Toplumsal felaketlerden sonra normal hayata dönememek.

Ne kadar üzüldüm ben şimdi.
Yanınızda yörenizde ana baba kimse yok gerçi iyukide yoklarmis ama sizden haber alamadikca kafayı yemişlerdir.ne zaman cikarildiniz ne hissettiniz aileniz ne durumdaydi
4 saat kaldım ilk o an telefonum çektiği için ben haber verdim babama. Ertesi gün gelebildiler yanıma. Onlar Eskişehirdeydi. Otobüsün tvsinde bana benzeyen birinin kurtarıldığını görüp yol boyunca teselli olmuşlar.
Çok şey hissettim de inanın bunun tarifi yok. Allahım beterinden korusun hepimizi.
 
Ben de toparlanamıyorum.O insanların yüzleri gözümün önünden gitmiyor.Hepsinin kimbilir ne hayalleri vardı,kimisi nişanlı evlenecekti, her şeyleri yarım kaldı.Bu insanların aileleri hayatına nasıl devam edecek ben bile edemiyorum henüz

Hele deprem ardından devlet büyüklerinin yaptıkları yorumlar...Halkın çıkan küçük çocukları mucize olarak,ölen 114 kişiyi mukadderat olarak görmesi..O 114 kişinin mucizesi nerde o zaman hani?

Zihniyet:Gelen Allahtan giden Allahtan işte bitti,tedbir yok,vergiler nereye gitti soran yok,bu İzmirde sokakta kalan 3-4bin kişiye devletin bakacak gücü yok mu da halktan para isteniyor soran yok.

Çok fazla acı var bu ülkede.Artık yüreğim dayanmıyor.İnsan hayatının bu kadar ucuz olduğu başka bir yer yok,hep böyleydi ve böyle olacak korkarım.Hükümetler,belediyeler şu ülke tarihinde kaç kez değişti,hiçbir şey değişmedi.Tamam hadi kalkayım gideyim diyorsun buralardan,euro 10tl.Nereye gidiyorsun?
E burda yaşayayım olduğu kadar tamam her şey çok pahalandı,alım gücü düştü,ne market alışverişi yapılabiliyor ne kıyafet.Araba almak bir memur için bile hayal artık.Yetmiş yıl kredi çekersin avrupalının bir maaşıyla aldığı araba için,yarısından fazlası da vergi.Her şeye tamam diyorsun da o bina üstüne yıkılıyor ölüyorsun işte.
Öyle çaresiz umutsuz hissediyorum ki artık kendimi.Bu ülke benim psikolojimi bozdu
 
Köfte ve ayran istiyor bir bebek ama annesi ona bir daha köfte yapamayacak ve bu öyle ağır ki sabahtan beri buna ağlıyorum sadece buna kızlarıma bakıp içimden hep ağlamak geldi. Bu yaşananlar çok ağır. Annesiz kalan yavruların hesabını bu ağır yükün ağırlığını kim alacak kim verecek. Biz bir süre sonra normal hayatımıza devam edeceğiz ya onlar. Kızlarım doğduğundan beri bana bir şey olursa kızlarıma kim bakar dedim hep hep hep bu depremle bir kez daha dedim kş bana birşey olsa meleklerime ne olur? Ölüme ne kadar yakınız aslında ve ne kadar uzakmış gibi yaşıyoruz. Kırıyoruz kızıyoruz yoruluyor yoruyoruz gerek var mı acaba? İşte bakalım gidiyor insanlar hayatlar bir bir. Hiii birde işi magazine dökenler var. Acıya saygı duymadan acılı insanlara soru soyuyorlar ne yaşadınız? Ne hissettiniz? Sonra boy boy küçük bebeklerin yıllar sonra isterlerse bulabilecekleri fotoğraflar yayınlanıyor. Kimsenin hayatını düşünen yok. Ölen öldüğü ile kalıyor kalan acıları ile. Çok ağır ben aklıma o bebeğin annesini çağrışını nasıl unuturum bilmem.
Aynen ,dünyanın en güzel yerinden köfte gelsede,annesinin yaptığı gibi lezzetli gelmeyecek ,bu hakkı o minicik kızdan alanlar, hepsi cehennemede cayır cayır yansın.
 
Üzülmeniz doğal.

Ama bu acınızı olumlu işlere kanalize etmenizi öneririm. Politik olarak sesinizi çıkarabilir, toplumun bilinçlenmesi için çalışabilir, bireylere yardım edebilirsiniz. Bu acınızı hafifletir.

Yoksa her şeye üzülen ama hiç bir şey yapmayan bir insan olursunuz. Toplumumuzun çoğu gibi.

2011 de gizem bera yüksel vardı hatırlar mısınız. Ayağında ayakkabı yok, babası da işsiz diye tüm Türkiye ona bot yolladı. Sonra unutuldular. Ve aylar sonra şofbenden zehirlenip öldüler. Çünkü kimse ne babaya iş vermiş, ne de çocuklara yardım etmişti. Bir anda gönderilen 500 tane botun ne faydası var ki. Böyle bir toplum olmamalıyız.
 
Atlatamıyorum..
Düşündükçe beynimden gözlerime sancı akıyor.
Ben İstanbul'da böyle hissediyorsam orada neler yaşandığını düşünemiyorum..
O küçük çocukların yaşadığı, annesiz, ailesiz bir hayata devam edecek olmaları hemde böyle bir travmayla..
Olmuyor, geçmiyor, atlatamıyorum..
 
Back
X