Merhabalar hepinize.
Size bugün yaşadığım bir şeyi anlatmak istiyorum.
Ben 20 yaşındayım ve 18 yaşında bir kuzenim var. Sanki kuzenim değil de kardeşim,ikizim gibi. O kadar yakınız ki birbirimize.
Benim 6-7 kilo kadar fazlam var. Aynı zamanda kuzenimin de 3-4 kilo fazlası var. Ben okulumu bıraktım. Üniversite sınavına hazırlanıyorum tekrardan ve evde olduğum için daha fazla kilo almak istemiyorum. Bizim yaşadığımız yer küçük. 1 saatte yaşadığımız yerin çevresini yürüyüp tekrar eve dönebileceğimiz kadar küçük. Biz de daha fazla kilo almamak için 3 gündür yürüyüş yapıyoruz. Aynı zamanda benim bir sıkıntım var. Evde oturunca sürekli başım dönüyor.Psikolojik olarak belki de oluyor bilmiyorum. Yürüyünce rahatlıyorum. Neyse çok uzatmayayım.
Biz kuzenimle 3 gündür yürüyüş yapıyoruz. Dün yürüyüş yapıyorduk yine. Yukarı mahallemizde bir bayan (60-65 yaşlarında) bahçesiyle uğraşıyordu. Bize 'Nasılsınız kızlar? Nereye böyle?' dedi. Biz de 'İyiyiz X abla,yürüyüş yapıyoruz'dedik. 'Aferin yürüyün,iyi olur' dedi. Sonra biz gittik. Bugün X hanım,yaşadığımız yerde yaşlı bir bayana(o yaşlı kadın çok kötü dedikoducu biridir) 'Her gün geziyorlar,nereye gidiyorlar ki böyle?'demiş. O yaşlı olan kadın da kuzenimin annesine (yengeme) söylemiş. Yengem de bugün kuzenimle bana söyledi. 'Gitmeyin yürüyüşe' dedi. Ben de anneme,babama anlattım. Babam da 'Gitmeyin,boş verin,insanlar laf söyler işte böyle' dedi. Ben o kadar çok ağladım ki sinirimden. Allah biliyor nasıl birisi olduğumuzu. Bir şey yaptığımız yok. Ben evden çıkan bir insan değilim. Bir tek kuzenime giderim. Bir de yürüyüş yapıyorduk. Ne varda bundan laf çıkarmışlar anlamadım. O kadar çok üzüldüm ki bunu duyunca. Eve gelince çok ağladım. Sinirlerim bozuldu. Allah'ın adaletine sığınıyorum. O görüyor her şeyi. Ahirette de cezalarına çekerler İnşAllah. Günahsız insanların arkasından konuşmak,laf söylemek ne kadar büyük günah.
Benzer birşey yaşamıştım. Lisedeyken. Daha küçüktüm yani.
Her sabah yürüyüşe çıkıyordum bir ara. Bir yere gittiğim de yoktu, eşofmanları çekip müzik çalarımı alıp kahvaltıdan önce güneş doğarken çıkar iki saat yürür gelirdim.
Her sabah nereye gidiyor böyle diye mahalledeki teyzeler annemlere laf getirmişlerdi. Ben de ilk duyduğumda sinirimden üç saat ağlamıştım. Bu ne biçim kafadır diye.
Sonradan şunu öğrendim. Sen masumken sessiz ve sakin oldukça, insanlar seni suçlu görmeye meylediyor.
Cazgır olucaksın. Cadı olacaksın.
Bağırıp çağıracaksın, kıyameti koparacaksın. SİZ BENİ NEYLE İTHAM EDİYORSUNUZ un hesabını soracaksın.
Yarın yine yürüyüşe çıkacaksın.
O x teyzenin ordan geçerken dışarda değilse bile kapısını çalacaksın.
Çok çok sert bi üslupla sen gidip xx hanıma ne hakla öyle bişey dersin, senin kızının torunun hakkında böyle söylenti çıksa sen naparsın? Spor da mı yapmayalım sizin gibi yüz kilo mu olalım. Utanmıyo musun masum insanları zan altında bırakmaya ..
Ver veriştir, bağır çağır. Saygısızlıksa saygısızlık. Siz böyle yaparsanız benden de saygı beklemeyin diye belirt ayrıca.
Kendisinden utanana kadar cadılık yap işte.
Ondan sonra hem bi daha çenesini açamazlar, hem de masum olduğunuzu anlayıp pişman olurlar.
Ama siz oturup ağlamakla yetinirseniz, yaptıkları dedikodu yanlarına kar kalır.
Suçlu insanların susup konuşamadıkları algısı vardır toplumda. O yüzden haksız olsalar bile çok sesi çıkan insanlar haklı görünür.
iPhone 'den Kadınlar Kulübü aracılığı ile gönderildi