diğer açılan konunuza yazıyordum ki konu kapatılmış ben yazarken...buraya yönlendirildiğinden, burada paylaşmak istedim.....
.....
bence düşünerek mantıklı hareket edin...öfkeyle hareket ederseniz, sırf nefret edeyim artık mantığınız olursa ilerisinde daha büyük pişmanlıklar yaşarsınız.... madem sevdiğiniz adamı kaybetmek istemiyorsunuz,sabırlı olun...
ayrıldığınıza inanmıyorum... kendinizi üzmeyin.. 4 yıl geçirmişsiniz, uzun ilişkilerde illaha ki yorgunluk oluyor...
biz kadınlar fazla hassas olduğumuz için biraz da böyle çok acı çekiyoruz...
erkek arkadaşınızın bence "nasılsa şu tarihte en kötü ihtimalle görüşeceğiz" demesinde kötü bir niyeti yoktu... sizi çok düşündürüyor, üzüyor ama erkekler bu kadar dikkatli değil ki... biz bazen kelimelere fazlaca ağır anlamlar yüklüyoruz...
biraz sakin kalmak istedi çünkü yoruldu... böyle düşünün....
yani biraz ılımlı yaklaşın bence, "evet en kötü ihtimalle biz o gün zaten bir arada olacağız"... yani sonuçta birbirinizi bir daha asla görmeyecek gibi bir durumunuz yok..
eğer soracak hesabınız varsa zaten o gün o hesaplar sorulur... yani şu an yaşadığınız bir son değil.....
.... ki belki o günün gelmesini bile beklemeye bilirsiniz ...
bu günler de siz de düşünün.. sonu illaha ayrılık olacak değil ki, madem seviyor-seviliyorsunuz, neden bu konumlara geldiğinizi düşünün...
yani siz de biraz kendinize zaman ayırmış olun.. çıkın gezin eğlenin demiyorum, sessizce kafanızı dinleyin...
erkek arkadaşınızın da dediği gibi en kötü ihtimalle 25 gün sonra gereken hesabı sorarsınız...
sadece sabredin...
gereksiz yere bunaltmayın... bırakın hem düşünsün, hem sizi özlesin.....
hatta oturun her gün bir mektup yazın sevgilinize... artık 25 gün sonra mı olur daha mı eken olur, o zaman da verirsiniz bu mektupları...
ben günlerce böyle hissettim diye...
ayrılırsanız.. okusun okusun kahrolsun... ayrılmazsanız da o ayrı geçen günlerde sizin yine de onunla olduğunuzu görmüş olsun...
sanki kendim yazmışım gibi geldi bir an..
bende aynı hatayı yaptım malesftelefonları kapattık.. ikimizde bağrış çağrış.. bir anlık sinirle küfürler havada uçuştu... biz birdee uzak şehirlerdeyiz malsf birbirimizi görsek, herşyin halledileceğini ikimizd biliyoruz..
bu güven evresi.. nasıl gçeicek bilmiyorum.. Ne yaparsak yapalım tam yara kabuk bağlandığı anda en ufak bir şy yeniden kanatıcak bu yarayı.. evlendiğimizde bile yüzümüze vurulcak peki sen hazır mısın.. düşün taşın bu evrede zor biliyorum inan biliyorum ama bir düşün gücün kaldı mı.. kaldıysa bir şy bul yanına git..
Şu ana kadar en ılımlı yorumlardan biri.. Şunu söylemek istiyorum şimdi 25 gün çok uzun bi süre. Ben kendimi kahrederim. 25 günün sonunda özlemeyi geçtim. Sizce bi insan birinden 1 gün bile ayrı kalabiliyorsa sevgisinden şüphe etmek gerekmezmi? Hadi ben mektup yazdım çok güzel fikir,karşısına geçip sen o kadar süre ne yaptın mı dicem? Veya aa teşekkürler beni o kadar süre aramadın şimdi aradın hadi barışalım. Bunu nasıl yaparım,yaparsam ne kadar değerli olurum...
evet haklısınız 25 gün çok fazla ama kesin değil ki... belki o güne kalmadan erkek arkadaşınız arayacak sizi...
bilmiyorum çoğu insan bir saat aramasa bir gün aramasa ben şüpheye düşerim diyor ama hayır ben düşmem...
üzülürüm çok üzülürüm bu konuda ama sevmek başka bir olay...
herkes sevgisini aynı yaşayamaz ki.. onun sevgilisi hep arar benim ki niye aramaz diye kıyaslama yapamayız ki...
hem size sevgiliniz biraz sessiz kalmak, düşünmek istediğini söylemiş... her gün sizi arasa nerede kaldı düşünmek? konuşurken yeni bir kavga daha çıkmayacağının garantisi var mı? daha çok yıpranmaktansa biraz sessiz kalmak daha mantıklı...
25 gün boyunca mektup yazın derken, her gün aşk dolusu sevgi pıtırcığı olunmaz ki... gün gelecek isyan edeceksiniz...
hayır belki bakarsınız 25. günde siz bitirmişsiniz kafanızda tamamen...
yazmak bir yerde sizi rahatlatacak.. tavsiyem bu yüzdendi.. belki karşı tarafa vermeye bile gerek duymazsınız...
herkes kendinden sorumlu değil mi aşk ta...?
siz size yakışanı yapın, bırakın o nasıl davranırsa davransın....
gerekirse de evet ben 25 gün boyunca çok çektim, ya sen... sen ne yaptın der siz ayrılırsınız....
ama şimdilik sakin kalıp düşünün...
seviyorsanız da değil 25 gün, 3 ay sonra da gelse affeder ve sarılırsınız.... doğruya doğru yani....
Orası öyle tabi ki haklısınız. Bazen içimden aramakta gelmiyor değil. Ama zamanında yaptım sonucunda bu oldu. Bu sefer yapmak istemiyorum aramak istemiyorum artık. Çünkü yine üzülen ben olurum diye düşünüyorum...
evet üzülen yine siz olursunuz.. hele ki öbür numarayı arayıp, biliyorum demenin hiç anlamı yok...
sabredin... çok zor ama sabredin...
Başka bi numradan aradım bi şekilde.Dün açık olan numara bugün kapalıydı. Anlamıyorum bir insan haftalarca telefonsuz yaşayamaz değilmi?
sizin aradığınızı anlamıştır tabi ki de... onu böyle kontrol ediyor olmanız da sinirini iyice bozuyordur, üste çıkmak için bahanesi oluyor..
siz laftan sözden anlamayan biri olursunuz sonunda..
elbette telefonsuz yaşayamaz ama bu da bir erkek.. bakarsın yaşar vallahi... çok da umrunda olur yani...
var mı anne baba korkusu?
aman geç kalcam eve annem merak eder diye?
yani erkek bu hiç belli olmaz.. bakarsınız günlerce haftalarca açmaz o telefonu.. arada açar bakar, sizden bir şey var mı, yok mu diye...
Sizde biraz sabırlı olun aramayın, mesaj atmayın... telefonunu açtığında sizden bir şey görmesin...
tutuşsun....
kendi dertlere düşsün...
Yo öyle anne baba korkusu yok. Ama sonuçta arkadaşlarıyla haberleşmesi için telefonuna ihtiyacı vardır. Anlamıştır tabiki ki de sonuçta bugüne kadar da kalkıp kontrol etmedim. Bilmiyorum o yüzden anladı mı anlamadı mı.
Aramıyorum,aramamaya çalışıyorum. Ve size şunuda belirtmek istiyorum belki bana daha çok yardımcı olursunuz. Bi mesajında nasılsa görüşürüz gibisinden bi gönderme yapmış ama ayrılmak istediğini söylemiş. Bi mesajındada artık tel. kapalı. Şu gün görüşürüz en kötü ihtimalle yazmış. Ne demek buAynı okuldayız. Ve şu gün dediği benim için özel bir gün. Önce okulda görüşürüz olarak düşündüm. Nasılsa görüşürüzü. Yani ayrıldık sandım. Sonra bunalıyorum ediyorum en kötü ihtimal işte şu gün görüşürüz yazmış..?
okul derken, sakıncası yoksa kaç yaşındasınız?
lise mi üniversite mi ?
belli ki sevgilinizin kafası karışık...
ve o sizin için önemli olan günde yanınızda olacaksa, yani o gün nasılsa görüşürüz gözüyle bakıyorsa bu kadar üzülmeyin...
hele bir o gün gelsin....
en kötü ihtimal şu gün görüşürüz ü,
"aslında normalde o günden önce ben seni ararım, görüşürüz... ama hadi ola ki arayamadım o gün mutlaka görüşürüz"
olarak düşünürdüm ben olsam...
çünkü o dediği bu anlama geliyor....
Üniversite. 19 yaşındayım.
"aslında normalde o günden önce ben seni ararım, görüşürüz... ama hadi ola ki arayamadım o gün mutlaka görüşürüz"
Bende bu şekilde düşündüm. Ama işte 1 gün bile insana zor geliyor ve hani diyorumki 1 hafta bile ayrı kalsak özrü ne olabilir ki bunun?
Bu arada çok teşekkür ederim çok yardımcı oluyorsunuz bana...
rica ederim, bende ilişkimde bu tür şeyler yaşardım bir zamanlar..
zamana ihtiyacım var durumlarını...
elbette ki insan dayanamıyor ki.. meraktan çatlıyor.. özlüyor...
kendini kandırılmış, aldatılmış hissediyor... canı yanıyor....
ama var mı çaresi? maalesef...
evet hiçbir şekilde özrü yok haklısınız zaten burada da sizin aşk da gurur var mı yok mu düşünceniz devreye girecek...
ya unutup devam edeceksiniz..
ya da ben kabul edemem diyerek yola ayrı devam edeceksiniz..
ama buradaki konuyu okunca, yalandan bahsetmişsiniz...
yani gerçekten sevgilinizi sıkıştırdıysanız sabretmek zorundasınız...
cezanız da işte böyle ayrı geçen günler olacak...
ve ben sonunda barışacağınıza da inanıyorum..
Umarım söylediğiniz gibi olur. Tüm dualarım bununn için. Çünkü ben onu kaybetmek istemedim. Kaybetmek için yapmadım hiç bi şeyi... Şimdi diyorum ya başıma bişey gelse, en çok onu yanımda isterim. Ama ulaşamam bile.. Çok zor bi karar. Düşün demiş, düşünmek istesem zaten ben kendim düşünürdüm dimi. Düşünmeye zorla itildim. Yalnız kalmaya. Ayrıldık mı ayrılmadık mı onu bile bilemeden bekliyorum...
bende her kavgamızda hemen ölümü düşünürüm.. ya şimdi ölürsem, küs mü gideceğim öte tarafa diye...
sizin ki de başıma bir şey gelse ulaşamam bile durumu...
uzun ilişkilerde gerçekten oluyor böyle... insanlar birbirini hem yıpratıyor hemde birbirlerine öyle bağlanıyorlar ki kopamıyorlar...
az çok tanımışsınızdır nasıl biri olduğunu, şu görüşürüz görüşmeyiz konusunu bırakın, inanıyor musunuz gerçekten bittiğine? ?
Aslında inanmak istemiyorum. Yani daha önce ne zaman kavga ettiysek,hep barıştık. Çook büyük çıkmazlardan döndük ve hani bana şimdi bunlar birikti,boğuluyorum demesine inanmıyorum. Gerçekten gidebilmesi için başkası olmalı.
Geçmişe dönüp bakınca,bana davranışlarına da baktığım zaman gidebileceğine inanmıyorum. Sadece bu ayrılık sürecini uzattıkça korkuyorum. Çünkü her geçen gün ne yaptığını bilmeyerek geçiyor. Aslında diyorum onun umurunda olsaydı arayabilirdi. Sonuçta beni bu duruma iten o. Günler sonra beni aramak hem onun için saçma,çünkü belki de ben bu kadar zaman onu unuttum belki başkaları oldu hayatımda. (Örnek veriyorum) Hemde ararsa benim için saçma ne konuşucam ki o kadar günden sonra. Beni niye merak etmedin mi dicem..
siz kadar sevgiliniz de yaşadıklarınıza güveniyor... eğer sizin gerçekten verdiğiniz örnek gibi başkasına gideceğinize inansa şimdiye kadar çoktan arardı...
erkek arkadaşınız size ve sevginize güveniyor aslında....
ve üzücü de olsa, biraz sessiz kalmayı tercih ediyor... kafasını dinleyecek..
elden bir şey gelmiyor....
ayrıca ne demek ararsa ne konuşacağım... sevdiğiniz adam var karşınızda... tamam ilk konuşma garip olabilir ama bunu düşünmeyin.. o an öyle bir hal alır ki zaten, sizde ne konuştuğunuzu bilemezsiniz..
üzülmeyin gerçekten üzülmeyin...
sizde güvenin.... dönecek....
Umarım söylediğiniz gibi olur. Çünkü bu acı çok fazla çok büyük. Elimden gelen bi hiç. Anılarımızı düşünmekten kendimi alamıyorum,daha çok acı çekiyorum. Ben kolay kolay kimseden nefret etmem. Ettiğim zaman da geri dönüşü olmaz. Ondan nefret etmeden,hatasını anlamasını istiyorum...
düşünmeyin anılarınızı... sizde kafanızı başka şeylerle meşgul edin..
düşünmek size acıdan başka bir şey vermiyor....
nefret etmenize de gerek kalmayacak... sabırla ve duayla bekleyin...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?