• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Takıntılı aşk düzelir mi, kendini sevince geçer mi?

Deniyorum , sadece deniyorum.
Gercekten canlı ceset olmaktan öyle yoruldum ki.
25 yasımın sonlarındayım, 26 yasımda belki hayat bana farklı gelir diye umuyorum. İnanın takıntı galiba ve allah kimseye yaşatmasın
Oooooo gençmişsin,ne güzel.
Bak kardeşim,önce kendinle barışmalısın.
Hayatımıza aldığımız insanlara hissettiklerimiz aslında kendi boşluklarımız bence.
Önce kendini sev,işini sev,yapabiliyorsan aileni sev,boş zamanlarında yapmaktan hoşlanacağın bir aktivite olur,onu sev. Yüzme olur,pilates olur,yabancı dil olur. Ben kendimi deli gibi Almancaya vermiştim mesela.Beynimi o kadar çok yoruyordum,zaten çok zor bir dil,başka bir şeye düşünmeye fırsat kalmıyordu.Pilatese de giderdim bir yandan beden de yorulsun diye.
Emin ol sen istersen başarırsın.
Allahımın izniyle insanoğlu tüm güçlükleri yenebilecek yapıdadır buna inanırsan daha kolay olur.
 
Hirs yapiyor olabilirsiniz bende cevap gelmeyince sinirlenirim kendim soyle çözüm bulmuştum.. cok seviyordum ve bitmesini istemiyordum ama baktim ki niyeti yok , belli gidicek. Ona son mesaj attim ve direk sildim. Mesaja verdigi yanıta cevap vermedim ve boylece hirs yapmadim 😊 dusununce hala sinirlendirmiyor diyemem çünkü o tavri bile kendimi cok degersiz hissettirmisti belliydi gitmek istediği ama tuttum kendimi..madem isteği bu aşkından ölsem de haberi olmayacak dedim kendime...yerlerde sürünsem de o bilmeyecek ve başardım. Boyle olunca kendime guvenim artti..o anki duygularımın seliyle neden kendimi dusureyim ki dedim..bastan ona sergileyemiyordum bu tavri..Sizinki neden bu kadar mağrur? çünkü aramayan sormayan o. Bir yazsa hemen karsilik alacağını biliyor vs.
Eskiden olsa böyle şeyler yapabilirdim, ama söyle deyim ben ona karsı böyle kendimce ufal oyunlar bile istemiyorum.
Kendini iyi hissettirecek şeyler. Yani kartlarımı öyle acık oynadım ki daha diyecek ve yapılcak bir şey yok.
Zaten herşeyi itiraf etme nedenım de oydu artık , kendim olmak . Böyle ufak tefek bile olsa tuhaf şeyler yapmamak.
Ayrıldık 1 hafta bile olmadan , hayatında birisi mi var diye dusunuyorum. Yani cok garip ve berbat bir dusunce .
Ama hattımı degıstırmeyi dusunuyorum. En azından baktığım belli olmasın, sürekli . Zaten o zaman bakamam da . Böyle iyilesilmiyor, helede ayrıldık o hala iyi demek ki hissi baya kötü. Ben sadece ne zaman girdi cıktı diye bakıyorum. Ancak o girince garip oluyorum işte.
 
Oooooo gençmişsin,ne güzel.
Bak kardeşim,önce kendinle barışmalısın.
Hayatımıza aldığımız insanlara hissettiklerimiz aslında kendi boşluklarımız bence.
Önce kendini sev,işini sev,yapabiliyorsan aileni sev,boş zamanlarında yapmaktan hoşlanacağın bir aktivite olur,onu sev. Yüzme olur,pilates olur,yabancı dil olur. Ben kendimi deli gibi Almancaya vermiştim mesela.Beynimi o kadar çok yoruyordum,zaten çok zor bir dil,başka bir şeye düşünmeye fırsat kalmıyordu.Pilatese de giderdim bir yandan beden de yorulsun diye.
Emin ol sen istersen başarırsın.
Allahımın izniyle insanoğlu tüm güçlükleri yenebilecek yapıdadır buna inanırsan daha kolay olur.
Gercekten dil çalışmak ise yarıyor mu? Ben de Arapça ve İng çalışacağım. Takıntılı olduğum canımı yakan birini unutmak istiyorum
 
Gercekten dil çalışmak ise yarıyor mu? Ben de Arapça ve İng çalışacağım. Takıntılı olduğum canımı yakan birini unutmak istiyorum
Bana yaramıştı.
Ben zaten yabancı dille ilgilenmeyi çok severim.
Bana da psikoloğum sevdiğin işleri yap demişti,aklıma o gelmişti o zamanlar.
 
Farkında olup kurtulamamak durumu. Sizi o kadar iyi anlıyorum ki. Konunuzda kendimi gördüm resmen. Bende aynı süreçten geçiyorum. Bu öyle olmadı uymadı çıkar hayatından engelle heryerden iki güne toparlarsın denecek kadar basit bir süreç değil bunu çok iyi biliyorum.
 
Oooooo gençmişsin,ne güzel.
Bak kardeşim,önce kendinle barışmalısın.
Hayatımıza aldığımız insanlara hissettiklerimiz aslında kendi boşluklarımız bence.
Önce kendini sev,işini sev,yapabiliyorsan aileni sev,boş zamanlarında yapmaktan hoşlanacağın bir aktivite olur,onu sev. Yüzme olur,pilates olur,yabancı dil olur. Ben kendimi deli gibi Almancaya vermiştim mesela.Beynimi o kadar çok yoruyordum,zaten çok zor bir dil,başka bir şeye düşünmeye fırsat kalmıyordu.Pilatese de giderdim bir yandan beden de yorulsun diye.
Emin ol sen istersen başarırsın.
Allahımın izniyle insanoğlu tüm güçlükleri yenebilecek yapıdadır buna inanırsan daha kolay olur.

Yemin ederim size bir gram abartmıyorum, tek işim gücüm o gibiyim. Mesaj attı mı , ne yaptı, acaba nerde? Haftasonu ne yapacak, ? Acaba mesaj mı atsam? Sürekli bunlar kafamda dönüyor.
Eskiden olsa bunu evde yapıyordum tek farkı bu, yatakta duruyordum arada uyuyordum , rüyada bir haber almayı umuyordum , şimdi ise işte sürekli bunu yapıyorum. Kulagımda kulaklık , birşeyler dinliyorum .
Ayrılık aklıma gelince , fena oluyorum. Ben iyileseyim ama ayrılmayalım. Bittiğini kabul etmiyorum, bitti biliyorum artık ailesine dediyse Olmaz.
Bir yandan da kaderimse doner gelir diyorum.
Bir insan kendini nasıl bu kadar rezil eder aklım almıyor. Baska bir derdim yok gibi tek bunları dusunuyorum.
Kendimi sevmeye calısıyorum birkac dakika sürüyor. Hep kendi degerimi insanların bana verdiği değerle belirledim. Mesela birisi bana cok iyisin dese inanıyorum, kötüsünede hep baskasının fikriyle .
İlişkide de asla böyle istediğimde aramadım, kontrol için degıl istediğim için . Hep ters tepildi.
O istediğinde aradıgında hıc sorun yok, o ıstedıgınde bulustugumuzda sorun yok. Ama ben istediğimde berbat geciyordu mesela o bulusma.
Ben gercekten kafamı toparlamam lazım gerekiyor. Tek basıma da mutlu değerli olmayı, birine derdimi anlatmadanda durabilmek istiyorum. Birinin onayı olmadan yasamayı öğrenmem gerekli.
 
Oooooo gençmişsin,ne güzel.
Bak kardeşim,önce kendinle barışmalısın.
Hayatımıza aldığımız insanlara hissettiklerimiz aslında kendi boşluklarımız bence.
Önce kendini sev,işini sev,yapabiliyorsan aileni sev,boş zamanlarında yapmaktan hoşlanacağın bir aktivite olur,onu sev. Yüzme olur,pilates olur,yabancı dil olur. Ben kendimi deli gibi Almancaya vermiştim mesela.Beynimi o kadar çok yoruyordum,zaten çok zor bir dil,başka bir şeye düşünmeye fırsat kalmıyordu.Pilatese de giderdim bir yandan beden de yorulsun diye.
Emin ol sen istersen başarırsın.
Allahımın izniyle insanoğlu tüm güçlükleri yenebilecek yapıdadır buna inanırsan daha kolay olur.
Ne kadar zaman aldı atlarmanız. Birde takıntılı mıydınız sizde yani bırakamama durumunuz avrmıydı. Sürekli geri dönme vs. Çünkü takıntı haline gelince bu normal yollar pek işe yaramıyor sanki.
 
Farkında olup kurtulamamak durumu. Sizi o kadar iyi anlıyorum ki. Konunuzda kendimi gördüm resmen. Bende aynı süreçten geçiyorum. Bu öyle olmadı uymadı çıkar hayatından engelle heryerden iki güne toparlarsın denecek kadar basit bir süreç değil bunu çok iyi biliyorum.
Farkında olup kurtulamamak durumu. Sizi o kadar iyi anlıyorum ki. Konunuzda kendimi gördüm resmen. Bende aynı süreçten geçiyorum. Bu öyle olmadı uymadı çıkar hayatından engelle heryerden iki güne toparlarsın denecek kadar basit bir süreç değil bunu çok iyi biliyorum.
Cok acı ama değil. Yani yok sayamıyorsun, hep ıkılemle oluyor.
Bittiğini kabul ettiniz mi
 
Ne kadar zaman aldı atlarmanız. Birde takıntılı mıydınız sizde yani bırakamama durumunuz avrmıydı. Sürekli geri dönme vs. Çünkü takıntı haline gelince bu normal yollar pek işe yaramıyor sanki.

Sürekli geri dönme işini sizde kim yapıyor, karsı tarafta siz gibi mi yoksa o istemiyor mu gercekten?
 
Sürekli geri dönme işini sizde kim yapıyor, karsı tarafta siz gibi mi yoksa o istemiyor mu gercekten?
Bittiğini kabul ettiniz mi kısmına cevap vereyim önce hayır edemedim. Edemiyorum. Yanlış olduğunu bildiğim halde malesef edemedim.
Dönen kim mevzusuda çok karışık bizde.
Temel sorunumuz dönen kalan vs değil aslında. Sizinde benimde sorunumuz yaptığımız takıntı. Bir noktada saplanıp kalmak.
Üstelik yanlış olduğunu bildiğimiz halde. Aslında yanlış olduğunu bilmek falan da değil. Karşı tarafın sağlıklı bir iletişimi bize hiç bir uygunluğu yok, güçlü bir duygusu da yok bunu biliyoruz ve kendi duygumuzla gemiyi yürütmeye çalışıyoruz. Halbuki okyanusun ortasında boşa kürek çekmek gibi bir şey bu. Çünkü ben sevgi olsa herşey güzel gitse karşımdaki düzgün olsa onunla yürümek isterdim diyorum. Temelde ikimizde sanırım sevmeyen bir adama saplanıp kalmanın ağırlığını taşıyoruz kalbimizde. Bütün mesele bu gibi. Neden kısmını kendimde duygusal eksiklik olarak tanımıyorum ben yada çok başka bir şey bilmiyorum. Ama nasıl kurtulurum bu durumdan fikrim yok.
 
Ne kadar zaman aldı atlarmanız. Birde takıntılı mıydınız sizde yani bırakamama durumunuz avrmıydı. Sürekli geri dönme vs. Çünkü takıntı haline gelince bu normal yollar pek işe yaramıyor sanki.
1,5 sene cebelleştim ben.
Arada geçici,part time işler buldum.
Terapiye devam ettim.
Sonra kalıcı bir iş buldum,Almancaya ve pilatese devam tabii.
Sonra sonra açıldım,kendime geldim,çok şükür.
 
Yemin ederim size bir gram abartmıyorum, tek işim gücüm o gibiyim. Mesaj attı mı , ne yaptı, acaba nerde? Haftasonu ne yapacak, ? Acaba mesaj mı atsam? Sürekli bunlar kafamda dönüyor.
Eskiden olsa bunu evde yapıyordum tek farkı bu, yatakta duruyordum arada uyuyordum , rüyada bir haber almayı umuyordum , şimdi ise işte sürekli bunu yapıyorum. Kulagımda kulaklık , birşeyler dinliyorum .
Ayrılık aklıma gelince , fena oluyorum. Ben iyileseyim ama ayrılmayalım. Bittiğini kabul etmiyorum, bitti biliyorum artık ailesine dediyse Olmaz.
Bir yandan da kaderimse doner gelir diyorum.
Bir insan kendini nasıl bu kadar rezil eder aklım almıyor. Baska bir derdim yok gibi tek bunları dusunuyorum.
Kendimi sevmeye calısıyorum birkac dakika sürüyor. Hep kendi degerimi insanların bana verdiği değerle belirledim. Mesela birisi bana cok iyisin dese inanıyorum, kötüsünede hep baskasının fikriyle .
İlişkide de asla böyle istediğimde aramadım, kontrol için degıl istediğim için . Hep ters tepildi.
O istediğinde aradıgında hıc sorun yok, o ıstedıgınde bulustugumuzda sorun yok. Ama ben istediğimde berbat geciyordu mesela o bulusma.
Ben gercekten kafamı toparlamam lazım gerekiyor. Tek basıma da mutlu değerli olmayı, birine derdimi anlatmadanda durabilmek istiyorum. Birinin onayı olmadan yasamayı öğrenmem gerekli.
İşyerinde tüm bunları nasıl yapabiliyorsun ki?
Daha yoğun bir ortamda bulunmalısın.
Mesela ben ayaklarımı bile hissetmiyordum iş çıkışı Almanca kursuna giderken.
Ne kadar fazla meşguliyet o kadar az boş zaman. O kadar da az takarsın.
 
1,5 sene cebelleştim ben.
Arada geçici,part time işler buldum.
Terapiye devam ettim.
Sonra kalıcı bir iş buldum,Almancaya ve pilatese devam tabii.
Sonra sonra açıldım,kendime geldim,çok şükür.
Sanırım işin en çok sabretmek kısmı önemli gerisi geçiyor. Fakat unutmaya kurtulmaya niyet etmekte önemli bu niyet ne zaman oluşacak bende bilmiyorum. Önemli olan o yola girmeyi kabul etmek. Bunu nasıl başardınız. Yani hangi noktada karar verdiniz buna. Umudunuzu mu kesti karşı taraf yoksa artık kurtulmalıyız mı dediniz.
 
narsist kurbanısınız.

hayatını yakmışım cümlesi bile ego içeriyor. bir benzerini duydum çünkü

bu adamı tamamen unuttuğunuz gün yeniden doğacaksınız haberiniz olmadan. kurtulun bu adamdan. sevip sevileceğiniz bi ilişkide böyle takıntılı depresif bi kadın olmayacaksınız sorumlusu bu adam. yazık canınıza.
 
Bütün konularını okudum. Çok güzel kendini de onu da analiz ediyorsun. Kendimi sana çok yakın hissettim. Ben de senin gibi biriyim. Konularını okudukça o kapana kısılmışlık eski ilişkim vs hepsi üstüme çullandı midem ağrıdı.
Sıkıntını çok iyi anlıyorum.
Ama çözümü ne bilmiyorum. Ben engellemiştim ve asla iletişime geçmemiştim. Tabi bu 3 sene sonra olabilmişti. Yine hala tekrar iletişime geçsem düşerim eline malesef. Bırak, görüşme vs. demek de çözüm olmuyor. Daha zamanın var demek ki. Bu süreci umarım en az hasarla atlatırsın ve evlenmeden tabi. Samimiyetle senin için iyi şeyler diliyorum.
 
narsist kurbanısınız.

hayatını yakmışım cümlesi bile ego içeriyor. bir benzerini duydum çünkü

bu adamı tamamen unuttuğunuz gün yeniden doğacaksınız haberiniz olmadan. kurtulun bu adamdan. sevip sevileceğiniz bi ilişkide böyle takıntılı depresif bi kadın olmayacaksınız sorumlusu bu adam. yazık canınıza.
Sorumlusu kim inanın bilmiyorum.
Sadece tek bildiğim kendimi iyilestirmem gerektiği, hayatı yeniden akısına sokarak.
Sürekli düşünmeyerek onu , naptı acaba kimle diye kurmadan, sürekli aglamadan.
Kendi hayatımı güzellestirmem şart oldu benım. Kimseyle olmadan , kendime sarılarak , kendimi severek en basta
 
Sorumlusu kim inanın bilmiyorum.
Sadece tek bildiğim kendimi iyilestirmem gerektiği, hayatı yeniden akısına sokarak.
Sürekli düşünmeyerek onu , naptı acaba kimle diye kurmadan, sürekli aglamadan.
Kendi hayatımı güzellestirmem şart oldu benım. Kimseyle olmadan , kendime sarılarak , kendimi severek en basta

Her şeyin farkında olup harekete geçememek çok üzücü. Ama psikoloğa giderek adım atmışsınız. Bu çok güzel.
Çünkü sizin gibi takıntılı insanların bunu yapması, tedavi görmesi şart.
Maalesef benim de başımda hayatının merkezine beni koyan, saplantılı, takıntılı, beni korkuttuğu için ayrılamadığım biri vardı. Zar zor kurtuldum. Çok çektim. Ama sizin yazdıklarınıza bakınca acaba gerçekten kurtuldum mu diye soruyorum kendime.
Şehir değiştirdim; hala acabalarım var. Her yerden iletişimi kopardım. Yine de bi yerden bana ulaşır mı korkum var.
Sonuç olarak karşı taraf için de öyle zor ki. Siz hem kendinizi hem de hayatınıza aldığınız insanı üzüyorsunuz aslında.
Son derece sağlıksız bir durum.
Keşke herkes sizin gibi bilincinde olup kendini düzeltmeye çalışsa. Umarım bu durumdan kurtulursunuz. Yoksa çok yazık olur. Böyle yaşanmaz.
Buna izin vermeyin.
 


Her şeyin farkında olup harekete geçememek çok üzücü. Ama psikoloğa giderek adım atmışsınız. Bu çok güzel.
Çünkü sizin gibi takıntılı insanların bunu yapması, tedavi görmesi şart.
Maalesef benim de başımda hayatının merkezine beni koyan, saplantılı, takıntılı, beni korkuttuğu için ayrılamadığım biri vardı. Zar zor kurtuldum. Çok çektim. Ama sizin yazdıklarınıza bakınca acaba gerçekten kurtuldum mu diye soruyorum kendime.
Şehir değiştirdim; hala acabalarım var. Her yerden iletişimi kopardım. Yine de bi yerden bana ulaşır mı korkum var.
Sonuç olarak karşı taraf için de öyle zor ki. Siz hem kendinizi hem de hayatınıza aldığınız insanı üzüyorsunuz aslında.
Son derece sağlıksız bir durum.
Keşke herkes sizin gibi bilincinde olup kendini düzeltmeye çalışsa. Umarım bu durumdan kurtulursunuz. Yoksa çok yazık olur. Böyle yaşanmaz.
Buna izin vermeyin.
Varya söyle deyim karsı durumda birini görünce siz dediniz ya onun durumunda gibi anlattınız.
Benimde basıma geldi o durumda, ama o hayatımdan uzaklastıgında sunu anlamıstım, onun ki saplantı degıl , bir anda nasıl gittiğimi anlamak istiyor. Seviyor görünüyordum ben. Cunku ama, onun kadar yüksek degıldi.

Bu yeni kişiyi sevince anladım bunu.

Bence karsıdaki insanın takıntısı bambaska bir konuda olabilir.
Cunku ıkı tarafıda yasadım bende . Ama buny yapanları anladım, bunu yaptıgında cok rahatsız oldum fakat içten içe aslında sunu biliyordum; sebep benım onu onun kadar sevmemem. Ondan veriyor bu yüksek tepkiyi . Zamanında uzatmadan bitirmek gerekiyordu diye dusunmustum
 
narsist kurbanısınız.

hayatını yakmışım cümlesi bile ego içeriyor. bir benzerini duydum çünkü

bu adamı tamamen unuttuğunuz gün yeniden doğacaksınız haberiniz olmadan. kurtulun bu adamdan. sevip sevileceğiniz bi ilişkide böyle takıntılı depresif bi kadın olmayacaksınız sorumlusu bu adam. yazık canınıza.
Ben diğer tüm ılıskılerimde hıc böyle olmadım , herkese takıntı geliştirmiyorum, hatta genelde daha rahat tarafım, böyle bile bile bisey yapmadım
 
Merhaba hanımlar;

Sabah yoğun bir iç sıkıntısıyla uyandım yine, bilirsiniz belki depresyonda sabahları çok zor olur, uyanmak istemezsiniz. İşe gitmek zorunda olmasam , asla cıkmam o yataktan .

Kalkmadan yataktan, yine aklıma bir şey geldi; eski sevgilimin, ya da ismine ne denirse , BAGIMLI oldugum kişinin söyledikleri aklıma geldi.

Durup dururken, “ senle duruyorum çünkü, senin kendine bir şey yapmandan korkuyorum. . Beni bir şekilde elinde tutuyorsun.
Cok zarar verdik birbirimize.
Seni belki hiç unutmayacagım ancak duramıyorum, dayanamıyorum. “
Sabah hiç bir şey yokken , öğleden sonra 4 5 sularında söylenen cümlelerdi.

Düşündüm 5 dk ve google açıp direkt. Yazdığım su oldu “Takıntılı aşk” ve ıkı dakika okudum.

Beni kac kez bırakınca ya da benım kişilik bagımlılıgımdan ötürü, ben bagımlı olmusum.
Benden ayrılmaması için, her şeyi yapmısım. Kendimi yerlere atmak, sürekli aramak, asla alan bırakmamak ona. Beni sevip sevmediğini dusunecek alan bile bırakmamısım.
Bunlar geçmişte sürekli beni bırakması sebep olabilir.

Ayrıldı hep nedenini aradım, geri döndü gitti döndü..

O asamada son bıraktıklarında artık , evinin yakınına gidip gelir misin dedim, sırf konusmak için. Sürekli neden sunmayıp , bir anda ayrıldı engelledi. Hazmedemedim.

Takıntı oldu bende gecmişten gelen . Bunların hepsi yaklasık 4 yıl evvel oldu.

1.5 yıl ayrı kaldık . Tamamen ayrıldık , o sırada hastalandım sebep o mu bılemıyorum ondan ötürü konustu, görüştük arada.
Benım hayatıma birisi girdi, onunla sırf unutmak için görüştüm, ve birsürü insanla konustum. Böyle önünü göremediğim bir süre yasadım.

Keza onunda hayatına birisi girdi, annesinin buldugu bir kız. Onla anlattıgına göre nişan evresine geldi, ayrıldı.

Geri bana döndü, ama hayatımı hiç sorgulamadan ben nasıldım, ne yaptım bilmeden.

Döndüğünde benım hayatım karmakarısıktı, okulu bitirmediğim, günü kurtardıgım bir hayat.

Dönmesin diye yasadıgım şehirde olmadıgımı söyledim, artık onu sevmediğimi vs. Ama geri döndü, dayanamadım. Güç gösteremedim.

O sırada hala o konustugum insanlar mesaj atıyordu, süphelendi.
Tüm hayatımı sorguladı, her görüştüğüm insanı sordu etti yaklasık 6 ay böyle gecti.
Kız arkadasım bile kalmadı, düzelir diye dusundum. Hayatımdan herkes cıkınca.

Ama düzelmedi. Sadece ailesi baskı yaptıgından dolayı evlilik fikrini sundu, korkuyordum ama kaybetmek istemiyordum.
Sunuda sordum beni seviyor musun?
Bilmiyorum dedi. Benım için evlilikte sevgi onemli degıl dedi, alısıyosun zaten dedi.

Sonrasında bende madem böyle bişeye giriyorum dedim, eksik kalan herşeyi anlattım. Okulu bitirmediğimi söyleyememiştim, onu söyledim. Birkac şey daha.

İlk konusmadı sonra da hayatını yakmısım dedi. İlk kez beni anladıgını dusundum, ilk kez bunu hissettim.

Sonrasında normal gibiydi, yalan söylediğim için pişmanlık duydum. ( söylememekte yalan)

10 gün once mesajlar azaldı, ben üstelemeye basladım. Düzelir , hazmetmeye calısıyor dedim kendime.

Sonrasında sabah hıc bisey yokken , basında dediğim şeyleri söyledi.
Senınle durma sebebım” kendine bir şey yapmandan korkuyorum” . Ben yoluna bakmak istiyorum.ancak telefonu kapatırken ise “ Sonra konusuruz.”

Ben yeniden olur mu olmaz mı bılmıyorum, ancak tek bildiğim ben kendimi toplamam lazım.

Ailesine söyledi mi bilmiyorum. su an beni yedekte mi tutuyor, ne oldu bılmıyorum. Sorsam doğruyu duyamayacagım. Belkide düzelmem gerekiyor. Kendimi sevmem . Artık bunu istiyorum kendimi sevmek, ne olursa olsun, kendimi affetmek.
Bu cuma günü lütfen banada dua edin ve hayırlısı olsun hakkımda.
Kendimi sevmem için, düzgün kararlar almam için, gercegı görmem için.
Yorumlarınızı bekliyorum.

Desteğinizi de tesekkur ederim.
Biz okbliler olarak olaylarw çok farklı anlamlar yüklüyoruz. Her şeyi takıyoruz kendı degerımızı içimizde düşürüyoruz kimse çok iyi değil çok iyi olmaya da çalışmayalım ya bu çok iyi olmak meselesi insanlığa zaten uygun değil.

Bence paylastıgınız zaman yanı ailenızle olsun bence sizi yargılayamayacqk insanlarla rahatlıyorsunuz.Çünkü olay içinizde.

Ah ah ben de sürekli kendimi çok mu kötüyüm diye sorgulardım zamanla azaldı.
 
Back
X