Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
Senin adına falan konuştuğum yok gayette kendi fikirlerimi söylüyorum Can'ımın istediği yorumu yapmakta serbestimkonu sahibinin öyle bir eğitimci olmadığını düşündüğüm tavsiye verdim. benim adıma konuşmaktan men ederim sizi.
diğer temenninize gelince ise: inşallah![]()
O zaman kendileri veya kendi kızları is yeri kirasını zorla ödeyen biriyle evlensinlerBen çok iyi anlıyorum seni.
Eşim mesleğe ilk başladığıı zamanlarda ofis kirasını bile ödeyemiyordu.
Ben öğrenci halimle hepsini yapıyorum.
Evin faturaları, part time iş o dönem bir de KYK vardı onu da alıyorduk.
Neyse çok geçmeden toparladı. Bazı aylar 10 katım maaş alıyordu.
Şimdi millet bana kaz gelecek yerden tavuğu esirgememişin diyor.
Cevap vermekten yoruldum, he deyip geçiyorum
Harikasin ablacim :) benim.annem de sırt dayayıp keyfini sürmede doktora yapmıştır herhaldeKocam emekli bende hayat üniversitesi ayak uzatma bölümü mezunuyum,sırt dayamada master yapıyorum yıllardır.![]()
Ben çok iyi anlıyorum seni.
Eşim mesleğe ilk başladığıı zamanlarda ofis kirasını bile ödeyemiyordu.
Ben öğrenci halimle hepsini yapıyorum.
Evin faturaları, part time iş o dönem bir de KYK vardı onu da alıyorduk.
Neyse çok geçmeden toparladı. Bazı aylar 10 katım maaş alıyordu.
Şimdi millet bana kaz gelecek yerden tavuğu esirgememişin diyor.
Cevap vermekten yoruldum, he deyip geçiyorum
Harikasin ablacim :) benim.annem de sırt dayayıp keyfini sürmede doktora yapmıştır herhalde![]()
Bana çalış diyor çalışmıyorum çünkü tazminatımı yedi hemde ailesine mı çalışıcam kim ne derse desin sen rahatına bak kime ne ya başkaları ne der tanrısına bu kadar tapmayın Nasreddin hoca misali Torba değil ki ağızlarını büzesinIyi geceler herkese. Belki dert olarak görmeyeceksiniz ama beni rahatsız eden bir konu bu. Eşimle üniversiteden tanışıyoruz. Öğrencilikten itibaren maddi pek çok sıkıntı yaşadık. Ay sonunu bozukluklarla getirdiğimiz çok zaman oldu. Hep çalıştım çabaladım eşimin yetmediği yerde açığı ben kapattım.
Özel sektörde çalıştım önceleri. Tempo zorlayınca işi bıraktım ama çeviri büroları ile anlaşıp sabahlara kadar çeviri yaparak 1 yıl boyunca düğün borçlarımızı ben ödedim. Sonra devlete atandım.
Tabii zaman geçtikçe eşim de tecrübelendi işinde uzmanlaştı. Eşim yazılım mühendisi. Şu an küçük bir şehirde bir fabrikanın bilgi işlem yöneticiliğini yapıyor. Ben de burda bir lise de öğretmenim. Küçük bir yer olduğundan mıdır nedir buradaki insanlar, meslektaşlarım resmen benim eşimi kafaladığımı, yani eşimin iyi kısmet olup benim onu bulan kişi olduğumu düşünüyor. Ben öyle düşünmüyorum açıkça ifade ediyorlar bunu.
2 ay önce rehber öğretmen çocukları meslekler konusunda bilgilendirmek için dersime girdi. Çocuklar mühendisliklerle ilgili bilgi almak isteyince "öğretmeninize sorsanız ya. Ohh sırtını dayamış mühendise" dedi. Dumur oldum çocukların önünde, tüm imajım yerle bir. Bir defasında da müdür yeni nişanlanan İngilizce öğretmeninin arkasından "İngilizce öğretmenleri işini bilir. Yaş tahtaya basmaz" dedi gülerek (ben de İngilizce öğretmeniyim). Ne bileyim ağırıma gidiyor insanların böyle düşünmeleri. Sürekli ihtiyaçtan değil keyfen çalıştığıma vurgu yapmaları. Oysa disiplinli olan benim. Eşim belki de benim sayemde mezun olabildi okulundan. Evet küçük çocuklarım olduğu için etüd, özel ders istemiyorum ama ihtiyaç olmadığından değil bu. Bu konularda açıklama yapmak, maddi konularımıza başkalarını dahil etmek istemiyorum ama bu tavırdan mutsuzum.
Istanbulda yasiyorum ve esimle her defasinda kacmak istiyoruz buradan.Iyi geceler herkese. Belki dert olarak görmeyeceksiniz ama beni rahatsız eden bir konu bu. Eşimle üniversiteden tanışıyoruz. Öğrencilikten itibaren maddi pek çok sıkıntı yaşadık. Ay sonunu bozukluklarla getirdiğimiz çok zaman oldu. Hep çalıştım çabaladım eşimin yetmediği yerde açığı ben kapattım.
Özel sektörde çalıştım önceleri. Tempo zorlayınca işi bıraktım ama çeviri büroları ile anlaşıp sabahlara kadar çeviri yaparak 1 yıl boyunca düğün borçlarımızı ben ödedim. Sonra devlete atandım.
Tabii zaman geçtikçe eşim de tecrübelendi işinde uzmanlaştı. Eşim yazılım mühendisi. Şu an küçük bir şehirde bir fabrikanın bilgi işlem yöneticiliğini yapıyor. Ben de burda bir lise de öğretmenim. Küçük bir yer olduğundan mıdır nedir buradaki insanlar, meslektaşlarım resmen benim eşimi kafaladığımı, yani eşimin iyi kısmet olup benim onu bulan kişi olduğumu düşünüyor. Ben öyle düşünmüyorum açıkça ifade ediyorlar bunu.
2 ay önce rehber öğretmen çocukları meslekler konusunda bilgilendirmek için dersime girdi. Çocuklar mühendisliklerle ilgili bilgi almak isteyince "öğretmeninize sorsanız ya. Ohh sırtını dayamış mühendise" dedi. Dumur oldum çocukların önünde, tüm imajım yerle bir. Bir defasında da müdür yeni nişanlanan İngilizce öğretmeninin arkasından "İngilizce öğretmenleri işini bilir. Yaş tahtaya basmaz" dedi gülerek (ben de İngilizce öğretmeniyim). Ne bileyim ağırıma gidiyor insanların böyle düşünmeleri. Sürekli ihtiyaçtan değil keyfen çalıştığıma vurgu yapmaları. Oysa disiplinli olan benim. Eşim belki de benim sayemde mezun olabildi okulundan. Evet küçük çocuklarım olduğu için etüd, özel ders istemiyorum ama ihtiyaç olmadığından değil bu. Bu konularda açıklama yapmak, maddi konularımıza başkalarını dahil etmek istemiyorum ama bu tavırdan mutsuzum.
bulmuşum böyle kocayı, tabi ki kaçırmam deseydiniz. laf söyleyenlere siz de espriyle veya direkt laf sokun, susarlar.Eşimi de ezmeden nasıl cevap verebilirim bu yaklaşımlara?