Ortalama dört yıl sürdü, kendimi tüm ilişkilere kapattım, artık yapamam dedim. Sonra beşinci yılda eşim girdi hayatıma, tüm yaralarımı tek tek sardı, 36 yaşımda onunla evlendim. Ben hastane köşelerinde annemin ölümünü beklerken aldatıldım, ardından annem öldü, ayrılık oldu, sonra kedim öldü sonra babam öldü, sıfırın binlerce kilometre altına gömüldüm sanki ama geçti. Onun için ağladığım zamanlara çok pişmanım şimdi. Yaş aldıkça insan daha farklı bakıyor olaylara, yaşayarak gördüm ki aşk acısı dünyada ki en küçük acı, gençliğinin, zamanının kıymetini bil kimse için kendini hırpalama, sen onunla var olmadın, onsuz da yok olmayacaksın su akacak yolunu bulacak aşk acısı kalıcı bir şey değil