"Filozof, hatip, peygamber, kanun koyucu, cenkçi, insan düşüncelerini etkileyici, bir büyük İslam Devletini kuran adam: İşte Muhammed budur! İnsanların büyüklüğünü ölçmek için kullanılan bütün mikyaslarla ölçülsün! Acaba O'ndan daha büyük birisi var mıdır? Olamaz!"
Alphonse de Lamartine
"ÜZÜLME" der Hz. Mevlânâ ve devam eder; "Bir yanda korku bir yanda ümidin varsa iki kanatlı olursun, tek kanatla uçulmaz zaten. Sopayla kilime vuranın gayesi kilimi dövmek değil, kilimin tozunu almaktır. ALLAH sana sıkıntı vermekle tozunu, kirini alır. Niye kederlenirsin? Taş taşlıktan geçmedikçe parmaklara yüzük olamaz... Yüzük olmayı dileyen taş, ezilmeyi yontulmayı göze almalıdır...!"
Beklediğinde , yavaş geçiyor gibi..
Üzgün olduğunda, durmuş gibi..
Mutlu olduğunda, hızla geçip gidiyor gibi..
Acı çektiğinde, hiç geçmeyecek gibi..
Canın sıkıldığında, upuzun gibi....
Ramazan günlerinde sarkıtılan merhamet ipine sarıl da, şu beden kuyusundaki hapisten kendini kurtar! Yusuf aleyhisselam kuyunun ağzına geldi, seni çağırıyor; çabuk ol, vakit geçirme!
İsa aleyhisselam isteklerden, beden eşeğinin arzularından kurtulunca, duası kabul edildi! Sen de nefsanî isteklerden temizlen, elini yıka! Çünkü gökyüzünden manevî yemeklerle dolu sofra geldi!
Mevlana,