- Konu Sahibi tinkiminki
- #1
Sabah 7.30 o uyurken evden ayrılıyor anne...akşam 7 de eve dönüyor..tabi yorgunluk hat safhada..minik meleği bahçede bakıcısıya oynarken onu görünce koşa koşa "ANNEMİŞŞŞŞŞ" diyerek anneye sarılıyor..Sarmaş dolaş eve giriyorlar..Özlem dolu ikiside..Ama::AMa...Bu yorgun anne yemek hazırlamak zorunda..Minik melek artık bunu kabullendi.Bir yarım saat izin veriyor anneye.Anne yemek hazırlarken o TV izliyor..KORSAN ADASI-MİKİ FARE..Yorgun anne yemeği ışık hızıyla hazırlayıp ışık hızıyla yiyor ve bebeğinin yanına geliyor..İçten içe şu duayı ettiğini fark ediyor birden:BİR SAAT ARALIKSIZ TV İZLESE.....Bu duayı yaptığı için utanıyor ama o kadar yorgun ki..Biraz uzanmak ve kendiyle başbaşa kalmak istiyor sadece yorgun anne..İlk bir kaç ay bu dua kabul görmedi.Anne hep yorgun ama bebeği ile gece 12 lere kadar oynuyor oynuyor yorgunluğunu unutmaya çalışarak,açığı kapatabilmek adına..Ancak son zamanlarda dua kabul görmeye başlıyor..Hemde faiziyle..Bebek gözünü TV den ayırmıyor.!!.Bu yorgun anne vicdan azabıyla bolbol dinleniyor..bol bol dinlenme,bol bol vicdan azabı, bol bol tv..Bebeği artık TV bağımlısı olmak üzere işte..Nerede o idealler? Bilinçli anne söylemleri? Bu yorgun annelerin eline düşen yalnız bebekler ve kurtuluş yolu olarak seçtikleri(itildikleri) TV...çocukta yaptım,kariyerde...ama yorgunum..çook hemde..ve henüz 3 yaşına bile basmamış bebeğimin evde kullanmayı en iyi bildiği teknolojik alet:KUMANDA! ne acı değilmi....
