Bu durumun çok basit bi çözümü var aslında. İnsani bi ilişkide yalnız kalmış, yer edinememiş hisseden birinin kendi kendine sorup samimiyetle cevaplaması gereken tek bi soru var. Yazarken kulağa komik ve hafif şizofrenik gelebilir ama gerçekten işe yarar.

Siz sormamışsınız madem kendinize, ben size sorayım. Siz ister miydiniz kendinizle arkadaş olmak?
Sorunuzun cevabı evet isterdim ise sosyal çevrenizi, hayır istemezdim ise kendinizi değiştirin. Görün bakın her şey çok daha iyi olacak.
Tabi ben bu soruya hangi kriterlerle cevap verecegim, konuya o kadar yabancılaştım derseniz aklıma gelenleri yazayım ben aşagıya;
İnsanlar size ilk baktıklarında ne görürler mesela? Güler yüzlü biri misiniz? Sıcak mısınız? Özgüvenli misiniz? Herkes her an girişken ve samimi olmayabilir ama bi mahçup ve gergin vardır bi de mahçup ve neşeli? Siz hangisisiniz?
Eğlenceli, bilgili ya da kültürlü müsünüz sonra? İnsanlar keyif alır mı sizinle sohbet etmekten? Anlatacak şeyleri olan biri misiniz?
İlla atomu parçalamaktan söz etmenize gerek yok ama kiminin güclü bi mizahı vardır mesela, kimi zeki ve bilgilidir, kiminin kültürü ve estetik zevkleri gelişmiştir. Biri popüler kültüre o kadar hakimdir ki en hipster geçinen tipler bile gundemden amma uzak kalmısım neler oluyomus diye ilgiyle dinler. Kimi de pek anlatamaz ama cok iyi ve cok icten dinler, yargılamaz, o kadar güzel duygusal destek sunar ki herkes öyle bi kötü gün dostu ister yanında.
Kendinizi ne kadar seviyorsunuz sonra.. bu da önemlidir mesela. Kendini ezik, yalnız, çaresiz ve tereddütler icinde hisseden insanlar hemen hemen herkesi gerer. Pek istemeyiz bu haldeki insanların yanında olmak.
Gelip geçici durumları degil genel durumunuzu düsünün ama bu sorulara cevap verirken. Yani genel olarak mutlu olan ve mutlu eden bi insan mısınız, degil misiniz?
Bunları bi düsünün. Sonra da yukarıda dedigim gibi ya degisin ya da degistirin.