• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Yorumlarınıza talibim

  • Konu Sahibi Konu Sahibi zrlsnv
  • Başlangıç Tarihi Başlangıç Tarihi

zrlsnv

Üye
Kayıtlı Üye
25 Nisan 2024
32
4
6
26
Elbette, anlattıklarını duygularını bozmadan ve anlamını değiştirmeden yazım ve noktalama kurallarına uygun şekilde düzenledim. İşte metnin revize edilmiş hali:





Hanımlar merhaba,





Benim kafama takılan bir durum var, lütfen kırıcı olmayınız.





Eylül ayından beri peşimden koşan biri var. Sosyal medyada çocuk defalarca kez görüşmek istedi ama ben reddettim, çünkü başta anlaşamıyorduk. Çok sinirli ve “ağır abi” bir tip. Ben istemedikçe o çabalamaya devam etti. Sürekli iletişimi kesip sonra yeniden kurduk bir şekilde.





Sonrasında ben başka biriyle görüşmeye başladım ve tesadüfen bu çocuk onu tanıyormuş. Öğrenince çok bozuldu. “Benimle bir kahve bile içmedin, onunla içtin” diye söyledi. Zaten o çocuğu hiç sevmiyor.





Daha sonra o da sevgili yaptı. Sonra bir süre sonra diğer kişiyle iletişimimiz kesildi ve ben bir anda bu çocuğu çok düşünmeye başladım. “Acaba şans mı verseydim?” diye düşünmeye başladım.





Arkadaşımla arada konuşurlar, sever arkadaşımı. Arkadaşım ona “İyi bayramlar” yazmış, o da cevap vermiş: “5 gün sonra askere gidiyorum, eğlencem var.” Onu davet etmiş, “İsterse gelsin,” demiş ama bana kızgın olduğu için açıkça beni davet etmemiş. Sonra öğrendik ki kızla da ayrılmışlar.





Ben de davet edilmek istedim ama o davet etmedi. “Gelmese daha iyi,” demiş. Ama sonra içi rahat etmemiş, “Çok mu istiyor?” diye arkadaşım aracılığıyla sormuş. En sonunda beni aradı, “Gel istersen,” dedi. Ben de, “Sana şans vermediğim için pişmanım,” dedim. O da, “Kaç kere görüşmek istedim, izin vermedin,” dedi ve bana kızdı.





Neyse, ben gidemedim eğlenceye. O da eğitime gidecekti, 6 ay görüşemeyecektik. Bu beni kötü hissettirdi. Dedim ki, “Bu çocuğu 6 ay göremezsem ne olacak?” O da, “Yüz yüze bile görüşmediğim bir kızı niye 6 ay kendime yük edineyim?” dedi. Farklı bir şehirde yaşıyordu ve gideceği için bir sürü işi vardı. Ben de gidemezdim.





En son dayanamayıp kalktı, arabayla geldi. Ben de dedim ki, “Görüşeceğim, yoksa 6 ay göremeyeceğim.” Neyse, geldi ama ben biraz lavaboda beklettim. Yanımda onunla konuşan arkadaşım da vardı. Üçümüz birlikteydik yani. Sonra bana kızdı, “Dalga mı geçiyorsun? Beklettin beni,” dedi. Dediğim gibi, çok agresif bir çocuk.





Neyse, yemek yemeye bir yere götürdü bizi. Orada beni sinirlendirecek bir şey söyledi. Ben de kalktım, “Lavaboya gidiyorum,” dedim. O da kızdı, kalkıp gitmiş. Ben geri döndüğümde yoktu. Çok bozuldum, geri dönüyordum ki aradı arkadaşımı. “Beklesin, geliyorum, özür dileyeceğim,” demiş. Geldi, özür diledi.





Sonra yürüyerek bir yere gittik. Belime sarılarak yürüdü. Bu arada, “Annemi arayayım, seninle konuşsun,” falan dedi. Sahil boyunca eli belimde sevgili gibi yürüdük. Elimi tuttu, avucumun içini öptü. Ben içimden, “Tamam, sevgili olduk herhalde,” dedim. Her şey olumlu gidiyordu.





Ama ben sürekli arkadaşıma seslendim onunla yürürken, çünkü arkadaşım tek kalmış gibi hissetti. Buna kızdı: “Ben varım, onunla muhatap oluyorsun,” dedi. Neyse, bayağı takıldık. Sonra kalkalım dedik. Tam yürüdük, o otoparka gidecekti. Sarıldım, kulağıma dedi ki:


“Bu son görüşmemiz olsun.”


Ben de, “Sen terbiyesizsin,” dedim. Gidiyordum ki izin vermedi. Çekti beni, “Gel baş başa konuşalım arabada,” dedi. “İyi tamam,” dedim. Gittim.





Arabada, “Sen bana şunu yaptın, ben senin için o kadar yol geldim, sen beni lavaboda beklettin. Hiçbir kız bana böyle davranamazdı,” dedi. Sonra yakınlık kurdu, açıkçası öptü, dokundu. İçimden dedim ki: “Herhalde meseleyi çözdük.” “Diyorum ki, adını koymadan bu yaptığımız doğru mu?”


O da, “Bana hangi yaptığımız doğru ki?” dedi.





Sonra ben öne geçtim. Arabayla meydandan arkadaşımı aldık. Sonra başladı, durum değerlendirmesi yapıyor, olumsuz konuşuyor. Şok oldum. “Madem olumsuzsun, neden dokunup öptün?” dedim ama ona bir şey diyemedim. O kadar bozuldum ki, “Ben inmek istiyorum,” dedim.


“Allah’a emanet,” dedi, indim.





Biz arkadaşımla eve geldik. O, “Eve vardınız mı?” diye yazmış, “Nasıl olduğumu” sormuş. Ama sonra “İçimde ukte kalmıştı ama ondan bir cacık olmaz,” demiş. Hem benim hem arkadaşımın numarasını sildi.





Anlamadığım şu:





Madem hiçbir şey hissetmiyor, hiçbir şey istemiyor; neden defalarca kez yolumu çevirdi, bu kadar temas kurdu?
 
Elbette, anlattıklarını duygularını bozmadan ve anlamını değiştirmeden yazım ve noktalama kurallarına uygun şekilde düzenledim. İşte metnin revize edilmiş hali:





Hanımlar merhaba,





Benim kafama takılan bir durum var, lütfen kırıcı olmayınız.





Eylül ayından beri peşimden koşan biri var. Sosyal medyada çocuk defalarca kez görüşmek istedi ama ben reddettim, çünkü başta anlaşamıyorduk. Çok sinirli ve “ağır abi” bir tip. Ben istemedikçe o çabalamaya devam etti. Sürekli iletişimi kesip sonra yeniden kurduk bir şekilde.





Sonrasında ben başka biriyle görüşmeye başladım ve tesadüfen bu çocuk onu tanıyormuş. Öğrenince çok bozuldu. “Benimle bir kahve bile içmedin, onunla içtin” diye söyledi. Zaten o çocuğu hiç sevmiyor.





Daha sonra o da sevgili yaptı. Sonra bir süre sonra diğer kişiyle iletişimimiz kesildi ve ben bir anda bu çocuğu çok düşünmeye başladım. “Acaba şans mı verseydim?” diye düşünmeye başladım.





Arkadaşımla arada konuşurlar, sever arkadaşımı. Arkadaşım ona “İyi bayramlar” yazmış, o da cevap vermiş: “5 gün sonra askere gidiyorum, eğlencem var.” Onu davet etmiş, “İsterse gelsin,” demiş ama bana kızgın olduğu için açıkça beni davet etmemiş. Sonra öğrendik ki kızla da ayrılmışlar.





Ben de davet edilmek istedim ama o davet etmedi. “Gelmese daha iyi,” demiş. Ama sonra içi rahat etmemiş, “Çok mu istiyor?” diye arkadaşım aracılığıyla sormuş. En sonunda beni aradı, “Gel istersen,” dedi. Ben de, “Sana şans vermediğim için pişmanım,” dedim. O da, “Kaç kere görüşmek istedim, izin vermedin,” dedi ve bana kızdı.





Neyse, ben gidemedim eğlenceye. O da eğitime gidecekti, 6 ay görüşemeyecektik. Bu beni kötü hissettirdi. Dedim ki, “Bu çocuğu 6 ay göremezsem ne olacak?” O da, “Yüz yüze bile görüşmediğim bir kızı niye 6 ay kendime yük edineyim?” dedi. Farklı bir şehirde yaşıyordu ve gideceği için bir sürü işi vardı. Ben de gidemezdim.





En son dayanamayıp kalktı, arabayla geldi. Ben de dedim ki, “Görüşeceğim, yoksa 6 ay göremeyeceğim.” Neyse, geldi ama ben biraz lavaboda beklettim. Yanımda onunla konuşan arkadaşım da vardı. Üçümüz birlikteydik yani. Sonra bana kızdı, “Dalga mı geçiyorsun? Beklettin beni,” dedi. Dediğim gibi, çok agresif bir çocuk.





Neyse, yemek yemeye bir yere götürdü bizi. Orada beni sinirlendirecek bir şey söyledi. Ben de kalktım, “Lavaboya gidiyorum,” dedim. O da kızdı, kalkıp gitmiş. Ben geri döndüğümde yoktu. Çok bozuldum, geri dönüyordum ki aradı arkadaşımı. “Beklesin, geliyorum, özür dileyeceğim,” demiş. Geldi, özür diledi.





Sonra yürüyerek bir yere gittik. Belime sarılarak yürüdü. Bu arada, “Annemi arayayım, seninle konuşsun,” falan dedi. Sahil boyunca eli belimde sevgili gibi yürüdük. Elimi tuttu, avucumun içini öptü. Ben içimden, “Tamam, sevgili olduk herhalde,” dedim. Her şey olumlu gidiyordu.





Ama ben sürekli arkadaşıma seslendim onunla yürürken, çünkü arkadaşım tek kalmış gibi hissetti. Buna kızdı: “Ben varım, onunla muhatap oluyorsun,” dedi. Neyse, bayağı takıldık. Sonra kalkalım dedik. Tam yürüdük, o otoparka gidecekti. Sarıldım, kulağıma dedi ki:


“Bu son görüşmemiz olsun.”


Ben de, “Sen terbiyesizsin,” dedim. Gidiyordum ki izin vermedi. Çekti beni, “Gel baş başa konuşalım arabada,” dedi. “İyi tamam,” dedim. Gittim.





Arabada, “Sen bana şunu yaptın, ben senin için o kadar yol geldim, sen beni lavaboda beklettin. Hiçbir kız bana böyle davranamazdı,” dedi. Sonra yakınlık kurdu, açıkçası öptü, dokundu. İçimden dedim ki: “Herhalde meseleyi çözdük.” “Diyorum ki, adını koymadan bu yaptığımız doğru mu?”


O da, “Bana hangi yaptığımız doğru ki?” dedi.





Sonra ben öne geçtim. Arabayla meydandan arkadaşımı aldık. Sonra başladı, durum değerlendirmesi yapıyor, olumsuz konuşuyor. Şok oldum. “Madem olumsuzsun, neden dokunup öptün?” dedim ama ona bir şey diyemedim. O kadar bozuldum ki, “Ben inmek istiyorum,” dedim.


“Allah’a emanet,” dedi, indim.





Biz arkadaşımla eve geldik. O, “Eve vardınız mı?” diye yazmış, “Nasıl olduğumu” sormuş. Ama sonra “İçimde ukte kalmıştı ama ondan bir cacık olmaz,” demiş. Hem benim hem arkadaşımın numarasını sildi.





Anlamadığım şu:





Madem hiçbir şey hissetmiyor, hiçbir şey istemiyor; neden defalarca kez yolumu çevirdi, bu kadar temas kurdu?
Kimin eli kimin cebinde belli değil. İkiniz de boşta kalınca deneme kararı almışsınız kısacası. Olmaz bundan. İkiniz de tuhafsınız.
 
Daha sonra o da sevgili yaptı. Sonra bir süre sonra diğer kişiyle iletişimimiz kesildi ve ben bir anda bu çocuğu çok düşünmeye başladım. “Acaba şans mı verseydim?” diye düşünmeye başladım.

O çocuk da sevgili yaptı yazmışsınız. Anlamadım şimdi boşta kalınca sevgilisi olduğunu bile bile bu çocuğa mı sırnaştınız?
 
O çocuk da sevgili yaptı yazmışsınız. Anlamadım şimdi boşta kalınca sevgilisi olduğunu bile bile bu çocuğa mı sırnaştınız?
Ayrılmışlardı biz konuştuğumuzda öyle olmasa tekrar konuşmazdım tabiki ilk bunu sordum zaten
 
“Bana hangi yaptığımız doğru ki?” dedi.
Okuyunca yaşınız biraz küçük sandım. 26 yaş küçük bir yaş değil, yaşıtız.
Adam baştan sona falso. Sizin de sevdiğinizden değil aslında ilgiye ihtiyacınız varmış ve daha önce size ilgi verdiği için yine verir sanmışsınız.
Herkesin kişisel sınır çerçevesi farklı. Ama bence sevgisinden emin olmadığınız bir erkeğe kendinize dokundurtmayın.
Adamın niyeti iyi değilmiş. Arkadaşınızla buluşmanız ya da bazı kaprisleriniz yersiz biraz ama böyle leş bir adamın sizden uzaklaşmasını sağlamış.
Bu adamla hiçbir şekilde iletişim kurmayın. Engelleyin size ulaşamasın hiçbir şekilde.
 
Aynen dediği gibi, ulaşamayınca içinde ukte kalmış. Deneme şansı olunca da düşündüğü gibi olmadığını/olmayacağını görmüş. O kadar yol gelmişken de iki ellemiş, dönmüş.
Peki bunun sebebi karşı tarafı beğenmemrsinden kaynaklı olabilir mi yoksa davranışlarımla ilgili mi yoksa arksdaş mı şerefsiz
 
Peki bunun sebebi karşı tarafı beğenmemrsinden kaynaklı olabilir mi yoksa davranışlarımla ilgili mi yoksa arksdaş mı şerefsiz
Sizi sosyal medyada görmüş, fiziken beğenmiş. Yan yana gelince bir şeyleri beğenmemiş. Belki tavırlarınızı, davranışlarınızı, belki konuşmanızı, muhabbetinizi vs.
Askere gitmeden aradan çıkarmış olmuş.
 
Ayrılmışlardı biz konuştuğumuzda öyle olmasa tekrar konuşmazdım tabiki ilk bunu sordum zaten
Başka anlamadığım bir şey: sosyal medyadan tanışmışsınız ve birbirinizi daha önce hiç görmemişsiniz gibi anlatmışsınız. Hiç yüz yüze görüşmediğiniz birinin asker eğlencesine mi gitmeyi düşündünüz? First date için asker eğlencesi sizce ilginç bir tercih değil mi? Tüm bu anlattığınız, ellemeler, kavgalar, öpüşler, sinirlenmeler ilk görüşmenizde mi yaşandı yani?
 
Elbette, anlattıklarını duygularını bozmadan ve anlamını değiştirmeden yazım ve noktalama kurallarına uygun şekilde düzenledim. İşte metnin revize edilmiş hali:





Hanımlar merhaba,





Benim kafama takılan bir durum var, lütfen kırıcı olmayınız.





Eylül ayından beri peşimden koşan biri var. Sosyal medyada çocuk defalarca kez görüşmek istedi ama ben reddettim, çünkü başta anlaşamıyorduk. Çok sinirli ve “ağır abi” bir tip. Ben istemedikçe o çabalamaya devam etti. Sürekli iletişimi kesip sonra yeniden kurduk bir şekilde.





Sonrasında ben başka biriyle görüşmeye başladım ve tesadüfen bu çocuk onu tanıyormuş. Öğrenince çok bozuldu. “Benimle bir kahve bile içmedin, onunla içtin” diye söyledi. Zaten o çocuğu hiç sevmiyor.





Daha sonra o da sevgili yaptı. Sonra bir süre sonra diğer kişiyle iletişimimiz kesildi ve ben bir anda bu çocuğu çok düşünmeye başladım. “Acaba şans mı verseydim?” diye düşünmeye başladım.





Arkadaşımla arada konuşurlar, sever arkadaşımı. Arkadaşım ona “İyi bayramlar” yazmış, o da cevap vermiş: “5 gün sonra askere gidiyorum, eğlencem var.” Onu davet etmiş, “İsterse gelsin,” demiş ama bana kızgın olduğu için açıkça beni davet etmemiş. Sonra öğrendik ki kızla da ayrılmışlar.





Ben de davet edilmek istedim ama o davet etmedi. “Gelmese daha iyi,” demiş. Ama sonra içi rahat etmemiş, “Çok mu istiyor?” diye arkadaşım aracılığıyla sormuş. En sonunda beni aradı, “Gel istersen,” dedi. Ben de, “Sana şans vermediğim için pişmanım,” dedim. O da, “Kaç kere görüşmek istedim, izin vermedin,” dedi ve bana kızdı.





Neyse, ben gidemedim eğlenceye. O da eğitime gidecekti, 6 ay görüşemeyecektik. Bu beni kötü hissettirdi. Dedim ki, “Bu çocuğu 6 ay göremezsem ne olacak?” O da, “Yüz yüze bile görüşmediğim bir kızı niye 6 ay kendime yük edineyim?” dedi. Farklı bir şehirde yaşıyordu ve gideceği için bir sürü işi vardı. Ben de gidemezdim.





En son dayanamayıp kalktı, arabayla geldi. Ben de dedim ki, “Görüşeceğim, yoksa 6 ay göremeyeceğim.” Neyse, geldi ama ben biraz lavaboda beklettim. Yanımda onunla konuşan arkadaşım da vardı. Üçümüz birlikteydik yani. Sonra bana kızdı, “Dalga mı geçiyorsun? Beklettin beni,” dedi. Dediğim gibi, çok agresif bir çocuk.





Neyse, yemek yemeye bir yere götürdü bizi. Orada beni sinirlendirecek bir şey söyledi. Ben de kalktım, “Lavaboya gidiyorum,” dedim. O da kızdı, kalkıp gitmiş. Ben geri döndüğümde yoktu. Çok bozuldum, geri dönüyordum ki aradı arkadaşımı. “Beklesin, geliyorum, özür dileyeceğim,” demiş. Geldi, özür diledi.





Sonra yürüyerek bir yere gittik. Belime sarılarak yürüdü. Bu arada, “Annemi arayayım, seninle konuşsun,” falan dedi. Sahil boyunca eli belimde sevgili gibi yürüdük. Elimi tuttu, avucumun içini öptü. Ben içimden, “Tamam, sevgili olduk herhalde,” dedim. Her şey olumlu gidiyordu.





Ama ben sürekli arkadaşıma seslendim onunla yürürken, çünkü arkadaşım tek kalmış gibi hissetti. Buna kızdı: “Ben varım, onunla muhatap oluyorsun,” dedi. Neyse, bayağı takıldık. Sonra kalkalım dedik. Tam yürüdük, o otoparka gidecekti. Sarıldım, kulağıma dedi ki:


“Bu son görüşmemiz olsun.”


Ben de, “Sen terbiyesizsin,” dedim. Gidiyordum ki izin vermedi. Çekti beni, “Gel baş başa konuşalım arabada,” dedi. “İyi tamam,” dedim. Gittim.





Arabada, “Sen bana şunu yaptın, ben senin için o kadar yol geldim, sen beni lavaboda beklettin. Hiçbir kız bana böyle davranamazdı,” dedi. Sonra yakınlık kurdu, açıkçası öptü, dokundu. İçimden dedim ki: “Herhalde meseleyi çözdük.” “Diyorum ki, adını koymadan bu yaptığımız doğru mu?”


O da, “Bana hangi yaptığımız doğru ki?” dedi.





Sonra ben öne geçtim. Arabayla meydandan arkadaşımı aldık. Sonra başladı, durum değerlendirmesi yapıyor, olumsuz konuşuyor. Şok oldum. “Madem olumsuzsun, neden dokunup öptün?” dedim ama ona bir şey diyemedim. O kadar bozuldum ki, “Ben inmek istiyorum,” dedim.


“Allah’a emanet,” dedi, indim.





Biz arkadaşımla eve geldik. O, “Eve vardınız mı?” diye yazmış, “Nasıl olduğumu” sormuş. Ama sonra “İçimde ukte kalmıştı ama ondan bir cacık olmaz,” demiş. Hem benim hem arkadaşımın numarasını sildi.





Anlamadığım şu:





Madem hiçbir şey hissetmiyor, hiçbir şey istemiyor; neden defalarca kez yolumu çevirdi, bu kadar temas kurdu?
Afedersiniz ama "mal mısınız? "
 
Elbette, anlattıklarını duygularını bozmadan ve anlamını değiştirmeden yazım ve noktalama kurallarına uygun şekilde düzenledim. İşte metnin revize edilmiş hali:





Hanımlar merhaba,





Benim kafama takılan bir durum var, lütfen kırıcı olmayınız.





Eylül ayından beri peşimden koşan biri var. Sosyal medyada çocuk defalarca kez görüşmek istedi ama ben reddettim, çünkü başta anlaşamıyorduk. Çok sinirli ve “ağır abi” bir tip. Ben istemedikçe o çabalamaya devam etti. Sürekli iletişimi kesip sonra yeniden kurduk bir şekilde.





Sonrasında ben başka biriyle görüşmeye başladım ve tesadüfen bu çocuk onu tanıyormuş. Öğrenince çok bozuldu. “Benimle bir kahve bile içmedin, onunla içtin” diye söyledi. Zaten o çocuğu hiç sevmiyor.





Daha sonra o da sevgili yaptı. Sonra bir süre sonra diğer kişiyle iletişimimiz kesildi ve ben bir anda bu çocuğu çok düşünmeye başladım. “Acaba şans mı verseydim?” diye düşünmeye başladım.





Arkadaşımla arada konuşurlar, sever arkadaşımı. Arkadaşım ona “İyi bayramlar” yazmış, o da cevap vermiş: “5 gün sonra askere gidiyorum, eğlencem var.” Onu davet etmiş, “İsterse gelsin,” demiş ama bana kızgın olduğu için açıkça beni davet etmemiş. Sonra öğrendik ki kızla da ayrılmışlar.





Ben de davet edilmek istedim ama o davet etmedi. “Gelmese daha iyi,” demiş. Ama sonra içi rahat etmemiş, “Çok mu istiyor?” diye arkadaşım aracılığıyla sormuş. En sonunda beni aradı, “Gel istersen,” dedi. Ben de, “Sana şans vermediğim için pişmanım,” dedim. O da, “Kaç kere görüşmek istedim, izin vermedin,” dedi ve bana kızdı.





Neyse, ben gidemedim eğlenceye. O da eğitime gidecekti, 6 ay görüşemeyecektik. Bu beni kötü hissettirdi. Dedim ki, “Bu çocuğu 6 ay göremezsem ne olacak?” O da, “Yüz yüze bile görüşmediğim bir kızı niye 6 ay kendime yük edineyim?” dedi. Farklı bir şehirde yaşıyordu ve gideceği için bir sürü işi vardı. Ben de gidemezdim.





En son dayanamayıp kalktı, arabayla geldi. Ben de dedim ki, “Görüşeceğim, yoksa 6 ay göremeyeceğim.” Neyse, geldi ama ben biraz lavaboda beklettim. Yanımda onunla konuşan arkadaşım da vardı. Üçümüz birlikteydik yani. Sonra bana kızdı, “Dalga mı geçiyorsun? Beklettin beni,” dedi. Dediğim gibi, çok agresif bir çocuk.





Neyse, yemek yemeye bir yere götürdü bizi. Orada beni sinirlendirecek bir şey söyledi. Ben de kalktım, “Lavaboya gidiyorum,” dedim. O da kızdı, kalkıp gitmiş. Ben geri döndüğümde yoktu. Çok bozuldum, geri dönüyordum ki aradı arkadaşımı. “Beklesin, geliyorum, özür dileyeceğim,” demiş. Geldi, özür diledi.





Sonra yürüyerek bir yere gittik. Belime sarılarak yürüdü. Bu arada, “Annemi arayayım, seninle konuşsun,” falan dedi. Sahil boyunca eli belimde sevgili gibi yürüdük. Elimi tuttu, avucumun içini öptü. Ben içimden, “Tamam, sevgili olduk herhalde,” dedim. Her şey olumlu gidiyordu.





Ama ben sürekli arkadaşıma seslendim onunla yürürken, çünkü arkadaşım tek kalmış gibi hissetti. Buna kızdı: “Ben varım, onunla muhatap oluyorsun,” dedi. Neyse, bayağı takıldık. Sonra kalkalım dedik. Tam yürüdük, o otoparka gidecekti. Sarıldım, kulağıma dedi ki:


“Bu son görüşmemiz olsun.”


Ben de, “Sen terbiyesizsin,” dedim. Gidiyordum ki izin vermedi. Çekti beni, “Gel baş başa konuşalım arabada,” dedi. “İyi tamam,” dedim. Gittim.





Arabada, “Sen bana şunu yaptın, ben senin için o kadar yol geldim, sen beni lavaboda beklettin. Hiçbir kız bana böyle davranamazdı,” dedi. Sonra yakınlık kurdu, açıkçası öptü, dokundu. İçimden dedim ki: “Herhalde meseleyi çözdük.” “Diyorum ki, adını koymadan bu yaptığımız doğru mu?”


O da, “Bana hangi yaptığımız doğru ki?” dedi.





Sonra ben öne geçtim. Arabayla meydandan arkadaşımı aldık. Sonra başladı, durum değerlendirmesi yapıyor, olumsuz konuşuyor. Şok oldum. “Madem olumsuzsun, neden dokunup öptün?” dedim ama ona bir şey diyemedim. O kadar bozuldum ki, “Ben inmek istiyorum,” dedim.


“Allah’a emanet,” dedi, indim.





Biz arkadaşımla eve geldik. O, “Eve vardınız mı?” diye yazmış, “Nasıl olduğumu” sormuş. Ama sonra “İçimde ukte kalmıştı ama ondan bir cacık olmaz,” demiş. Hem benim hem arkadaşımın numarasını sildi.





Anlamadığım şu:





Madem hiçbir şey hissetmiyor, hiçbir şey istemiyor; neden defalarca kez yolumu çevirdi, bu kadar temas kurdu?
Kız, lisede oluyordu bu muhabbetler :)
 
lise birde buna benzer bir sey yasadım hdkd

kendinize gelin ya hu!! çocuk abdinin teki
 
Ben de davet edilmek istedim ama o davet etmedi. “Gelmese daha iyi,” demiş. Ama sonra içi rahat etmemiş, “Çok mu istiyor?” diye arkadaşım aracılığıyla sormuş. En sonunda beni aradı, “Gel istersen,” dedi
Daha önce konuşmak görüşmek için o ısrar etmiş. Sen reddetmişsin ama bir anda gözünde kıymete binmiş. Askere gidecek , davet etmesini bekliyorsun. Senin hakkında ortak arkadaşa "gelmese daha iyi, çok mu istiyor" demesine rağmen konuşmuşsun. Bu nasıl bir gurursuzluktur. Hoşuna gitmeyen bir şey söylemiş sen de tuvalete gitmişsin ne demişti orda? Oturduğunuz mekanı terk ediyor, sonra geri geliyor özür diliyor falan. Dengesiz birisi
Sonra yürüyerek bir yere gittik. Belime sarılarak yürüdü. Bu arada, “Annemi arayayım, seninle konuşsun,” falan dedi. Sahil boyunca eli belimde sevgili gibi yürüdük. Elimi tuttu, avucumun içini öptü. Ben içimden, “Tamam, sevgili olduk herhalde,” dedim. Her şey olumlu gidiyordu.
Bir de annemi arayayım seninle konuşsun diyor ne alaka? Seni annesiyle mi tanıştıracak amaç ne? Kıro kıro hareketler.
Tam yürüdük, o otoparka gidecekti. Sarıldım, kulağıma dedi ki:

“Bu son görüşmemiz olsun.”

Ben de, “Sen terbiyesizsin,” dedim. Gidiyordum ki izin vermedi. Çekti beni, “Gel baş başa konuşalım arabada,” dedi. “
Senden intikamını almış gibi görünüyor. Onu defalarca reddettiğin ve tuvalette beklettiğin için aklınca ceza kesmiş. Seninle yürüyüp belinden tutup elini öpüp göz boyamaya çalışmış. Tuhaf olan da ondan beklenti içerisine girip " tamam şimdi sevgili olduk " demen.
 
Back
X