Yurtdışının artık hayal olması. Çok üzgünüm.

Araplardan kaçış yok valla Antalya lüks otelinde de var, Bodrum beachinde de var... Araplar parayı koyup sefayı sürerken bizimkiler anca uzaktan bakıp yumruklarını yalıyorlar
ben datça-köyceğiz-dalaman-fethiye yaptım bir hafta, yarın bitiyor

bodrumdaki kadar çok arap yok bu güzergahta.
 
düşündüm de ben hemen hemen her yerde aynı yaşıyormuşum

kampüsümüz yemyeşil kortu sahası yürüme parkurları var, vakti olana yapmak isteyene her türlü spor imkanı var.

kahvemi evde demliyorum gerekirse yanıma alıyorum
suyumu yanıma alıyorum - aslında bunu plastik ambalaj atığı oluşturmamak için de yapıyorum.
çantama meyve ya da kuruyemiş koyuyorum dışarıda işim çoksa
(abur cubur yemem) dışarıda yemek yiyeceksem kebabı gömerim daha iyi.

fakat ben olsam gezmek için imkan oluşturmak istiyorsam ve "neyse emekli olunca gezerim" de demiyor daha gençken gitmek istiyorsam o zaman biraz daha sıkardım. kılık kıyafetten, yakıttan, artık ne harcıyorsam.
 
Gayet de dert gibi dert. Yıllarca çalışıp ne düzgün mal mülk edinebiliyor ne gezip tozabiliyor insanlar. Başka yerler görmek insanlar tanımak kesinlikle ufuk açıcı deneyimler. Zaten bizim vatandaşların cahil kalma sebeplerinden biri de bu işte, gezememesi, imkanı olmaması. Kendi mahallesinde kendi köylüleriyle izole hayatlara mahkum olmuş yüzbinlercesi... Vizyon geliştirecek kadar değişik şey görememekten kısır bir kültür oluşuyor.
 
Paris overrated bi sehir falan degil yahu. Kuş kadar parayla nereye gitsen bisey anlamazsın ki zaten. Hakikaten de dunyanin en güzel şehirlerinden biri. Özellikle yeme içmeye düşkünseniz. Paristekilerden daha iyi restoranlar nerde var alaskina. Yazin degil de kışın gitmek lazim parise. Gercek guzelligini görmek icin kışı daha poetic bence. Daha hesaplı olarak baharda Milano ve yazın Barcelona öncelikli hedef olabilir tabi.
 

Katılıyorum. Barselona, Roma ve Paris fiyatları Eylül ayında aynı. Üçünden Paris’i seçtim çünkü Paris, yani Eyfel’e demir kule dersen baştan biter zaten bu gezi işleri.
 
Başka bir ülke görmek kadar insanın ufkunu açan bir şey yok bence.
Tanıdığım en hırt çiftlerden biri geçen Dubai’ye gitti, resmen fikirleri hayata bakış açıları bir tık farklı bir şekilde döndüler. Onlara da söyledim bunu. Daha çok gezdikçe daha büyük düşünecekler.

Bence çok düşünmeyin üstüne ve çıkın. Zaten para şu an pul, mülkte edinemiyoruz, gezin gitsin. Biz de yaz sonuna doğru İspanya planlıyoruz, zengin de değiliz, tüm şartları zorlayıp çıkacağız.
 
Kesinlikle o kadar haklısınız ki. Amerika, Avrupa, Güney Afrika, Fas vb dahil pek çok gelişmiş, gelişmemiş, ülke gezdim. Hiçbirinde kendimi Paristeki kadar güvensiz hissetmedim. Her anlamda abartılmış, pis, güvensiz, tehlikeli. Tehlikeli olmayan 1-2 yeri de aşırı pahalı. Lübnanlı, cezayirli, faslılar resmen gözleriyle yiyor insanı. 40bin tl euroya cevirince cok bir şey etmiyor ama emin olduğum bir şey varsa o da paris için asla değmeyeceğidir.



 
Alakasız damdan düşüyorum ama vay vee 14 senelik üyesiniz ama ilk mesajınız, zamanda yolculuk gibi hissettiniz mi :))
 
Ata Demirer’in ayağını soktuğu dereyi bulmak > dünyayı gezmek. Ben bunu nasıl düşünemedim Ha bir de de 40.000 birikim değil tatil tahmini rakamıydı ama canınız sağolsun. Size iyi valizlenmeler

Aslında hem çok haklısınız hem de çok haksizsiniz. Yani parise gidememek konusunda çok haklısınız. 2012 2013 yılına kadar öğrenci kazancimla (ders verme, burs vs) gitmediğim Avrupa şehri kalmamıştı. Paris bence de görülmesi gereken bir şehir ve Avrupanin bizim için artik lüks olması çok utanç verici. Eskiden orta sınıf için çalışan insanlar için lüks değildi ve cidden benim de içimi yakıyor. Ama moralinizi bozmakta haksizsiniz. Ben antepte yaşıyorum. Hatay arkeoloji müzesi zeugma antik kenti midyat gobeklitepe filan cidden büyüleyici yerler. Yani ata Demirerin ayağını soktuğu dere olmaz da 15 bin yıl önce insanların yaptığı tapınak olur. Yani sakın ama sakın yanlış anlamayın. İstekleriniz çok ama çok haklı. Ay o zaman yurt içi seyahat edin demek de ayıp ama ne bileyim başka bir öneri de verilemiyor ki bu durumda.
 
Araplardan kaçış yok valla Antalya lüks otelinde de var, Bodrum beachinde de var... Araplar parayı koyup sefayı sürerken bizimkiler anca uzaktan bakıp yumruklarını yalıyorlar
Yine bizimkiler kalkıp derde bak, tatile gidememek de dertmiymiş yazınca ben sinir oluyorum insanların kendilerine reva gördüğü hayata. Elin bilmem nerelisi bizim ülkemizde sefa sürüp, güzelliklerin tadını doyasıya yaşarken bizim iki birim ucuza temel gıda maddesi alabilmek için beş market gezmek zorunda olmamız cidden kanıma dokunuyor.
Bi de ben avrupada yaşıyorum binlerce km öte uzaktayken bile kanıma dokunurken insanlar ne kadar çabuk alışmış bir standartın altının altında yaşamaya, hayret.
 

Valla İstanbul yemek turu izleyeyim diyorum bazen, çekenler hep yabancı turistler. Turistler gezerek şap şup her şeyden yiyor, bizimkiler anca cefa çekiyor Antalya da aynısı, her yıl otele gidiyorum turistler yiyip içip denize giriyor bizim garibanlar anca bahşiş toplama derdinde
 
Cefa çekmeyi de normalleştirmişiz artık, çekmezlerse bi gariplerine gidiyor ve kendilerine layık görmüyorlar belli bir standartta yaşamayı öyle değişik bi toplum olmuşuz artık.
 
M meredithgrey hayaliniz paris ise gidin gezin, görün derim hiç burdaki öyle kötü böyle bilmem ne yorumlarına takılmayın, kendiniz deneyimleyin belki tam da hayallerinizdeki gibi gelicek size. Daha ucuza getirebilmek için önerileri yazmışlar arkadaşlar sezon dışı gitmek gibi onları göz önüne alın dicem ama eylül ekime kadar euronun ne kadar olcağını da hesaba katın.
 
Az önce 3 kişi yemek yedik 680 TL hesap ödedim geçen ay aynı yemeği aynı yerde 400 e yedik. Hiç lux filan demeyin düz kebap salata ayran tatlı menüsü... Bir öğün yemek kişi başı 13 Euro, bedava sayılır aslında ama benim maaşımın 8 de biri...sadece bir öğün yemek.. yurtdışını filan bırakın evde oturup karın doyurmak bile lux olacak bu gidişle...
 
Olay tamamen duygusal Miss(€ $ £)
Turistler için ülkemiz cennet, zaten cennet ama tatil yapmak için de çok uygun. Bu seneye kadar biz genelde emekli İngilizleri görüyorduk, şimdilerde Afrikalılar da görmeye başladık, bir de ya Ukraynalılar veya Ruslar bilmiyorum vallahi iki ülkenin de dili aynı anlayamıyorum, dolup taştılar.

Ya misal kasap alışverişine gidiyorsunuz, eh bizimkilerin imkanlar belli alabileceği şeyler belli, artık imkansızlıktan kırmızı etten çekilen kıyma yerine tavuk kıyması alıyor insanlar, yabancılar bir geliyor resmen kasabı kapatıyorlar, esnaf da neredeyse takım elbise giyip yolcu edecek hale geliyor yabancı müşterisini.
 
İşin acısı da alayım evde yapayım desen daha pahalıya mal oluyor şaka gibi. Mc Donalds’da bile menüler 60 TL ya düşün öğrenci yemeğidir orada buluşulur yemek yenir. Kim, hangi öğrenci 60 TL verebilir ki bir öğüne. Vala mideme ağrılar giriyor.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…