Blog

  • Ege böreği tarifi

    Ege böreği tarifi

    Ege böreği tarifi için Malzemeler

    4 yufka
    İç harcı için
    200 g mantar
    3 dal taze kekik
    3 dal fesleğen
    Su teresi Tarhun
    2~3 dal hardal otu
    Yarım demet taze soğan
    Tuz
    Karabiber
    Kırmızı pul biber
    2 su bardağı süt
    1 yumurta akı
    Yarım su bardağı
    zeytinyağı
    Üzeri için
    Susam
    Çörekotu

    Ege böreği tarifinin Yapılışı

    Küp doğradığınız mantar, ince doğradığınız kekik, fesleğen, su teresi ve hardal otunu bir kaba alın. Tuz ve baharatları ekleyip karıştırın. Süt, yumurta akı ve zeytinyağını geniş bir kasede karıştırın. Yağlı kağıt serili fırın tepsisine bir kat yufka serip üzerine sütlü karışımdan gezdirin. İkinci yufkanın yarısını parçalara bölüp sütlü karışım üzerine serin ve sebzeli karışımı yayın. üzerine yarım yufkayı kapatıp kalan sütlü karışımdan dökün. Son kalan yufka ile böreğin üzerini kapatın. Yumurta sarısı sürüp çörek otu ve susam serpin. önceden ısıtılmış 180 derecede fırında üzeri kızarıncaya kadar yaklaşık 30 dakika pişirin. Sıcak servis yapın.

    Habertürk / HT Kadın

  • Mama Sandalyesi Seçerken Nelere Dikkat Etmelisiniz?

    Mama Sandalyesi Seçerken Nelere Dikkat Etmelisiniz?

    Mama Sandalyesi Seçerken Nelere Dikkat Etmelisiniz? Tüm aileyi bir araya getiren sofralar, evin en yeni üyesini de ağırlamaya hazır olduğunda bir mama sandalyesine ihtiyacınız olacaktır. 5. ay itibariyle dik oturmaya başlayan bebekler için artık mama sandalyesi dönemi başlayabilir. Tabii onlar için en doğru mama sandalyesini seçmek ise bazı önemli ayrıntılara dikkat etmekten geçiyor. Önerilerimizle bebeğinizi konforlu, sizi de huzurlu kılacak mama sandalyesini bulup sofrada bir kişiye daha yer açabilirsiniz.

    Mama Sandalyesi Seçerken Nelere Dikkat Etmelisiniz?

    Öncelikle Güvenlik

    Mama sandalyesi seçiminde en önemli öncelik, diğer bebek ve çocuk eşyalarında olduğu gibi güvenlik olmalı. Zaman geçtikçe hareketlenmeye başlayan bebeğinizi taşıyacak olan mama sandalyesinin sağlam ve dengeli olması gerekir. Sandalyede tepinen, inmeye çalışan bebeğin düşmemesi için bir emniyet kemeri olması da oldukça önemlidir. Ayrıca sivri köşeli mama sandalyeleri de bebekleriniz için çok uygun olmayacaktır.

    mama_sandalyesi_secerken

    Sağlıklı Malzeme Kullanımı

    Bebeğinizin üzerinde yemek yediği, hatta zaman zaman üzerindeki tablaya yemeklerini döküp oradan yiyeceği mama sandalyesini seçerken yapımında kullanılan boya ve diğer malzemelerin kanserojen ya da alerjen madde içermemesine dikkat edilmelidir. Bu açıdan güvenilir markaların kaliteli mama sandalyelerine yönelmek doğru bir tercih olacaktır. Ayrıca bebek ve çocuklar için tasarlanan ürünlerin birçoğunda kanserojen madde içermediğine dair bir ibare bulunur. Bunu görmediğiniz ürünlerden uzak durmanızda fayda var.

    Pratik Kullanım

    Bebeğinin sağlığını ve hijyeni her şeyin üstünde tutan anneler için kolay temizlenebilir bir mama sandalyesi oldukça önelidir. Üzerindeki tablanın çıkarılıp kolayca yıkanabildiği sandalyeler her zaman çok daha işlevsel olacaktır. Ayrıca tablanın çıkarılabilir oluşu, ilerleyen yaşlar için mama sandalyesinin sadece sandalye olarak kullanılmasını da sağlar. Bu sayede çocuğunuzla aynı sofrayı paylaşabilirsiniz. Tablaya ek olarak rahat bir oturuş sağlayan minderlerin de silinebilir ve yıkanabilir oluşu önemlidir.

    Çok Amaçlı Tasarım

    Bebeğinizin yemek yediği mama sandalyesi, yeri geldiğinde beşik olarak da kullanılsa nasıl olurdu? Uykuya direnen çocukların ne zaman, nerede uykuya dalacağı belli olmaz. Bu durumun farkında olan bazı markalar, mama sandalyelerini yatar pozisyona getirilebilir şekilde kademeli olarak tasarlamıştır. Siz de çocuğunuzun beklenmedik zamanlarda uykuya dalmasına alışkınsanız mama sandalyesinde böyle bir tasarım tercih edebilirsiniz.

    mama_sandalyesi

    Kolay Kurulum

    Eğer bol bol seyahat ediyor ve bu hareketli hayatınıza bebeğinizin de ayak uydurmasını istiyorsanız gittiğiniz yerlerde onun düzenini de korumalısınız. Bunun için kolayca kurulup toparlanabilen ve her yere taşınabilen mama sandalyeleri en doğru tercih olacaktır.

    Kaynak: blog.gittigidiyor.com

  • Plaj Çantası 2016 modelleri

    Plaj Çantası 2016 modelleri

    Plaj Çantası 2016 modelleri bu yazda çok renkli… Yazın ufukta görünmesiyle hepimiz tatili planları yapmaya başladık, güneşe ve denize doyacağımız günleri iple çekiyoruz. Ancak tatil ruhuna bürünmek için gün saymak yerine birkaç küçük detayla o ruhu şehir hayatına taşımak da pekala mümkün. Mesela güneşin altında yattığınızı hayal etmek istiyorsanız, güneş kremini hatırlatan Hindistan cevizi kokulu bir parfüm kullanabilirsiniz. Aynı şekilde, bir plaj çantasını şehir stilinize adapte etmeniz için de pek çok sebep var.

    Plaj Çantası 2016 modelleri

    plaj_cantasi_2016
    Plaj Çantası 2016 modelleri

    Aslına bakarsanız, plaj çantaları sadece deniz kenarına ya da havuza giderken kullanılmayacak kadar iddialılar. Neden mi? Birincisi, iç hacimleri son derece geniş yani sadece cüzdan ve cep telefonu gibi temel eşyalarınızı değil, tabletinizden kitabınıza kadar pek çok şey taşımanıza imkan sağlıyorlar.

    plaj_cantasi_2016_modelleri

    İkincisi, çoğunlukla rafya, hasır, kanvas, koton ve PVC gibi hem kullanımı kolay, hem de deri çantalara kıyasla hesaplı malzemelerden yapılıyorlar. Bu materyaller aynı zamanda tasarım seçeneklerinin de kelimenin tam anlamıyla sonsuz olmasını sağlıyor.

    2016_plaj_canta_modelleri

    Üçüncüsü, yukarıda bahsettiğimiz sonsuz tasarım seçenekleri sayesinde, bulabileceğiniz renk, desen ve işleme çeşitleri hayli bol. Uygun fiyatlı olmalarını da hesaba katarsanız, yaz kombinlerinizi tamamlamak için tek bir çantayla yetinmek yerine birkaç model birden satın alabilirsiniz. Farklı kıyafetlere uyum sağlayacak çok renkli bir plaj çantası da aynı işlevi görecektir tabii.

    Bazen alışveriş çantası olarak da anılan bu dikdörtgen formlu omuz çantalarını sevmek için işte size üç basit ama etkileyici neden…

    Fotoğraflar: Accessorize, Koton, Loeffler Randall, Kate Spade, Gucci, Kenzo

    kaynak: blog.gittigidiyor.com/moda

  • 15 dakika kremsiz güneşlenme

    15 dakika kremsiz güneşlenme

    Güneş ışınlarının sağlık açısından pek çok faydası var, doğru zaman ve doğru miktarda güneş ışınlarına maruz kalmak hayati önem taşıyor.

    Ozon tabakasının delinmesi sonucu güneşin zararlı ışınlarının yol açtığı ve cilt kanserlerinin en tehlikeli türü olan malign melanomun son yıllarda çok artış gösterdiğini belirten Deri Hastalıkları Uzmanı Dr. Nilüfer Oğuz, güneşin zararlı ışınlarının malign melanomun yanı sıra cildin erken yaşlanmasından kırışıklığa ve kahverengi lekelere dek pek çok soruna da yol açtığını söyledi.

    Ancak doğru zamanda ve doğru miktarda alınan güneş ışınlarının çok faydalı olduğunu aktaran Dr. Oğuz, “Son araştırmalar; öğle saatlerinde ya her gün kol ve bacakların 10 dakika; ya da haftada bir kez yüz hariç tüm vücudun 15 dakikayı aşmamak üzere kremsiz güneşlendirilmesinin önemini ortaya koymuştur. Çünkü D vitamini sentezi için ultraviyole B ışınları gerekmektedir, bu ışınlar da öğle saatlerinde yoğun olarak yeryüzüne ulaşmaktadır” dedi.

    Dr. Nilüfer Oğuz, yaz güneşinden en iyi faydayı sağlamak ve zararlarından kaçınmak için dikkat edilecek 10 noktayı şöyle sıraladı:

    “Güneşe alıştım krem gerekmez” demeyin: Güneşe ilk çıktığında 30 faktör ve üzeri güneş kremi kullanan kişiler bir süre sonra “artık cildim güneşe alıştı, 30 faktöre hatta kreme bile gerek yok” diyebiliyor. Ancak bu düşünce son derece yanlış. Özellikle çocukluktan itibaren güneşten kaçınma ve düzenli güneş koruyucu krem kullanımı ile güneş yanıklarından korunma cilt kanseri riskini önemli ölçüde azaltabiliyor.

    3 saatte bir yineleyin: Yazın havuz, deniz derken kremler vücudunuzdan akıp gittiği için 3 saatte bir yinelemeyi unutmayın.

    En tehlikeli saate dikkat: Güneşin zararlı ışınlarına en yoğun maruz kaldığımız saatler öğle saatleri. Özellikle de en tehlikelisi 12:00-15:00 saatleri arası. Bu yakıcı saatlerde özellikle tatil yörelerinde 11:00-16:00 arası doğrudan güneşin altında durmaktan kaçının, gölge yerlerde zaman geçirin. Mümkün değilse de önlemlerinizi eksiksiz alın.

    Açık renk giyinin: Güneş ışınlarını kolayca emen siyah ve koyu renkli giysiler yerine, bu ışınları yansıtan ve vücudunuza geçmesini önleyen beyaz ve açık renkli giysiler giyin.

    Saçsız bölgeye de güneş kremi sürün: Kafa bölgemizdeki deriyi güneşten korumada saçlarımız büyük rol oynadığından erkeklerin saçsız bölgeye de güneş kremi sürmeleri son derece önemli.

    Geniş kenarlı gözlük takın: Çeşit çeşit güneş gözlükleri vitrinlerde ve seyyar satıcılarda karşımıza çıkarken, öncelikle göz sağlığı açısından ultraviyole ışınlarına karşı koruma sağlayan gözlük almaya özen gösterin. Çok önemli bir diğer nokta da, güneş gözlüğünüzün geniş kenarlı ve göz çevrenizi saran bir gözlük olmasına dikkat edin.

    Şapka alışkanlığı kazanın: Özellikle aşırı güneşli havalarda dışarı çıkarken mutlaka şapka takın. Ancak şapkanın deliksiz, yüzünüzü güneşten korur nitelikte geniş kenarlı olmasına dikkat edin. Şapka aynı zamanda sıcak çarpmasına karşı da sizi koruyacağından bunu alışkanlık haline getirin.

    Şemsiyeye güvenmeyin: Şemsiye altında oturmak sanıldığının aksine bizi güneşten tam korumuyor. Çardak, ağaç altı veya tam kapalı alan gibi tam gölge olan yerleri tercih edin. Şemsiye altında oturuyorsanız açık renkli, terletmeyen kumaştan kısa veya uzun kollu giysi giyin.

    Sıvı ihtiyacını suyla karşılayın: Terlemenin etkisiyle artacak sıvı kaybını önlemek için bol bol su için. Yeterli sıvının yerine konulmaması cildinizi olduğu kadar sağlığınızı da ciddi şekilde olumsuz etkileyeceğinden su içmek için susamayı beklemeyin. Sıvı ihtiyacınızı çoğunlukla su ile karşılamaya çalışın. Gazlı içeceklerden uzak durun.

    15 dakika kremsiz güneşlenin: Güneş ışınları son yıllarda ‘mucizevi’ olarak nitelendirilen D vitamininin vücutta sentezlenmesinde başlıca rolü oynuyor. D vitamini de kemik gelişiminden bağışıklık sisteminin güçlenmesine, kalp ve diyabet hastalıklarından kansere kanıtlanmış pek çok fayda sağlıyor. Bu nedenle güneşin faydalarından mahrum kalmamak gerekir. Yapılan son araştırmalar; öğle saatlerinde ya her gün kol ve bacakların 10 dakika ya da haftada bir kez yüz hariç tüm vücudun 15 dakikayı aşmamak üzere kremsiz güneşlendirilmesinin önemini ortaya koymuştur. Çünkü D vitamini sentezi için ultraviyole B ışınları gerekmektedir, bu ışınlar da öğle saatlerinde yoğun olarak yeryüzüne ulaşmaktadır.

  • Dökülen kirpik için kür tarifi

    Dökülen kirpik için kür tarifi

    Kirpik dökülmesi her kadının dönem dönem yaşadığı sorunlardan biridir. Güzelliğin vazgeçilmez ölçütlerinden biri olan uzun ve gür kirpikler kimi zaman dökülme nedeniyle cılız kalabilir. İşte kirpik dökülmesini önleyen bakım kürü:

    Dökülen kirpik için kür tarifi

    Nasıl hazırlanır:

    1 bardak ılık çaya 1 gr. dövülmüş kinin ekleyin. Bu karışımı kirpik ve kirpik diplerine kibrit çöpü ya da kulak pamuğuyla yedirin.

    Haftada 3 gün taze olarak hazırlayıp uygulayacağınız bu kür ile kirpik dökülmesinin önüne geçebilirsiniz.

    Kaynak: haber7.com

  • Mutlu cinsellik ipuçları

    Mutlu cinsellik ipuçları

    Cinsellik doğum öncesi başlayıp ömür boyu devam eden, yalnızca cinsel organları değil tüm bedeni ve aklı içeren bir durumdur. Cinsellik insanların değerleri, duyguları, kişilikleri, fiziksel görünümleri ve içinde yaşadıkları topluma göre şekillenen bir kavramdır. Yani cinsellik insanın olmazsa olmazıdır diyebiliriz.

    Cinsellik hem çok yasaklanan hem çok merak edilen, bir yandan utanılan biryandan övünülen, çok konuşulan ama çok az bilinen bir konudur. Doğru bilgilendirmeye ihtiyaç olan önemli bir konudur. Cinsel sorunlar, insanları en fazla mutsuz eden sağlık sorunlarının başında gelmektedir. Cinsel sağlığın bozulması hem fiziksel sağlığı bozmakta hem de gerek kadın gerekse erkekte halkalar halinde ruhsal sağlığın ve ardından aile sağlığının ve sosyal sağlığın bozulmasına yol açmaktadır.

    mutlu_cinsellik

    Mutlu ve doyurucu cinselliğin ön koşulu, karşılıklı saygı ve eşler arası etkin iletişim ve paylaşımdır. Mutlu bir cinsel yaşam için ilişki karşılıklı güven, dürüstlük, açıklık, paylaşım ve saygı üzerine temellendirilmelidir.

    Doyumlu bir cinsellik, öncelikle bireyin kendi bedenini tanıması ile mümkündür. Bireyin, cinsel haz noktalarını fark etmesi ve bunu cinsel eşiyle paylaşmaktan kaçınmaması mutlu bir cinsel ilişki yaşamasını sağlar. Cinselliğin nasıl yaşanacağına dair ayrıntılarda (anal, oral sevişme gibi) çiftlerin ortak kararı olmalı ve her iki tarafın istek, onay ve rızası ile gerçekleştirilmelidir. Hiç kimse hoşlanmadığı bir cinsel davranışı yaşamak ya da sürdürmek zorunda değildir. Kadının doyumlu bir cinsel ilişki yaşayabilmesi (orgazma ulaşması) için ön sevişmeye yeterince zaman ayrılması gereklidir. İstenmeyen gebelik ve cinsel yolla bulaşan hastalık kaygısı, özellikle kadının mutlu ve doyumlu cinsellik yaşamasını engeller. Çift, bu konuda önlemlerini önceden almış olmalıdır.

    Mutlu ve doyumlu bir cinsellik için kişiler birbirlerine karşı sorumlu davranmalı, mahremiyete ve kişisel hassasiyetlere önem verilmelidir. Karşılıklı sevgi, saygı ve güvene dayanan bir ilişkide, cinsellik her iki cinsel eş için daha doyumlu olabilmektedir. Cinsel birleşme için uygun zaman ve ortam seçilmelidir. Güvensiz ortamlarda kadının doyum sağlaması güçtür. Çünkü kadın, cinselliğe daha fazla toplumsal kaygılarla yaklaşır ve yine cinsel haz duyabilmesi için tüm duyu organlarının ve beynin buna hazır olması gereklidir. Çift, cinselliğe ilişkin mitleri (yanlış inanışları) ve toplumsal değerleri, birlikte konuşarak ve paylaşarak aşmaya çalışmalıdır.

    Cinselliğin insan sağlığındaki öneminin daha iyi anlaşılması ve cinselliğin yaşamdaki yerinin artması ile cinsel estetik kaygılar artmıştır. Kişinin cinsel mutluluğu ve cinsel başarısı üzerinde olumlu etki sağlayan cinsel estetik işlemler daha fazla talep edilmekte hastalar ve hekimler tarafından daha fazla tavsiye edilmektedir. Kendi cinsel organlarını tanıyan, beğenmeyen ve sorunlarını fark eden kadınlar bunların çözümü için gerekli ameliyat veya diğer tedavilere büyük ilgi göstermektedirler. Cinsel açıdan kendini daha güvende hissetme, daha rahat bir sosyal hayat isteği nedeniyle kadınlar ve erkekler cinsel organlarında değişiklik yapmak isteyebilmektedirler. Cinselliği azaltabilecek fiziksel sorunların estetik cerrahi işlemler ile ortadan kaldırılması mutlu ve doyumlu bir cinselliğe katkı sağlamaktadır.

    Doç. Dr. Ayla ÜÇKUYU tarafından yazılmıştır.

  • Diyet yaparken dikkat edilmesi gerekenler

    Diyet yaparken dikkat edilmesi gerekenler

    Yaz mevsiminin yaklaşması, genellikle hızlı kilo verme isteğini de beraberinde getiriyor. Ancak sağlıklı kilo vermek için, ulaşılabilir hedefler koymak ve motivasyonu kaybetmemek büyük önem taşıyor. Beslenme ve DiyetUzmanı Emine Yüzbaşıoğlu, diyet yaparken dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi ve motivasyonu azaltan beş yanlışı açıkladı.

    Diyet yaparken dikkat edilmesi gerekenler

    1-Sık sık tartılmak:
    Motivasyonu bozan etkenlerin başında sık tartılmak gelir. Pek çok kişi diyet yaparken her gün kilo vereceğini veya yapılan küçük bir kaçamakla hemen kilo alacağını düşünür. Ancak kilonun günlük olarak değişmeyeceği ve yapılan küçük kaçamakların hemen kilo artışına neden olmayacağı unutulmamalıdır. Diyet boyunca motivasyonu sağlamak için haftada bir kez tartılmak uygundur.

    2-Başarısızlıkta hemen pes etmek:
    Diyete başlandıktan sonra ilk haftalarda kilo kaybı iyi giderken, ilerleyen haftalarda vücut direnç gösterebilir ve kilo kaybı durabilir. Bu dönemde kişi diyetini bırakmadan daha önce verdiği kiloları hatırlayıp kendisini motive etmeli.

    3- Büyük hedefler koymak:
    Birçok insan diyete başladığında hızlı sonuç almak ister. Ayda 10 kilo vermek amacıyla yola çıkmak ve bu hedefe ulaşamamak diyeti bırakmaya sebep olabilir. Hedefe ulaşamamak, motivasyonu bozan sebeplerin başında gelmektedir. Bunun yerine küçük hedefler koymak ve bunlara ulaşmak diyetin devamlılığını sağlayacaktır. Hızlı kilo vermek istendiğinde beslenme alışkanlığı değişmediği için verilen kiloların hızla geri alınacağı unutulmamalıdır. Diyet yaparken hedef hızlı kilo vermek değil; sağlıklı kilo vermek olmalıdır.

    4-Kendine güvenmemek:
    Birkaç kez diyet yapıp sonuç alamamış olmak, sonuca ulaşamayacağımız anlamına gelmez. Her konuda olduğu gibi diyet yapmaya başlandığında da kişi öncelikle kendine güvenmelidir.

    5-Sürekli diyet hakkında konuşmak:
    Diyetteyken farkında olmadan yapılan ve kişiyi olumsuz etkileyen yanlışlardan bir diğeri de sürekli diyet hakkında konuşmaktır. Bu konuşmalar kişiye sürekli diyette olduğunu hatırlatırken, çevresindekilerin de üzerinde bir baskı kurmasına neden olur. ‘Sen nasıl diyettesin, ne kadar çok yiyorsun?’, ‘Bu hafta kilo verdin mi?’ gibi soru ve yorumlar kişinin motivasyonunu düşürür. Bu nedenle diyet yaptığınızı herkesle paylaşılmamaya çalışın.

    İDEALİ HAFTADA 1 KİLO VERMEK
    Diyet yaparken dikkat edilmesi gerekenler | 1 Az kalorili veya protein ağırlıklı rejim gibi tek yönlü beslenme ve ağır fiziksel aktiviteyi kapsayan sağlıksız diyetler, kişinin hızlı kilo vermesini sağlarken sağlığını bozabilir. Bu olumsuz tablo bahar yorgunluğuyla birleşince yaşam kalitesi daha da azalır.
    Diyet yaparken dikkat edilmesi gerekenler | 1 Sağlıklı kilo vermek isteyenlerin haftada ortalama 1 kilo kaybetmesi beklenmektedir.
    Diyet yaparken dikkat edilmesi gerekenler | 1 Verilen kilonun korunması da kilo vermek kadar önemlidir. Bu amaçla kilo verirken tek yönlü beslenmeden kaçınılmalı, öğünler artırılırken, porsiyonlar küçültülmelidir. Kişinin kendine koyduğu haftalık veya aylık hedefler ulaşılabilir olmalıdır.

    Kaynak: sabah.com.tr

  • Diyet ve parfüm

    Diyet ve parfüm

    Parfümör Sonay Gürer “Eğer hem rejim yapıp hem de portakal, bergamot gibi citrus ailesinden hammaddeler içeren bir parfüm kullanıyorsanız kilo vermeniz mümkün değil” diyor.

    Yeşil Elma ve zerdeçal kokuları iştah kapatırken, vanilya tarçın ve portakal  gibi kokular Diyetin düşmanı…

    Çikolatalı ya da meyveli pasta, dumanı üstünde bir kurabiye ya da fırından yeni çıkmış bir börek hepimizin iştahını kabartır. Diyet yaparken tüm bu güzel lezzetlerden uzak durabilmek gerçekten zor. Bu zorluğu yenmek adına çoğu zaman desteğe ihtiyaç duyuyoruz ama bu desteği alırken de sağlığımızı bozmak istemiyoruz. İşte size hiçbir yan etkisi olmayan bir reçete.. Parfümör Sonay Gürer “Çoğumuz farkında değiliz ama koku hayatımızın çok önemli bir parçası, aşık olduğumuz kişiyi kokusuyla hatırlıyoruz, yağmur yağdığında toprağın kokusuyla huzur buluyoruz, hatta küçücük bir bebekken annemizi sadece kokusuyla hatırlıyoruz” diyor.

    Gürer şöyle devam ediyor “Koku, diyet yaparken de çok önemli. Nasıl iştah açan, enerji veren renkler varsa, iştah merkezini sakinleştiren ya da hareketlendiren kokular da var. Eğer diyetteyseniz ve tarçın, vanilya ya da portakal, bergamot gibi citrus ailesinden olan hammaddelerin yoğunlukta olduğu bir parfüm kullanıyorsanız işiniz iki kat daha zor. Çünkü bu kokular iştah açar ve sizin diyet yapmanızı zorlaştırır. Bu durumda rejimdeyken ağırlıklı olarak bu esansları içeren kokulardan uzak durmak gerekir. Yeşil elma, zerdeçal gibi hammaddeler ise iştah merkezini sakinleştirdiğinden, yemek yeme hissini azaltır. Böylece size diyetinizde yardımcı olur. Bu sebeple kilo almak ya da vermek isteyen herkesin kullandığı parfümü bir kez daha incelemesini tavsiye ederim.” (Milliyet/pembenar)

  • Evlenilecek adam nasıl anlarsın?

    Evlenilecek adam nasıl anlarsın?

    Evlenilecek adam nasıl anlarsın? İlişkiniz gittikçe ciddileşiyor, birbirinizi de çok seviyorsunuz. Ancak aklınızda soru işaretleri olabilir ve bu da çok doğal. Sonuçta evlilik, ömür boyu beraberlik için ilk adım ve siz de yanlış bir karar vermek istemiyorsunuz.

    Bazı detaylara dikkat ederseniz, daha doğru bir karar vermeniz hiç de zor olmayacak.

    Genelde ciddi bir hali vardır, ne zaman ne yapacağı bellidir ve dengelidir. Bu hiç eğlenceden anlamıyor demek değil elbette, sadece nerede nasıl davranılacağını iyi bilir.

    Hem işinde hem ailesinde sorumluluktan kaçmayan ve aldığı işi en iyi şekilde yapmaya çalışan biridir.

    Genelde planlı hareket eder. Neredeyse ne zaman tuvalete gideceği bile bellidir ancak sürprizlere de hazırlıklıdır ve ihtimal dışı olaylar olduğunda durumu idare etmeyi bilir.

    İlişkisini tehlikeye atacak kaçamaklarla işi olmaz. Sevdiği kadın onun için her zaman en değerlidir ve tek gecelik ilişkilerle onu üzmek aklının ucundan bile geçmez.

    mahmure.com

  • Doğal yollardan uçuğu geçirmek için

    Doğal yollardan uçuğu geçirmek için

    Doğal yollardan uçuğu geçirmek için … Öncelikle dudağınızda bir karıncalanma veya kaşıntı hissedersiniz. Aynaya bakarsınız ve hiçbir şey görmezsiniz. Birkaç gün sonra, kaşıntı daha ciddi bir hal alır ve uçuk çıktığını fark edersiniz.

    Herpes virüsü çok kolay yayılır ve yok etmesi de bir o kadar zordur. Ancak bir kere kaptınız mı, tek yapmanız gereken uçuk aşamasına gelmesini önlemektir. Nasıl yapacağınızı öğrenmek için yazımızı okumaya devam edin.

    Sağlıklı bir bağışıklık sistemi kilit noktadır

    Uçuğa iki şekilde yayılan herpes virüsü sebep olur:

    • Ağızdan ağıza (öperek)
    • Kirli objeleri paylaşmak (diş fırçası, cam eşyalar, makyaj malzemeleri…)

    Bu virüsü bir kez kaptınız mı, hayat boyu sizinle kalır. Ancak endişelenmeyin: sinir sisteminizde uyku pozisyonunda kalıp asla uçuğa dönüşmeyebilir. Bunun için  ise güçlü bir bağışıklık sistemine ihtiyacınız vardır.

    Bu virüsü kaptıysanız temas zamanında doğal savunmanızın düşmüş olması kuvvetle muhtemeldir. Virüs vücudunuza girmiştir ve orada kalır.

    Başka bir uçuk daha çıkmasını istemiyorsanız, bağışıklık sisteminize daha iyi bakmalısınız. Nasıl mı? Sağlıklı  bir beslenme ve egzersiz ile.

    Uçuğu tetikleyen diğer faktörler ise şunlardır:

    • Stres
    • Güneşe fazla maruz kalma
    • Uykusuzluk

    Doğal yollarla uçuğu geçirmenin yolları

    Uçuk için çok sayıda ev yapımı tedavi bulunmamaktadır; çünkü virüsün kendisi çok iyi tanınmamaktadır. Ancak birçok kişi bu %100 doğal tedaviler sayesinde uçuklara temelli veda edebilmiştir. Nasıl olduğunu öğrenmeye hazır mısınız?

    Doğal yollarla uçuğu geçirmek için buz

    Bu uçuğu tedavi etmenin en popüler yollarından biridir. Tek yapmanız gereken bir buz alıp uçuklu bölgeye sürmek.

    10 dakika veya küp tamamen eriyene kadar tutun. Bu yöntemi iki saat sonra tekrarlayın.

    Buz bölgedeki iltihabı azaltacak ve ağrıyı alacaktır. Bu tedavi yalnızca suyun toplandığı bölge hala patlamamışsa işe yaramaktadır (uçuk patlayıp dağılmadan önce; patladığında virüs çok kolay yayılır).

    dogal_yollarla_ucugu_Gecirmek_icin_sicak_kompres

    Doğal yollarla uçuğu geçirmek için sıcak kompres

    Bu tedavi uçuğun ikinci aşaması sırasında, yani su toplayan yer patladığı zaman kullanılmalıdır. Partneriniz veya çocuklarınızla bu aşamada temasta bulunmamanız oldukça önemlidir; çünkü virüsü kolayca onlara bulaştırabilirsiniz.

    Ayrıca kişisel bakım ve makyaj malzemelerinizi de evdeki diğer insanlardan ayırmalısınız. Dudağınızın üzerinde aşağıdaki sıcak kompreslerden birini kullanmayı deneyebilirsiniz:

    • Yeni ütülenmiş bir havlu
    • Sıcak suya batırılmış bir bez

    Doğal yollarla uçuğu geçirmek için çay poşetleri

    Su toplayan yerlerin açılmaya başladığı aşama için başka bir seçenek daha önerelim. Kullanılmış bir çay poşeti oldukça faydalı olabilir. Normalde siyah çay kullanırken yapacağınız gibi bir çay yapın. Çay poşetini atmayın. Suyunun süzülmesini ve soğumasını bekleyin (uçuklu bölgeyi yakmak istemezsiniz).

    Çay poşetini hafif bir basınç uygulayarak poşet soğuyana kadar dudağınızın üzerinde tutun. İki saat sonra işlemi tekrarlayın.

    dogal_yollarla_ucugu_gecirmek_icin_esans_yaglar

    Doğal yollarla uçuğu geçirmek için esans yağlar

    Uçuklara karşı en etkili yağlardan nane veya limon arasında bir tercih yapabilirsiniz. Ancak evinizdeki esans yağlar da yardımcı olacaktır.

    Bir pamuk parçasının üzerine birkaç damla sürüp uçuğunuzun üzerine uygulayın. Bölgeyi sakinleştirecek ve rahatsızlık hissini hafifletecektir.

    Doğal yollardan uçuğu geçirmek için şeker

    Bu tedavinin biraz canınızı yakacağını unutmayın. Ancak son derece etkili bir tedavidir. Toz şekeri uçuğun üzerine koyun. Hem uçuk kuruyacak ve ağrınız azalacak,hem de bölgedeki bakteriler yok olacak.

    dogal_yollarla_ucugu_Gecirmek_icin_otlar

    Doğal yollardan uçuğu geçirmek için otlar

    Bu durumda iki seçeneğiniz var: içten ve dıştan kullanım. İlki için, bitki çayı hazırlayabilir ve ikincisi için de otu doğrudan dudağınıza sürebilirsiniz. Uçuk için en çok kullanılan otlar şunlardır:

    • Adaçayı
    • Kediotu kökü
    • Nane
    • Ekinezya
     Bu otlardan yapılan çayları içmek size daha güçlü bir bağışıklık sistemi sağlar ve virüsle savaşarak hastalık bulaştıran mikroorganizmalara karşı direncinizi arttırır.

    Bunları yalnızca topikal olarak kullanmak isterseniz, bitki çaylarını normalde hazırladığınız gibi hazırlayıp sıvının içine bir pamuk batırın. Ardından pamuğu uçuğun üzerine sürün. Bu tedavinin uçuğu diğer seçeneklerden çok daha hızlı şekilde kuruttuğunu göreceksiniz.

    dogal_yollarla_ucugu_gecirmek

    Doğal yollarla uçuğu geçirmek için deniz tuzu

    Bu aralarındaki en güçlü tekniktir. Belki de uçuğunuz varken halihazırda siz de bu tekniği denediniz; böylelikle siz de ne demek istediğimizi zaten biliyorsunuz. Ancak buna dayanmak için epey bir güçlü olmanız gerekiyor…

    Yine de, kesinlikle değer. Elinizin altında 3 seçeneğiniz var:

    Tuz ve su

    Bir yemek kaşığı deniz tuzunu birkaç damla su ile beraber macunsu kıvama gelene kadar karıştırın. Bunu bir kulak çubuğu yardımıyla uçuğun üzerine sürüp tutabildiğiniz kadar uzun sürede orada tutun. Ilık su ile yıkayın. Bu işlemi günde üç defa tekrarlayın.

    Tuz ve diş macunu

    Deniz tuzunu suyla karıştırmak yerine biraz diş macunu kullanmayı deneyin. Geceden uçuğun üzerine sürüp sabah yıkayın.

    Tuz ve limon

    Küçük bir parça limon kesin ve üzerine tuz serpin. Ardından yapabileceğiniz müddetçe hafif bir baskı uygulayarak uçuğunuzun üzerine koyun. Biraz canınız yanacak! Yapabilirseniz bu işlemi her gün tekrarlayın.

    Kaynak: sagligabiradim.com