtasına erişemediği veya yumurta zarını aşamadığı durumlarda ise yeni bir tüp bebek yöntemi olan mikroenjeksiyon tekniği kullanılıyor. Sperm hücresi yumurtanın içine saç kılından daha ince bir iğne yardımıyla enjekte ediliyor ve döllenme sağlanıyor.


7 çiftten biri sorunlu
Bahçeci Kadın Hastalıkları Doğum Teşhis ve
Tedavi Merkezi Direktörü Prof. Dr. Mustafa Bahçeci, yüzde 40 kadından, yüzde 20 erkekten kaynaklanan ya da açıklanamayan sebeplerden dolayı en az bir yıl istenmesine rağmen çocuk olmamasına 'kısırlık' dendiğini söyledi. Ortalama yedi çiftten birinin bu sorunla karşı karşıya olduğunu belirten Bahçeci, kısırlığın nedenlerini şöyle sıraladı: "Erkekte sperm sayısı ya da hareketliliği yetersiz olabilir. Kadınlarda cinsel organlarda yapısal bozukluk, tüplerin tıkalı olması, yumurtlama bozukluğu, bağışıklık sistemiyle ilgili etkenler sayılabilir." Hacettepe Üniversitesi Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Timur Gürgan, dünyada 23 yılda toplam 350 bin tüp bebek doğduğunu, Türkiye'de bu rakamın 10 bin olduğunu belirtti. Türkiye'de beş yıl içinde 200 bin çiftin tüp bebeğe ihtiyaç duyacağını söyleyen Gürgan, ülkemizde halen 38 tüp bebek merkezi bulunduğunu da vurguladı.
 
gerçekten bu kadını tebrik ertmak lazımm muthiş bi sabırr ve irade ve umut örneği inş bebişiyle bi ömür mutlu olr ve isteyenlere umuttt olurrrr
 
Günaydın,
bebeğimmmm, ne güzel işte yumurtluyorsun,değerlerin çok iyi, o dediğin kimyasal gebelik konusunda haklısın çoğu kadın belkide 2-3 ayda bir hamile olduğunu anlamadan normal adet tarihinde regl oluyor.Bu hemen hemen hepimizde oluyormuş,Bencede adet tarihini beklemelisin, yada en azından çok aceleciysen eğer adet olmana 2 gün kala kan tahlilide yaptırabilirsin.Ama idrar tahlilinde regl tarihinden 5 gün geçmedkçe hamile olduğunu anlayamazsın.Boşuna para verirsin.Sonra acaba erken mi yaptım diye bir daha test alırsın öyle yapacağına kan vermen daha doğru sonuş verir.

doğru canımda şimdi bende septum varya biliyosun bu durum bebeğin rahime yerleşmesinide engelliyebiliyo diğer doktorum böyle düşündüğü için ameliyat demişti ama kimse bana bu kimyasal gebelikten bahsetmedi bende düşünüyorum eğer kimyasal gebelik olursam bu perdenin sebep olduğu kesin olarak anlaşılır ve ameliyata kesin olarak karar veririm
 
kızlar bir de bunu okuyun netten buldum

kadın bebek isterse

İSTANBUL - 22 yılını çocuk sahibi olabilme yolunda geçiren 45 yaşındaki Sibel Tuzcu, şimdi mutlu sonla biten serüvenin diğer çocuksuz çiftlere yol göstermesi için çalışıyor. Evindeki küçük ofisinde, kucağında üç yaşındaki kızı Melisa ile çocuksuz çiftlere internet aracılığıyla yardımcı olan Tuzcu, özellikle maddi durumu iyi olmayan çiftler için tüp bebeğin lüks olarak görülmesinden yakınıyor.
"Sizin rahminiz gelişmemiş, ayrıca kalça yatağınız çok dar... Bu durumda çocuğunuz olamaz." Tuzcu'nun 22 yıllık hikâyesi bu cümlelerle başlamış. İlk defa kadın doğum doktoruna gitmiş olmanın utancıyla birlikte şoka girdiğini söyleyen Tuzcu, "Önce kaderime razı oldum. Ama sonra başka bir doktora gittim, daha sonra bu doktorların sayısı arttı" diye anlatıyor. Çocuğu olmadığı için evliliğini de yitiren Tuzcu'yu daha zor günler bekliyordu:
"Hiçbir zaman ailem olmayacaktı. Bu duyguyla 13 yılımı geçirdim. 10 yıl alkol kullandım, sonra kendi irademle bıraktım."
13 yıl sonra yaptığı ikinci evlilik Tuzcu'nun zor günleri atlatmasında yardımcı oldu. Eşinin önceki evliliğinden bir oğlu vardı. "Çocuğu hemen benimsedim. Ama
onun bir annesi vardı ve bana bu sık sık hatırlatılıyordu" diyen Tuzcu yeniden tedaviye başladı. Tuzcu'yu yine zor günler bekliyordu. İlk önce 'Hormonal bozukluk var' dendiği için iki yıl tedavi gördü. Sonra 'Vücudun kist yapıyor' dediler. Bir süre onun tedavisini oldu, ilaçların yan etkisi nedeniyle ameliyat geçirdi.
İstanbul'un ünlü bir hastanesinde üç kez tüp bebek tedavisi gören Tuzcu, o günleri anlattı: "Tüp bebek yapmak için yumurtalarımın sayısının yetersiz olduğunu söylediler. Onca ilaca karşın hep üç yumurta çıkıyordu. Onlarsa en az yedi sekiz tane istiyorlardı. Ankara'ya gittim. Orada da ünlü bir hastanede üç defa tüp bebek tedavisine girdim. Yumurtlama yine yetersizdi ama beni kişisel ricamla mikroenjeksiyona soktular. Üç yumurta da döllendi ama vücut tutmadı.
İstanbul'daki hastaneye geri dönen Tuzcu bu kez en kötü haberi aldı. Doktorlar Tuzcu'ya artık hiç çocuğunun olamayacağını çünkü yaşının 40'a geldiğini ve menopoz başlangıcı olduğunu söyledi. Eğer isterse İngiltere'ye ya da Belçika'ya giderek başka bir kadının yumurtalarını satın alıp, bu şekilde hamile kalabileceğini söylediler. Tuzcu o anı anlatırken, "Daha kırk yaşındaydım ve menapoza girdiğim söyleniyordu. Hem kocamın yanında, hem de başka bir kadının yumurtalarını alın diyorlardı, yıkılmıştım" dedi.

Asla umudunu yitirme
Ancak başka bir doktora giden Tuzcu asla umutlarını tüketmemesi gerektiğini anlamıştı. Menopoza girmediğini öğrendi. Amerikan Hastanesi Tüp Bebek Merkezi'nde gördüğü tedavi sonucu hamile kalan Tuzcu, şimdi kızı Melisa'yla mutluluğun doruğunda. Tedaviye bir servet harcadığını söyleyen Tuzcu, "Parası olmayanların durumu çok kötü. Devlet lüks diye bu tedaviyi yapmıyor" diyor.
Tuzcu'nun internet adresi: www.cocukistiyorum.com.


Tüp bebeğin laboratuvarda başlayan öyküsü
Kadından alınan yumurtalarla, erkekten alınan spermler laboratuvarda bir araya getirilerek döllendiriliyor. Üreme hücreleri vücut sıcaklığındaki uygun bir ortamda 48 saat bekletiliyor. Bu sürede yumurtaların yaklaşık yarısında döllenme oluşuyor. O zaman embriyon olarak adlandırılan bu döllenmiş yumurtalar kadın rahmine yerleştiriliyor.
Amerikan Hastanesi Kadın Doğum Bölümü'nden Doç. Dr. Bülent Urman, embriyonların rahim içerisine ince bir kateterle (iğne) yerleştirildiğini belirterek uygulamanın her zaman başarılı olamadığını da söyledi. Urman "Bu işlemler sonucu servisimizde kadınların yaklaşık yüzde 50'sinde gebelik oluşmaktadır. Ancak bu gebeliklerin bir kısmı düşükle sonlanmakta ve tedaviye giren çiftlerin uygulama başına yaklaşık yüzde 40'ının çocukları olabilmekte. Bu oran birçok uygulama sonucu yüzde 70-80'lere çıkabilmektedir. Maalesef yüzde 20-30'luk grup modern tıbbın bütün olanaklarına rağmen çocuk sahibi olamamaktadırlar" dedi. Urman, Türkiye'de yaklaşık 2 milyon çiftin kısırlık tedavisi gördüğünü belirtti.


Mikroenjeksiyon
Sperm hücrelerinin herhangi bir nedenle kadın yumurtasına erişemediği veya yumurta zarını aşamadığı durumlarda ise yeni bir tüp bebek yöntemi olan mikroenjeksiyon tekniği kullanılıyor. Sperm hücresi yumurtanın içine saç kılından daha ince bir iğne yardımıyla enjekte ediliyor ve döllenme sağlanıyor.


7 çiftten biri sorunlu
Bahçeci Kadın Hastalıkları Doğum Teşhis ve
Tedavi Merkezi Direktörü Prof. Dr. Mustafa Bahçeci, yüzde 40 kadından, yüzde 20 erkekten kaynaklanan ya da açıklanamayan sebeplerden dolayı en az bir yıl istenmesine rağmen çocuk olmamasına 'kısırlık' dendiğini söyledi. Ortalama yedi çiftten birinin bu sorunla karşı karşıya olduğunu belirten Bahçeci, kısırlığın nedenlerini şöyle sıraladı: "Erkekte sperm sayısı ya da hareketliliği yetersiz olabilir. Kadınlarda cinsel organlarda yapısal bozukluk, tüplerin tıkalı olması, yumurtlama bozukluğu, bağışıklık sistemiyle ilgili etkenler sayılabilir." Hacettepe Üniversitesi Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Timur Gürgan, dünyada 23 yılda toplam 350 bin tüp bebek doğduğunu, Türkiye'de bu rakamın 10 bin olduğunu belirtti. Türkiye'de beş yıl içinde 200 bin çiftin tüp bebeğe ihtiyaç duyacağını söyleyen Gürgan, ülkemizde halen 38 tüp bebek merkezi bulunduğunu da vurguladı.

canım nedense bu yazı beni depresyona soktu
 
Bebeğimm öncelikle bekle regl gününü bakalım ne çıkcak. Hem şu an kesin kimyasal gebelik diye birşey yok. Ama rahim anomalilerinde kimyasal gebeliğin daha çok görüldüğünü biliyorum. Ama illa olacak diye birşey yok. Eğer olumsız çıkarsada üzülme daha sende hepimiz gibi yolun başındasın. Benim doktorum prof.tu. Fatih Durmuşoğlu o yaptı ameliyatımı. Eğer istersen elindeki hsg ile muayene olabilirsin gerçekten iyi bir doktor tavsiye ederim.
 
neden bebeğim ya üzüldüm şimdi. oysa bu yazı bana moral vermişti. yoksa çok geç bir yaşta anne olduğu için mi?
 
sayfamız baya arkalarda kalmış mesaj yazmadığımız için ön sayfalara almak için mesaj yazdım :) Nasıl gidiyor bebeğim ikinci tahlil ne zaman yapılacak.

:roflol: dedim ya saflığım üstümde hakikaten herkes nerde ya bride doğurmuş olmasın kızlar canım bana gelince resmen depresyona girdim ya tabiki dayanamadım cumartesi test yaptım negatif dün yaptım yine negatif perşembe adet günüm bir gün önce veya geçikme ihtimallerini düşünürsek herhalde yarından itibaren cumaya kadar olmam lazım normalde her zaman 25 istisnaide 26 günde bir olurum asıl günüm perşembe ama bu ilacın ve iğnenin etkisi ne olur bilmiyorum çok stresliyim canım
 
Back
X