Konuyu okuyunca Oğuz Atay’ın çok çok sevdiğim “Ne Evet, Ne Hayır” hikayesini hatırladım. Parantez içinde yazacağım düşüncelerimi ben de.
Parantez içleri bana aittir yani.
“Okulda arkadaşımın kulübünde bir çocuk vardı ilk ufak tefek karşılaşmalarımızda bana gayet kibar davranıyordu hoşlanmaya başladım. Böyle böyle kulübün etkinlikleri vs derken benim bu çocuğa tesadüfen bi işim düştü yardım etti sağolsun ama ismen vs tanışmıyoruz o dönemler sima olarak tanıyo beni. Ufak tefek iletişimimiz oluyordu ama ne zaman bişey sorsam ya da desem eğilip uzun uzun gözlerimin içine bakıyodu, düştüm tabi ben de...
(İletişim kurarken karşımızdakinin gözlerinin içine bakarız zaten, nezaket gereğidir.) Sonra bigün yine bi işim düştü tamam ben hallederim dedi bu arada ben hiç ismimi söylemedim diyip adımı söyledim elimi uzattım bi dondu kaldı o da elini uzatıp adını söyledi.
(Tüm yazım yanlışları konu sahibine aittir.)
O günden sonra bana karşı soğuk davranmaya başladı okul dışı karşılaştık bikaç kere görmemezlikten geldi, anca ben selam veriyosam selam veriyordu.
(Muhtemelen ilginizi anladı ve bundan hoşlanmadı.) Ben hep arkadaşça yaklaşmaya çalıştım bana ettiği yardımdan dolayı insanca teşekkürümü etmek istedim bikaç defa. (
Görünce bir kere teşekkür etmeniz yeterliydi halbuki.) Instadan takip isteği gönderdim, kabul etti ama geri dönmedi. Bigün wpden yazdım sayesinde aldığım ders notunu göstererek tekrar teşekkür ettim yine onun derslerini falan sordum, aynı okuldayız sonuçta evet seviyorum ama tek amacım arkadaşlık kurmaya çalışmak, bi erkeği tavlamanın yolu ders notu vs değildir yoksa bilirsiniz. (
Yoo, ders notu vesilesiyle de sevgili olunabilir. Ayrıca ders notunu göndererek teşekkür etmek, daha yeni tanıştığınız biri için fazla samimi bir davranış olmuş.) Ama o sanki ben sarkıntılık ediyomuşum gibi çok soğuk ve bilmem kaç saat aralarda cevap yazdı. Mesela büte kaldın mı diyorum, tek cevap “kaldım” insan peki ya sen demez mi?
(Sizle ne arkadaşça ne de başka türlü görüşmek istemiyor çünkü, neden ısrarla soru sormaya devam ediyorsunuz?) Bikaç gün böyle sürdü peki ben sana daha fazla rahatsızlık vermeyeyim diye yazmayı kestim cevap da yazmadı zaten.
(Çok çok çocukça bir davranış olmuş, kusura bakmayın konu sahibi. Adam sizin neyiniz ki trip atıyorsunuz? Ben çocuğun yerinde olsam arkama bakmadan kaçardım.) Okul geri açıldı karşılaşıyoruz falan tabi ben hiç oralı bile olmuyorum aynı şekilde o da hatta yüzünü başka yöne dönüyordu ama bikaç kere önümde yansıyan camlardan vs arkamdan baktığını gördüm. (
Size olan ilgisinden değil sizin durup dururken yaptığınız bu hareketlerden dolayı bakıyor muhtemelen.)
2-3 hafta önce sevgili yapmış okullar kapanınca meğerse bunun okulda uzun zaman önce görüştüğü ama arasının bozuk olduğu başka bi kızmış varmış. Ben ona hep arkadaş olarak yanaşmaya çalıştım ilgimi belli etmedim ama madem ilgimi anladıysa da bi “kusura bakma benim sevdiğim biri var” deseydi ben zaten uzak dururdum.
(Yahu kim bir kaç kez bir vesileyle konuştuğu birine sevgilisi olduğunu söyler ki? Asıl o zaman siz “Ne münasebet, ben arkadaşlık kurmak istemiştim, neden sevgilisinin olduğunu söylüyor?” demez miydiniz. Arkadaşça yaklaştığınızı sürekli vurgulayan siz değil misiniz? Hoş o konuda kafanız karışık sanırım.) Beni görünce yüzünü başka tarafa çevirecek kadar sülüklük ya da tiksinilecek bişey de yapmamıştım ayrıca kalbimi o kadar kırmasaydı keşke

(
Kalbinizi kıracak bir şey yapmamış ki. Size herhangi bir şey yapmamış zaten.) geçen gün derslerle alakalı bişey sormam gerekti sordum,
(Hala bir şeyler soruyorsunuz.) baktım yine tek kelimelik buz gibi cevaplar veriyor ben de sevgilisiyle olan ilişkisini tebrik edip artık sevgilin olduğuna göre okulun tüm kızları peşindeymiş gibi arkadaşça yaklaşımları yanlış anlamazsın heralde dedim
(Artık burada iyice işleri batırmışsınız. Damdan düşer gibi böyle bir cümle kurulabilir mi?) Tabi öyle davranmıyorum daha fazla arkadaşa da ihtiyacım yok ayrıca diye çıkıştı. Tamam belki başka birini sevdiği için bana umut vermek istemedi eğer ilgimi anladıysa ama bu kadar kötü davranmak yerine açık açık söyleseydi keşke ben anlayışla karşılardım,
(Yine başa döndük sanırım.) kaldı ki en başta beğeniyomuş gibi bakan da kendisiydi bana kendimi tacizci gibi hissettirdi resmen onun yüzünden çok sarsıldım
(Kıyamadım da biraz size.)
Bi yanlış anlaşılma olmuş hadi ismen tanıştık bana sevgilisini söylesin demek istemedim, çocuk zaten soğuk biri ve kendi arkadaş çevresi dışında kolay arkadaşlık yapmıyor, ben arkadaşlık için ondan uğraştım. Ama hiçbir zaman yapışkanlık yapmadım.
(Özür dileyerek söylüyorum, biraz yapışkanlık gibi algılanabilir davranışlarınız. Benden bu kadar, görüşmek üzere.) (Şaka bir yana, gençsiniz, sevmek sevilmek güzel şey. Muhakkak karşınıza başkaları çıkacak. Derslerinize bakın, bol kitap okuyun, kafaya takmayın bunları.)”