tam tarihleri hatırlamıyorum ama uzunca yıllar ikisi de yazın köylerindeki evlerinde durup kışın sırayla çocuklarında kaldılar. annannem beyin kanaması geçirdi, kısmi felç yaşadı bir dönem; halalarım biraz anlayışsızdır o halde iken küçücük evimize dedemi de gönderdiler sıra sizde diyerek (sırayı değiştirmek de bir çözüm olabilecekken) dedem o zamanlar demans tanılı değildi, evlenmek istiyordu 80li yaşlarında hatta annanneme de talip olmuştu, o halde kimi zaman ikisine birden baktık bir ay. sıra vardı ama annannem de dedem de gitmek istemezdi, annannem ağlayarak giderdi nolur beni onların eline gönderme diye ama çaresiz gönderirdi annem. o vefat etti, dedeme de çeşitli bahanelerle daha çok annem baktı. babam pek yardımcı olmazdı ne yazık ki, bu annemi çok yıprattı. bir de dedem yine demanstan önce de evde kahvaltı yapıp ‘karın beni zehirledi, evde dövüyor” diye babamın iş yerinde bangır bangır bağıran bir adam. sürekli bir tiyatro oynardı zavallı
annem de vicdan yapıp baktı, Allah ondan razı olsun. ama çok didişirdi dedemle, şimdi de pişmanlık yaşıyor. o zaman da derdik bakmasan daha çok hayra girerdin diye, şimdi de pişman tabi keşke hiç karşılık vermeseydim onun laflarına diyor.
zorlanacaksanız bakın diyemem. dediğim gibi benim kayınvalidem zaten şu zamana kadar bana bir kez külfet olmamıştır, aynı sitede yaşıyoruz çağırmadıkça gelmemiştir, karışmaz etmez öyle birisi. bende onun rahatlığı var