kızlar kusura bakmayın, dün ağrıdan ve yorgunluktan yazamadım. akşam 6 da eve geldik ve gelirgelmez ilaçlarımı içip, uyumuşum. bugün de ağrılardan dolayı yazamadım. aslında sabah yazdım ama silindi yazdıklarım.
dün sabah korkunç bi ağrıyla uyandım. sabah idrarınızı yapmadan gelin demişlerdi ama karnımdaki sıvıdan dolayı mesanede dolu olunca sanırım birbirlerini sıkıştırıyorlar. ve çok fazla ağrı çekiyorum. üç gündür yani toplama gününden beri böyleyim. duygucum seninle konuşurken ağrım olmamasının sebebi henüz yeni idrar tahlili vermiş olmamdı. yani mesaneyi yeni boşaltmıştım ve rahattım. o yüzden rahat konuşabildik:)
sabah ağrıyla uyanınca idrarımı boşalttım ve arabada gelirken 3 litre su içtim. mesane dolunca yine sıvı dolu karnımı sıkıştırdı ve sancılar çekmeye başladım. sabah 7.30 da hastanedeydik ve doktorlar henüz gelmemişti. 8 gibi geldiler ve belgin hn ı bulup durumumu anlattım. sizi fazla yumurtanız toplanmıştı. aslında normal ama sıvı toplanması olabilir. hemen kan ve idrar tahlili yapıp, ultrasona alalım dedi. sekretere gelip, biyokimya, tam kan sayımı ve idrar tahlili istedi. kan ve idrar verdim ve ultrasona geçtim. ultrasonumu osman bey yaptı hemşire ohss hastamız var onu önce alabilir miyiz diye sordu dr a doktor da tabii fazla yumurtası toplanan bi hastamız var demişlerdi o mu yoksa falan dedi neyse ultrasona girdim. yumurtalıklar şişmiş. normal over boyutları 25*32 ve 25*30 olmasına rağmen dün yapılan ölçümlerde sol over 45*70 sağ over 62*70 çıktı. karın içerisinde ve yumurtalıklarda sıvı izlendi. yukarıya baktı ve barsaklarda sıvı izlenemedi. hafif ohss geçiriyorsunuz. kan ve idrar sonuçlarınız çıksın. birlikte değerlendirelim dedi.
sonuçların çıkmasını sekreterler, hemşireler, doktorlar hatta hasta bakıcılar bile heyecanla bekledi sürekli sorup duruyorlar. zk tüp bebekte ilk kez bir hasta ohss geçiriyormuş. zaten daha önce tayfun bey söylemişti ben ohss den korktuğumu söylediğimde şimdiye kadar hiçbir hastamız ohss olmadı demişti. sonuçlar çıktı ve doktor odasına götürdüm embriyolog bahar hn beni görünce geldi geldi ohss hastası geldi dedi belgin hn.a o da çıktı mı dedi ve sonuçları hemen aldı elimden. kan değerleriniz yükselmiş bu durumda transferi yapamayız. muhtemelen embriyolarınızı dondurup, siz iyileşince yapacağız transferi dedi. yine de son karar kenan beyin. şu an toplantı da gelince bir de o incelesin son kararı o verecek dedi. biz kenanı beklerken sanırım bir saat kadar sonra elinde kağıtlarla bahar hn geldi ve ismimi anons etti. embriyolarımızı donduracaklarını söyledi ve kağıtları doldurupm imzalamamızı istedi. 4-5 adet dondurulacak embriyomuz olduğunu, kesin sayıyı öğleden sonra hastaneyi arayıp, öğrenebileceğimizi söyledi. yani embriyolar dondurulduktan sonra. biz formları doldurup, imzaladık ve tam teslim edeceğimiz sırada kenan geldi özay heyecanla geldi geldi diye seslendi ve koşup konuştum. sabah ohss teşhisi konulduğunu söyledim. sabahtan beri toplantıdayım. benim haberim yoktu dedi. sekreterden dosyamı istedi. dosya bahar hn da olduğu için koşup içerden getirdi ve kenan bey eski kan tahlillerimle yenisini karşılaştırdı. transferin erteleneceğini kim söyledi bu hastanın kan değeri sınırda. transferi yapabiliriz dedi o an utanmasam sevinçten kenanın boynuna sarılacaktım:)) kenan bey ilk defa güzel bi şey duydum sizin ağzınızdan dedim neden öyle dediniz dedi. valla hep kötü haberler verdiniz şimdiye kadar o yüzden bu haberi beklemiyordum dedim. bahar hn a döndü ve vazgeçtim transferi iptal edelim dedi:)) neyse kızlar bahar hn çok sevindi. sıkışın sizi 13.30 da transfere alalım dedi.belgin hn transferin yapılacağını duyunca çoook sevindi. sekreterler hasta bakıcılar hepsi sevindi. bayram havası gibi bi şey oldu:)) özay da hem benim adıma hemde kendi adına sevindi. transfer yapılmasaydı eimin yatırdığı ücreti iade etmek için uğraşacaktı nasıl sevinddim anlatamam ikimizin de gözü aydın dedi. öğle arasını yemek ve bol su içerek geçirdim. sabah içtiğim 3 litre suyun tahlil verince ve boşaltınca gittiğini düşünerek 1,5 litre daha su içtim. 13.20 de geldim önlüğümü giydim. fakat sıkışınca tekrar dayanılmaz sancılarım başladı. doktorlar öğle tatilinden gelene kadar yani tam 20 dk kadar dayanılmaz sancılarla üzerimde önlük elimde bone zk koridorlarında kıvrandım. ultrason bekleyen hastalar korktu. her hastanın başına gelen bi durum sandılar sanırım. herkes dualar etti. ben bir elim karnımda diğer elimde bone sancıdan kıvranıyorum yere çömeliyorum sonra kalkamıyorum falan neyse hastabakıcı sürekli doktor gözlüyo doktorlar gelince hemen haber verdi. belgin hn sağolsun ameliyathanenin yanındaki küçük odaya çantasını koyarkoymaz ellerini yıkayıp, koştu. doktorlar sıkışıklıktan sandılar bende karnımda sıvı birikmesi olduğunu, mesane dolunca birbirini sıkıştırıp, sanılandırdığını söyledim. ve transfer başladı. hemşire, iki dr ve bir hastabakıcı beni yatıramadılar. karnım o kadar şiş-ti-ki yattığım an sancılar giriyordu. kalıp gibiydim sanki. esneyemiyordum. yatırmaya çalıştıklarında çığlık çığlığaydım beni yatıramayınca koltuğun arka taranızı kaldırıp, transferi dik olarak yaptılar. transferi yapacak olan dr baktı ve gözlerini kocaman açtı. sıvıdan ve mesanenin doluluğundan rahmin arkaya itildiğini, rahim çok geride olduğu için bu şekilde transfer yapamayacaklarını söyledi. belgin hn biraz boşaltalım ister misin dedi. kabul ettim ve sondayla mesaneyi biraz boşalttılar. rahatladım. sıvıyı ayarlayıp, embriyoyu getirdiler ve transfer başladı. belgin hn sürekli elimi tuttu ve ultrason ekranını bana çevirip, eliyle embriyoyu gösterdi ama ben göremedim

belgin hn sürekli sohbet ederek beni rahatlattı bu kadar çok şeyi nasıl öğrendiğime şaşırdılar. hatta transferi yapan dr ilk defa bi hastam spekulumun adını telaffuz etti dedi:) transfer gerçekleşti ve çıktılar. 45 dk kadar transfer masasında yatarak bekledim. benden başka hasta olmadığı için daha da bekleyeceklerdi ama idrar hissi şiddetlenince yine sancılar başladı ve hastabakıcıya seslendim. geldi kaldırdı ve tuvalete gittim. yataklar boştu sadece bi erkek hasta vardı. mikro tese yapılmış. o yatıyordu yanımda. paravanla kapattılar. erkek hasta var ne yapsak ki diye çok düşündüler ama ben sorun olmayacağını, paravanla kapatmalarının yeterli olacağını söyledim. müşade odasında bir saat kadar daha yattım. sabah transferi yapılan hastalar hep iki kişi, ayaklı-başlı yattılar. sevindim biraz çünkü yataklar bana kalmıştı:) toplam 2 saat kadar dinlendikten sonra ayrıldım. belgin hn bol su içmeye devam etmem gerektiğini söyledi. herkes hayırlı dileklerde bulundu ve ayrıldık.
bu arada esas üzüldüğü nokta transfer bitince bahar hn tekrar yanıma geldi öncelikle 19 yumurtamın işlem gördüğünü, bunların yarısından çoğunun döllendiğini ve 1 adet 4 hücreli 2. güne uyumlu grade 1 embriyo transfer ettiklerini söyledi. yani 4 hücrelilerin en kalitelisiymiş transfer edilen embriyo. diğerleri ise 2 ve 3 hücreli ya da 4 hücreli grade 2 embriyosuymuş. dondurma işleminin yapılabilmesi için ellerinde en az iki adet 1. kalite embriyo olması gerektiğini, ellerinde başka 4 hücreli 1. kalite embriyo olmadığı için dondurma işlemi yapmadıklarını söyledi. ona biraz canım sıkıldı. bir de 2.gün transferi yapmalarına. belgin hn.a transfer esnasında neden 3. güne gidilmediğini sordum. tabii o zaman kaliteli tek embriyomuz olduğunu bilmiyordum. bana 2. gün embriyosunda başarı şansının daha fazla olduğunu, anne rahminin bölünme için en uygun ortam olduğunu ve rahimde bölünmeye devam etme ihtimalinin daha yüksek olduğunu söyledi. sabah transferi olan hastaların embriyoları donduruldu. özendim biraz onlara. o kadar sancı çekip, o kadar yumurta toplanmışken elimizde sadece 1 adet transfer edilebilecek embriyo olması beni biraz hayal kırıklığına uğrattı açıkçası ama hiç üzülmedim. şimdi tek dileğim bebeğimin bugün ve yarın da bölünmeye devam etmesi ve sonra rahmime tutunması. eşim karnımla konuşuyor. bebeğim bu güzel annene tutunursan sana şunu alıcam bunu alıcam diye sıralıyor:))