Sofra adabı

Nevreste

Hala umudum var
Yönetici
Editor
16 Ağustos 2010
290.142
596.076
42
Görgü kuralları sofra adabı
Sofra Nasıl Kurulur?

*Ekmek, özel bir bıçakla kesilir ve kesilmiş olan dilimler bir sepetin içine
yerleştirilir. Sofrada çiçeği hiçbir zaman eksik etmemeye özenmelisiniz.
Sofrada su dolu sürahi bulunur; iki kişi arasına bir tuzluk konur. Sofraya
oturmadan evin bayanı her şeyin tam olup olmadığını anlamak için sofrayı
şöyle bir gözden geçirir.



*Yemeğe Oturuşta Temizliliğe Dikkat Edilmeli*

Temizlikte kusur, sağlığa zarar verdiği gibi, başkalarında da tiksinti
uyandırır. Sofraya oturmadan önce, üst başa çeki düzen vermek, el-yüz
yıkamak, saçları taramak unutulmaması gereken kurallardır.
Büyüklerin ve eğer bir konuk varsa, onun oturmasını beklenmelidir.

*Düzenli Sofranın Çeşitli Özellikleri*

Herkes yerleşip peçetelerini açtıktan sonra evin bayanı çorbaları dağıtmaya
başlar. İlk tabak, aile reisine uzatılır. Fakat konuk varsa, tabii bu hak
onundur.
Ev sahibi bayanın işaretini beklemeden kaşığa sarılıp yemeğe başlamak
bağışlanamaz bir nezaketsizliktir.
Eğer yemeği beğenmişsek ikinci kez isteyebiliriz.

Yemek yerken sofra arkadaşlarımıza hizmette bulunmak unutulmaması gereken bir ödevdir. Sürahiyi, tuzluğu vermek, tabakların değişmesine yardım etmek gibi ufak tefek hizmetleri severek yapmalıyız.
Çocukları sofrada düzgün ve terbiyeli yemek yemeğe alıştırmalıdır. Aile
sofrası, terbiyenin filizlendiği yerdir. Çocuk çevresinden örnek alarak
terbiye ve nezaket kurallarını benimser. Çocuk, küçük yaştan görgü
kurallarına uyulan bir sofrada yemek yemeğe alışırsa, ilerde hiç güçlük
çekmez.

*Sofrada Yapılması Gereken Şeyler*

Çorbanızı içerken kaşığı olduğu gibi ağzınıza sokmayanız, çorba çok sıcaksa
onu soğutmak için hiçbir zaman üflemeyiniz ve içerken höpürdetip çirkin
gürültüler çıkarmayınız.
Elinizde bulundurduğunuz çatal-bıçağı durmadan sağdan sola, soldan sağa
aktarmayınız; konuşurken onları havada sallamayınız.
Çorbayı içtikten sonra kaşığınızı yere koymayıp, sapı size doğru dönmüş
olarak tabağın içine bırakınız.
Bıçağı hiçbir zaman ağzınıza götürmeyiniz. Tabağınızdaki etin tümünü birden kesmeyiniz. Ağzınızdaki lokmayı yedikçe bir yenisini kesersiniz. Bıçak ancak yemeği kesmeye yarar, onunla tuz ve bunun gibi şeyler almayınız.

Dudaklarınız hiçbir zaman yağlı kalmasın; onları hemen siliniz. Önünüze
getirilen yemeğin içinde saç ya da buna benzer yabancı bir madde varsa,
kimseye -hele ev sahibi bayana- göstermeden çekip alınız.

Aile sofrasında, resmi ziyafetlerde yapılması ayıp olan bir şeyi yapabilir,
tabağınızdaki salçayı çatalın ucuna geçirilmiş bir ekmek parçasıyla
silebilirsiniz. Fakat bıçağı yıkanmış gibi tüm temizlemeye kalkışmayınız.

Tabaklarınıza, taşarcasına yemek doldurmaktan sakınınız. Kol ve dirsekleri
sofraya dayamayınız. Dirseklerinizi fazla açarak yanınızdakini rahatsız
etmeyiniz.
Sandalyenizde dik oturunuz. Lokmayı ağzınıza götürürken başınızı tabağa
değecek kadar öne eğip sırtınızı kamburlaştırmayınız.
Ağza konulan lokma çok büyük olmamalıdır. Ağzınız dolu iken olanağı kadar konuşmamaya çalışın. Dudaklarınız kapalı olarak yemeğe ve ağzınızı
şapırdatmamaya çalışınız.
Bardağı ağzınıza götürmeden her halde ağzınızı siliniz. Bardağı bir kez de
tümüyle boşalmayınız.

Tuzu hiçbir zaman parmakla almayınız. Yemek yerken ağzınıza
çiğneyemeyeceğiniz yabancı bir madde gelirse (kılçık, kemik parçası,
kıkırdak v.b.) onu sofra örtüsünün üzerine koymayın, tabağınızın içine
bırakın.

Yemeğinizi kıtlıktan çıkmış gibi ve arkanızdan atlı kovalıyor gibi acele
ederek yemeyiniz.
Yemek yerken çatal ve bıçak kesinlikle tabağa dayandırılmaz. Yandaki
köprücüğün üzerine konur. Çatal ve bıçağın değişmesi gerekiyorsa, onları
tabağın içinde bırakınız.
Kürdan her sofrada bulunmaz. Kimi çevreler bunu kullanmakta bir sakınca
görmedikleri halde, diğer bazıları herhangi bir şekilde diş karıştırmayı
ayıp sayarlar. Sizde çevrenize uymak zorundasınız.

ALINTIDIR..
KAYNAK:blogcu
 
Son düzenleme:
X