Konunuzu okuyunca bekarlık günlerim aklıma geldi.. Bizimde bilgisayarımız, internetimiz ve yazıcımız vardı. Bütün kuzenler bizde toplanır sırasıyla bilgisayarı kullanırdı. Akraba olduğumuz için bir şey diyemezdik. Ödevi olan bizim bilgisayarda ödevinin çıktısını alırdı. . Babam işi için çıktı alması gerekirdi, alamazdık.. Bakardık ki mürekkep bitmiş.. Azarı ben işitirdim.. Sinirini benden çıkartırdı. Bana çocukların ödevini çıkartma derdi.. Ben çıkartmayınca bu sefer amcamla yengem bana hesap sormaya gelirdi.. Birde amcam ve yengemden azarı işitirdim.. Off ne zor günlerdi. . Bu da yetmezmiş gibi bir de dıdısının dıdısı da gelir, bizim bilgisayarda işini görür, çıktısını alırdı.. Bildiğiniz sörf yapar, ağzımızı açamazdık. Ben hem çocukların dadılığını yapar, bir de üstüne babamdan laf işitirdim. Hadi ben neyse kuzenlerim yada akrabalarım diye bir şey diyemiyordum. Sizin ki dış kapının, dış mandalı.. Bence sesinizi çıkartın.. Bizim gibi kendinizi enayi yerine koydurmayın..