valla bizimkiler gençliklerinden böyleydiler. bence kesinlikle birbiriyle evlenmemesi gereken 2 insanken evlenmekle hata etmişler. hiç bir çocuk anne babası ayrılsın istemez, biz kardeşimle birlikte anne babamıza "ne olur boşanın" diye yalvarırdık. çünkü evimizde huzursuzluk gerginlik ve küslük hiç eksik olmazdı. o yüzden de evde olmayı hiç sevmezdik. ama el gün ne der korkusundan mı, yeni bir hayat kurmak zor geldiğinden mi bilmiyorum ayrılmadılar da. yıllar geçti kavgaları da iyice saçma sapan olmaya başladı. ancak 7 yaşındaki çocukların mevzu edeceği türden kavgalar edip edip küsüyorlar. televizyonda o onun dizisini seyrettirmiyormuş da(evde 3 televizyon var salondakini paylaşamıyorlar), annem sofraya gelmeden babam bütün salatayı yemiş de, annem de babamın sevdiği yemeği yapmamış da, babam kendine ayakkabı almış anneme de sen de bir şey alacakmıydın diye sormamış da.... bir de bunlar dünyanın en önemli mevzularıymış gibi bana anlatıp anlatıp "söyle şimdi ben haklı değilmiyim?" diye bana soruyorlar:))) dinlerken şişiyorum inan...
Çok tatlılar okurken çok güldüm. onlar birbirini çok sevdiğinden en ufak şey batıyor olabilir. ben bile eşim son çikolatayı istermisin diye sormadan ağzına atsa bende küsüyorum :)) salata olayı meselesi gibi :) bize bişey olmazda dediğin gibi çocuklar daha kötü etkileniyor tabii. ama boşanmaları inan sizi daha kötü etkileyebilirdi. ayrılmış insanların cocuklarını görüyorumda çok daha mutsuzlar. sisinkiler iyi ayrılmamış, böyle böyle yarı küs, yarı arkadaşlık ede ede götürürler. yalnızlıkları daha kötü olurdu.