İyi de dert bunun neresinde? Herkesin hayata bakışı,hayat standardı bambaşka.
Şahsen ben çalış çalış çalış, kendin için bir yedi gün geçireme, vücudun d vitamini almasın, çoluk çocuğun kumda oynayıp terleyince denize girmesin, dünyanın ülkenin guzelliklerini Göreme. Sırf çalış çalış çalış, amele gibi yaşa öl.
Böyle hayatları çok üzücü buluyorum . Dünyaya bir kere geliyorsun .
Ülkemizde ne harika şeyler var. Ama insanlar yaşı elli olmuş hayatinda bir dağ bile görmemişler,eğer kendi memleketinde yoksa .bu normal bir şey mi?
Kapadokya'da peri bacaları , gitmemiş. Tuz gölü (derya denizin içinde yürüyorsun, kilometrelerce) üç saat mesafede, gitmemiş. Van gölünde vapurlar olduğundan bihaber, boğaz koprusunu bilmenis, izmir nasil bir yer haberi yok, dağa işlenmiş Atatürk heykelini gorup tüyleri diken diken olmamış, şu koycegiz yolları türküsü, cokertmeden ciktim da halilim türküsü ona bir şey ifade etmiyor...
Boşa geçmiş bir ömür bence
Benim ailemin de tatille hiç arası yoktu. Köye bile nadir giderdik. Hoş bir şey mi? Ne yüzmeyi öğrendim, ne ailecek tatilde olmanın hazzını yaşadım. Paramız mi yoktu? Annem babam günde bir paket sigara içen,15 sene önce bile bilgisayar parasını elektrik süpürgesi verebilen insanlardı. Eminim isteseler ucuz yollu bir tatil ayarlayabilirlerdi. Hadi İzmir Muğla hayal desek eve birbucuk saat mesafede Kocaeli denizine de gidebilirdik. Ama heralde sizin gibi düşündüler, öyle anisiz yaşadık çocukluğumuzu. Muhtemelen sizin cocugunuz da boyle hissedecek.
Sonra neyse ki büyüdüm..benim de hiç tatile ayıracak bütçem olmadı,ben de dar gelirliyim. Ama öğrenciyken palyacoluk yapar yüz boyardim,düğünlerde yer gösterirdim. Kazandığım parayla o dört yılda 20 şehir gezdim. Döndüm, işe başladım. Ama yine iyi kazanan bir insan değildim. Sırf ucuz tatil yapayım diye kendime çadır aldım:) bir 20 şehir de o günden bugüne gezdim (defalarca aynı gere gittiğim şehirleri saymıyorum). Sonra baktım vakit yok dünyayı görmeye, iş yerinden istifa edip yirmi gün Avrupa'ya gittim. Sonra part-time işlere girdim,kendimi gecindirecek kadar. Beni bedavaya yurtdışina gönderecek Proje buldum,gittim. Gitmisken civar ulkelere de girdim, döndüm işe girdim, para biriktirdim,izinlerde gezdim. Şimdi yine işsizim,şu an şehir dışındayım, 5 güne de uçağım var vizesiz birkaç ülkeye gideceğim:)
Bence bunun parayla vs ilgisi yok çünkü ben kesinlikle zengin değilim. Ama mesela telefonum xiomi note 7. Yaşıtlarım 12 bin liraya iPhone alırken ben 1,5 liraya xiomi aldım,öyle gezdim. Ya da yaşıtlarım midpointe giderken ben 'piknikte buluşalım,sandviç yaparım şarap aliriz' dedim, o paralari biriktirdim,döviz aldım gezdim.
Evlensem çeşit cesot misafir yemek takımları almam o parayla gezerim.
Çünkü ne gezsem ne görsem yanıma kâr.
Bence bakış açınızı degistirin. Çocuklarınız eksikliğini çekmez sanıyorsunuz ama ailecek yazlık yerde balkonda güle oynana yenen yemek, akşam sahil yuruyusleri, denize girip çıkıp kurt gibi acikip annein yaptığı domates ekmekleri yemek, ülkenin guzelliklerini görmek ... Bunlar cooooooooooook önemli seyler