Bak güzel yönleri de varmış..Ayrılsan pişman olursun bece,bir de sevdiğini anlarsın..Çünkü ben boşandığımda aslında onun kıymetini bilmediğimi anladım,onun da hataları vardı ama ben kıymetini de bilmemiştim bir parça da olsa..O da benim kıymetimi bilmemişti biraz..Evliyken de seviyordum ama uyumsuzluktan,tecrübesizlikten sevmiyor gibi hissetmiştim bir ara.Oysa seviyordum,yokluğunda daha iyi anladım..Boşanmak isteyen kendisi oldu,değişmezsin diyerek..Ben boşanmak istemedim,değişirim''dedim,gerçekten tecrübesizdim ilişkilerde değişebilirdim..Ama dinlemedi...Onun değişmeye niyeti yoktu ki,bıkmıştı ki uyumsuzluktan(aslında tecrübesizlikten) boşanmak istedi...Eski eşim de senin eşine benziyordu..Şuanki görüştüğüm de senin eşine benziyor ama eski eşim çok daha iyiydi..En çok kimi sevdin dersen eski eşimi de,geçen yıl görüştüğüm kişiyi d e( o en kafama yatanıydı,aşk,tutku anlamında,ama sonuç malum)çok sevmiştim Ama,şuanki görüştüğüm gözümde onlar gibi değil..
Bir de cinsellik cinselliktir ya...Erkekler gibi cinselliğe çok fazla anlam yüklememek lazım..Belki vajinusmus da olabilir sende,bunu da bir irdele bakalım..O normal hayatta sana iyi bir yoldaş mı,seviyormusun onu düşün..Bir de herşey normalmiş gibi davran bakalım,faydasını görürsün eminim..
Umutsuzluğa düşme ve madem öyle birini kaybettiğin için üzülüyorsun daha azınada razı olma lütfen ya..Aşık değilsende sevmişsin.Bu durumda şuan hem aşık değilsin hemde o kadar sevmiyorsun daha durum kötü..Yada geri dön eski şeine şuan bekarmı bilmyiroum ama.Yada başka alternatfileri düşün..Çok mutlu ol istedim ben nedense seni..Kendimdeki bazı şeyleri gördüğüm her kişi çok mutlu olsun istiyorum... Kendimin mutsuzluğunu biliyorum çünkü..
Evlilikte cinsellik olmazsa olmazmış, ben de bunu yakın zamanda anladım... Bir yerde başka şeylerden de patlak vermeye başlıyor, çiftin birbirine tahammülü azalıyor.
Ama her şey tamsa sırf cinsellik için ayrılmamalısınız bence, yeniden terapiste gidin, birlikte erotik filmler izleyin (porno değil kesinlikle)
Cinsel içerikli yazılar okuyup uygulamaya çalışın. Öyle ya da böyle çözülüyor, birebir yaşadım.
Bi de ilişki aralıkları uzadıkça tensel uyum, o sıcaklık kayboluyor, daha sık yakınlaşmaya çalışın.
Eşinize bu durumun sizi mutsuz ettiğini anlatın, eminim sorun çözülecektir.
pimientocum,
konunu az çok takip ettim.ilk mesajında eşinin silik pasif bir kişiliğe sahip olduğunu düşünmüştüm ancak sonraki mesajlarında tarif ettiğine göre öyle silik bir insan değil.dışa dönük sosyal yönleri olan sana ilgisini belli eden-sarılması öpmesi ile-bir eşmiş.ancak 2 yıllık sürede ilişkilerinizin bu denli az olabilmiş olması çok düşündürücü.
ben açıkca fikrimi söylemek istiyorum darılmazssan.gerçi çoğu arkadaş da yazmış ama olsun.bence sen eşini bir erkek olarak benimseyememişsin.bir mesajında bu ilişkide ben üstünüm gibi bişey yazdığın dikkatimi çekmişti.ayrıca fiziksel olarak ta güzel ve gösterişli bir bayansın sanırım.umarım yanlış anlamamışımdır.yanlışssa alınma lütren ama gerçekten düşünce şeklin bu şekildeyse yani çoğu şeyde eşinden üstün olduğunu düşünüyosan" beni haketmiyor bu adam düşüncesi seni pek çok şeyden alıkoyar".bir nevi tepeden bakıyo gibi olursun.onunla birlikte olmak istememenin nedeni bu olabilir diye düşünüyorum.bir de eski sevgilinle yaşadığın büyük aşkın izlerini taşıyosun.unutmak istesen de unutamıyosun o heyecan ve haz duygusunu.hep bir kıyas içindesin gibi geldi bana.
ayrıca eşim beni sahiplenmiyor demişsin bir garson olayını örnek vererek.o olay ne boyutta yaşandı bilemiyorum ama gerçekten namusla ilgili bir durum olsa ve sana laf söylense ,sen bi olayda çok zarar görsen-hakaret iştsen filan işte eşin yine geri mi durur yoksa masaya yumruğunu vurup olaya müdahele mi eder bunu merak ediyorum.çünkü erkek ve kadının algısı farklıdır.kimi zaman bizlere çok büyük olay gibi gözüken durumları erkekler göz ardı edebilir.belki verdiğin bu örnek dışında başka şeyler de yaşadın seni sahiplenmediğini hissettiren onu bilemiyorum tabi.
ayrıca eşinle paylaştığın gündelik hayat gayet normal gülüp eğlenebilmeniz tartışmanız sarılmanız filan.çok hoş.eşin bunları yapabilen bir erkek.fizik olarak ta çok kötü değil sanırım.bir de yanlış anlama ama eşinin bu durumunuzla ilgili net yorumu ne.bu böyle devam etmez bi çözüm bulalım demiyor mu.kadın için de erkek için de evlilikte cinsel hayat çok önemlidir.ancak erkekler biraz daha düşkündür hepimizin malumu.eşinin oldukça sabırlı davrandığı izlenimi oluştu bende.
sabırla seni bekliyor gibi.ne bileyim sevmese katlanmaz.az değil ki cnaım 2 sene ne demek.en güzel zamanlarınızı nasıl geçiriyorsunuz.
eşine yüreğini açmayı dene önce.çok kapatmışsın kendini ona karşı.eğer evliliğini kurtarmak istiyorsan önce yüreğinde yer aç ona.önce sen sahiplen eşini.onun için sen de gayret et.eşinde bulduğun kusurlar hallolmayacak şeyler değil gördüğüm kadarla.aranızdaki sorunun büyük ölçüde senden kaynaklandığını düşünüyorum canım ama düzelteceksiniz eminim çünkü yorumları dikkate alıyorsun.biraz gayret canım.evlilik 2 kişilktir sen ve eşin her aşamada bir ve beraber olabilmelisiniz.bu cinsel hayatta da böyle.herşeyi eşinden beklemen doğru değil.
mutlu olmanızı dilerim canı gönülden:))
Umutsuzluğa düşme ve madem öyle birini kaybettiğin için üzülüyorsun daha azınada razı olma lütfen ya..Aşık değilsende sevmişsin.Bu durumda şuan hem aşık değilsin hemde o kadar sevmiyorsun daha durum kötü..Yada geri dön eski şeine şuan bekarmı bilmyiroum ama.Yada başka alternatfileri düşün..Çok mutlu ol istedim ben nedense seni..Kendimdeki bazı şeyleri gördüğüm her kişi çok mutlu olsun istiyorum... Kendimin mutsuzluğunu biliyorum çünkü..
Sizin yorumunuzu şimdi gördüm, başka bir arkadaşa cevap verdim aynı soruda.
Eşim konuyu bana göre daha arka plana atıyor.
Ben o yorum yapmıyor ya sinir oluyorum artık bilerek isteyerek kavga çıkarıyorum psikolojik olarak içimizi boşaltalım bari diye.
Seviyor ama benim onun hareketlerinden (becerememesi, konunun hakimi olamaması diyelim) dolayı bu aşamaya geldiğimi bildiği için kendini suçluyor sanırım, olaya başlıyoruz dediğimi gibi sevişme olmuyor, adam ilerletemiyor olayı, bunu anlamamanız kafanızda canlandıramamanız normal, terapist bile anlayamamıştı. Sonra benim ya canım yanıyor, ya istemiyorum itiyorum, tamam diyorum. Bu hayalkırıklığı ile bitiyor. Hani böyle seks içimizden gelen bir öğrenmeye ihtiyaç duyulmayan normal bir şeydir ya, kendiliğinden olur, bizde öyle olmuyor işte. Biliyorum dışarıdan anlaması zor..
Ben de bunu anlatamadığım için doldum taştım zaten.
Arkadaşlar, 28 yaşındayım, Ocak'ta iki senedir evli olacağım. Ancak başlığımdan da anlaşılacağı üzere kafam karışık; evlendiğimden bu yana şöyle iç huzuruyla, aynı şeyleri kafamda evirip çevirip durmadan bir gün dahi geçirmedim. Yaklaşık iki senedir süren bu durum tüm yaşam enerjimi bu konuya yöneltmeme neden oluyor, mutlu-huzurlu olamıyorum, işimde bile performansım çok daha iyi olabilecekken düşüyor.
Sorunuma gelince; biz eşimle 2,5 senelik bir flörtün sonunda evlendik. Üniversite mezunuyuz, çalışıyoruz, gelirlerimiz Allah'a şükür. Evlendiğimiz (Ocak ayı) gece çok üşüdüm ve o geceyi resmen zangır zangır titrereyerek on kat yorganın altında geçirdim, aramızda bir şey olmadı, bu normaldi. Sonra balayına gittik, 1 hafta süren balayında ilişkiye girmeyi denedik ama olmadı, giremeden geldik. Sonraki süreçte zamanımız kah deneyerek kah pes ederek ancak çokça tartışarak geçti. Evlendiğimizden 5 ay sonra (yani uzun olmayan bir süreçte) evlilik terapistine gittik. Çok tatlı, yol gösterici, rahatlatıcı bir insandı. Arkadaşlar bu arada ben vajinismus değilim, eşimde de ereksiyon problemi falan yok. Terapistin verdiği ödevleri yaptık ama onu istemiyordum, içim onu almıyordu sanki. Sonra onun işi ile ilgili atlatması gereken çok önemli bir süreç başladı ve bu olay geri plana atıldı. O süreç geçti, yine normal bir cinsellik olmadı, olmadı, olmuyor. Ten uyumu diye bir şey duymuşsunuzdur, bizim aramızda da resmen ten uyumsuzluğu var. Eşimle hiç ilişkiye giremedik değil, 3-4 kere oldu sanırım ama hem kısa sürdü, hem de benim asıl sorunumu sanki çok mekanik bir şey oluyor, filmlerdeki gibi olsun demiyorum ama hiç hiç sevişme yok. Sanki ne yapacağını bilmiyor, beceremiyor, bir şey yapıyor duraklıyor. Çok itici.
O beni çok beğeniyor, siz şimdi bakımlı ol falan diyeceksiniz, zaten sokakta gören dönüp bir daha bakıyor, güzelim, bakımlıyım, evde de öyleyim, güzel iç çamaşırlarım da var da, işte cinsellik bu kadar basit bir formüle sahip değil ne yazık ki. Benim, boşanmalı mıyım ya da boşanayım diye düşünmediğim bir gün olmuyor resmen. Huzursuzluğumu siz düşünün. Eşim çok iyi denebilecek bir insan. Bu kural mıdır, bir erkeğin iyi huyları varsa ilişkisi ölü gibi, kötüyse ilişkisi heyecanlı olur diye. Ben ne yapmalıyım, boşanıp yoluma mı bakmalıyım? Bu şekilde evlilik gider mi, ömür geçer mi? Annem olmadığı için anne olmayı, o sıcaklığı yavrum/yavrularımda bulmayı çok istiyorum. Boşanırsam anne olabilme ihtimalim olur mu bir daha? Ama ömrümü bu şekilde geçirmek de korkunç geliyor.
Uzun oldu, daha uzatmayım, içtenlikle yardım etmek isteyen arkadaşlara şimdiden teşekkürler. Bu arada bu konuyu açsam mmı diye nerdeyse iki senedir düşünüyordum.
Arkadaşlar, 28 yaşındayım, Ocak'ta iki senedir evli olacağım. Ancak başlığımdan da anlaşılacağı üzere kafam karışık; evlendiğimden bu yana şöyle iç huzuruyla, aynı şeyleri kafamda evirip çevirip durmadan bir gün dahi geçirmedim. Yaklaşık iki senedir süren bu durum tüm yaşam enerjimi bu konuya yöneltmeme neden oluyor, mutlu-huzurlu olamıyorum, işimde bile performansım çok daha iyi olabilecekken düşüyor.
Sorunuma gelince; biz eşimle 2,5 senelik bir flörtün sonunda evlendik. Üniversite mezunuyuz, çalışıyoruz, gelirlerimiz Allah'a şükür. Evlendiğimiz (Ocak ayı) gece çok üşüdüm ve o geceyi resmen zangır zangır titrereyerek on kat yorganın altında geçirdim, aramızda bir şey olmadı, bu normaldi. Sonra balayına gittik, 1 hafta süren balayında ilişkiye girmeyi denedik ama olmadı, giremeden geldik. Sonraki süreçte zamanımız kah deneyerek kah pes ederek ancak çokça tartışarak geçti. Evlendiğimizden 5 ay sonra (yani uzun olmayan bir süreçte) evlilik terapistine gittik. Çok tatlı, yol gösterici, rahatlatıcı bir insandı. Arkadaşlar bu arada ben vajinismus değilim, eşimde de ereksiyon problemi falan yok. Terapistin verdiği ödevleri yaptık ama onu istemiyordum, içim onu almıyordu sanki. Sonra onun işi ile ilgili atlatması gereken çok önemli bir süreç başladı ve bu olay geri plana atıldı. O süreç geçti, yine normal bir cinsellik olmadı, olmadı, olmuyor. Ten uyumu diye bir şey duymuşsunuzdur, bizim aramızda da resmen ten uyumsuzluğu var. Eşimle hiç ilişkiye giremedik değil, 3-4 kere oldu sanırım ama hem kısa sürdü, hem de benim asıl sorunumu sanki çok mekanik bir şey oluyor, filmlerdeki gibi olsun demiyorum ama hiç hiç sevişme yok. Sanki ne yapacağını bilmiyor, beceremiyor, bir şey yapıyor duraklıyor. Çok itici.
O beni çok beğeniyor, siz şimdi bakımlı ol falan diyeceksiniz, zaten sokakta gören dönüp bir daha bakıyor, güzelim, bakımlıyım, evde de öyleyim, güzel iç çamaşırlarım da var da, işte cinsellik bu kadar basit bir formüle sahip değil ne yazık ki. Benim, boşanmalı mıyım ya da boşanayım diye düşünmediğim bir gün olmuyor resmen. Huzursuzluğumu siz düşünün. Eşim çok iyi denebilecek bir insan. Bu kural mıdır, bir erkeğin iyi huyları varsa ilişkisi ölü gibi, kötüyse ilişkisi heyecanlı olur diye. Ben ne yapmalıyım, boşanıp yoluma mı bakmalıyım? Bu şekilde evlilik gider mi, ömür geçer mi? Annem olmadığı için anne olmayı, o sıcaklığı yavrum/yavrularımda bulmayı çok istiyorum. Boşanırsam anne olabilme ihtimalim olur mu bir daha? Ama ömrümü bu şekilde geçirmek de korkunç geliyor.
Uzun oldu, daha uzatmayım, içtenlikle yardım etmek isteyen arkadaşlara şimdiden teşekkürler. Bu arada bu konuyu açsam mmı diye nerdeyse iki senedir düşünüyordum.
Arkadaşım, ben meselenize farklı bakıyorum açıkçası.
Biraz eski konularınıza baktım, zaten hemen hatırladım sizi. O konunuz da kafamda yer etmişti.
Bence siz biraz detaycı birisiniz. Hatta belki mükemmelliyetçisiniz.
Şöyle açıklayayım. Kafanızda evliliğinize ve eşinize dair normları belirlemişsiniz, eşiniz bu sınırların ne kadar dışına çıkıyorsa siz de evlilik, aşk, cinsellik fikirlerinden o kadar uzaklaşıyorsunuz.
Bu durumu yaşamanız bence anormal değil, hayatınızda "koruyucu" role sahip birisi, bir erkek olmamış. Siz kendi kendinizin desteği olmuşsunuz. Kendi hayatınıza bu "hakim" olmanız, istek ve eksiklerinizi çok net bir şekilde ortaya koymakla sonuçlanıyor. Siz hayatınızda nasıl bir koca olması gerektiğini belirlemişsiniz ve bu profili istemekte ısrarcısınız. Aksi sizin için büyük bir hayalkırıklığı ve bu sizin cinsel isteğinizi de bir hayli etkiliyor. Eşiniz içinize girse dahi sonunu beklemeyip onu itmeniz bunu gösteriyor.
Bence kendinizi fiziksel olarak değil, psikolojik olarak kasmamalısınız. Cinsellik konusunda yol gösterici ve sahiplenici olmayı deneyin bir süre. Bir şeyler yoluna girdiğinde eşinizin de "arkadaşlık" değil "kocalık" içgüdüsüyle davranacağını düşünüyorum, muhtemelen o da şu an bu evlilikten bir şey anlamadı ve sizin kocanız olduğunu hissedemiyor, dolayısıyla da buna yönelik davranış göstermiyor.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?