Çoook uzun zaman oldu farkettim ki yazmamışım o yüzden şimdi kusura bakmayın uzun uzun yazıcam :) artık biraz karalama vakti. Hatırlarsınız bahar flzask ve ben geçen sene (yok ya bir önceki sene zaman ne çabuk geçiyor) aynı zamanlarda birer deneme yapmış ve elimiz boş dönmüştük, bende sonrasında çok yazıp çizmekten kaçtım ve 2-3 ay sonra donduriklerimi almak ve sonuç iyi olursa yazmak istedim, 2013 ocakta dokdurulmuş transferim oldu, kalp atışını duyup burdan müjdelemeyi planlıyordum. Derken bir sürpriz ve inanamadım ama hamileydim, kese görmeler derken sıra kalp atışına gelmişti ki doktorum (umutta ki) bebeğin gelişmediğin kalp atışı olmadığını hemen kürtaj olmam gerektiğini söyledi, bir anda yılıkdım haliyle çünkü kalp atışını dinlemek için koltuğa yattığımda telefonumu bile elime alıp video çekmeye hazırlamıştım eşime gösterebilmek için... çıkınca zırıl zırıl ağlayarak eşimi aradım, o da başka bir doktora daha gitmememi istedi ısrarla, bende onun gönlü olsun diye gittim, bu defa hem ekranda hareketini gördüm hemde sesini duydum miniğimin düzensizdiğ ama kalp atışı vardı, bu doktor aslında çok umut verici olmadığını ama kalbi atıyorkende kürtaj yapmanın onun vicdanına sığmadığını söyledi, hem bu durmda olupta normale dönen hastalarımda oldu dedi, ama bana yinede çok umutlanma dedi. Derken 15 gün boyunca 2 günde bir kontrole gittim ve bundan tam bir yıl önce miniğimin kalbi durdu ve 1o haftalıkken kürtaj olmak zorunda kaldım. bu durumda ne buralara yazasım vardı ne kimseyle konuşasım. Umutta ki doktorumun kalbinin atışı yok demesi ve hemen kürtaj olucaksın yarın gel gibi o sevimsiz tavrının üstüne haliyle o merkezede küstüm. kürtaj sonrası 3 ay ara vermem gerekiyordu bende bu süreyi yeniden tüp bebek raporu çıkartırken değerlendiririm dedim, tekrar zeynep kamil yolları ve rapor işlemleri derken oradaki doktorda rahimde ur olduğunu onun için hemen yatış işlemleri yapıp onun aldırmam gerektiğini ancak o ameliyattan sonra rapor işlemi yapabileceğimi söyledi, yine afalladım nerden çıkmıştı şimdi bu, yine eşimle konuştum yine garantici eşim başka doktora gitmem gerektiğini söyledi, yine gittim ama bu defada ur falan yoktu ortada, bunu şimdi zeynep kamilde nasıl ispatlıyacağım diye kara kara düşünürken bir gittim ki oradaki doktor dosyama o uru yazmayı unutmuş ve ben hiç bişey olmamış gibi rapor işlemlerime devam ettim ve raporumu aldım. benim kürtajdan sonra beklemem gereken süre 3 aydı fakat daha 2 ay dolmadan raporum elimdeydi, böyle olunca ilaçları yazdırmak için sürem sınırlı olduğundan hemen birkaç gün sonraya istanbul tüp bebek merkezinden apar topar randevu aldım ki ilaçlarımı yazdırıp alayım öbür ay tedaviye başlarız diye, tam sabah doktora gitmek için kalktım ki adet olmuşum, hay allah dedim şansa bak muayeneye engel olmaz inşallah diye sinir oldum, neysem doktora gittik ki o kadar yoğun olmasına rağmen diğer merkezdeki gibi yalap şap başından atmıyor, en az 45 dakika beraberdik, muayene falan derken, rahim kürtaj sonrası 2 ay olmasına rağmen gayet uygun istersen bu ay bile başlayabiliriz dedi ki ben hiç beklemiyordum, hemen ilaçlar yazıldı adetin 3.gününe başlamak üzere bulup buluşturduk falan derken cumartesi sadece ilaçlarımı yazdırırım diye gittiğim doktora 5 gün sonra yumurta takibi için tekrar gitmeye başlamıştım, merkez evime çok uzaktı (taksimde ben kartaldayım) yinede güle oynaya gittim, aylardan mayıs ve etraf cıvıl cıvıl benim içim kıpır kıpır. iğne ilaç yumurta toplama derken transfer zamanı gezi olayları patlak verdi, tam olayların ortasındayız, etrafta biber gazları patlıyor biz transfer için merkeze ulaşmaya çalışıyoruz, buna rağmen transferimiz oldu, 2 adet embriyocuğum rahime yollandı, sıra beklemeye gelmişti, 7. günümdeydim ki bende bir gariplik acayip bir şişlik, yakındaki bir hasatanenin aciline gittik doktora durumu anlattım, beni muayene bile etmeden, gazdır o git karanlık bi odada yat dedi (alternatif tıp sanırım :) ) gittim yattım, sabah oldu kalktım, yine şişim, sodalar içiyorum gazım gitsin diye bana mısın demiyor, derken o akşamı zor ettim ve gece sabaha karşı artık nefes alamıyordum, bu defa başka bir hastanenin acil servisine gittik bir dolu tahlil tetkik ultrason derken önce hamile olduğum sonra ohss olduğum ortaya çıktı, hastaneye yatmam gerektiğini söylediler fakat yer olmadığından beni zeynep kamile gönderdiler, bende doktorumu aradım, hemen merkeze gelmemi istedi, yine biber gazı sökülmüş kaldırımların yolları kapatması yüzünden arabayı bırakmak zorunda kaldığımız 1 km uzaklığı yürüyerek gitmek zorunda kalmak derken ulaşılan merkez, hemen yazış narkoz içerideki sıvının alınması, derken kendine geliş eve gitmek için yola çıkış ama tam çıkarken yine biber gazları yüzünden merkezin kapatılan kepenkleri yüzünden içeride hepimizin beklemeye mahkum olması, sonunda bir boşluk bularak arabaya ulaşma eve varış rahat geçen bir gece ve yine ertesi gün ağrıdan uyuynmayan şişlikten nefes alınmayan yenmeyen içilmeyen bir gecenin sabahında merkeze gidiş narkoz, sıvının alınması biraz yatış serumlar protein derken taburcu ama gezi olayları yüzünden kmlerce uzaktaki aracımıza ulaşmak için acı çeke çeke yürüdüğüm yollar derken bu böyle bir hafta devam etti ve en sonunda sabahı bekleyemediğim bir gece mecburen zeynep kamile gitmemle beni hemen yatırmalarının ardından hayatımda ilk defa 1 hafta boyunca hasyanede yatış bu arada bana yapılan düzenli tahlillerde betahcg düzenli artıyor ama çektiğim acılardan dolayı kesinlikle hamile olduğuma sevinemiyorum bile... bu kısmı çok uzattım ama inanın o 2 hafta bana 2 yıl gibi gelmişti ki zaten sonraki 2 ayda rahatsızlığım devam etti. sözün özü sevgili arkadaşlar, 3 aşılama 3 tüp bebek denemesi falan hikayeymiş o pis ohss yedi bitirdi beni... ama çektiğim tüm acıların mükafatı ben şu satırları yazarken içeride fıkırdamaya başladı uyanıyor...

artık listeye benide ekleyebilirsinizzz.... 20 günlük (14 şubat armağanı) cızır cızır ağlayan bir kızım var artık...


bu arada tüp bebek olmasına rağmen (tüp bebeklerin %90 ı sezeryanla doğurulurmuş) normal doğum olması için çok direndim öyleki bebişim 41 haftalık olduğunda hala doğmamıştı artık doktorum beni dinlemedi ve 42.haftaya girerken sezeryanla kuzumu kucağıma verdi.
Bu liste biliyorum ki herkes anne olana kadar kalacak... kalan diğer arkadaşlarıma en yakın zamanada nasip olsun inşallah, hem hamileyken hemde doğuma girene kadar dua ettim. 1.5 yıllık topiğimizin listesinda anne olmayan kalmasın inşallahh...