Blog

  • Faturayı Düşüren Dekorasyon Fikirleri

    Faturayı Düşüren Dekorasyon Fikirleri

    Evinizin dekorasyonunu yalnızca estetik kaygılarla değil de tasarruf da düşünülerek yapılmalı. Evinizin dekorasyonunda uygulayacağınız birkaç yöntem ile elektrik, su ve doğalgaz faturalarını düşürebilirsiniz.

    Banyo Işığıyla Tasarruf Edin

    Tavan lambası değil de özellikle lavabo kısmında kullanılan spot ışıklar banyoda en çok enerji harcayan ışıklardır. Spot ışığında enerji sağlayan ampuller tercih ederek elektrik faturasını düşürebilirsiniz.

    Cam Filmleri Kullanın

    Hem yaz aylarında güneş ışınlarının eve gereğinden fazla girmesini engelleyebilir hem de tasarruf edebilirsiniz. Tüm camlarda değilse de evin seçtiğiniz bazı camlarında koyu renkli cam filmlerinden kullanabilirsiniz. Böylece ev daha az ısınır ve klima daha az çalışır. Aynı zamanda mobilyalarınızın renklerinin solmasını da engellersiniz.

    Faturayı Düşüren Dekorasyon Fikirleri
    Faturayı Düşüren Dekorasyon Fikirleri

    Kalın Perdeler Tercih Edin

    Dekorasyona estetik bir boyut kazandırmak için kullanılan perdeler tasarruf sağlamaya da yardımcı olabilir. Dekorasyonunuzda kalın perdeler kullanarak camdan gelen soğuk havanın içeri girmesini, içerideki sıcak havanın da dışarı çıkmasını engellersiniz.

    Tavan Vantilatörü Kullanın

    Özellikle loft tipi yüksek tavanlı evlerde klima yerine oldukça şık bir dekoratif öğe olan tavan vantilatörü tercih edebilirsiniz. Böylece klimaya harcanan enerjiyi azaltarak tasarruf etmeniz de mümkün olur.

    Bu basit yöntemleri uygulayarak hem dekorasyonunuza hareket getirmiş hem de tasarruf etmiş olursunuz.

     

    Kaynak: evhayat.com

  • Aradığınız kişinin o olmadığını gösteren 5 işaret

    Aradığınız kişinin o olmadığını gösteren 5 işaret

    Flört ettiğiniz yakışıklının size göre olup olmadığı konusunda kafanızda soru işaretleri mi var? İlişki Uzmanı Matthew Hussey, hangi durumlarda flörtü sonlandırıp arkanıza bile bakmadan uzaklaşmanız gerektiğini açıklıyor.

    AYNI ŞEYLERDEN ZEVK ALMIYORSANIZ

    Siz yeni yerler keşfetmeye, tecrübeler edinmeye bayılırken hayatınızdaki erkek pijamaları ve ilkokul arkadaşlarıyla Friends bölümlerini tekrar tekrar izliyorsa ilişkinizde alarm butonunun çaldığını söyleyebiliriz. Siz yeni heyecanlara tutkunken o bu tutkunuzu paylaşamıyorsa kendinizi bu yorucu ilişkiye sokmayın.

    YANINIZDAN HİÇ AYRILMIYORSA

    Zamanının tamamını sizinle geçirmek istemesi ilk etapta romantik gelebilir. Ancak bu, ileride onsuz plan yapmanızdan rahatsız olacağı anlamına geliyor. Eğer hayatınızdaki erkek hobilerinizden, isteklerinizden ve arkadaşlarınızdan uzaklaşmanıza neden oluyorsa asıl uzaklaşmanız gerekenin o olduğunu unutmayın.

    DAHA TUTKULU OLMASINI İSTİYORSANIZ

    Tembellik eğilimi ilişkinizin başında bile sizi rahatsız ediyorsa bu huyunun değişeceğini ummaktan vazgeçin. Yeni iş bulması veya egzersize başlaması mucizevi şekilde karakterini değiştirip onu daha heyecanlı, atik veya tutkulu biri haline getiremez. Zamanla bu özelliğinin sizi daha çok rahatsız edeceğinden emin olabilirsiniz. Hayatınızdaki erkeğin yaşam koçu olmak sizi yoracaktır. Bunun yerine hayata en az sizin kadar tutkuyla bağlı birini bulun.

    SÖYLEDİKLERİ SADECE LAFTA KALIYORSA

    Size şimdiye kadar kimseye karşı böyle duygular hissetmediğini, sizin için her şeyi yapabileceğini söylüyor. Ancak hasta olduğunuzda ya da herhangi bir konuda yardımına ihtiyacınız olduğunda ortalıkta görünmüyor. Eğer davranışlarıyla söyledikleri birbirini tutmuyorsa ya bencildir ya da yalancı. Her iki durumda da size göre olmadığı söyleyebiliriz.

    ARANIZDAKİ KİMYA ÇOK GÜÇLÜ DEĞİLSE

    İlişkiniz ilerledikçe seks daha renkli hale gelebilir. Ancak kimyanız tam olarak tutmadıysa bu konuda yapabileceğiniz bir şey yok. “Çok iyi biri, kariyerinde oldukça başarılı, arkadaşlarım ona bayılıyor…” gibi olumlu yönlerini kafanızda sıralamaktan vazgeçin. Hem bu olumlu özelliklere sahip hem de ayaklarınızı yerden kesen birini bulun.

     

     

    Kaynak: cosmopolitanturkiye.com

  • Cilt lekelerinden kurtulmanın tam zamanı

    Cilt lekelerinden kurtulmanın tam zamanı

    Yüz estetiğini bozan cilt lekeleri çok yaygın bir problem ancak çözümü zor değil. Güneşin etkisini kaybettiği kış ayları ise tedavi için en uygun dönem…

    Sözcü’de yer alan habere göre güneş, doğum sonrası ve sivilce lekeleri sıklıkla karşılaştığımız leke türleri arasında yer alıyor. Güneş dolayısıyla ultraviyole ışınları lekelerin oluşması ya da koyulaşmasında en önemli etkenler arasında yer alıyor. Özellikle ozon tabakasının gün geçtikçe daha çok hasar görmesiyle birlikte, UV ışınlarının zararlı etkilerine maruz kalma riski de artıyor.

    PRP ve dermaterapi

    PRP tedavisinde bir tüp içerisine kendi kanınızdan 8-10 ml alınarak santrifüj edilir ve çok özel proteinler olan büyüme faktörleri (GF) ayrıştırılır. Bu büyüme faktörleri lekeli olan bölgeye verildiğinde bir onarım faaliyeti başlatırlar ve lekeye sebep olan hücreleri uzaklaştırırken hücre yenilenmesi de hızlanır.

    Nasıl tedavi edilir?

    Güneş lekesi tedavisinde sürülerek kullanılan leke kremleri, lazer tedavileri ve kimyasal peelingler tek başına veya birlikte kullanılabilirler. Güneş lekeleri şikayeti olanların düzenli olarak yaz-kış en az 30 faktörlü güneşten koruyucu ürünler kullanmaları gerekir. Güneş lekelerine karşı çözüm yolları ise şöyle sıralanabilir: Kimyasal peeling, Mezoterapi / Dermaterapi,  PRP, Lazer tedavileri,  Plazma enerjisi…

    Lazer

    Leke tedavisinde kullanılan lazerler, soyarak veya renk hücrelerini tahrip ederek etkili olur. Kahverengi lekeler, pigmentlerin duyarlı olduğu dalga boyundaki yoğun ışık ve lazer tedavileriyle silinir.

    Mezoterapi

    Leke tedavisinde, sorunlu bölgedeki deri altına küçük miktarlarda C vitamini gibi bazı antioksidan maddelerin enjekte edilmesi leke rengini açabilir. Bu, klasik bir yöntem olmayıp diğer yöntemlerle birlikte kullanılarak tedavilerin etkinliği arttırabilir.

    Kimyasal peeling

    PeelIng, derinin üst tabakalarının kontrollü bir şekilde soyulmasıdır. Kullanılan peeling ürünleri, pigment üreten hücrelerin pigment sentezini baskılayıp hücre yenilenmesini sağlayarak leke tedavisinde etkin olurlar. Düzenli uygulamayla, ince çizgiler ve kırışıklıklar giderilebilir. Ciltteki kahverengi lekeler giderilebilir; sivilce izleri tedavi edilebilir.

  • Yoğurt gripten koruyor!…

    Yoğurt gripten koruyor!…

    Grip salgını günlük hayatı olumsuz yönde etkiliyor…

    Takvim’de yer alan habere göre yapılan araştırmalar yoğurt yemenin soğuk algınlığını yüzde 25 oranında azalttığını ortaya koydu.

    Uzmanlar her gün bir kase kaymağı alınmış yoğurt tüketilmesini önerdi. Bunun yanı sıra; koyu yeşil, kırmızı ve sarı renkteki meyve ve sebzeler tüketin.

    Özellikle turunçgiller, domates, kivi, brokoli, maydanoz gibi C vitamini kaynaklarını sofranızdan eksik etmeyin. Günde en az 8 bardak su için.

    Özellikle hastalandığınızda ılık su, zencefil, bal, limon, tarçın, adaçayı, ıhlamur, ekinezya çayı gibi içecekleri tercih edin…

  • Kışın saçlarınızı turuncu besinlerle koruyun

    Kışın saçlarınızı turuncu besinlerle koruyun

    Kış aylarında yaşanan vitamin ve mineral eksiklikleri saçların dökülmesine, sağlıksız bir görünüm almasına yol açıyor.

    Yeni Asır’da yer alan habere göre cildimiz gibi saçlarımızın da bu dönemde sağlığını kaybetmemesi için doğanın turuncu güçlerinden yararlanmak gerekiyor.

    – CANLI VE PARLAK SAÇLAR İÇİN BAL KABAĞI

    Bal kabağı tüketmek saçların canlı ve parlak görünmesine yardımcı olur. Saç dökülmesinin önüne geçer. Demir, potasyum ve magnezyum kaynağı bal kabağı, kış aylarında sıklıkla tüketilmesi gereken besinlerin başında gelir.

    Sağlıklı saçlar için gerekli olan A ve E vitaminleri bolca bulunur. Özellikle fosfor içeriği ile saçlara doğal bir bakım yapar.

    Bal kabağı pek çok tarifle tüketilebilir. Bal kabağı çorbası ya da az şekerli hafif bir bal kabağı tatlısını kış aylarında tüketebilirsiniz.

    – MERCİMEK YENİ SAÇ OLUŞUMUNU DESTEKLER

    Potasyum ve B vitamini içeriği yoğun olan mercimek, saç dökülmesini önlenmesinin yanında saçların gelişmesi için de etkili bir besindir. B vitamini içeriği ile saçların dökülmesine engelleyen ve saçları gürleştiren mercimek, haftada en az 1 defa tüketilmesi gereken besinler arasında yer alır. İçerdiği yüksek lif ile bağışıklığı güçlendiren ve kalp sağlığını da destekleyen mercimek, aynı zamanda A vitamini açısından da zengin bir besindir.

    – Her gün bir havuç saç köklerini besliyor

    Yüksek A vitamini içeriği ile göz sağlığı kadar saç sağlığına da yararlı olan bol lif içerikli havuç, her gün tüketilebilir bir besindir.

    Özellikle salatalarda ve yemeklerde tercih edilebilen havuç, dikkatli tüketildiği takdirde kilo almaya yol açmaz. Yani her birey kendi porsiyonunda havucu rahatlıkla tüketebilir. Sağlıklı saçlar için saç derisi önemlidir.

    Havuç da içerdiği A vitamini ile saç derisini ve saç köklerini korur.

    – GÜR SAÇLAR İÇİN GÜNDE 2 KAYISI

    Günde 2 adet tüketilebilecek olan kayısı içerdiği potasyum, fosfor, manganez ve demir içeriği ile saç kadar göz ve cilt sağlığı için oldukça etkilidir. Özellikle saçların daha gür görünmesi, dökülmesinin önlenmesi ve saç derisinin canlı olmasında oldukça etkilidir. Yüksek lif içeriği ile mide ve bağırsak sorunlarının oluşmasını önlemeye de yardımcı olur.

    – VİTAMİN VE MİNERAL KAYNAĞI SOMON

    Somon, yüksek omega 3 içeriği ile saçların gürleşmesine ve dökülmemesine yardımcı olur. Özellikle saçın beslenmesini sağlayan ve dökülmesini durduran pridoksin isimli B6 vitaminini de içerir. Yine içerdiği B vitamini, selenyum, iyot ve pek çok mineral ile hem yeni saçların gelişimine hem de bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesine yardımcı olur. Haftada en az 3 gün tüketilebilen somon bol limon ile yendiğinde kansızlık sorunlarına da çözüm olabilir.

  • Pişmanlık Çorbası ile Zayıflama

    Pişmanlık Çorbası ile Zayıflama

    Son günlerde hızlı kilo verdiren ve ödem atan ilginç bir çorba gündemde.

    İçeriğinde bol malzeme olan ve özellikle ağır yemekli özel günlerden sonra, yani pişman olunca, öğlen ve akşam yemeği yerine 1 kase bu çorbadan tüketilmesi gerekiyor.
    İsmi: “Pişmanlık Çorbası

    Metabolizma hızlandıran, ödem atan ve jet hızında kilo verdiren Pişmanlık çorbasının tarifini ise şöyle :

    Pişmanlık Çorbası Tarifi

    Malzemeler:

    • 2 yemek kaşığı tane keten tohumu veya chia tohumu
    • 1 çay bardağı haşlanmış barbunya
    • 2 yemek kaşığı pilavlık bulgur
    • 2 adet kabak
    • 4-5 dal beyaz lahana
    • 3 adet sivri biber
    • 2 adet orta boy kuru soğan
    • 3 diş orta boy sarımsak
    • 1 tatlı kaşığı taze zencefil
    • 1 yemek kaşığı domates salçası
    • 2 litre su

    Pişmanlık Çorbası ile Zayıflama | 1

    Hazırlanışı:

    • Soğan ve sarımsağın kabuklarını soyup dilimleyin ve büyük bir çorba tenceresine alın.
    • Bulgur ve barbunyayı yıkayıp süzdükten sonra çorba tenceresine ekleyin.
    • Sivri biber, zencefil, lahana ve kabak doğrayıp diğer malzemelerin üzerine ilave edin.
    • Tencereye suyu ve salçayı alıp iyice karıştırın ve orta dereceli ateşte yaklaşık 40 dakika, soğanlar yumuşayana kadar pişirin.
    • Çorba piştikten sonra el blender’ıyla çekip pürüzsüz kıvama getirin.
    • En son chia tohumu veya keten tohumunu ekleyin.

    Dyt. Ayşe Tuğba Şengel

     

    Kaynak: milliyet.com.tr/pismanlik-corbasi-pembenar-yazardetay-diyet-2373085/

  • Fasulye Pilaki Tarifi

    Fasulye Pilaki Tarifi

    Fasulye Pilaki Tarifi
    Malzemeler:
    ½ su bardağı zeytinyağı
    2 adet orta boy kuru soğan – yemeklik doğranmış
    1 çorba kaşığı domates salçası
    3 diş sarımsak
    1 adet büyük boy havuç – dilimlenmiş
    500 gr bombay fasulye
    Tuz
    6 su bardağı su
    1 yemek kaşığı toz şeker
    1 adet patates – soyulmuş, küp doğranmış
    1 adet orta boy kereviz – küp doğranmış
    Maydanoz – üzeri için

    Hazırlanışı:
    Fasulyeleri bir gece önceden üzerini geçecek kadar su koyup ıslatın. Ertesi gün çok pişirmeden haşlayın.
    Bir tencereye zeytinyağını koyun ve ısıtın. Ufak yemeklik doğradığınız soğanları ilave edip hafif kavurun. Salçayı ve sarımsakları ilave edip kavurmaya devam edin. Salçanın kokusu çıkınca dilimlediğiniz havuçları ekleyin ardından fasulyeleri, tuz ve şekeri ilave edip bir tur çevirin suyunu ekleyin ve pişmeye bırakın.
    Fasulyelerin pişmesine yakın fasulye büyüklüğünde doğradığınız kerevizleri ve patatesleri ilave edin ve pişirin. Fasulyeler helmeleşmeye başladığında tencerenin altını kapatın ve dinlendirin.
    Dinlenen fasulyeleri servis tabağına alın üzerine bir miktar zeytinyağı gezdirin maydanoz ile süsleyip servis edin.

  • Bebekleri ayaklarından öpmeyin!

    Bebekleri ayaklarından öpmeyin!

    Bebeklerin hasas tenine zarar vermemek için çoğu kişi öpmek için ayaklarını seçer. Ancak bebeklerin ayaklarından öpülmesi onlar için tehlikeli olabilir. İşte bebekleri ayaklarından öpmenin zararları

    Bebekleri alnından ya da yanaklarından öpün

    – Çocuklar ayaklarından öpülmez. Zira ayakları öpülen çocuk, hissettiği ‘anormal’ değerlilik hissi ile kıskançlığa meyleder. Böylesi çocuklar anne babalarının kardeşlerine yönelmesinden rahatsız olur. İlgiyi kaybetme kaygısı anormal derecede ilgi ile sevilmiş çocuklarda sıklıkla görülür.

    – Çocuk boynundan öpülmez. Bu, çocukta aşırı hassasiyet kazandırır. Çocuk dudaklarından öpülmez. Bu, hijyenik değildir. Nefes ve ağız yolu ile kapılan enfeksiyonlarda dudaktan öpmenin rolü oldukça yüksektir.

    Bebekleri ayaklarından öpmeyin! | 3

    – Bir de çocuk yanaktan öpülebilir. Öpülürken çocuğun kafası tutulmamalıdır. Sürekli öpülme çocuğun başkalarını memnun etme hissini oluşturuyorsa, bu durum kişilik gelişimini aksatır. Çocuk başkalarını memnun etme aracı olarak öpmeyi veya öpülmeyi kullanmamalıdır.

    – Bunun yanı sıra, çocuk genital bölgesinden öpülmez. Bu, mahremiyet hissi kazanabilmesi ve tacizden korunabilmesi için gerekliliktir.

  • Vajinismus olduğunu öğrenen kadın ne yapmalıdır?

    Vajinismus olduğunu öğrenen kadın ne yapmalıdır?

    Çoğu kadının yaşadığı ilk gece korkusu vajinismus tedavisi ile çözülebilecek bir durumdur. Peki vajinismus olduğunu öğrenen kadın ne yapmalıdır?

    İlk gece korkusu (Gerdek gecesi), çocukluğundan itibaren tüm kızların zihinlerini hayali yapılarla dolduran bir korku türüdür. İlk gecenin çok zor olacağı, çok acı çekeceği, çok kanayacağı, ilişkiden sonra yürüyemeyeceği, oturamayacağı, penisin vajen içinde sıkışıp kalacağı, süpürge sapı gibi bir şeyin oraya gireceği, gözlerin göz bebeklerinden fırlayacağı gibi kulaktan duyma hikayeler ile oluşan korku türüdür.

    Bu korku sürekli çevreden alınan bilgilerle körüklenir. İlk geceye gelindiğinde de zihin kendi öznel dünyasını yaratma eğiliminde olduğu için bu sanal korkuyu gerçek gibi algılar. Tam ilişki yaşanacağı anda zihin beden üzerinde panik belirtileri oluşturur; kalp çarpıntısı, nefeste düzensizlik, kasılma, kaçınma, eşini eli itme vb.

    Vajinismus Nedir? Tecrübe ve deneyimlerimiz için Tıklayın!

    Bu belirtiler öylesine yüksek seviyededir ki adeta kadın o anda başka bir hâldedir. Farklı bir durumu yaşamaktadır.

    Korkunun kaynağı gerçek bir durum olsa buna dönük bir tedavi ile sorun çözülebilir. Örneğin zar problemi ve buna bağlı acı. Ancak  korkunun kaynağı sanal bir sürecin sonunda zihnin kendine ait bir öznel dünya yaratıp bunu gerçekmiş gibi algılaması olduğu için zar operasyonu yapılması ya da uyuşturucu, Alkol ile ilişkinin denenmesi de sorunu çözmemektedir.

    Dr. Murat Ulusoy’a göre iyi bir Vajinismus tedavisinde; eğitim ve vajene ait kontrol çalışmalarının yanı sıra asıl olarak zihin üzerindeki korkunun hipnoz ile kaldırılıp, gevşemenin sağlanmasının gerekli olduğudur. Bu üçlüye riayet eden tedavide başarı oranı oldukça yüksektir.

    Vajinismus tedavisi nasıl olmalı?

    Vajinismus kadını zaman kaybetmeden tedaviye başlamalıdır. Herhangi bir sebepten ötürü öteleme yaparsa yıllar su gibi akıp gitmekte, denenen ve başarılamayan her ilişki vajinismusu adeta daha derinlere taşımaktadır.

    Vajinismus olduğunu öğrenen kadının yaşadığı üzüntüyü bir kenara bırakıp, eşine de durumun bir hastalık olduğunu anlatması gerekir. Erkeğin bu noktada “Hayır bu bir hastalık değil ve sen istersen yaparsın” ya da “Zamana bırakalım yaparız” demesi çözümsüzlüğü de beraberinde getirir. Nasıl ki diğer zihinsel ve ruhsal hastalıklarda hekim yardımı alınıyorsa, vajinismus da aynı kategoride değerlendirilmelidir.

    Bir önemli nokta da erkeğin güvensizlik yaratacak, zorlayacak deneyimlerden uzak durması gereğidir.

    Dr. Murat Ulusoy

  • Şekil Almayan Saçlara Öneriler

    Şekil Almayan Saçlara Öneriler

    Hanımların en büyük problemi olan şekillenmeyen saçlara bakalım neler yapabiliriz..

    Evdeyken adeta güzellik abidesi olan saçlarınız tam bir yere çıkacağınız zaman şekilsizliğin dibine vurur. Çok sinir bozucu biliyoruz.  Saçlarınız sizinle resmen dalga geçer. Özellikle bir de toplantınız olduğu ya da önemli bir yere gideceğiniz zamanlarda devreye girer ki bu hiç çekilmez.

    Saçlarınıza şekil vermek istiyorsunuz ancak bunu başaramıyorsanız sizler için hazırladığımız saç şekillendirme yöntemlerimize göz atın deriz.

    İşte saç şekillendirme yöntemleri ve çözüm önerileri

    Kakülünüzle başınız dertteyse

    Kabul edelim kaküllere şekil vermek öyle her yiğidin harcı değil. Peki ya şekilsiz mi bırakalım diyebilirsiniz hayır tabiki! Eğer kakülleriniz şekil almakta güçlük çekiyorsa kaküllerinizi yana ayırın ve örmeye başlayın. Emin olun daha şık bir görünüm kazanacaksınız.

    Şekil Almayan Saçlara Öneriler | 5

    Saçlarınızda şapka izi kalıyorsa

    O gün şapka takmanız gerekiyor ama şapka izi de kalsın istemiyorsanız saçlarınızı normal ayıracağınız tarafın tersine doğru ayırın. Şapkayı çıkardığınızda doğal haline getirin.

    Saçlarınız çabuk kirlenip yağlanıyorsa

    Çabuk yağlanan saçlarınız varsa saçlarınız için kuru şampuanları deneyin. Kuru şampuanını spreyini saç diplerinize güzelce sıkın ve saçlarınızı tarayın ve saçlarınızı at kuyruğu yapın.

    Saçlarınız çabuk sönüyorsa

    O kadar özenle yıkarsınız şekil verirsiniz ertesi gün bir bakmışsınız sönmüş. Merak etmeyin bunun da üstesinden geliyoruz. Saçlarınıza acil hacim kazandırmak istiyorsanız saçlarınızı normal ayırdığınız tarafın tersine tarayın. Daha sonra saç kurutma makinesiyle biraz ısı verin. Artık saçlarınız sizin emrinizde!

    Dalgalı saçlarınızla baş edemiyorsanız

    Dalgalı ve gür saçlarınızı bir türlü kontrol altına alamadıysanız en pratik çözüm dalgalı topuz yapmak. Saçlarınızı tepeden tutturun ve dağınık topuz şeklini verin. Bulunduğunuz sıkıntıdan sizi çekip çıkarak.

    Saçlarınız düzenli görünsün istiyorsanız

    Saçlarınız hem toplu olmasın hem de düzenli olsun istiyorsanız saç aksesuarlarına ne dersiniz? Evet bizce de mantıklı. Saçlarınıza takacağınız tokalarla saçlarınız daha derli toplu duracak.