lütfen bilmeden konuşuyorsunuz. ben bu ruh halimi kimseye yansıtmıyorum.o yüzden buraya üye oldum ve içimi döküyorum. sadece yalnız kaldığım zamanlar böyleyim. sonuçta çocuğumu benden daha fazla düşünemezsiniz.anneannesi teyzeleri amcaları ben babası vs. müthiş bir ilgi içnde büyüyor oğlum. ne oğlum ne kocam hiçbiri birgün suratımı asık görmezler.eşim ölüm korkumu azçok biliyor ama bu denli değil tabi ki. bilseydi zaten psikoloğa götürürdü. dediğim gibi kimseye anlatamadığımdan burdayım. sonuçta kasvetli bir konu ölüm kimsenin moralini bozmak istememve sen böyle br mutsuzluk ortamında negatif enerjinle bir çocuk büyütüyorsun..
o çocuğun halini düşünemiyorum..çok yazık...
o çocuğunda psikolojisini bozmadan sen kendi psikolojini düzeltsen çok iyi olur...doktora git
kendi ölümümden çok başkasının ölümünü görmek istemiyorum. dediğim gibi babamı kaybettim. ve çevremde sevdiğim çok kişi var. birdaha yaşarsam bu duyguyu yıkılırım. ölümde doğum kadar hak tabi ki.... ama ben böyle diyip boşveremiyorum ne yazık ki...herkes birgün ölecek...niye korkuyorsunuz..bugünü yaşayın ölümü düşünerek yaşamak allahı da kızdırır..öleceğimizi bilerek yaşayalım ama hep düşünerek değil..
amin... hepsini görüyorum haberlerde.ve inanın her haberden sonra empati yapıyorum hepsine teker teker üzülüyorum. belki annelik duygusudur bu bilmiyorum. çünkü yeni anne oldum, önceleri bu kadar korkum yoktu. daha doğrusu hamileyken başladı ve arttı giderek... sevgiler...umarım allah birgün gerçek bir dert verip işte o zaman sıkıntı yapmayı üzülmeyi göstermez...insanlar evlatlarını kaybediyor bir hiç uğruan ama hayat devam ediyor..sevgiler
iste arkadasimizin korktugu seylerde böyle seyler. Kendine degil sevdiklerini birsey olmasindan korkuyor. Sen böyle söyleyerek onu rahatlatmiyorsun daha cok endisilendiriyorsun.
iyide insanların evlatları doğuda dağlarda askerlik yapıyorlar o insanlar nasıl uyku uyuyor sizin haberiniz var mı???
arkadaşın korkması için bi sebep yok onu diorm bende daha nasıl rahatlatayım burada onu hiçbirmiz rahatlatamayız ancak doktor yardım eder çünkü bi arkadaşında dediği gibi lohusalık depresyonundan çıkamamış arkadaş...
bana ne kadar güzel bir moral verdiğini anlatamam canım. çooook teşekkür edrim. aslında bu bir takıntı değilde avantajdır benim için. mesela yalan söyleyemiyorum ölümü düşündüğümden,gıybet etmiyorum,kalp kırmıyorum geçici bir dünya olduğu için. babamın ölümü musibet gibi gelmişti bana ama bakıyorumda bin nasihat vermiş babam ölürken bile.çok yakınını kaybetmek uzak bir akrabanı kaybetmeye benzemiyor.... aslında Rabbim biz kullarına en hayırlısını eyliyor,ama biz görmekten yoksunuz. beni siz uyandırdınız. artık bu düşünceyi hayatımda dezavantaj olarak görmeyeceğim,Allah'ın bana lütfu olarak göreceğim. bakış açımı değiştirdiğiniz için tekrar tkrar teşekkür ederim kardeşim...Yahu ne kadar faydasız bi yorum bu ! Dağlarda askerlik yapanların uykusuyla ne alakası var bu sorunun. ılla ki buraya yazan insanın derdini başka bi dertle kıyaslayıp, bak aslında sen senin derdin de bişey değil, kendi kendine kuruyorsun mesajı vermeyi bırakın !klava: Arkadaşın korkması için bi sebep yokmuş.Yok ya? Sen biliyosun herhalde onun derdini, onun babasını kaybettiğinde yaşadıklarını yanında yaşadın herhalde sen de . Korkman için bi sebep yokmuş bak arkadaşım, bu arkadaş gitmiş, gezmiş, gelmiş, o kadar acıtmıyomuş! :mymeka:
Gülsüm Sultan'a katılıyorum, bu mutlu olman da gereken bi durum. Ölüm hiç aklına gelmediği için kendi hırsında boğulan nice insan var şu dünyada. Ama işte senin durumun bu korkunun haddinden fazla olması.Aslında bu korkuyu güzel yönlendirme imkanın olsa, namaz kıldığından bahsetmişsin, bu ve başka ibadetlerinin içeriğini de zenginleştirmene, etrafına iyilik yapmana, ölümü hatırlayıp her bulduğun fırsatta öbür taraf için güzel şeyler biriktirmene vesile olabilse süper olur.Ölümü hatırlamak benim içinse çok önde gelen bi insan seçme kriteridir, sık hatırlamayanların ahlaki ve psikolojik olgunluktan biraz yoksun olduğunu düşünmüşümdür hep.
bana ne kadar güzel bir moral verdiğini anlatamam canım. çooook teşekkür edrim. aslında bu bir takıntı değilde avantajdır benim için. mesela yalan söyleyemiyorum ölümü düşündüğümden,gıybet etmiyorum,kalp kırmıyorum geçici bir dünya olduğu için. babamın ölümü musibet gibi gelmişti bana ama bakıyorumda bin nasihat vermiş babam ölürken bile.çok yakınını kaybetmek uzak bir akrabanı kaybetmeye benzemiyor.... aslında Rabbim biz kullarına en hayırlısını eyliyor,ama biz görmekten yoksunuz. beni siz uyandırdınız. artık bu düşünceyi hayatımda dezavantaj olarak görmeyeceğim,Allah'ın bana lütfu olarak göreceğim. bakış açımı değiştirdiğiniz için tekrar tkrar teşekkür ederim kardeşim...
ve sen böyle br mutsuzluk ortamında negatif enerjinle bir çocuk büyütüyorsun..
o çocuğun halini düşünemiyorum..çok yazık...
o çocuğunda psikolojisini bozmadan sen kendi psikolojini düzeltsen çok iyi olur...doktora git
iyide insanların evlatları doğuda dağlarda askerlik yapıyorlar o insanlar nasıl uyku uyuyor sizin haberiniz var mı???
arkadaşın korkması için bi sebep yok onu diorm bende daha nasıl rahatlatayım burada onu hiçbirmiz rahatlatamayız ancak doktor yardım eder çünkü bi arkadaşında dediği gibi lohusalık depresyonundan çıkamamış arkadaş...
Başak 17 ;
Mesajınızın üzerinden 6 sene geçmiş belki okursunuz diye fikrimi yazacagim ...
Sıkıntılarınızı anlatip fikrini almak istediğiniz insan kitlesi çok önemli . Çünkü kişiler nasıl bir inanca , nasıl bir dünya algısına sahiplerse , nasıl bir hayat yaşıyorlarsa veya hayal ediyorlarsa , Fikirleride , bakış açılarıda ancak o ölçüde olucaktır .O yüzden sorduğunuz kitleden aldığınız psikoloğa git vb ... sığ fikirler sizi şaşırtmasın !...
...
Yaşadıgınız duygular bence büyük bir nimet . Çünkü bu tarz duygular , insanın kalbini yumuşamasına , Hayatı ve kendini sorgulamasına , Günah işleri terketmesine Maddeden uzaklaşıp maneviyata , mana alemine yönelmesine vesile oluyorlar. Artık Madde nin insana huzur vermediğini anlıyorsun . Diyorsun ki benim kalbimin gönlümün aradığı şey bu değil .
Bir imtihanda olduğunu , yaptığın herseyin an be an kaydedildiğini , herşeyin tek tek hesabını vereceğini Önünde ölüm gibi , kabir hayatı gibi , Kıyamet gibi çok ağır günlerin olacağını düşünüyorsun . Bakıyorsun ölüm insana heryerden geliyor , Haberler , Etraf ve yakın çevreden duyduğumuz türlü türlü sebeplerle ölenler , cinayet kurban gidenler ...
İçini umutsuzluk kaplıyor , Korkuyorsun ....
Etrafına bakıyorsun hersey den gafil gaflet içerisinde yaşayan insanlar . Dizilerle , Gıybet dedikoduyla , mal ve mülkle övünmeyle , Hakara kikiri ile ömürlerini tüketen , sanki hiç ölmüyecekmiş gibi yaşayan insanları görüyorsun Kalbini içindekileri kime nasıl anlatırım beni anlarlarmı diyorsun ...
Ben de bu tarz duyguları yaşadım ,uzun zaman etkisinden kurtulamadığım benzeri acı bir haberle .. Benligimi enaniyetimi bir kenara bıraktım . Acziyetimi anladım . Kendimi Allahın emir ve yasaklarına teslim ettim .(inşallah ) İlk sıraya Allah rızasını koymaya calistim . Ölümün bir son olmadığını imanlı öldüğüm takdirde Allahın bana vercegi kuranda vaad ettiği ikramlari düşündüm .
Size Salih özaytürkün Kötülenen Üçlü: Nefis, Akıl ve Ene makalesini okumanızı tavsiye ederim
http://m.sorularlaislamiyet.com/index.php?oku=10541
Allah emanet olun . Rabbim bize iman ile yaşayıp iman ile ölmeyi nasip etsin . Amin..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?