Blog

  • Mol Gebeliği Mol Hamilelik Üzüm Gebeliği

    Mol Gebeliği Mol Hamilelik Üzüm Gebeliği

    Molar gebelik (Üzüm gebeliği olarak da bilinir) rahim içinde gelişen ve kanserli olmayan bir tümördür. Döllenmiş yumurtanın içinde babadan gelen ekstra sperm varsa kromozomlar bölünür ve mol gebeliği oluşur. Mol gebeliği komplet (tam) ve kısmi mol olarak 2ye ayrılır. Komplet mol, kısmi mol gebeliğine göre daha sık görülür ve daha erken dönemlerde belirtilerini gösterir. Molar gebelik ciddi komplikasyonlar doğurabilir. Nadir de olsa kanser riski görülen bir türü mevcuttur ve erken tedavi gerektirir.

    Belirtileri
    Molar gebelik ilk bakışta normal bir gebelik gibi görünebilir ama gebelik dönemi ilerledikçe bazı belirti ve bulgulara rastlanır:

    • İlk trimesterde parlak kırmızı ya da koyu kahverengi vajinal kanamalar.
    • Şiddetli bulantı ve kusma.
    • Pelvik ağrı veya baskı.

    Molar gebeliğin herhangi bir belirti veya semptomunu yaşıyorsanız, doktorunuza danışın. Aşağıdaki belirtilerin görülmesi durumunda da doktorunuzdan randevu alınız:

    • Hızlı rahim büyümesi
    • Yüksek kan basıncı
    • Gebeliğin 20. haftasından sonra yüksek tansiyon
    • Yumurtalık kistleri
    • Anemi
    • Aşırı aktif tiroit (hipertiroid)

    Nedenleri

    • İnsan hücreleri normalde 23 çift kromozom içerir. Bir kromozomun çiftinde yarısı babadan, yarısı anneden gelir. Tam bir molar gebelik durumunda, döllenmiş yumurtanın kromozomlarının tümü babadan gelir. Döllenmeden hemen sonra, annenin yumurtasında kromozom kaybolması görülür.
    • Kısmen ya da eksik molar gebelik, annenin kromozomları kalır ama baba tarafından gelen kromozom sayısı 2 katına çıkar. Sonuç olarak, embriyo 46 yerine 69 kromozom taşır. İki sperm tek bir yumurtayı döller.

    Risk faktörleri
    Molar gebelik her 1000 gebelikten yaklaşık 1’inde görülen nadir bir durumdur. Ülkemizde bu oran 2000 gebelikte 1’dir. Çeşitli faktörler de dahil olmak üzere aşağıdaki durumlar risk grubu içerisindedir:

    • Annenin yaşı 35’den büyük ya da 20’den daha küçükse molar gebelik olasılığı daha fazladır .
    • Önceden yaşanan bir molar gebelik daha sonra tekrarlanmasına yol açabilir.
    • Bazı etnik gruplardaki kadınların(Güneydoğu Asya kökenli) molar gebelik riskinin daha yüksek olduğu görülmektedir

    Komplikasyonlar
    Molar gebelik sonlandırıldıktan sonra, molar doku kalır ve büyümeye devam edebilir. Bu durumlara kalıcı gestasyonel trofoblastik hastalık (GTH) denir. Kalıcı GTH neredeyse her zaman başarıyla, en sık kemoterapi yöntemi ile tedavi edilebilir. Başka bir tedavi seçeneği ise, rahmin (histerektomi) alınmasıdır.

    Nadiren de olsa, GTH koryokarsinom olarak bilinen bir kanser türü geliştirir ve bu kanser diğer organlara yayılır. Koryokarsinom genellikle bir ya da birden fazla kanser ilaçları ile tedavi edilir.

    Doktorunuzla Randevu Almadan Önce:

    • Karşılaştığınız herhangi bir belirtiyi bir yere yazın. İlk ne zaman başladığını ve zaman içinde nasıl değişiklik gösterdiğini dahil.
    • Son adet döneminin tarihini bir kenara not edin (eğer hatırlıyorsanız).
    • Önemli kişisel bilgilerinizi bir yere yazın. Tedavi olduğunuz herhangi bir başka tıbbi durum ya da müdahale dahil olmak üzere.
    • Tüm kullandığınız ilaçların bir listesini yapın. Bunun yanı sıra aldığınız herhangi bir vitamin veya takviye varsa onları da listeye dahil edin.
    • Randevuya sizinle birlikte bir arkadaşınız da gelmesi, destek vermesi veya duygusal anlamda yanınızda olması daha iyi hissetmenizi sağlayabilir.
    • Doktora soracağınız soruları önceden bir yere yazın.

    Önceden bir soru listesi hazırlamak doktorunuz ile zamanınızı en iyi şekilde değerlendirmenize yardımcı olacaktır. Molar gebelik için sormanız gereken bazı temel sorular şunlardır:

    • Ne tür testler gerekiyor?
    • Şimdi ne yapılması gerekiyor?
    • Ne tür bir tedavi yaklaşımını tavsiye ediyorsunuz?
    • Herhangi bir kısıtlama yapmak zorunda mıyım?
    • Başarılı bir hamilelik için şansım nedir?
    • Tekrar hamile kalmayı denemeden önce ne kadar süre beklemek gerekir?
    • Bu durum ileride kanser riskini artırır mı?

    Doktorunuza sormak için hazırladığınız soruların yanı sıra, anlamadığınız herhangi bir durumu sormak için tereddüt etmeyin.
    Doktorunuz tarafından muhtemelen fiziksel bir muayene gerçekleştirecektir. Bunun yanı sıra bir kan testi ve ultrason da dahil olmak üzere bir takım testler yapılacaktır.

    Mol gebelik/Üzüm gebeliği yaşamış olan varmı?

    Mol gebeliği nedir,
    Üzüm gebeliğin belirtileri nelerdir,
    Mol gebelik nasıl teşhis edilir,
    Mol gebelik (üzüm gebelik) kimlerde daha sık görülür,
    Mol gebeliği neden olur,
    Mol gebeliğin anne adayı için tehlikeleri nelerdir,
    Mol gebelik tanısı koyulduktan sonra hamileliğin sonlandırılması şart mı,

  • Mutfakta Tarz Yaratmak

    Mutfakta Tarz Yaratmak

    Ev dekore ederken en çok titizlendiğimiz mekanlardan biridir mutfaklar. Karnımızı doyurduğumuz bu lezzet mekanlarını küçük dekorasyon hileleriyle yenilemeye ne dersiniz?

    İşte size işinizi kolaylaştıracak 25 öneri….

    1- Çelik ya da beyaz lake gibi ışığı yansıtan malzemeler mutfağınızı her zaman olduğundan çok daha geniş gösterir.

    2- Açık raf sistemleri yemek yaparken el altında bulunması gereken baharatlara, yağ ve sos şişelerine kolayca ulaşmanızı sağlayacağı için işlevsel ünitelerdir. Kullanım kolaylığının yanı sıra açık alan yarattıkları için mutfakta ferahlık duygusunu da güçlendirirler.

    3- Bugüne kadar mutfak tasarımlarında paslanmaz çelik hep birinci sırayı aldı. Şimdilerde ise trend renkten yana. Son yıllarda mutfaklarda en çok kullanılan renk ise kırmızı. Retro’dan ilham alan pasteller ise mutfaklarda zarif ve nostaljik bir hava yaratıyor.

    4- Canlı renk ve desenlerde duvar kağıtları mutfakta hareket sağlayan malzemelerden biri. Eğer bu yolla mutfağınızı renkli bir mekan haline getirmek istiyorsanız seçeceğiniz duvar kağıdının silinebilir vinil, olmasına dikkat etmelisiniz. Size en uygun duvar kağıdını bulmak için ise internetten faydalanabilirsiniz.

    5- Tüm mutfağı baştan aşağı yenilemek yerine küçük rötuşlarla canlandırmak istiyorsanız duvar renklerinde yapacağınız değişiklikle bunu sağlayabilirsiniz. Farklı renklere boyanmış duvarlar, perde yerine renkli jaluziler, hatta vurgulayacağınız rengi destekleyen masa örtüleri ve havlular yeteri kadar değişiklik sağlayacaktır.

    6- Mutfağınızda yapacağınız renk oyunlarına dolaplarınızı bile dahil edebilirsiniz. Ahşap dolap kapaklarını zımparalayıp astarladıktan sonra farklı bir renge boyayarak yepyeni dolaplar elde etmek mümkün. Melamin ve laminat dolap kapaklarında renk değişikliği yapmak için özel işlemler gerekir.

    7- İlginç kavanozlardan ya da antika yemek tabaklarından oluşan bir koleksiyon için de çok şık bir sergileme alanıdır mutfaklar. Böyle bir koleksiyonu en iyi sergileyecek sistemler ise açık raflardır.

    8- Günümüzde mutfaklarda sıkça başvurulan yöntemlerden biri, kolayca değiştirilebilecek bir fon yaratmak için nötr renklerde basit üniteler kullanmak. Bu üniteleri ahşap ya da taş tezgahlarla ve zemin döşemeleriyle tamamlayabilirsiniz.

    9- Çekmeceler her zaman dolaplardan çok daha az yer kapladığı için küçük mutfaklar için idealdir. Artık derin çekmeceler çok ağır eşyaları bile taşıyacak kadar sağlam yapılıyor. Bazı üreticiler çekmece içlerine tabaklık bile koyuyorlar.

    10- Metalik görünümlü karolar mutfaklarda hareketi güçlendiren malzemeler arasındadır. Karoların yüzeyinde oluşan ışıltı daha ferah ve aydınlık bir mutfağa sahip olmanızı sağlayacaktır.

    11- Mutfak tasarımında tezdüzeliği kırmanın yollarından biri de farklı malzemelerdeki mutfak ünitelerini harmanlamaktır. Ahşap ve çeliğin bir arada kullanıldığı mutfaklar kendinden emin bir görüntü verir. Tezat yaratmak isterseniz ahşap ile el boyaması üniteleri bir arada kullanabilirsiniz. Mavinin tonları kayın ve huş ağacı mobilyalarla harikalar yaratırken, adaçayı yeşili ve krem renkleri de meşe ile uyum sağlarlar.

    12- Tencere, tava ve diğer mutfak araç gereçlerinizi bir askıya asabilirsiniz. Duvarda yeriniz yoksa tavan iyi bir alternatif olabilir.

    13- Mutfak dolaplarının çok kalabalık olmasından şikayetçiyseniz tabaklıklı bir raf edinebilirsiniz. Bu tür raflar hem modern hem de klasik mutfaklarla uyum sağlayabilirler. Mutfağınız çok küçükse sürgü kapaklı mutfak ünitelerini deneyebilirsiniz. Kapaklar dışarıya doğru açılmadığı için mekandaki yer kaybını engelleyebilirsiniz.

    14- Mutfakta ocağın konumlandığı noktanın arkasında duvar kaplaması olarak genellikle karo kullanılır ama bu durum özellikle küçük mutfaklarda monoton bir görüntü yaratabilir. Mutfağınızda daha modern ve etkili bir görünüm istiyorsanız paslanmaz çelik ya da camı tercih edebilirsiniz.

    15- Modası geçmiş duvar karolarınızı canlandırmak ve yepyeni bir görünüm elde etmek düşündüğünüzden kolay. Özel karo boyaları ile eski duvar karolarınızı renklendirin.

    16- Mutfak için üretilen özel duvar boyalarını kullanmayı tercih edin çünkü onlar neme ve buhara dayanıklı oldukları için standart boyaların aksine hem kolay kirlenmez, hem de kirlendiğinde silinebilir.

    17- Mutfak mobilyalarında birbiriyle karşıt malzemeler kullanarak farklı bir mekan anlayışı yaratabilirsiniz. Sözgelimi rustik ahşap ve taş gibi malzemeler parlak laminat, krom ve camın yansıtıcı özelliğini tamamlar.

    18- Ferah bir mekan elde etmek için soğuk renkler çok daha etkili olur. Mavi ya da yeşil tonları gibi.

    19- Yeriniz elverişliyse çift lavabolu evyeleri tercih edin. Tezgah altına yerleştirilenler göze her zaman daha hoş görünüyor.

    20- Duvara monte edilmeyen mutfak ünitelerinin en güzel yanı istendiğinde yerlerinin değiştirilebiliyor olması. Böylece mutfaklarınızda yeni yaşam alanları yaratabilirsiniz.

    21- Mekanınız el veriyorsa mikrodalga fırın ve bulaşık makinesi gibi elektrikli aletleri üst üste yerleştirmeye çalışın. Böylece daha düzenli bir görünüm elde edersiniz.

    22- Klasik mutfak mobilyalarını modern hatlı dolap kulplarıyla birlikte kullanabilirsiniz. Uzun dolap kulpları şu sıralar çok moda.

    23- Ahşap mutfak üniteleri kaliteli göründükleri için her zaman çok popülerdir. Bütçeniz bunun için yeterli değilse, ekonomik malzemelerle üretilmiş dolap iskeletlerine ahşap kapaklar ekleyerek yanılsama sağlayabilirsiniz.

    24- Küçük mutfakları daha geniş göstermek için mutfakta kullanılan beyaz eşyaları dolap kapaklarıyla gizleyebilirsiniz. Böylece mutfakta daha sade bir görüntü elde etmek mümkün olacaktır.

    25- Aydınlık mutfaklar her zaman çok daha çekicidir. Işıktan olabildiğince yararlanmak için jaluzileri ya da storları gündüzleri açık tutun. Yalın bir görünüm elde etmek için düz ya da sade çizgili bir kumaştan mutfak perdesi ideal olacaktır.

    Lüks Mutfak Dekorasyonu

    Evinize yeni bir pencere açın

    İthal duvar kağıtları en yeni ipek kumaşlar

     

  • İyi bir cinsellik için vajina estetiği

    İyi bir cinsellik için vajina estetiği

    Çoğu kadın cinsel organının zamanla deforme olmasından dolayı cinsel hazzı yaşayamıyor. Oysa yeni tıbbi uygulamalarla kadın cinsel organının şekli düzeltiliyor, küçültülüyor, vajina yolu daraltılıyor hatta yeni bir vajina bile yaratılıyor!

    Sevişmekten kaçınan veya cinsel ilişkiden yeterince haz alamadığından yakınan kadınların sorunlarının altında yatan en önemli nedenlerden biri, cinsel organlarıyla ilgili estetik kaygıların olması.

    Özellikle doğum sonrası genişleyen vajina, hem kadınların hem de partnerlerinin cinsel ilişki sırasında yeterince haz almalarını engelliyor. Üstelik sorun sadece bununla da kalmıyor; kadınlar, genişleyen vajinaları yüzünden idrar kaçırma gibi sağlık problemleriyle de karşı karşıya kalabiliyor. Kadınların cinsel organlarıyla ilgili en çok yakındıkları bir başka sorun ise iç dudakların sarkık ve büyük olması. Bu görüntüyü estetik bulmayan kadınlar bikini veya dar pantolon giymekten kaçındıkları gibi partnerlerine de çıplak görünmek istemiyor. Hal böyle olunca da zamanla cinsel ilişkiden soğuma, hatta takıntı veya anksiyete gibi ciddi sorunlar da ortaya çıkmaya başlıyor. Oysa sağlıklı ve mutlu bir birlikteliğin yolu, öncelikle insanın kendine duyduğu özgüvenden geçiyor. Partneri tarafından beğenildiğini hissetmek de cinsel yaşamda önemi bir rol oynuyor. İşte tüm bu nedenlerden dolayı günümüzün modern kadını artık cinsel yaşamda aktif bir rol almak için utansa da sıkılsa da hekimlerden yardım alacak kadar kararlı görünüyor. Son sürat gelişen estetik cerrahi de yeni uygulamalarla daha estetik bir görüntüye kavuşmak isteyen kadınların yüzünü güldürüyor! Biz de Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. İsmail Kuran ile Marmara Üniversitesi’nden Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Erdem Tezel’e günümüzde kadınlara özel uygulanan tüm yöntemleri tek tek sorduk. Operasyonların ücretleri konusunda bilgi almayı da ihmal etmedik!

    Geniş vajina

    Vajina bölgesinin geniş olması kadının yapısından kaynaklanabildiği gibi ilerleyen yaş ve normal doğuma bağlı olarak da gelişebiliyor. Vajina kaslarının gevşemesi, cinsel ilişki sırasında önemli bir sorun haline gelebiliyor. Özellikle doğumdan sonra düzgün onarılmayan yırtıklar nedeniyle genişleyen vajina, kadın ile partnerinin cinsel ilişkiden haz almasını engelliyor. Bunun sonucunda kadın zamanla özgüvenini yitirebiliyor ve cinsel yaşamdan uzaklaşabiliyor. Oysa günümüzde vajina daraltmaya yönelik operasyonlar sayesinde kadının cinsel ilişkiden yeniden haz alması sağlanabiliyor. Ayrıca operasyon sonrasında yaşla birlikte daha sık rastlanan bir şikayet haline gelen idrar kaçırma sorunu da ortadan kalkabiliyor. Bunun yanı sıra epizyotomi, yani doğum sırasında rastgele yırtılmayı engellemek için cerrahi olarak yapılan kesi işleminden sonra kabarık ya da kötü görünümlü izler oluşabiliyor. Günümüzde bu izlerin düzeltilmesi için yararlanılan çeşitli tekniklerden oldukça başarılı sonuçlar alınabiliyor.

    Ne yapılıyor? Basit bir cerrahi girişim olduğu için genel veya lokal anestezi ile sedasyon adı verilen iki uygulamanın bir arada kullanılmasıyla gerçekleştiriliyor. Ameliyatla vajinal kanalın daraltılması ve vajinanın gevşemesi sonucu oluşan (estetik) görünümün düzeltilmesi hedefleniyor. Yaklaşık bir saat süren operasyonda vajinanın arka duvarına sıkılaştırıcı işlem yapılıyor. Operasyon sonrasında dikişlerin alınmasına gerek duyulmuyor.

    Nelere dikkat etmeli? Vajinanın tam anlamıyla iyileşmesi iki-üç haftayı buluyor. Bu süreç içerisinde enfeksiyon gelişmemesi için kadının hijyen kurallarına özen göstermesi, yani tuvalet sonrası temizliğini vajinadan anüse doğru yapması ve cinsel ilişkiden kaçınması yeterli oluyor.

    Büyük dudaklar

    İç dudaklar (labia minör), klitorisin üst kısmından vajina girişinin altına kadar uzanan kıvrımlı yapıları oluşturuyor. Bazı kadınlarda iç dudakların dış dudaklardan biraz taşması doğal olarak kabul ediliyor. Ancak dış dudaklardan sarkacak şekilde uzun olması tıbben önemli bir sorun yaratmasa da estetik görüntüyü bozarak kadını çözüm arayışına itiyor. Doğuştan var olan ya da doğum sonrasında gelişen bu şekil bozukluğu, kadının cinsel hayatını adeta kabusa dönüştürebiliyor. Vajinasını estetik bulmayan kadın özgüvenini yitirerek partnerine çıplak görünmek istemeyebiliyor. İç dudaklar aşırı sarkık olduklarında cinsel ilişki sırasında araya girerek kadının acı duymasına da neden olabiliyor. Ayrıca vulvada, yani kadının cinsel organında terleme sonucunda oluşan salgıların bu bölgede birikmesi sonucu kötü kokulu mantar enfeksiyonları da gelişebiliyor. Tüm bu sorunlar da kadının zamanla özgüvenini yitirmesine, cinsel yaşamdan soğumasına, hatta orgazm güçlüğü çekmesine yol açabiliyor.

    Ne yapılıyor? Lokal anestezi altında uygulanan basit bir operasyonla iç dudakların kesilerek dış dudakların içinde kalması sağlanabiliyor. Yaklaşık 30 – 40 dakika süren işlemde eriyen dikişler kullanıldığı için dikiş alma sorunu da yaşanmıyor. Kadın operasyondan sonra aynı gün normal yaşantısına dönebiliyor, bir hafta sonra da cinsel ilişkiye girebiliyor.

    Nelere dikkat etmeli? İşlem sonrasındaki ilk iki gün iç dudakların olduğu bölümde şişlik oluşabiliyor. Bu nedenle antibakteriyel pomatla günlük pansuman gerekebiliyor. Kadının hijyen kurallarına özen göstermesi yeterli oluyor.

     

    Ameliyatsız vajinal gençleştirme

    Vajinal Operasyonlar Nelerdir?

  • Laz Böreği

    Laz Böreği

    Laz böreği tarifi :

    Laz böreği malzemeleri :
    Hamuru için :

    – 1 çay bardağı su içine 1 çay kaşığı silme tuz dökülüp karıştırılacak.
    – 1 çay bardağı sıvıyağ ve tereyağ karışımı
    – 1 çay bardağı süt
    – 2 yemek kaşığı yoğurt
    – 1 yumurta
    – 1 paket kabartma tozu
    – Aldığı kadar un

    Ayrıca :
    – 100 gr. kaymak (arzu edilirse konulmayabilir)
    – 250 gr. tereyağ

    Muhallebisi için :
    – 4 su bardağı süt
    – 3 yemek kaşığı un
    – 1 yemek kaşığı nişasta
    – 1 paket vanilya
    – 1 su bardağı toz şeker

    Malzemelerden süt,un,nişasta,şeker karıştırılır ve ocak üzerine alınarak pişirilir. Göz göz olunca ateşten alınır ve içine vanilya eklenir. Muhallebi soğuyunca teker teker yumurtalar kırılır ve mikser ile çırpılır.

    Yapılışı :
    Hamur malzemeleri ile ele yapışmayacak kulak memesi yumuşaklığında hamur yoğrulur.
    Üzeri streç filmle kapatılıp 1 saat dinlendirilir.
    Tezgah üzerinde rulo yapılır ve ceviz büyüklüğünde 24 parçaya bölünür.Merdane ile nişasta serpilerek açılır ve tabak büyüklüğüne getirilir.

    Altılı gruplar halinde kümelenir. Aralarını nişastalamayı unutmayın lütfen.Yine merdane ile ilk grup oklava ile açılır.İnce bir şekilde açılan yufka tereyağ ile yağlanmış tepsiye serilir.Kenardan artan yufkalar kesilerek üzerine yayılır.Bu arada eritilmiş tereyağ ve kaymak yufkalara yayılır.Altılı iki grup yufka açıldıktan sonra muhallebi yufkaların üzerine dökülür.Spatula ile düzeltilir.Üzerine tekrar yufka ve son grup yufkalarda açılarak tepsiye serilir.

    Yufkaların aralarına erimiş tereyağ ve kaymak sürmeyi unutmayın.Bu işlemler bitince keskin bir bıçak yardımı ile dikkatli bir şekilde geniş kareler kesilir.Üzerine kalan tereyağ kızdırılarak dökülür.Önceden ısıtılmış 160 derece fırında kızarıncaya kadar yaklaşık 1 saat pişirilir.
    1 saatten sonra fırın ısısı 180 dereceye getirilir ve 20 dakika daha pişirilir.Ilınınca üzerine pudra şekeri elenir.
    Afiyet olsun…

    NOT: Laz böreğini arzu ederseniz baklavalık yufka ilede yapabilirsiniz…

    Laz Böreği tarifi
    Laz Böreği tarifi
  • “Pazartesi olsun başlarım” diyorsanız…

    “Pazartesi olsun başlarım” diyorsanız…

    Her gün yeni bir diyet adı duyan, her Pazartesi sabahı bu diyeti uygulamaya başlayan; ancak Salı günü
    geldiğinde daha fazla dayanamayanlardan mısınız? Sizin için zayıflamak bir mucize mi? O zaman buyazıyı okumanızda fayda var…

    Mucize zayıflama yöntemleri olarak merak uyandıran ama kişiye zarardan başka bir şey vermeyen yöntemleri Beslenme ve Diyet Uzmanı Elif Karacanoğlu’yla konuştuk…

    Mucize zayıflama diye bir şey yoktur. Eğer bir ürün sizi hızlı ve emeksiz şekilde zayıflatacağını iddia ediyorsa;

    Olabileceklerden daha fazlasını mı öneriyor,

    Kilo verdikten sonra nasıl korunacağınızdan bahsediyor mu,

    Sizin diyabet ya da tansiyon hastası olduğunuzu göz önüne alıyor mu, mutlaka sorgulayın.

    OTURDUĞUNUZ YERDEN KİLO VEREMEZSİNİZ
    Zayıflama hapları ancak ideal ağırlığının yüzde 20 ve daha fazlasına sahip kişilere, sıkı sağlık kontrolleri ile ilaç verilebilir.

    Bunun dışında bir doktora danışmadan ilaç almayın. Kilo vermek için yaşamınızı gözden geçirin.

    Yemek yeme tercihleriniz, alışkanlıklarınızı göz önünde bulundurarak beslenme programı yapın; ama bu
    programı yaparken fiziksel aktiviteyi de eklemeyi unutmayın.

    ADIL HEDEFİNİZ FİZİKSEL OLARAK ZAYIFLAMAK OLSUN
    Bunun için;

    Etkin bir kilo verme ve verilen kiloyu korumak için sağlıklı beslenmeyi bir yaşam tarzı olarak benimseyin.

    Öğün planlamanızı bir diyetisyen kontrolünde yaptırın.

    Kilo kaybı için gerçekçi hedefler belirleyin.

    Hedefiniz haftada 1-2 kilo vermeyi geçmesin.

    Hayatınızdan kafeini çıkarın; yerine suyu koyun.

    Kadınsanız haftada en az 1200 kcal, erkek iseniz en az 1500 kcal tüketin.

    Fiziksel aktiviteyi hayatınıza sokun. Günlük en az 30-60 dakikalık egzersizler yapın.

    Dolaşımınızı hızlandıran, masaj yapan cihazlardan da yararlanın.

    Psikolojik destek alın.

    Kilo verdikçe bedeninizde sarkmalar oluşmasını engellemek için hafif ağırlık çalışmaları, pilates

    yapın.

    DİYET YAPARKEN DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLARI YAPMAYIN
    Yanlış: Zeytinyağı kilo yapmaz.

    Doğru: Zeytinyağı doymamış yağ oranı yüksek bir yağdır ancak; tüm yağların kalorisi eşittir. Kullanırken

    aşırıya kaçmayın.

    Yanlış: Akşam 18:00’den sonra yenilen yemek zararlıdır.

    Doğru: Gece veya gündüz değil tüm gün içerisinde aldığınız kalori önemlidir. Yani gece aç dursanız da

    gündüz fazla kaçırdıklarınız sizi yine de yağlandırabilir. Bazıları ‘Saat 18.00 oldu bir şey yememeliyim’ der

    ama gece çok büyük bir açlıkla uyanıp çok fazla şey yerler.

    Yanlış: Salata kilo aldırmaz.

    Doğru: Eğer bu salatayı evde yiyor ve yağını kararında koyuyorsanız! Bir restoranda çok doğru bir tercih

    yaptığınızı düşünüp yediğiniz salata size bir hamburgerin kalorisinden bile daha fazla kalori aldırabilir.

    Çünkü dışarıdaki salataların yağı ve sosu, kalorisini çok yükseltir.

    Yanlış: Sınırsız meyve yiyebilirsiniz.

    Doğru: Meyve sınırsız yenemeyecek kadar kalorilidir.

    Yanlış: Balık çok faydalı, çok yenmeli.

    Doğru: Balık kırmızı et kadar kolesterol ve kalori içerir. Dolayısı ile porsiyon kontrolünü balık yerken bile

    yapın.

    HT

  • Kağıttan elbise tasarımları

    Kağıttan elbise tasarımları

    Kağıttan elbise tasarımları galerimizde sizlerle…

    Kağıttan elbise tasarımları | 1

  • Makyaj Temizleme Teknikleri

    Makyaj Temizleme Teknikleri

    Makyaj temizleme oldukça basit bir işlem gibi gözükse de, aslında cilt bakımının en önemli aşamalarından biri…

    Gün içerisinde hava kirliliği gibi dış etkenlerden olumsuz yönde etkilenen cilt, eğer doğru temizlenmezse erken yaşta zarar görmeye başlıyor. InStyle dergisi, cilt temizliği konusunda merak edilen 10 sorunun yanıtını araştırdı…

    1- Tonik yerine özel bitki suları kullanabilir miyim? Eğer çok uzun zamandır siyah nokta tedavisi görüyor ve cildiniz alkolden olumsuz yönde etkileniyorsa, toniğinizi bitki sularıyla değiştirmemenizde fayda var. Ancak bazı bitkilerin olumlu etki yaptığı cilt sorunları da bulunuyor. Örneğin hassas ciltlerde portakal ağacı suyu, kırışıklıklarda papatya ya da gül suyu, cilt soyulmalarında gül suyu ve ciltte meydana gelen tahrişlerde ise peygamber çiçeği suyu etkili oluyor.

    2- Kuru bir cilde sahibim. Su bazlı bir temizleme ürünü tercih edebilir miyim? Elbette… Bir makyaj temizleme yağını, suyla masaj yaparak pamuk kullanmadan cildinize uygulayabilirsiniz. Ilık suyla durulanan makyaj temizleme yağı, genellikle içeriğinde bulundurduğu E ve A vitaminleriyle yaşlanmaya karşı koyarken, jojoba yağıyla cildi besliyor, pamuk yağıyla yumuşatıyor. Ancak ardından cildin ph seviyesini dengeleyecek bir krem kullanmalısınız.

    3- Cildimi her sabah süt bazlı bir ürün ile temizlemek zorunda mıyım? Çok yağlı bir cilde sahip değilseniz ya da hava sizi terletecek kadar sıcak değilse, sabahları süt bazlı bir temizleyici ürün kullanmanıza gerek yok. Çünkü sabahları makyaj temizlemiyor, sadece cildinizde gece boyunca hava kirliliğinden dolayı meydana gelen tıkanıklığı açıyorsunuz. Bu yüzden ideal olan, cildinizi sabahları temizleyici bir tonik ile silmektir.

    4- Bazı su bazlı makyaj temizleyici ürünlerini kullandığım zaman makyajım temizlenmemiş gibi hissediyorum. Bu normal mi? Makyaj temizleme ürünlerinin formüllerini hazırlayan bilim adamları, makyajın tamamen silindiğini ve bu hisse genellikle yoğun makyaj yapan kadınların kapıldığını söylüyor. Kendinizi rahatlatmak için, temizleme işleminden sonra yüzünüzü iyice suyla yıkayıp, ardından nemlendirici bir krem uygulayabilirsiniz.

    5- Makyajımı temizleme mendilleriyle silmeyi tercih ediyorum. Bu mendillerin cilde bir zararı var mı? Bilinen belli bir zararı yok ama rutin olarak her gün uygulanacak bir temizleme işleminde tercih edilmemesi daha sağlıklı olur. Hem ekonomik, hem de ekolojik değiller. Ayrıca derinlemesine bir temizlik yapamıyor. Bu yüzden bu mendilleri, gece eve geç döndüğünüz de vakitten kazanmak için kullanabilirsiniz.

    6- Bazı akşamlar makyajımı silmeye üşeniyorum. Böyle zamanlarda sa bah kalktığımda ne yapmalıyım? Akşam yapmanız gereken işlemi sabah yapabilirsiniz. Cildinizi bir makyaj temizleyicisiyle temizledikten sonra sabah kullandığınız toniğinizi uygulayabilirsiniz. Ancak tekrar makyaj yapacaksanız, biraz beklemelisiniz. Temizleme işleminden hemen sonra fondöten sürerseniz, cildiniz parlar ve fondötenin dayanma süresinde azalma meydana gelebilir.

    7- Yoğun makyaj yapmıyorum. Bu yüzden makyaj temizleyici yerine tonik kullanmam yeterli olur mu? Ne yazık ki hayır… Hiç makyaj yapmadığınız bir gün eve gidince yüzünüzü makyaj temizleyicisiyle temizleyip, sonra kullandığınız pamuğa bakın. Pamukta kirlilikler olduğunu fark edeceksiniz. Hava kirliliğinden dolayı cildimiz gün içinde çok zarar görüyor. Cildimizde makyaj olmasa bile bu kirliliklerden dolayı gözenekler tıkanıyor, siyah lekeler meydana geliyor. Bu yüzden makyaj yapmasanız bile cildinizi su bazlı bir makyaj tamizleyicisiyle temizleyin.

    8- Makyaj temizleyici ürünlerin cildi tedavi edici bir etkisi var mı? Her gün cildinizi temizleyerek, cildinizin yaşlanma sürecini geciktiriyorsunuz. Yani makyaj temizlemek, gelecek için yatırım yapmak demektir. Bazen bu temizleme işlemi sayesinde farkında olmadan cildinizde meydana gelen bakterilerden arınıyorsunuz, bazen de tıkanmış gözenekleri boşaltıyorsunuz. Bir şekilde cildinizin yaşlanmasına neden olan sorunları tedavi etmiş oluyorsunuz.

    9- Su bazlı, süt bazlı, yağ bazlı ya da üçü birarada olan makyaj temizleyiciler bulunuyor. Hangisini kullanmam gerektiğini nasıl anlayacağım? Makyaj temizleyici ürün seçmekte en önemli etken cilt tipiniz. Bir dermatolog yardımıyla yağlı, kuru ya da karma cilde mi sahip olduğunuzu öğrenmekle işe başlamalısınız. Ardından kriterleri azaltarak cildinizin isteklerini dinlemeyi öğrenmelisiniz. Bazı günler yumuşaklık, bazen ise ferahlık isteyebilir. Her durum için farklı bir ürün kullanmanız gerekiyor. Unutmayın, makyaj temizleme mutluluk ve zevk anı olmalı.

    10- Sabun formundaki makyaj temizleyicileri hassas ciltlere zarar verir mi? Eskiden zarar verirdi ama teknolojinin gelişmesiyle birlikte elde edilen yeni formüller hiçbir şekilde hassas ciltleri olumsuz yönde etkilemiyor. Bu ürünleri hiç korkmadan kullanabilirsiniz.

  • Aldatıldığınızı Önceden Fark Edebilirsiniz!

    Aldatıldığınızı Önceden Fark Edebilirsiniz!

    CİSED ONURSAL BAŞKANI DR. CEM KEÇE: “TEHLİKE ÇANLARI İLİŞKİNİZ İÇİN ÇALIYOR OLABİLİR!”

    Sevgililerin, aynı evi paylaşanların, sözlülerin, nişanlıların, evlilerin, hemen hemen herkesin aldatılmak ve aldanmak gibi korkuları olabiliyor. İnsanlar sezgilerine göre partnerlerinin kendilerini aldatıp aldatmadıklarına karar veriyorlar, bu nedenle bazen yanılıyorlar ve pişman oluyorlar, bazen de doğru karar alıp uygulayamıyorlar. Bu iki ayrı kararın ortak bir sonucu oluyor; hayal kırıklığı. Bu tür bir hayal kırıklığı yaşanmaması için CİSED Onursal Başkanı Dr. Cem Keçe, aldatma eyleminin en belirgin özelliklerini sıraladı…

    TEHLİKE ÇANLARI İLİŞKİNİZ İÇİN ÇALIYOR OLABİLİR!

    Aldatmanın önceden tahmin edilebilir bir durum olduğuna dikkat çeken CİSED Onursal Başkanı Dr. Cem Keçe; “Araştırmalar kadınların aşk arayışı,erkeklerin ise daha çok cinsel doyumsuzluk nedeniyle eşlerini aldattığını ortaya koyuyor. Ancak neden ne olursa olsun çift devekuşu gibi kafasını kuma gömmediğinde ilişkilerinde yolunda gitmeyen bir şeylerin olduğunu fark edebilir ve tehlike çanlarının sesini duyabilir.” dedi ve aldatmaya dair tehlike çanlarının hangi koşullarda çalmaya başladığı konusunda şu bilgileri verdi:

    • – “Her seferinde dışarı çıkmak için bahaneler uyduruyorsa eve geç geliyorsa,
    • – Cep telefonuna, tabletine veya bilgisayarına şifre koyduysa ve bunları sizden gizliyorsa,
    • – Facebook, Twitter, MSN gibi sosyal paylaşım ağlarında daha çok vakit geçirmeye başladıysa,
    • – Sık sık seyahate çıkıyorsa,
    • – Ara sıra ona ulaşamıyorsanız ve cep telefonunu açmıyorsa,
    • – Sizinle birlikte olmasının yaşamını ve işini engellediğini düşünüyorsa,
    • – Durup dururken spora başlayıp, kendine, kıyafetlerine ve iç çamaşırlarına daha önce göstermediği bir özen gösteriyorsa,
    • – Kredi kartı harcamalarında bir artış varsa,
    • – Birebir konuşmalarınızda başka şeylerle uğraşıyor ve gözünüzün içine bakmıyorsa,
    • – Size soğuk ve ukalâ bir şekilde davranıyorsa,
    • – ‘Bana hükmetmeye mi çalışıyorsun?’ diye tepki göstermeye başladıysa,
    • – Size şefkatli davranmayı bıraktıysa,
    • – Sizinle birlikte duş almıyorsa,
    • – Yatarken artık size sarılmıyor, hatta sizinle aynı yatakta yatmamak için TV karşısında uyumaya başladıysa ya da partnerinizde uykusuzluk sorunu başladıysa,
    • – Cinsel hayatınız nedensiz bir şekilde bitmişse,
    • – Sorumluluklarını art arda unutmaya başladıysa,
    • – Her seferinde, yalnız kaldığınızda ve yapacak bir işiniz olmadığında siz yokmuşsunuz gibi davranıyorsa,tehlike çanları çalmaya başlamış demektir.”

    EVLİLİK TERAPİSİ İŞE YARAYABİLİR…

    Uzun yıllar süren tecrübeler sonucu yukarıda sıralanan maddelerin aşkın bittiğini gösteren birer işaret olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyleyenDr. Keçe; “Bu nedenle çiftler ilişkilerinde açıkça görünen bu gerçekleri örtbas ederek görmezden gelmeye çalışmamalıdır. Bu maddelerdenen az 7‘i fark edildiğinde, sevgiliden, ilişkiden ya da yuvadan olunmak istenmiyorsa, çok gecikmeden bir evlilik terapistinden randevu almak gerekiyor.” dedi.

  • Sevgilimin Annesiyle Tanışmaya Gidiyorum

    Sevgilimin Annesiyle Tanışmaya Gidiyorum

    Artık zamanı geldi. Müstakbel kayın validenizle tanışmaya gidiyorsunuz. Acaba sizi sevecek mi, peki tarzınızı nasıl bulacak?

    İlk izlenim çok önemlidir… Ama özellikle sevdiğiniz adamın annesinin gözünde bırakacağınız ilk izlenim daha da önemlidir. Peki ama onunla tanışmaya giyerken ne giymelisiniz? Hem kişiliğinizi hem tarzınızı yansıtan sade giysiler mi yoksa klasik, sıradan bir şeyler mi?

    • Bu ilk buluşmanın sizi endişelendirmesi çok normal. Yıllardır bizlere erkek annelerinin oğullarına bir türlü gelin adayı beğenemediklerini, beğenseler de burunlarından getirdikleri anlatılıp durdu. Şimdi tabuları yıkma zamanı. Müstakbel kayın validenizle konuşacak bir şey bulamasanız bile onu duruşunuz ve giydiklerinizle de etkileyebilirsiniz. Zaten yapılan araştırmalara göre bir insanın diğer kişi hakkında fikirleri ilk 6 saniye içinde giyinişi ve duruşu sayesinde oluşuyor.
    • İlk görüşmenizde giydikleriniz kesinlikle kişisel tarzınızı yansıtsın. Basit ve klasik bir şey, korkunç bir kutuplaşmaya neden olabilir. Karakterinizle çatışan giysiler üzerinizde emanet gibi durabilir ve ilk andan insanların güvenini kaybedebilirsiniz.
    • Siz siz olun parıltılı ya da pullu, vücudu saran, düşük bel Pantolon ya da mini bir etek giymeyin. İlk buluşmada bunların giyilmeyeceğini hemen hemen herkes bilir!
    • Siz sevdiğiniz adamın annesi için genç ve hanım hanımcık ve onun oğlu için birazcık seksi bir şeyler giyebilirsiniz. Klasik parçaları modern bir şekilde uyarlamaya çalışın. Yüksel bel bir Pantolon, topuklu ayakkabılar ve fötr şapka… Modası geçmiş şeyler giymeyin, aşırı namuslu görünmenize hiç gerek yok…
    • Güzel bir kombinasyon için önce dolabınızdan temel parçaları seçin. İç açıcı ve size yakışan bir renk seçin. Bu basit bir elbise, kot ya da özel bir bluz olabilir.
    • Aksesuarınızı özenle seçin. Bu, daha parlak ve daha profesyonel bir görünüm sağlar. Çok sade olan giysilerinize hareketlilik sağlar. Ama sakın aşırıya kaçmayın. Birden fazla aksesuar yerine tek bir aksesuarla ilgi odağı bile olabilirsiniz. Yadigar bir takı, boynunuza sardığınız ipek bir eşarp ya da annenizin sizin için aldığı çanta!
    • Erkek arkadaşınıza özellikle nerede yemek yiyeceğinizi sorun. Herkesin şık elbiselerle gittiği bir yemeğe siz kotunuzla katılmak istemezsiniz değil mi?

    Bunları unutmayın!

    • Saçınızla muhakkak ilgilenin. Çünkü anneler bilirler ki saçları bakımlı ve güzel olan kadınlar hem sağlıklarına önem veriyorlardır hemde mutludurlar. Saçlarınızı çok abartmadan yaptırın. Belki sadece hafif dalgalı bir düz fön bile yeterli olacaktır.
    • Eğer tanışmanız erkek arkadaşınızın annesinin evinde olacaksa siz siz olun eliniz boş gitmeyin. Belki bir pasta, belki güzel bir şarap… Bu düşünceli bir insan olduğunuz izlenimi verir.
    • Yüksek kahkahalar atmak yerine kibar ve samimi bir şekilde gülün.
  • Banyolar ve aksesuarları

    Banyolar ve aksesuarları

    Banyo dekorasyonu kolay bir iştir çünkü banyolar çoğu evlerde en küçük alanları kaplarlar, dolayısıyla aklınızdakileri uygulamak sadece bir hafta sonunuzu alır ve size keyfini sürmek kalır.

    1.Makyaj yaparken ya da tıraş olurken daha iyi bir ışık istiyorsanız kesinlikle parlak, canlı bir renk seçmelisiniz. Banyoya doğal yoldan ışık girmiyorsa duvarların rengi daha da önem kazanır.

    2.Seçeceğiniz renk aynı zamanda tuvalet ve küvetin beyazıyla uyum içinde olmalıdır. Hem bütünlük arz eden bir görüntü oluşturmuş olursunuz hem de düzenli…

    3.Evinizde çocuk varsa asla temizlik ve kozmetik ürünlerini lavabonun altındaki dolaba koymayın. Lavabo altını daha çok havlu ve yıkanmayı bekleyen eşyalar için kullanın. Çocukların yutabileceği ürünler için onların ulaşamayacağı yerleri tercih edin.

    4.Tıraş makinası ve diş fırçalık gibi el altında olması gereken şeyleri koyabilmek için lavabo üzerine bir raf yerleştirmek banyonuzda fazladan bir yer açacaktır. Bu püf noktası, banyoları ufak olanlar için daha da önemlidir.

    5.Tuvalet kağıdı ve dergi gibi daha ufak parçaları koymak için tuvaletin yanına ya da arkasına sığabilecek bir dolap işinizi kolaylaştıracaktır.

    6.Sizi gülümseten bir perde seçmeye dikkat edin. Unutmayın ki, bir duş perdesi tüm banyonun görünümünü değiştirecektir. Aslında yeni bir duş perdesi, bütçeniz tüm banyoyu yenilemeye yetmiyorsa daha da öne çıkacaktır.

    7.Duvarları, banyonuzun tarzına ve rengine uygun çerçeveli resimler asıp daha sofistike bir hale getirebilirsiniz.

    8.Kapı tokmağı, havluluk ve dolap tutacaklarında yapacağınız değişim bile banyonuza taze bir görünüm katacaktır.