dünyanın en acı duygusu bu olsa gerek, başkasını seven bir adam ve siz onunla berabersiniz.. onurun, gururun hiç olduğu bir aşk. bende biraz anlatayım yaşadıklarımı umarım kimse benim düştüğüm bu hallere düşmez çünkü inanın ben çok zor atlattım ve hala aklıma geldikçe içim acıyor diyebilirim.
lise zamanlarımda bir erkek arkadaşım vardı, herşey iyiydi güzeldi aslında ilk zamanlar 2 yıla yakın bir süre mutluydum diyebilirim. ilk aşkımdı üstelik, kendisi benden bir kaç yaş büyüktü okulu bitmişti ve çalışmam lazım dedi antalyaya gitti. işte konuşuruz üzülme sakın hep yanındayım gibi cümlelerle bırakıp gitti tabi. ilk gittiği bir kaç gün konuştuk, sonrasında konuşmalar azaldı çalışıyorum işler var dedi hep hiç kırılmadım bunlara çünkü çalışmak için gitmişti, işini gücünü bırakıp benimle konuşmasını bekleyemezdim. bir süre sonra kendisine hiç ulaşamadım, arkadaşı bakar oldu telefonlarıma işte uyuyor yok telefonu burada unutmuş gelir az sonra, yok şuan bilmem nerede diye uzadı hep. bir gün aradığımda arkadaşı dayanamamış olsa gerek ya kardeşim hala anlamadın mı dedi bana. neyi? dedim. istemiyor seni artık dedi, telefonları bana açtırıyor arama artık üzülüyorum sana da dedi. ben dondum o an. inanın ne yapacağımı bilemedim. kapattım telefonu sabaha kadar aralıksız ağladım. hala düşünürüm cidden ne salakmışım nasıl anlamadım? salak gibi merak edip aradım acaba nasıl iyi mi kötü mü ne halde diye..
bu olayın üzerine bir kaç mesaj attım ağzından bazı şeyleri duyabilmek için ama ne fayda sallamadı bile beni, sonrasında kabullendim bu durumu zorda olsa hiç aramadım bir daha onu, oda beni aramadı. hemen hemen 1 yıla yakın bir süre olmuştu geri dönmüş, karşılaştık tesadüfen. o günün akşamı aradı beni, işte çok özlemişim seni ne kadar da çok değişmişsin tanıyamadım bile felan filan. bende seviyorum hala unutamadım da affettim hemen. buluşalım mutlaka dedi tamam dedim sözleştik ertesi gün buluştuk, kolunda bir iz. ne olduğunu anlamadım ilk sonra bu ne ya diye bakarken, bir kızın ismini yazdığını gördüm. kazımış oraya beyfendi nasıl becerdiyse, ben çok üzüldüm tabi işte bu anlattı yok bilmem hataydı da sen beni aramayınca o kızla yakınlaştıkta şuydu buydu dedi şuçu da bana yükledi bi güzel sustum kaldım. tekrar başlayalım diye yalvardı eskisi gibi olmayacak herşey değişicek söz veriyorum dedi, ben değiştim sana bunu ispatlıcam çok mutlu olucaz dedi. peki dedim denemekten ne zarar gelir diye düşündüm, zaten hala ilk gün ki gibi seviyordum.. bir süre konuşmaya devam ettik sonra bir gün buluştuğumuzda cüzdanından çıkarıp bana kızın resmini gösterdi. işte bak bu o kız dedi, iyi ne güzel felan diyorum ama nasıl bozuluyorum tahmin edemezsiniz. sonra işi yüzsüzlüğe vurup onu çok sevdiğini anlatmaya başladı bana.. antalyada aynı evde beraber yaşadıklarını fakat kızın ailesinin kızı zorla evlendirdiğini kendisininde bunlara dayanamayıp buraya döndüğünü söyledi. kızla birlikte olduklarını, kızın kendisine kaçalım ailem beni zorla evlendirecek dediğini kendisinin ise maddi gücü olmadığı için kaçmadığını ve şuan bunun pişmanlığını yaşadığını dile getirdi. o kızı ortada bıraktım, bunun için bu kadar takıyorum kafama yoksa seni seviyorum ben dedi durdu. ah salak kafam diyorum şimdi nasılda inanmışım. aslında inanmadım tabi ama nasıl anlatsam ikna etti beni her zaman, bir şekilde inandırdı. ben sanırım ona inanmaya hep hazır bulundum ondan bu kadar kolay kandırdı her defasında.. çok kırıldım üzüldüm, defalarca bu durumdan duyduğum rahatsızlığı dile getirdim ona, hala seviyorsun dediğimde sert bir dille yalanladı. kaç kere ayrıldım bu sebeple inanın ben bile unuttum. kapımdan ayrılmadı, yollarımı kesti bir şekilde ulaştı bana aldı gönlümü. ama biliyordum hala onu seviyordu hemde çok.
ben ise kendimi teselli ettim hep dedim belki unutur, belki geçer bu hislerden kurtulur, beni sever yine eskisi gibi. 10 aya yakın bu şekilde devam ettik biz, o hatunun konusu hemen hemen kapanmıştı artık düzene giriyor gibiydi sanki herşey bir sorun yok sanıyordum ki bir süre beni aramadı yine, ben aradığımda ise açmadı. 2 haftaya yakın bir zaman geçti aradan sonrasında aradı beni, ne oluyor nerdesin dedim direk. işte işlerim vardı, ailemle sorunlarım vardı gibi bahaneleri dizdi önüme.. buluşalım akşama ne oldu bitti anlatıcam ailemle aram açık dedi, olur dedim akşam yemeğe çıktık birlikte. telefonuyla uğraştı durdu sürekli kim o dememde ise işte arkadaşım askerde mesaj atıyor sıkılmış çocuk dedi. çok rahatsız oldum yemeğini bile yiyemedi mesajlaşmaktan sinirlendim sonunda ver bakıcam dedim, neye bakıcaksın bana güvenmiyor musun cart curt yaptı. güvenmiyorum ver bakıcam dedim pişman olucaksın al bak dedi silmiş tabi uyanığım mesajları fakat iletim raporlarından numarayı silmeyi unutmuş. aradım hemen antalyada ki hatundu, "ne oldu mesaj atsana murat evde banyodayım anlar şimdi" dedi. ben kapadım suratına.. yazık sana dedim kalktım. bu geldi peşimden yalvarıyor nolur bak yanlış anladın işte eşi bunu dövüyormuş buda beni aradı yardım istiyor vs vs. banane ya git kurtar super kahraman dedim, gelme peşimden. gel bak son kez konuşalım anlatıcam sana herşeyi diye yarım saat yürüdü ardımdan, dürüst olucam erkek sözü dedi. anlatmaya başladı beyefendi, beni 2 hafta aramamasının sebebinin o olduğunu. kızın sürekli kendisini aradığını ve aklını karıştırdığını söyledi. onun içinde senden uzaklaştım dedi. sesimi çıkarmadan sonuna kadar dinledim, hiç tepki de göstermedim. kız kocasıyla mutsuzmuş, adam bunu dövüyormuş, sesini özlüyormuşta arıyormuşta muşta muş.. ee ne olucak peki dediğimde ise bir şey olduğu yok aşkım ben seni seviyorum dedi pişkin pişkin. onu da seviyorsun ama dedim, bana dediği aynen şu " evet seviyorum ama o şuan başka bir adamla birlikte, ben ise senin yanındayım. bu durumda elimden bir şey gelmiyor yapacak bir şey var mı ben senin yanındayım o ise başka adamın neyi sorun yapıyorsun ki?". orada patladım artık ağlamaya başladım, bak yeter dedim bende insanım hiç acımıyor musun bana da yazık hep bekledim unutursun vazgeçersin diye ama yok dedim sen bu sevdadan vazgeçmeyeceksin ben senden vazgeçiyorum. ve bir şekilde bitti..
sonrasında olanlar ise daha içler acısı aslında. bununla ortak bir arkadaşımız vardı onunla konuştuk bu durumları biraz ve duyduklarıma inanamadım. esas olay kız bunu bir öğretmenle aldatmış ve o adamla evlenmiş. buna da senin işin gücün yok istemiyorum deyip yol vermiş, adamla da basmış nikahı. kızı arayıp rahatsız eden ise bizimkiymiş, kıza yalvarıyormuş kaçalım nolur diye. kızda benim bu arkadaşıma yalvarıyormuş başımdan al artık yeter kocam şüpheleniyor anlayacak diye.. ve ben bildiğiniz enayi yerine koyuldum, gururumla oynandı, incindim. kendimi çok zor toparlayabildim hepsinden önce insanlara olan güvenimi yitirdim şüpheci oldum.. o kızı neden bu kadar çok sevdi bilmem, tek bildiğim beni gerçekten hiç sevmemiş olmasıydı bu ise canımı en çok acıtandı. artık hepsi geride kaldı, uzun süre hayatımda kimse olmadı ama şu sıralar beni heyecanlandıran birisi var ve umarım istediğim mutluluğu bulabilirim..