Kategori: Diyet

  • Ruh Haline Göre Beslen

    Ruh Haline Göre Beslen

    Beslenme ve diyet Bölümü’nden Uz. Dyt. Yeşim Çelik, farklı ruh hallerine göre sağlıklı beslenme hakkında bilgi verdi.

    Yorgunsanız C vitamini alın
    Bedenen yorgun olmak, iştahın azalmasına sebep olur. Kişiler çoğu zaman yemek yemek istemezler. Dikkat edilmediği takdirde düşen vücut direnci hastalıklara daha kolay yakalanılmasına sebep olur. Böyle dönemlerde C vitamini tüketiminin özellikle artırılması gerekir. Taze meyve ve sebzeler en ideal tercihlerdir, vitamin kaybına uğramamaları için çiğ tüketilmeleri önerilir. Suyunu sıkmak hem alınan kalori miktarının artmasına hem de alınan posanın azalmasına sebep olur. Bekletilerek içilen meyve sularında vitamin kayıpları çok fazla olur. Portakal, kivi, elma, armut, havuç, yeşil biber, maydanoz, tere, roka, tercih edilmesi gereken sebze ve meyvelerdir. İçecek olarak kuşburnu ile bitkisel çaylar önerilir.

    Peynir, süt ve ayran halsizliğe iyi geliyor
    İş ve sosyal yaşamın getirdiği halsizlik durumunda, özellikle kalsiyum ve proteinden zengin besinler tercih etmek doğru olacaktır. Süt, yoğurt, ayran, cacık ve peynir en büyük yardımcılardandır. C vitamini ihtiyacı da bu dönemde artacağı için taze meyve ve sebze tüketimi artırılmalıdır. Meyveli yoğurtlar ve sütler tercih edilebilir. Mevsim meyveleri ile hazırlanmış meyveli yoğurtlar halsizliği hafifletecektir.

    Mutsuzluğunuzdan tatlı ile değil kuru meyvelerle kurtulun
    Fosfordan zengin olan balıklar, kuru baklagiller ve bulgur bu dönemin çabuk atlatılmasına yardımcı olacaktır. Bu dönemde daha çok şeker ve şekerli besinler tercih edilir. Oysaki kompleks karbonhidrat içeren yiyecekler, kan şekerini kontrol edecektir. Tahıllı ekmeklerle hazırlanan sandviçler en ideal tercihlerdir. Yine bu dönemde tatlı ihtiyacı için kuru meyveler çok iyi birer alternatif olacaktır.

    Kızgınsanız demli çay ve koyu kahve içmeyin
    Öfke durumunda yağlı tohumlar; özellikle fındık, ceviz, badem ve fıstık tüketilmesi uygundur. Kahve, demli çay, gazlı içecekler ve kafeinli içeceklerden bu dönemde özellikle uzak durulması önerilir. Daha çok rezene, kuşburnu, ıhlamur, adaçayı gibi bitkisel çaylar veya ılık, tarçınlı süt tüketimi artırılmalıdır.

    Endişeleriniz su ile birlikte aksın
    Endişe durumunda vücutta aşırı sıvı kaybı olacağından sıvı alımı artırılmalıdır. İlk tercih, her zaman saf sudur. Daha sonrasında çorba, komposto, meyve suyu, ayran, bitki çayları ve mineralli sular içilebilir.

    Hayal kırıklığına karşı muz, çilek ve kivi
    Daha çok şeker, çikolata, pasta, kurabiye gibi besinlerin tercih edildiği bu dönemde posalı ve c vitamin içeriği yüksek yiyecekler en doğru tercih olacaktır. Sebze ve meyveler bu dönem için en iyi tercihtir. Bol yeşillikli salatalar, muz, ananas, kivi, çilek iyi birer kaynaktır.

  • Zayıflayamıyorum

    Zayıflayamıyorum

    “Bugüne kadar iki gün dikkat etsem zayıflayabilirdim ve kilomu bu şekilde kontrol ederdim’ diyenler, “En son diyet yaptığımda çok rahat zayıflamıştım şimdi neden gitmiyor” diyenler, “Metabolizmam artık durdu galiba çalışmıyor, diyenler. “Asla zayıflayamayacağım” diye üzülenler…

    Neden kilo alıyor ve neden veremiyoruz. Neden bazılarımız çok başarılı, bazılarımız da sürekli kilo alıp veriyor. İşte cevapları burada. Karşınızdaki engeli bilirseniz daha kolay atlatırsınız. Takılanlar ve kilo veremeyenler hangi hatalaları yapıyor? Bu sorunları çözün, kaldığınız yerden devam edin.

    HAFTADA BİR İKİ KAÇAMAK YAPIYORUM
    NEREDEYSE adım zorla kaçamak yaptıran diyetisyene çıktı! Haftada 1 kaçamak yapın diye yazıyorum ve anlatıyorum sürekli. Bunu neden yapıyorum? Çünkü diyet yapmak 2-3 günlük bir iş değil, bir süre hatta bazen uzun bir süre en sevdiğin yiyecekleri yeme, onu alma, buna dokunma diye yaşamak zor iş. Bunun farkındayım ve bu sebeple psikolojik olarak da ayıntıları hesap edersek, bu dönemi mutlu bir şekilde geçirebilmek için arada bir kendimizi rahatlatmamız gerekiyor. Bu sebeple tatlı seven birinin haftada 1 defa tatlı yemesinde sorun yok aslında. Ama ben her şeyde olduğu gibi dozuna dikkat edin diyorum. Yani bu kaçamak hakkını, diyetini düzgün yapan, eksik bırakmayan, sporunu yapan çalışkan öğrencilere öneriyorum. Tabii ki sürekli kaçamak yapan, dediklerimin daha yüzde 50’sini bile yapamamış kişilere bir de üzerine kaçamak yap, demiyorum.

    DİYET LİSTEMDEN DAHA AZ YİYORUM
    YENİ diyete başlayan kişilere beslenme programını hazırlarken en sık karşılaştığım sorun şu, ben bu kadar yemek yiyemem ki, diyerek eksik kalan listeler. Diyetisyenin size verdiği listede ne varsa yiyin. Amacımız sizi aç bırakarak zayıflatmak değil, doğru beslenme ile kilo kaybı sağlamak. O zaman sizin ihtiyaçlarınıza göre hazırlanan listedeki besinleri eksiksiz yemelisiniz. Eksik bırakanlar daha zor zayıflıyor ve bir süre sonra da takılıyor.

    UYKU DÜZENİM ÇOK DEĞİŞİYOR
    ARAŞTIRMALARA göre düzenli uyku uyuyanlar daha kolay zayıflıyor. Takip ettiğim kişilerden oyuncular, reklamcılar, doktorlar veya hemşireler gibi gece gündüz çalışanlar, nöbet tutanlar bazen zorlanabiliyor. Böyle yaşayanlar uyku saatlerini düzene koyduklarında zayıflama hızlanıyor. Daha düzenli yaşayanlar daha rahat zayıflıyor. Eğer hayatınız böyle geçiyorsa, bu moralinizi bozmasın. Kalan kısımlarda bir sorun yok ise en fazla haftada 1 kg. yerine 800 gr. verirsiniz. Kendinize mutlaka vakit ayırın ve hatta takıldığınızda hayatınıza spor katın.

    YETERİ KADAR SU İÇMİYORUM
    SU içmeyenler daha sık acıkabiliyor, daha çok yiyebiliyor, daha sık ödem şikâyeti yaşayabiliyor ve bunların hepsi de tartıya yansıyor. Kişiye göre su tüketme miktarı değişir ama kadınlarda genelde 1-1.5-2 lt., erkeklerde de 2-3 lt. civarında su gerekiyor. İlave bitki çayı, çay, kahve bile içiyor olsanız, tükettiğiniz suyu azaltmayın.

    DİYETTE YAZANLAR YETMİYOR
    PORSİYON kontrolü yapamıyorsanız kilo vermeniz zorlaşır. Bu sonuç normal ama çözümü asla diyeti bozmak değil. Neden bozduğunuzu araştırın. Miktar size çok az geliyor ve porsiyon kontrolünde zorlanıyorsanız diyetin kalorisini artırmanız gerekiyor demektir. Bununla birlikte kaç kalori yakabiliyorsunuz ölçtürün ve öğrenin. Ama şunu da unutmayın ki, sonuçta diyet yapmak yediklerinizin miktarını azaltmak, biraz da acıkmak demek. Ama çok değil! Sizi zorlamayacak kadar aç kalabilirsiniz.

    ANTİDEPRESAN KULLANIYORUM

    BU ilaçların etkileri kişiye göre değişebilir. Bazı kişilerin iştahı azalırken, büyük bir grubun da iştahı artıyor, halsizlik uyuşukluk yapabildiği için hareketsizlik de artıyor ve kilo artışı görülebiliyor. Kullandığınız antidepresan size kilo aldırıyor ise psikiyatrınıza haber verin. Size uygun olan değişikliği yapacaktır.

    ÇOK HAREKETSİZİM
    HER geçen gün daha kolay kilo almamızı sağlayan ana neden bu aslında! Hareketsizlik! Keşke bu sorunu çözebilsek ve gün içinde daha çok hareket etsek. Ev koşulları, çalışma saatleri, çoluk çocuk derken hareketin ne kadar azaldığını hepimiz biliyoruz. Eğer keyifli bir diyet yapmak istiyorsanız, arada bir kaçamak yapsanız da zayıflamaya devam etmek istiyorsanız mutlaka ama mutlaka hareketi arttırmak zorundasınız. Buna bir çözüm bulun ve 10 dakika bile olsa yürüyün!

    SPORA BAŞLAYIP ARA VERİYORUM
    DİYET yapıp bırakmak ve spora başlayıp bırakmak, zaten sürekli baştan başlamak demek. Sürekli yapabileceğiniz ne var? Sokakta yürümek mi? Havuzda yüzmek mi? Evde jimnastik yapmak mı? Hangisi her zaman olabilecek ise onu yapın. Arada bir hem yürüdüğünüz hem de pilatese gittiğiniz olur. Hatta yazın belki de yüzersiniz ama bu durumlara göre yemeğinizi de artırıyor ve azaltıyor olmalısınız.

    İLAÇLARIMI DÜZENLİ ALMIYORUM
    EĞER kilo almanızın nedeni metabolik sorunlar ise, tiroit, ensülin gibi hormonal sorunlar yaşıyorsanız, hekiminiz size yazdığı ilacı düzenli almanız gerekiyor. Biz düzenli hekime kontrole gitmiyor ve verdiği ilaçları bir süre kullanıp sonra bırakıyoruz. Unutmayın, bu ilaçlar ağrı kesici değil! Tedavinizi yarıda kesmeyin ve düzenli kontrole gitmeyi de unutmayın.

    BESİN DESTEKLERİNE DİKKAT

    DİYET yaparken bazı durumlarda besin desteklerinden faydalanabilirsiniz. Size önerilen destekleri kısa süre kullanıp bırakmak işe yaramıyor. Besin desteklerini ne kadar kullanmanız gerekiyor ve ne zaman bırakmanız gerekiyor öğrenin. Hiçbir besin desteğini hayat boyu kullanmayın.

    ÇOK SAYIDA DİYET YAPTIM

    Tecrübeli bir vücut ilk kez diyet yapan birine göre daha zor zayıflar. Çünkü ne kadar aç kalacağını, kalabileceğini veya ne kadar çok yemekyediğinizi, özetle, kapasitenizi biliyordur. Denediğiniz her yöntem hafızaya kazınır. Sonuç ne olursa olsun tekrar baştan başlamanız gerektiğinde aynı cevabı vermemeye başlar. Hatta bu konuda araştırmalar, sürekli diyet yaparak kilo alıp verenlere göre, aynı kiloda sabit kalanların daha sağlıklı olduğunu söylüyor. Yani, her çıkan yöntemi deneyip metabolizmanız ile oynamayın. Vücudunuz sizin ortalama kaç kalori alacağınızı, hangi saatlerde ne yiyeceğini ve ne kadar hareket edeceğinizi bilirse daha kolay zayıflar. Sık diyet yapanlar, vücudunuzun size tekrar güvenmesini sağlayın. Bu biraz uzun sürebilir ama başarırsanız bir daha başa dönmezsiniz.

    AÇ KALARAK ZAYIFLADIM

    AÇ kalarak zayıflamak en sık kullanılan zayıflama tekniklerinden biri. İlk denediğinizde yani aç kaldığınızda cevap verdi vücudunuz, sonra yine kilo problemi yaşadınız, verdiğiniz kilolar geri geldi. Çünkü zaten bu şekilde giden yağ kitlesi değildi. Tekrar aç kalarak zayıflamayı denediniz ve belki yine başardım sandınız. Ama o kadar kolay değil! O kadar akıllı bir vücudumuz var ki sizin bu tehlikeli denemelerinize karşı kendini korumak zorunda olduğu için bir sonrakine hazırlanıyor. Aç kaldığınızda ne yapacağını, nasıl yağlarını koruyacağını biliyor ve metabolizmayı yavaşlatarak az enerji geliyorsa ben de az enerji harcarım diyor, korumaya geçiyor. Bu hatayı yapmayın! Sadece bugünü değil, yarını da düşünün!

    HEP MUTSUZUM ZAYIFLAYACAĞIMA İNANMIYORUM

    BU konu ile ilgili sorunu 19 Nisan’daki köşe yazımda uzun uzun anlatmıştım. Mutlu olanların daha kolay zayıfladığını söylemiştim. Hatta başarılı olan insanlar ne yapıyor da başarıyor diye yazmıştım. İsterseniz arşivden tekrar o yazıya bir göz atın. Bu yazıdan sonra iyi de nasıl mutlu olayım ben diye mail’ler geldi. Haklısınız ama kendinizi rahatlatacak birşeyler bulmanız gerekiyor. Bir arkadaşınız ile dertleşmek bile sizi iyi gelebilir. Mutluluk hedeflerinizi biraz kendinize yakın tutun ve gerçekçi olun. Dünyanın en mutlu insanı olmaya değil, “Son dönemlerin en mutlu seni’ni bulmaya çalışın.

    AZ DA OLSA ALKOL ALMAYA DEVAM EDİYORUM

    ALKOL alışkanlığı olanlar veya sosyal olarak hafta sonu akşam yemekte birkaç kadeh alkol alanların işi daha zor gibi görünüyor. Alkol, kalorisinin yüksek olması ve akşam saatlerinde tüketilmesi nedeni ile kilo almayı kolaylaştırıyor. Ama bu da işin keyif kısmı, bazen de onsuz olmuyor. Porsiyon kontrolü, miktar ve alkol alacağınız gün yanında tüketilecekleri iyice öğrenirseniz bu size engel olmaz.

    DİYET İTİRAFI

    Eşim çok kilolu olduğum için benimle dalga geçiyordu. Şimdi gizli gizli diyet yapıyorum. Ben zayıflarken ona da yemeğin yağlı kısımlarını veriyorum.

    TURUNCU GERÇEK

    Krem peynirinin yağ oranı çok yüksektir. Yağ oranı en düşük olan lor peyniridir.

    Habertürk

  • Bilinçsiz Diyete Dikkat

    Bilinçsiz Diyete Dikkat

    Diyetisyen Mehlika Öktem, yaz öncesi kadınlar başta olmak üzere hızlı kilo vermek isteyenlere uyarılarda bulundu.

    Yaz sezonunun gelmesiyle birlikte kilo vermeyi son bir aya sıkıştıranların büyük hata yaptığını belirten Öktem, kişilerin zayıflama isteğinin sadece kısa bir dönemle kısıtlı kalmaması ve sağlıklı beslenmenin yaşam tarzı haline dönüşmesi gerektiğini söyledi.

    BİLİNÇSİZ YAPILAN DİYET HASTALIĞA YOL AÇIYOR
    Bilinçsiz yapılan diyetlerin sağlık sorunları ile birlikte kas kaybına neden olunduğunu ifade eden Öktem şu uyarılarda bulundu:

    “Tek gıda rejimi veya sadece protein ağırlıklı yapılan diyetler, hayat boyu yapılıp yaşam şekli haline dönüşemez. Üstelik diğer besinlerden almanız gereken vitamin, mineral ve posayı alamadığınızda vücudunuzda bir takım eksiklikler veya fazla alınan besin grubunun oluşturabileceği gut hastalığı gibi hastalıklar ortaya çıkar. Hatta kansere davetiye çıkarmış olursunuz.

    ÖĞÜN SAYINIZI AZALTARAK ZAYIFLAYAMAZSINIZ
    Ayrıca yeni moda olan öğün sayısını azaltarak yani günde 2 öğün yiyerek yapılan diyetler iştah kontrolünüzü olumsuz yönde etkileyip, yemeğe daha çok saldırmanızı sağlar ve kan şeker düzeyinizi olumsuz yönde etkiler. Bu tarz diyetler mucize yaratmış olsaydı, obezite en gelişmiş ülkelerde bile sağlık problemi olarak karşımıza çıkmazdı. Demek ki kalıcı ve sağlıklı bir sonuç alınamıyor ki hala obezite ile mücadele ediyoruz.”

    Diyet yapmanın sanılanın aksine uzmanlık gerektirdiğini kaydeden Mehlika Öktem, kişinin kendi vücudunu tanıyarak, diyetisyenlerden destek alarak yapması gereken uzun soluklu bir program olduğunu söyledi.

  • Tatlı İsteğini Azaltan 10 Meyve

    Tatlı İsteğini Azaltan 10 Meyve

    Hem kiloları ile barışık olmak hem de tatlıdan uzak durmak istemeyenler için 10 meyve önersek?

    Greyfurt (1 adet: 50 kalori)
    Anavatanı Çin ve Hindistan’dır. Ancak günümüzde birçok türü çeşitli bölgelerde yetiştirilebilmektedir. Greyfurt sizin tatlı ihtiyacınızı giderebilecek bir meyvedir. Ancak yapılan araştırmalar greyfurt suyunun bazı ilaçların etkilerini arttırdığı ve ölümle sonuçlanabilecek zararlı yan etkiler ortaya çıkardığını göstermiştir. Bu nedenle ilaç kullanan kişilerin greyfurttan uzak durmaları gerekmektedir.

    Neye iyi gelir?
    Soğuk algınlığına iyi gelir.
    Sindirimi uyarır.
    Diş etlerinin kanamasını azaltır.
    Kılcal damarlardaki kan dolaşımını hızlandırır.
    Mide ve pankreas kanserlerine yakalanma riskini azaltır.
    Tansiyonu dengeler.
    İdrar sökücü özelliği vardır.

    Karpuz (100 gr: 30 kalori)
    Sıcak havalarda kaybettiğimiz su ve mineralleri karpuz yiyerek geri kazabilirsiniz. Hem ferahlatıcı hem tok tutucu özelliği sayesinde yaz aylarının vazgeçilmez meyvesi olan karpuzu istediğiniz kadar yiyebilirsiniz. Ancak dikkat çekilmesi gereken bir nokta var. Yanında beyaz peynir yiyerek zayıflamayı beklemeyin. Beyaz peynir yiyerek susturmanız gereken tatlı ihtiyacınızı da azaltamamış olacaksınız.

    Neye iyi gelir?
    Böbreği temizler.
    Astım, damar tıkanıklığı, diyabet, kolon kanseri ve kireçlenme gibi hastalıklara iyi gelir.
    Tatlı, sulu karpuz doğada bulunan en önemli antioksidanlarla doludur.
    Bağışıklık sistemini güçlendirir.
    Karpuz çekirdeklerindeki Cucurbocitrin adlı madde kan basıncını düşürmeye ve düzenlenmeye yardımcı olur.
    Kabuğundaki çinko, iktidarsızlığa iyi gelir.

    Kavun (100 gr: 26 kalori)
    Kavunun yüzde doksan beşini su oluşturur. A, B 1, C vitaminleri, meyve şekeri, selüloz, azotlu ve yağlı maddeler de var. Kavun gerek cildi tazeler, ona canlılık ve güzellik kazandırır. İsmi estetik tarihine geçen ünlü güzellerin ve artistlerin pek çoğu ciltlerindeki gerginlik ve tazeliği kavuna borçlu olduklarını söylerler.

    Neye iyi gelir?
    Kanı temizler.
    Antioksidan özelliği vardır.
    Endişe ve uykusuzluğa iyi gelir.
    Bağırsak ve cilt kanserine karşı Amerikan Kanser Enstitüsü tarafından tavsiye edilmiştir.

    Kayısı (1 adet: 15 kalori)
    Kayısı yemeklerden sonra yenildiği zaman hem sindirimi kolaylaştırır hem de tatlı ihtiyacınızı giderir. Ancak yeme işini çok abartırsanız ishale yol açabilir.

    Neye iyi gelir?
    Kan yapıcıdır, kansızlığa iyi gelir.
    Güzel bir cilt ve saç için olumlu etkileri vardır.
    Özellikle akciğer kanserinin önlenmesinde yardım eder.
    Kalp hastalıklarının ve kataraktın önlenmesinde yardımcıdır.
    Kemik erimesinin önlenmesine faydalıdır.
    Sinirleri gevşetip uyku verir.
    Kabızlık çeken ve sindirim sisteminde sorun yaşayanlar için faydalıdır.
    Sabahları aç karnına yenilen kuru kayısı sindirim açısından faydalı olmanın yanı sıra cilde de canlılık katar.

    Kiraz (100 gr: 70 kalori)
    Mucize meyve olarak adlandırılan kirazın da faydaları saymakla bitmiyor.Araştırmalara göre günde 20 tane kiraz yerseniz bu 1 aspirin almakla eşdeğer. Ayrıca içerdiği meyve şekeri levüloz rahat sindirilebildiği için, şeker hastaları da kirazı yanında protein kaynağı besinlerle birlikte tüketebilir.

    Neye iyi gelir?
    Güçlü bir ağrı kesicidir, 20 kirazda 12-25 miligram arası antoksiyanin maddesi bulunduğu ve bu maddenin ağrı kesici etkisinin Aspirinden on kat daha fazla olduğu tespit edilmiştir,
    Kolesterolü ve kan şekerini düşürür,
    Kirazlarda bulunan flavanoidler vücuttaki zehri temizler, antioksidan etki yapar.
    Kabızlık gidericidir.
    Nikotinin vücuttan atılmasına yardımcı olur.
    Böbreklerin taş ve kum yapmasını önler ve varsa zamanla döker.
    Safra kesesi taşının dökülmesine de yardımcı olur.
    Yüzde oluşan sivilcelerin giderilmesini sağlar.

    Papaya (Orta boy bir papaya: 54 kalori)
    Özellikle Güney Afrika, Latin Amerika, Avustralya ve Hawaii de bulunabilen bu tropikal meyveyi artık ülkemizde de bulabiliyoruz. Diğer benzer tropikal meyvelerde olduğu gibi etlerin yumuşatılması sırasında kullanılmaktadır. Özellikle Hindistan’da et yemeklerine papaya ilave edilerek etin daha yumuşak ve daha kolay sindirilebilir hale gelmesi sağlanır. Tayland ve Asya yemeklerinde de sıkça kullanılır. Papaya, taze olarak tüketilmesinin yanı sıra, meyve salatalarında, meyve suyu olarak, pasta yapımında kullanabilirsiniz

    Neye iyi gelir?
    Papayanın suyu ilt bozukluklarına iyi gelir.
    Kırılmış omurga tedavilerinde kullanılır.
    Sindirimi kolaylaştırır.
    Kilo ve yağ oluşumunu engeller.
    Kanser oluşumunu engeller.

    Şeftali (1 adet : 46 kalori)
    Şeftalinin en önemli özelliği kadifemsi dokusudur. Bu dokudan hoşlanmayanlar tüysüz bir türü olan nektarini tercih edebilirler. B ve C vitaminleri açısından oldukça zengin olan bu meyvenin tadına da doyum olmaz.Şeftali taze olarak tüketilmesinin yanında komposto reçel ve meyve suyu olarak da tüketilir. Çiçekleri kaynatılıp suyu içilirse bağırsak solucanlarını düşürür. Şeftali soyulup ezildikten sonra yüze maske yapılırsa özellikle kuru ve yorgun ciltlere iyi gelir.

    Neye iyi gelir?
    Kalp rahatsızlıklarına ve kansere karşı korur.
    Sindirim sistemini çalıştırır, hazmı kolaylaştırır.
    Böbreklerin ve safra kesesinin düzenli çalışmasını sağlar.
    İdrar sökücüdür.

    Yaban Mersini (100 gr: 63 kalori)
    Yaban mersini Avrupa, Batı Asya ve Kuzey Amerika’da Kayalık Dağlar’dan gelen uzun ömürlü bir bitkidir. Amerikan çay üzümlerine benzer meyveleri olan bir çalı bitkisidir. Aynı zamanda kızılcık meyve ailesi ile de ilgilidir. Ülkemizde yaban mersinine farklı bölgelerde farklı isimler verilmektedir. Örneğin Rize’de likapa, Trabzon’da Ligarba, Lifos veya Trabzon Üzümü, Artvin’de Morsivit veya Mahabak, Giresun’da Çalı Çileği, diğer bölgelerde ise Ayı Üzümü, Çay Üzümü veya Çoban Üzümü deniliyor.

    Neye iyi gelir?
    Güçlü bir antioksidan
    Görme bozukluklarına iyi gelir
    İdrar yolu enfeksiyonlarına iyi gelir
    Alzheimer hastalığının oluşumunu engelleyebileceğine dair araştırma sonuçları olmuştur.
    Güçlü bir şeker düşürücü
    Damar sertliği ve varise iyi gelir.

    Dut (100 gr: 90 kalori)
    Dut’un ilk başta kalorisi yüksekmiş gibi gelse de çok az dut yiyerek ona alternatif olarak yiyeceğiniz tatlılardan çok daha az kalori alabilirsiniz. Üstelik faydaları da saymakla bitmez. Özellikle ipek yapımı ile Çinliler tarafından tüm dünyaya yayılan dutun meyvesi kadar yapraklarının da çok faydalı olduğu biliniyor. Dut yaprağını kaynatarak içebilirsiniz. Dutun, meyve olarak faydaları kadar ağacı da birçok alanda kullanıyor. Dut ağacının tahtasının sert, dayanıklı ve sıkı zerreli olduğu için özellikle tenis raketi, sörf tahtası ve bot gibi spor ekipmanı yapımında kullanıyor. Öte yandan, dut ağacından beslenen zararlı böcek olmadığı için herhangi bir tarım ilacı da kullanılmıyor. Bu nedenle dut dünyanın en ekolojik ürünlerinden biri olarak sayılıyor.

    Neye iyi gelir?
    Kanseri önleyici bir maddeye sahiptir
    Kolestrolü dengeler
    Yüksek kan şekerini düşürür
    Beden ve zihin gevşetici özelliğe sahiptir
    İdrar söktürücü
    Ateş düşürücü

    Çilek (100 gr: 30 kalori)
    Çilek hem tatlı ihtiyacınızı gideren hem de şeker oranı çok yüksek olmayan bir meyvedir. Alerjiniz yok ise tatlı isteğinizi çilek yiyerek geçirebilirsiniz. Çilekte bol miktarda demir ve fosfor bulunmaktadır.

    Neye iyi gelir?
    Strese iyi gelir, sakinleştirici etkisi vardır,
    Sigara dumanının etkilerini azaltır. Sigara içilen bir odadayken gün boyunca ağza iki çilek atılması önerilir.
    Çocuk felci ve ağız-deri yaralarına yol açan virüsleri öldürücü etkisi vardır,
    Kansere yakalanma riskini azaltır,
    Mide ve bağırsak zayıflıklarını giderir,
    Safra kesesi hastalıklarına iyi gelir,
    Yüksek ateşi düşürür,
    Dişlere ve diş etlerine iyi gelir, diş taşlarının oluşmasını engeller,
    Cilde canlılık kazandırır.

  • Yaza fit girmenin yolları

    Yaza fit girmenin yolları

    Kışın kasvetli günlerinden sonra baharın habercisiyle güneş yüzünü tekrar göstermeye başladı. Kışlık kıyafetlerimizin altına sakladığımız, kışın yeterince ilgi göstermediğimiz vücudumuzu yaza hazırlamanın zamanı geldi. Yaza yeterli zaman varken, metabolizmanızı bozmadan, sağlıklı kilo verecek kadar vaktimiz var…

    İdeal kilonuz da olmak, yazın özgürce giyinmenizi de sağlayacak. İdeal kilonuza inmek için son günleriniz, bunu değerlendirin. Yaza sayılı zaman kala fit görünme telaşına kapılanlar, Diyetisyen Canan Aksoy’un önerilerine kulak verebilirsiniz.

    • Azar azar sık sık yemek, hem iştahınızı dengeleyecek hem de metabolizmanız daha etkin çalışmasını sağlayacak. 3-4 saatlik periyotlarda beslenmeye çalışın.

    • Sıvı tüketiminizi artırın. Biz diyetisyenlerin günlük sıvı tüketimi önerisi 1 kaloriye 1 mililitre su tüketindir.1500 kaloriye 1.5litre mesela. Yeterli sıvı aldığınızın en kolay göstergesi, idrar çıkışı sayınız ve rengidir. 6-7 kere idrara çıkacak ve açık sarı olana kadar sıvı tüketin. Unutmayın susuzluk ve açlık hissi birbirine çok karışır. Acıktığınızda önce bir bardak su içip aç olup olmadığınızı kontrol edin.

    • Güneş, insan için en önemli D vitamini kaynağıdır. Ofislerde, kışın kapalı havalarda mahrum kaldığınız D vitamini için her gün yarım saat açık alanda olun. Uzun kemiklerinizin ( kol ve bacak kemikleri ) güneş alması kemik erimesi riskinizi azaltacaktır.

    • Hareket edin, kilonuzu vermek veya korumak, hipertansiyondan kaçınabilmek, kalp hastalıklarından korunabilmek, kemik mobilizasyonunu sağlamak için haftada en az 150 dakika hareket edin. En iyisi bu güneşli günlerde açık havada yürüyün egzersiz sırasında alınan güneş D vitamini ihtiyacınızı da karşılayacaktır. Unutmayın en önemli D vitamini kaynağı güneştir.

    Diyet Yöntemleri ve Deneyimlerimiz için tıklayın !

    • Günde 5-7 porsiyon sebze meyve salata tüketin. Sebze ve meyveler hem düşük kaloriye sahiptir, hem posa içerir bağırsak faaliyetlerinizi sağlayıp, kan yağlarınızın düşmesini sağlar. Ana öğünlerinizde salata veya sebze tüketin, ara öğünlerinizde meyve. Vitamin ve antioksidan alımınızda böylece düzene girecektir.

    • Ana öğünlerinizde yağsız süt, yoğurt yemeye özen gösterin. Kalsiyum yemeklerde aldığınız yağın sindirime uğramadan atılmasına yardımcı olacaktır. Hem de güneşle aldığınız D vitaminiyle beraber kalsiyum tüketimi kemikleriniz için de faydalı olacaktır.

    • Tuzu azaltın, son yapılan çalışmalar günlük tuz alımımızın 18 grama çıktığını gösteriyor, hâlbuki ihtiyacımız olan tuz 4-5 gram civarında. Yüksek tuz, hipertansiyona, vücudunuz da şişkinliğe ve kalp damar sisteminizin yaşlanmasına sebep olur. Hazır-paketlenmiş ürünlerin içinde tuz miktarı yüksektir. Rafine edilmemiş, doğadan direkt sofranıza gelen besinleri tercih edin.

    • Yemek pişirme sistemlerinizi gözden geçirin, tuz ve yağ kullanımına dikkat edin. Kızartmayın, haşlayın, ızgara yapın veya fırında pişirin. Yemeklerinize az yağ ve mutlaka sıvı yağ ve az tuz koyun. Tuz yerine baharat kullanmaya çalışın.

    • Sıvı kalorilere dikkat: gazlı içecekler, alkol, meyve suları, aromalı kahvelerden kaçının. Gazlı –şekerli içecekler yerine su veya maden suyunu tercih edin. Frappeler, aromalandırılmış kahveler yerine, Türk kahvesi veya latte gibi kahveleri tercih edin.

    • İyi çiğneyin, midenizle beyniniz arasında gelişen tokluk süresi en az 20 dakikadır. Öğünlerinizi yavaş tüketin, tokluk hissinizin gelmesi için kendinize vakit tanıyın.

    • Unutmayın vücudunuzun yedek parçası yok. Ona her mevsim ve her zaman iyi bakmak zorundasınız.

  • Mutfaktaki değişiklikler zayıflatıyor

    Mutfaktaki değişiklikler zayıflatıyor

    Sağlıklı beslenmek büyük küçük hepimiz için önem taşıyor, ancak her zaman faydalı yiyecekler tüketmekte başarılı olamayabiliyoruz, lezzetli ama zararlı yiyecekler her an aklımızı çelmek üzere elimizin altında bitiyor.

    Buna hareketsiz yaşam da eklenince kilo problemi kaçınılmaz oluyor. Uzmanlar bunun üstesinden gelmek için bazı mutfak alışkanlıklarımızı değiştirmeyi öneriyor.

    Mutfaktaki değişiklikler ;

    KÜÇÜK TABAK VE BARDAK KULLANIN İşe yemek yediğiniz tabakların boyutunu küçülterek başlayabilirsiniz.

    Böylece porsiyonlarınız da azalır. Yemekte kalorili içecekler içme alışkanlığınız varsa bardaklarınızı da küçük seçmenizde fayda var.

    SADECE MUTFAKTA YİYİN Yemeğinizi mutlaka masa başında yemeğe çalışın, televizyon karşısında veya gazete dergi okurken yemeyin.

    Çünkü beyin sonra o aktiviteler esnasında hep yemek yemeği hatırlayacak ve acıkmasanız bile yemek isteği duyacaksınız.

    SERVİSİ MASAYA GETİRMEYİN Uzmanların gereğinden fazla yememek için bir önerileri de, servis tabakları ya da tencereleri masaya getirmemek.

    Çünkü bir porsiyon yedikten sonra yemek önünüzde olursa kolaylıkla ikinci defa alırsınız, oysa biraz oyalansanız doyduğunuzu hissedersiniz.

    ATIŞTIRMALIK YİYECEKLER yemek öncesi veya gece yemek sonrası bol kalorili hazır abur cuburlar yerine kendinize hem faydalı hem midenizi bastıracak yiyecekler hazırlayın.

    Çok da zor değil, meyve tabağı, yoğurt ya da çok yağlı olmayan peynir çeşitleri size vereceğimiz bir kaç örnek.

    DONDURUCU KULLANIN Buzdolabınızı yeniden düzenleyin ve artan yiyeceklerinizi başka bir gün tüketmek üzere derin doldurucuya kaldırın, gözünüzün önünde olursa kalmasın diye acıkmadığınız halde tüketebilirsiniz.

    İştah açıcı yiyecekleri de dolabı açınca hemen göz hizasında olacak yerlere koymayın.

    TEZGAHI BOŞ TUTUN Mutfak tezgâhınızın üzerinde her an elinizin altında olacak ve atıştırmaya hazır, kuru yemiş, cips, bisküvi, kek, kurabiye gibi yiyecekler bulundurmayın.

    Ama tamamen boş bırakın da demiyoruz, bunlar yerine bir meyve kâsesi koyun ve gelip geçerken bunları tüketin.

    Habertürk

  • Diyet yapanların 30 hatası

    Diyet yapanların 30 hatası

    İşte zayıflamaya çalışırken dikkat etmemiz gereken yanlışlar:

    – Beyaz ekmek yemek
    – Yiyeceklerin kalorilerine bakmamak
    – Çok fazla meyve suyu içmek
    – Yoğurt tüketmemek
    – Dergi ve kitaplardan yemek tarifleri okumak
    – İşte masa başında yemek yemek
    – Yeterince uyumamak
    – Büyük tabakta yemek
    – TV önünde yemek
    – Müziksiz spor yapmak
    – Kapalı alanda spor yapmak
    – Yemeği yeterince çiğnemeden yutmak
    – Yanlış renk tabakta yemek. Yemek ve tabak kontrast olmalı. ( Domatesli makarnaya yeşil tabak)
    – Uzmana danışmadan diyet yapmak
    – Her diyeti uygulamak
    – ‘Teşekkürler yemek istemiyorum’ diyememek
    – Her gün tartışmak
    – Aynaya bakmamak
    – Assosyal olmak
    – Stresli olmak
    – Açken alışveriş yapmak
    – Eve çeşit çeşit yemek almak
    – Boşanmak ya da evlenmek
    – Yemek yerken pop dinlemek
    – Sadece yoga yapmak
    – Spordan hemen sonra yemek
    – Yaşa göre yanlış spor yapmak
    – Gereğinden fazla meyve tüketmek
    – Sınırsız bitki çayı tüketmek

  • Diyet takıntısı mutsuz ediyor

    Diyet takıntısı mutsuz ediyor

    Çağımız bir standartlar ve normlar çağı. Uluslararası, ulusal standart ve norm belirleme kuruluşları yaşamı kolaylaştırmak amacıyla birçok konuda standartları tanımlamayıp neyin nasıl olması gerektiğini tarif ederken, tıp dünyası da koruyucu-önleyici sağlık davranışlarından, egzersiz, spor ve beslenmeye dek çeşitli alanlarda öneriler sıralayıp sağlıklı bir yaşam için nelerin yapılması veya yapılmaması gerektiğine dair uzunca listeler oluşturuyor.
    Peki, olumlu bir amaca hizmet etmek üzere oluşturulan bu öneriler en çok üzerine spekülasyon yapılan ve gerçek bağlamından kopartılarak, yeni bir standartlar-normlar manzumesi olarak topluma pazarlanan ve yoğun kampanyalarla mutlak olarak tüketilmesi emredilen “dış görünüş-kilo-diyet” üçlemesine dönüştürülünce neler oluyor?
    Psikiyatri Uzmanı Dr. Bora Telaferli, “ Dış görünüş-kilo-diyet konularında kadınlar üzerine oluşturulan baskı ve ayrımcılığın boyutu belki de modern dünyada başka hiçbir konuda söz konusu değil. Pazarlama bacağı iyi düşünülmüş moda, yaşam tarzı, diyet yayın ve ürünleri yok satıyor. Buralarda önerilen yöntemlerin sağlıklı olmadığı, sağlığı korumayı amaçlamadığı, mucize vaatler içerdiği ve hatta sağlığı tehlikeye attıklarını bile bile insanlar bunların peşinden gitmemeli” diyor.
    Taleferli, bazı insanların konuyu iyice ileri götürerek diyeti bir takıntı haline getirdiğini, hayatının her anına bulaştırarak sonunda kendini mutlak mutsuzluğa mahkûm ettiğini vurguluyor: “Dış görünüş-kilo-diyet” üçlemesi üzerine yoğun toplumsal baskı ve propaganda karşısında verilen tepkiler iki grupta ele alınıyor. Uçlarda olmayan, çan eğrisinin orta kısmında yer alan kişiler olabildiğince toplumdan ayrı düşmemeye çabalayarak, “standardı” tutturmaya özen gösteriyor. Maruz kaldığı baskıya gücünün yettiği kadar tepki vererek/esneyerek uyum göstermeye çalışıyor. Çok zorlanıp, uyması gereken normlar gücünü aştığında, ben bu halimden de memnunum diyerek, enerjisini başka bir alana yönlendirebiliyor. Bu grup, diyeti bazen yapılması gerekli bir şey gibi görürken, gerektiğinde ondan vazgeçip pastasını da keyifle yiyebiliyor.”

    DİYETTEN SAPMAK SUÇLULUK DUYGUSU YARATIYOR
    Uçlarda yer alan kişiler için ise diyetin yaşamın olmazsa olmaz zorunluluğu haline geldiğini belirten Taleferli, bu kişilerin, diyetin dışına çıkmayı adeta en büyük günah veya suç olarak gördüklerini vurgulayarak şunları aktarıyor: “Diyetin bir sonu, varılacak hedefi olmadığı için diyete tabi kalmak da bu grubu mutlu etmiyor. Diyetten sapmak suçluluk, diyeti sürdürmek mutsuzluk ikilemi içinde tablo bir anda saplantılı-zorlayıcı hal alıyor. Aslında bu kişilerin sorunu diyet değildir. Diyet burada bir yer tutucudur, temelde yatan sorun kişinin kendini-algılaması ve bilinçaltı ile ilintilidir. Diyeti alıp çıkartacak olsanız, yerini temizlik, düzen, sağlık vs. başka bir takıntılı konu hızla dolduracaktır. Altta yatan psikopatolojinin üzerine gidilip, klinik tablonun tedavisi sağlanmadıkça kişi rahat ve huzur bulamaz.”
    Diyet ve beslenme çevresinde dönüp duran bu davranış örüntüleri normal, çağın gereği olarak algılanıyor ve patolojilerin üzeri örtülüyor. Yetişkin insanların dahi özgür iradesini kısıtlayan bu durum, yeni yetişmekte olan çocuklarda çok ciddi sorunlar yaratarak, kronik yeme bozuklukları başta olmak üzere çok sayıda önemli psikiyatrik ve tıbbi hastalığa zemin hazırlıyor. Taleferli’ye göre, bu konuda çok ciddi bir bilinçlendirme kampanyası ve sivil örgütlenme kaçınılmaz bir ihtiyaç.

  • Göbek eriten enginar diyeti

    Göbek eriten enginar diyeti

    İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ziya Mocan, yaza sağlıklı girmeniz için kendisinin de hayatında uyguladığı yöntemleri anlattı. Bahar detoksu yapmanın tam zamanı. Prof. Mocan’ın reçetesi hem zayıflatacak hem de bünyenizi daha güçlendirecek

    ÖMÜR UZATAN FORMÜLLER
    Ailenizin sağlık koçu siz olun. Bunu yaparken ezberlenen, bol tekrarlanan ve kulaktan dolma hazırlanan önerilerden lütfen kaçının. Yirmi beş yıldır sağlık yazıları yazan biri olarak Türkiye’nin en seçkin doktorlarını sizler için bir araya getirdim. Özel formüllerini, en yeni araştırmalarını derlediler. Dünyanın dört bir tarafından yapılan bilimsel araştırmaları yeniden gözden geçirdiler, kendi deneyimleri sonucu elde ettikleri formülleri, hastaları için hazırladıkları reçeteleri SABAH okurlarıyla paylaştılar. Gözden dişe, beyin sağlığından estetiğe kadar dünyada yapılan en yeni tedavi yöntemlerini masaya yatırdılar. Çok özel bir çalışma sonucu hazırlanan bu yazı dizisinin sağlık kılavuzunuz olabileceğine inanıyorum. Basit ama etkili yöntemleri uygulamaya alışırsak, hayatımız gençleşebilir.

    * EV YAPIMI ELMA ÇAYI ZAYIFLATIR
    Bir iki elmayı kesip haşlayın. İçine bir iki limon ya da portakal atın. Karanfil ve tarçın ekleyin. Çocuklara verecekseniz, bardağın içine bal koyup öyle verin. Elma suyunu hazırlarken içine koyacağınız limon ve portakalı sakın soymayın. Kabuklarıyla haşlayın. Bunların kabuklarında asit vardır. Bu zayıflama ilaçlarının içinde de bulunur. Elma çayı kilo sorunu olan kişilerin zayıflamasını sağlar. Mucize ilaç gibidir.

    * YEŞİL DİYETİN TAM ZAMANI
    Karın bölgesi geniş olanlar şu sıra haftada bir iki sabah kahvaltı yerine enginar ve muz, enginar ve çilek yiyebilir. Kahvaltıya karaciğer diyeti diyeceğimiz karın yağlarını eriten diyettir. Yeşilçaya ve kokusuna dayanırsanız sarımsağa ağırlık vermek karın yağlanmasına iyi geliyor.

    * AÇIK HAVADA ATIŞTIRIN
    Atıştırmaya günde bir kez ekinezya çayı ile başlayın. Sonra ayran için ya da bir kase yoğurt yiyin. Her zaman dışarıda yani açıkhavada yemek yemeyi tercih edin.

    * ÇİKOLATAYA ALKOL MUAMELESİ
    İkisini de ancak çok canınız çekerse ve aç karnına tüketmeye dikkat edin. Bir kadeh beyaz şarap istediyseniz için ama içine bir-iki tane buz atın tadını bozmaktan çekinmezseniz maden suyu ekleyin. Böylece alkol oranını ve kalori etkisini azaltırsınız.

    * ÇALIŞIRKEN SALATALIK YİYİN
    Çalışırken karnı tok tutmak ve konsantrasyonunuzu artırmak için meyve, salatalık ve havuç yiyin. Çağla ve erik de ekleyebilirsiniz ancak abartmayın.

    * YEŞİL ÇAYI RİZEDEN ALIN
    Fabrikaya girmemiş yeşil çayların antioksidan miktarı, diğerlerine göre 10 kat fazladır. Yani kansere karşı 10 kat daha fazla koruyucudur. Rize’deki aktarlarda fabrikaya girmemiş çok yeşil çay var. İsteyen herkes bunlardan getirtebilir. Yeşilçay hazırlamanın en iyi yolu yapraklarını bardağa koyup üzerine su ekleyerek içmektir.

    * SODA-LİMONA ALIŞIN
    İçecek olarak en ideali soda limondur. Mide probleminiz yoksa günde 3-4 bardak içebilirsiniz. Mideniz sorunluysa sodanın yerini ılık su alsın. Metabolizmanızı hızlandırır ve kilo vermenize yardım eder.

    * SİMİT KEYFİ YAPIN
    O gün yeterince doyurucu bir öğlen yemeği yemediyseniz, beş çayında kendinize kepekli bir simit ısmarlayın ama içini çıkartın.

    * KURUYEMİŞ İLAÇ GİBİDİR
    Kuruyemişleri iyi seçerseniz sağlıklı beslenirsiniz. Ancak çok tüketirseniz kilo alırsınız. Ceviz, badem ve fındık hep elimizin altında olsun. Hep tekrarlıyoruz bunların içinde Omega-3 var. Ama günde birkaç taneden fazla yemeyin. Akşam üstü yorgunsanız birkaç kuruyemiş ilaç gibi etkilidir.

    BU DETOKS GENÇLEŞTİRİR!
    Hastalıktan korunmak, organlarınızı dinlendirmek, arınmak ve gençleşmek için özellikle mevsim dönüşümlerinde detoks öneririm. Evde de rahatlıkla detoks yapabilirsiniz. Mevsim geçişlerinde de yapacağınız detoks vücudunuzu güçlendirir. Daha kolay diyet yapmanızı sağlar. Derinizi temizler, yaşlanmayı geciktirir, motivasyonunuzu artırır, sakinleştirir, enerji verir.

    * EV DETOKSU 3 GÜN SÜRER
    Tıbbi detoks hekim tarafından yapılır ve lağmanın yeri yoktur. Ev detoksunda ise müsillerin ve etin yeri yoktur. Protein çok kısılır.
    Sabah kahvaltısı: Haşlanmış pirinci blenderdan geçirip süt ve muzla karıştırılarak bu karışım içilebilir. İçine biraz bal konabilir.
    Öğlen (veya akşam): Yalnızca sebze çorbası. Ancak hazırlarken tuz koymayın ve et suyu kullanmayın. Dereotu, maydanoz, semizotu, kabak, sarımsak, domates, kereviz, soğan, biber (acı veya tatlı), mercimek, kimyon, zerdeçal veya zencefil kullanılması gerekir. Bunlardan hepsi veya birkaçını çok az miktarda (bir tatlı kaşığı) zeytinyağı ile çorba şeklinde detoks çorbası olarak sunabiliriz. Haftada 3 gün öğlen veya akşam yemeklerinde 2 kase bundan içilmesi lazım. Bir öğün bu şekilde geçirilmeli.
    Akşam (veya öğlen): Diğer öğünde bol miktarda yoğurt (yağsız) veya cacık olması lazım. Her türlü yeşillik (kişi neyi seviyorsa) veya salata. Detoks 3 gün yapılır. 3 gün sonra sadece yeşillik, sebze yemekleri yenilir. 3 gün tekrar detoksa geçilir. Et yok, yağ yok, tatlı yok. Makarna yok. Ve iyi bir detoks için aralıklarla 3 kere bu kür tekrar edilir.

    MODA DİYETLERİN KARNESİ
    Karatay: Kolesterol karşıtı bu diyet sağlığı aykırı özellikle orta yaş üzerindekiler için yaz aylarında çok tehlikeli.
    Montinyak: Bir iki hafta uygulanabilir ama uzun süre sürdürülmesi çok zor.
    Protein diyeti: Taş devri diyeti bazı durumlarda verilebilir şeker hastaları için tercih ediyoruz. Böbrek hastaları ve üresi olanlar için tehlikeli.
    Meyve diyeti: Aslında çok güzel ama uzun süre uygulanmaz, üç gün meyve üç gün sebze diyeti ile güzel detoks yapılır.
    Akdeniz diyeti: Süper bir diyettir orta derecede kalp hastalığı riski bulunanların riskini yüzde 15 azaltır. Tek problem zeytinyağının bol kullanılmaması gerekiyor. En sağlıklı yağ zeytinyağı ve ayçiçeği yağıdır ama kızartma yerine üzerine hafif dökerek tüketin.

    Diyet ve deneyimlerimiz için tıklayın !

    Kaynak : Sabah

  • Hızlı Kilo Vermenin Zararları Nelerdir?

    Hızlı Kilo Vermenin Zararları Nelerdir?

    Günümüz insanlarının birçoğunda ayak üstü yemek yeme, fast-food tarzı yiyeceklere aşırı yönelme, bilgisayar başında geçirilen zaman zarfı içinde sürekli bir şeyler atıştırma alışkanlığı söz konusu olduğundan kilo problemlerinde de artış görülmektedir. Dengesiz beslenmenin var olması ve bu tarz beslenme alışkanlığının bir de sağlıksız ürünlerle sürdürülmesi kilo artışlarına sebebiyet verdiği gibi hastalıklara da davetiye çıkartıyor. İşte bu sebeplerden dolayı insanlar çareyi hızlı kilo verdiren diyetlerde buluyor ya da bulduğunu sanıyor. Çünkü hızlı kilo verdiren diyetler yapmak sizi amacınıza ulaştırabilir ancak sadece bir süreliğine. Üstelik hızlı kilo vermenin de genel sağlık durumumuzda pek çok zararı söz konusudur…

    Hızlı Zayıflamanın Zararları Nelerdir?

    Hızlı kilo vermek için aç kalmanın doğru bir yöntem olmadığını söyleyen diyet ve beslenme uzmanları,bu tarz bir yanlışa girmememiz için uyarılarda bulunuyorlar. İşte uzmanlarından aç kalarak zayıflamanın ve hızlı kilo vermenin zararları.

    Uzmanlarına göre ayda 4 kilodan fazla kilo vermek yapılan klinik araştırmalara göre diyabet, hipertansiyon ve kalp hastalığı riskini arttırıyor. Üstelik hızlı kilo vermek diye bir durum söz konusu değildir. Sizi hızlı zayıflatan şey her ne ise tartıya çıktığınız zaman sizi zayıf gösterir ancak vücudunuzda yağ kaybı olmamış aksine vücut için gerekli olan su, nitrojen ve kas kaybı olmuş demektir. Bu nedenle bir süre sonra kişi yeniden aynı kilosuna hızlı bir şekilde geri döner.

    Kemik erimesi riski artar.
    Böbreklerde taş meydana gelir.
    Gut hastalığı riski artar.
    Kolesterol yükselir, damar tıkanıklığı meydana gelir.
    Kalpte rtim bozuklu ve ölüm riski artar.
    Adet düzensizliği, saç dökülmesi, konsantrasyon düşüklüğü, yorgunluk, baş ağrısı meydana gelir.
    Ortostatik hipotansiyon, safra taşı, libido kaybı oluşur.
    Üşüme, bulantı, kusma, kabızlık olur.
    Vücudun sıvı elektrolit dengesini bozulur.