Tuzlu Kahve

chatlak

özgür
Kayıtlı Üye
26 Ekim 2006
594
2
Kıza bir partide rastlamıştı. Partinin sonunda kızı kahve içmeye davet etti. Kız parti boyu dikkatini çekmeyen oğlanın davetine şaşırdı, ama tam bir kibarlık gösterisi yaparak kabul etti. Hemen köşedeki şirin kafeye oturdular. Delikanlı öyle heyecanlıydı ki, kalbinin çarpmasından konuşamıyordu.Onun bu hali kızın da huzurunu kaçırdı.’ Ben artık gideyim’ demeye hazırlanırken, delikanlı birden garsonu çağırdı.
‘ Bana biraz tuz getirir misiniz’ dedi.’ Kahveme koymak için..’
Yan masalardan bile şaşkın yüzler delikanlıya baktı.
Kahveye tuz!..
Delikanlı kıpkırmızı oldu utançtan, ama tuzu kahvesine döktü ve içmeye başladı. Kız merakla ‘ Garip Bir ağız tadınız var’ dedi...
Delikanlı anlattı:
‘ Çocukken deniz kenarında yaşardık. Hep deniz kenarında ve deniz kenarında oynardım. Denizin tuzlu suyunun tadı ağzımdan hiç eksilmedi. Bu tatla büyüdüm ben.. Bu tadı çok sevdim. Kahveme tuz koymam bundan. Ne zaman o tuzlu tadı dilimde hissetsem, çocukluğumu deniz kenarındaki evimizi ve mutlu ailemi hatırlıyorum. Annemle babam hala o deniz kenarında oturuyorlar. Onları ve evimi öyle özlüyorum ki..’
Bunları söylerken gözleri nemlenmişti delikanlının. Kız dinlediklerinden çok duygulanmıştı.
İçini bu kadar samimi döken, ailesini bu kadar özleyen bir adam , evi, aileyi seven biri olmalıydı. Evini düşünen, evini arayan, evini sakınan biri.. Ev duyusu olan biri..
Kız da konuşmaya başladı. Onun da evi uzaklardaydı. Çocukluğu gibi.. O da ailesini anlattı. Çok şirin bir sohbet olmuştu.. Tatlı ve sıcak..
Buluşmaya devam ettiler ve her güzel öyküde olduğu gibi, prenses prensle evlendi. Ve de sonuna kadar mutlu yaşadılar. Prenses ne zaman kahve yapsa prensine içine bir kaşık tuz koydu, hayat boyu.. Onun böyle sevdiğini biliyordu çünkü..
40 yıl sonra adam dünyaya veda etti. ‘ Ölümümden sonra aç’ diye bir mektup bırakmıştı sevgili karısına.. Şöyle diyordu satırlarında..
Sevgilim, bir tanem. Lütfen beni affet. Bütün hayatımızı bir yalan üzerine kurduğum için beni affet. Sana hayatımda bir tek kere yalan söyledim. Tuzlu kahvede.. İlk buluştuğumuz günü hatırlıyor musun? Öyle heyecanlı ve gergindim ki, şeker diyecekken ‘Tuz’ çıktı ağzımdan.. Sen ve herkes bana bakarken, değiştirmeye o kadar utandım ki, yalanla devam ettim. Bu yalanın bizim ilişkimizin temeli olacağı hiç aklıma gelmemişti. Sana gerçeği anlatmayı defalarca düşündüm. Ama her defasında korkudan vazgeçtim. Şimdi ölüyorum ve korkmam için bir sebep yok.. İşte gerçek.. Ben tuzlu kahve sevmem.O, garip ve rezil bir tat..Ama seni tanıdığım andan itibaren bu rezil kahveyi içtim. Hem de zerre pişmanlık duymadan. Seninle olmak hayatımın en büyük mutluluğu idi ve ben bu mutluluğu tuzlu kahve borçluydum.
Dünyaya bir daha gelsem, herşeyi yeniden yaşamak, seni yeniden tanımak ve bütün hayatımı yeniden seninle geçirmek isterdim, ikinci bir hayat boyu daha tuzlu kahve içmek zorunda kalsam da..’
Yaşlı kadının gözyaşları mektubu sırılsıklam ıslattı.
Lafı açıldığında birgün biri, kadına ‘Tuzlu kahve nasıl bir şey’ diye soracak oldu..
Gözleri nemlendi kadının..
‘Çok tatlı!.. dedi..
 
kıyamam yaaa.çok güzeldii .ellerine sağlık.kahve tuzluda olsa kırk yıl hatırı vardır:)
 
yaaaa çok hüzünlü.sende ne kadar duygusalsın .kopardın gene bizi.
 
Ceocum harika bir paylaşımdı teşekkürler .Burtaya katılıyorum tuzluda olsa 40 yıl hatırı var .
 
senağlama canım hikaye güzeldi ben :enbuyukkk:burda olduğunu bılmiyordum ya tuz kahve gibi güzelikler versin teşekkürler Şeniz
 
seneleeeerrrr önce okumuştum bunu ,ne adammış,ne sevgiymiş ve ne şanslı kadınmış.aahhhh nolurdu tüm kadınlar öyle sevilselerdi..senağlama
 
X