Ben geçen seneye kadar dışardan bakılınca çok sert görünen, insanların konuşmaya çekindiği bir insandım. Bunun sebebi sadece dik yürümem olamaz diye düşünüyorum. Dik duruyorum ve boyum da uzun olduğu için heybetli görünüyorum ama bu tek sebep olamaz. Çünkü yakınlarım da benden çekinir. Bence sebebi ergenliğimden beri beni rahatsız eden, sınırımı ihlal eden şeyleri karşımdaki insanın statüsünden (anne/baba, öğretmen, kaymakam, profesör, doktor, kaybetmek istemediğim bir arkadaş vs.) çekinmeden düzgün bir üslupla söylemem. Yani beni tanıyan herkes bilir ki bana haksızlık ederse, ağzına geleni söylerse bunun bir karşılığı olur.
Bazen sabrım taşana kadar bekliyorum sorun çıkmasın diye, sonra daha büyük sorun çıkıyor. O yüzden bunu da yavaş yavaş bırakmaya çalışıyorum.
Geçen sene ne oldu derseniz, uğradığım şiddetli mobbing sebebiyle kendimi ezik hissetmeye, sesimi çıkaramamaya başladım. Sonraısnda terapi aldım ve şu an çok iyiyim. Hatta geçen hafta bana mobbing uygulayanlardan biri yine bir saygısızlık yaptı, çok sinirlendim. Bana bunu yapmasına nasıl müsade ediyorum diye kendime çok kızdım ve hemen arkasından ona benzer bir tavırla haddini bildirme kararı aldım. Hatta hemen devreye soktum, aynı şekilde ben de ona insan değilmiş gibi muamele ettim ve etmeye de devam edeceğim :) Bunda terapiyle ruh halimi iyileştirmemin faydası çok oldu. Muhtaç olduğum kudret damarlarımdaki asil kandaymış :)
Kız kardeşim çok daha güler yüzlüdür, sıcakkanlıdır ama o da benim gibi sınırlarını ve haksızlığa tavrını belli eder. Hatta onu kendimden daha güçlü ve özgüvenli görürürüm ben. Yani, bu mizaçla alakalı değil tamamen. Her yiğidin bir yoğurt yiyişi var.
Güler yüzlü olmanız (bence çok güzel bir özellik), ses tonunuz yada duruşunuz bu konuda minimal etkiye sahip bence. İnsanlar sizle konuşana kadar etkili olabilir. Siz kendi içinizde özdeğerinizi, özsaygınızı arttırın, insanlar bunu hisseder.
'Çocuklarımızın saygın yetişkinler olmasını istiyorsak, biz onlara saygı duymalıyız' diyor Doğan Cüceloğlu. Bizler artık yetişkiniz, anne-babamızın yetiştirmesi geride kaldı. Artık kendimize ebeveynlik yapmak zorundayız. (Self-parenting kavramını araştırabilirsiniz.) İhtiyaç duyduğumuz saygıyı önce biz kendimize göstermeliyiz. İnsanlar, bizim kendimize tavrımıza göre bize davranırlar.