Hiç hayat enerjim yok bana birşey söyleyin

Merhaba hanımlar
Aslında benim sıkıntı yaptığım şeyler kimine göre dert bile değil ama çok doluyum hergün ağlamak istiyorum.
Ben Almanya’da yaşıyorum 2 çocuğum var. 2. Si yeni doğdu daha 4 aylık büyük kızım 2 yaşında. Buraya evlilik sebebi ile geldim ve eşimden başka hiç kimsem yok. 2 yıldır Almanya’da yaşıyorum ve diyebilirim ki 2 yıldır evden dışarı çıkıp gezdiğim sayısı çok azdır. Biryere gitmek için eşimin tatil günlerini beklemem lazım. Yani sonuç olarak çok bunalımdayım. Ne arkadaş var burda ne komşu ne ana ne baba 2 çocuğumu tek başıma büyütüyorum sabahtan akşama kadar evdeyiz biri ağlar öbürü sıkılır dışarı da çıkamıyoruz burası aşırı soğuk eşime burda yaşamak istemiyorum bile dedim ben Türkiye’ye dönmek istiyorum yapamıyorum burda akıl hastası olacam dedim. Ben ailemi memleketimi ezan sesini gürültüyü sokaktaki kedileri insanları sıcaklığı çok özledim arkadaşlar kafayı yemek üzereyim. Burası tüm yıl kapalı bir hava yağmurlu karanlık soğuk insan yok komşuluk yok hadi bi kahveye gideyim biri bana gelsin yok çocuklarımla oyun oynayacak çocuk yok yok oğlu yok çocuklarda bunalıma girecek az kaldı.
Yaşam enerjim sıfır herşeyden nefret ediyorum bardak kırılsa ağlıyorum okadar doluyum ki. 2. Doğumumda bile tektim eşim vardı bittik bide kaynanam geldi Türkiye’den ama çok kalamadı yapayalnızım dertleşeceğim kimsem yok günde 500 kere annemi arayıp ağlıyorum kadınında moralini bozuyorum hergün.
Ben ne yapacam bana birşey söyleyin nolur çok ihtiyacım var yaşam enerjimi nasıl kazanacak geri tek tesellim çocuklarımın sağlıklı oluşu her sabah uyandığımda kendimi bundan başka motive edecek birşey bulamıyorum. Çok yalnızım arkadaşlar tek başımayım okadar bunalımdayım ki anlatamıyorum şuan
🥲 Kirmizi oda boncuk geldi aklima valla ben tr de olup fıldır fıldır gezip ilk bebegime hamilelikte bile depresif oldum sen iki çocukla yurt disinda yanlizsin gayet normal psikolojinin bozulmasi mümkünse esinle konus cocuklarinla turkiyeye gelip biraz tatil yap
 
Görücü usulü evlenmedik severek evlendik ailem de eşimin Almanya’ya taşınmasını onaylamamıştı ozamanlar benden ayrılacakları için
Ama oldu burya geldik işte
Ben neden ne içini değil motive cümlesi duymak için konu açtım inanın çünkü geçen zamanı değiştiremiyoruz olan oldu ben bundan sonra nasıl hayat enerjimi kazanırım ne yaparım birinden bunu duymak istiyorum
Konuyu anlayıp yardımcı olmak için soruyorum ben de nedeni ne içini. Verdiğiniz detaylarla tavsiye vermek daha kolay oluyor.
Eşinizle konuşun ve köy hayatına adapte olamadığınızı yalnız hissettiğinizi başka bir bölgeye taşınmak istediğinizi söyleyin. İlerde çalışma planınız var mı? Eğer iş hayatına atılırsanız sosyalleşmek daha kolay olur sizin için.
 
Çocuklar küçük bunalmaniz normal öyle böyle geçecek.Kreş imkan yokmu az biraz daha büyüsün büyük olanı yarım gün verir rahatlatsiniz orda sosyallesirde sizde çevre edinirsiniz ufak ufak.Memleket hasretine birşey diyemem de geçim şartları önemli eşiniz burada daha az kazanırsa bu sefer o bunalıma girebilir.Cocuklari aslında herkes tek büyütüyor inanın eş desteği için ülke farketmez anne babanne bile olsa bu seferde daha farklı problemler çıkıyor.Komsuluk burada da kalmadı yada iyice laçkalaşti çok az kaldı iyisi diyelim.Dilinizi geliştirmeye çalışsanız çok iyi olur.Yani buraya gelincede bunalıma girme ihtimaliniz var diyorum ben.Ustelik çocukların imkanı orada daha iyi olabilir en azından illerde anne senin yüzünden keşke kalsaydik bir iki dil öğrenirdik diyebilirler.Yani anlıyorum çok sıkılmışsınız ama inanın orda bı köy var uzakta da davulun sesi uzaktan hoş gelire dönme ihtimalini unutmayın.Olumlu yönlere odaklanın kedileri özledim demişsiniz ya inanın betondan hayvanların yaşayacak alanı kalmadı hayvanseverler olmasa aç yani kediler bile.
 
Merhaba konu sahibi. Evlenip İstanbuldan Almanyaya taşındım ben de 3 sene önce.
Gelir gelmez dil kursuna gittim, hala mükemmel konuşamıyorum ama epey yol kat ettim. Türkiye’de muhasebeciydim burada başka departmanında çalışıyorum çünkü evde oturup bekleyerek olmuyor ve bir yerden başlamak gerekiyor.

Bu süreçte çocuk yapmayı tercih etmedik.
Aktif ve sosyal yaşamak için hobilerimi gerçekleştirmeyi seviyorum. Haftada bir akşam dans kursuna gidiyorum, Bachata öğreniyorum. Haftada bir akşam Badminton oynuyorum. Evet havalar şu ara kapalı gidiyor ama yeterli giyinip kendimi ormana atıyor ve güzel bir yürüyüş yapıyorum. Fırsat buldukça Avrupa şehirlerini geziyorum. Mesela bugün izinliydim ve Münih’teki Almanya’nın en büyük şehir sarayını gezdik eşimle, müthiş tarihi eserler vardı sanata doyduk resmen. Güzel markalarla dolu caddesinden birkaç parça da birşeyler aldım nasıl iyi geldi valla.
Yani demem o ki nerede olursak olalım hayatımızı renklendirmek ve keyiflendirmek kendi elimizde.
Evet İstanbul’un Türkiye’nin atmosferi hep özleniyor ama ülkemize de gidiyoruz zaten ve burada da yapacak çok şey var.

Siz kendinizi gerçekleştirmeden eve kapanıp çocuk yapıp sonra daha fazla eve kapanmışsınız. Bari bundan sonrası için kendinize iyi gelecek bir şeyler düşünün. Bunların ne olacağını da en iyi kendiniz bilirsiniz.
 
Merhaba hanımlar
Aslında benim sıkıntı yaptığım şeyler kimine göre dert bile değil ama çok doluyum hergün ağlamak istiyorum.
Ben Almanya’da yaşıyorum 2 çocuğum var. 2. Si yeni doğdu daha 4 aylık büyük kızım 2 yaşında. Buraya evlilik sebebi ile geldim ve eşimden başka hiç kimsem yok. 2 yıldır Almanya’da yaşıyorum ve diyebilirim ki 2 yıldır evden dışarı çıkıp gezdiğim sayısı çok azdır. Biryere gitmek için eşimin tatil günlerini beklemem lazım. Yani sonuç olarak çok bunalımdayım. Ne arkadaş var burda ne komşu ne ana ne baba 2 çocuğumu tek başıma büyütüyorum sabahtan akşama kadar evdeyiz biri ağlar öbürü sıkılır dışarı da çıkamıyoruz burası aşırı soğuk eşime burda yaşamak istemiyorum bile dedim ben Türkiye’ye dönmek istiyorum yapamıyorum burda akıl hastası olacam dedim. Ben ailemi memleketimi ezan sesini gürültüyü sokaktaki kedileri insanları sıcaklığı çok özledim arkadaşlar kafayı yemek üzereyim. Burası tüm yıl kapalı bir hava yağmurlu karanlık soğuk insan yok komşuluk yok hadi bi kahveye gideyim biri bana gelsin yok çocuklarımla oyun oynayacak çocuk yok yok oğlu yok çocuklarda bunalıma girecek az kaldı.
Yaşam enerjim sıfır herşeyden nefret ediyorum bardak kırılsa ağlıyorum okadar doluyum ki. 2. Doğumumda bile tektim eşim vardı bittik bide kaynanam geldi Türkiye’den ama çok kalamadı yapayalnızım dertleşeceğim kimsem yok günde 500 kere annemi arayıp ağlıyorum kadınında moralini bozuyorum hergün.
Ben ne yapacam bana birşey söyleyin nolur çok ihtiyacım var yaşam enerjimi nasıl kazanacak geri tek tesellim çocuklarımın sağlıklı oluşu her sabah uyandığımda kendimi bundan başka motive edecek birşey bulamıyorum. Çok yalnızım arkadaşlar tek başımayım okadar bunalımdayım ki anlatamıyorum şuan
Anlamadığım neden eşiniz yokken çıkamıyorsunuz? Depresyon geçirdiğiniz için içinden gelmiyor olabilir bunun için bence tedavi olmanız lazım,sonra zaten kendiliğinden düzelecektir. Lohusa bunalımına girmişsiniz belli ki.
Ben olsam yenidoğanı kanguruya koyar hergün gezmeye çıkarım. Kafanız dağılır.
 
Bazen baskasiyla yapmak isteyebilir ama baskasi yok diye 2 sene eve kapanmaz insan.
Konu sahibi ile empati yapıp anlayabildiğinizi sanmıyorum.
Küçük bir köyde çıkabileceği kadar çıkmış dışarı kadın zaten eve kapanmamış. Ama bi süre sonra tek başına dağ taş gezmek de bir fayda sağlamıyor.
 
Merhaba konu sahibi, bazı yorumlarda gereksiz üzerinize gelindiğini düşünüyorum. Onları takmayın öncelikle. Bence sadece almanya olmasından değil çoğu süreçte hep çocuklarla tek başınıza kalmanız da sizi bunaltmıştır diye düşünüyorum. 2 çocuk + ev rutini insanı bunaltır. Hafif bir depresyon geçiriyor olabilirsiniz. Eğer çok ıssız bir yerde yaşıyorsanız türklerin daha fazla olduğu yerlerse yaşamak iyi bir seçenek olabilir. Ya da 2 yaş kızınız için oyun grupları kreş vb toplaşmaların yaşandığı bir yer araştırsanız belki çevreniz genişler. Bu süreçte eşinizin de size desteği çok önemli tabii
 
Konu sahibi ile empati yapıp anlayabildiğinizi sanmıyorum.
Küçük bir köyde çıkabileceği kadar çıkmış dışarı kadın zaten eve kapanmamış. Ama bi süre sonra tek başına dağ taş gezmek de bir fayda sağlamıyor.

Öyle, küçük kasabalar aşırııı sıkıcı. Almanya genel olarak sıkıcı ama küçük yerler ekstra sıkıcı kurs, murstu sürekli uğraşıp insan arayıp bulmak gerekiyor o da yorucu.

Eş de acaip olmuyorsa olmuyor, karın uyum sağlayamıyorsa dönmek gibi bir seçenek var😶herkes yurtdışına uyum sağlayamıyor, hele ki yetişkin yaşta göçmek çok zor, dönmek de gayet normal. Göcerken 2 eşin de rizası olmalı, biri mutlu biri mutsuzsa o iş olmaz.
 
Son düzenleme:
Bazı insanlar mevcut siyasal ortamın hıncını da çıkarmak istiyor resmen. Aman biri Almanya'yı veya yurtdışından şikayetçi olsun ayrı bir saldırganlık halı geliyor bazılarına. İsterse cennette olsun insanların alışkan olduğu bir hayat biçimi vardır. Romanlara mesela güzel geniş evler verilmişti annemlerin yaşadığı yerden site içinde. Yok paraya satıp yine kendi yaşam biçimlerine döndüler. Herkes aynı hayattan zevk alacak diye birşey yok. Almanya'nın köyünde neden mutlu olsun sırf et yemek için.
Sırf mutsuzluğunu dile getirdiği için sorgu sual var saçma sapan. Sorgu sual yine normal de hesap sorma şeklini anlamiyorim. sanki mezarda sorgu melekleri gelmiş gibi sorgulamalar var. İlginç yani.
 
Konu sahibi ben seni anladım. Benim sevgilim de alman. Aynı seninki gibi soğuktan köpek tasmasinin donduğu, büyük şehre birkaç saat mesafede minik bir köyde yaşıyor. Ben de düşündüm gidersem nasıl olur, dil bilmem (bilirim de, bildiğim dil Almanya'nın köyünde iş bulmama yetmez), evlensem gitsem en azından uzunca bir süre adamın eline bakacağım, eşim dostum anca onun çevresi olacak-herkes anadilliyken ben varım diye ingilizce konusmaya çalışacaklar falan ortamlarını bozucam. Çıksam gezsem kafe yok, tiyatro bale yok, koca kasabanin festivali oluyor aynı bizim Yenikapıdaki festivaller gibi, yanyana dizilmiş standlar - belki bir iki konser. Ne bileyim, havası desen soğuktan nefret ederim... Gitsem beni orada b.k gibi bir hayat bekledigini bildiğim icin erkek arkadaşım gelme kararı aldı, bulduğu işte TL kazanacak falan ama olsun.
Uzaktan bakana güzel geliyor Avrupa ama hevesi olmayana çok kötü bence. Hele ki kendi ülkesinde güzel bir hayatı, keyifli bir sosyal çevresi, sevdiği bir ailesi olan insanlar için...
Sana da tavsiyem çocuğu bir an önce kreşe yazdır. İki buçuk yaş Alman kreşi için küçük bir yaş değil. Her gün git gel sana da değişiklik olur, hem o eve tikılıp kalmaz, beyni sünger gibi her bilgiyi emdiği bir dönemde biraz yasadigi yerin dilini vs öğrenir. Hem de gün içinde biraz da olsa kafanı dinlersin.
Eşinin evli bebekli iş arkadaşı falan varsa yemeğe davet edin bir haftasonu, belki bu bir adım olur. Aslında sosyalleşmek için önerilecek şeyler var ama iki bebekle yapamazsin zaten :/
Bir diger önerim insta aç:) herkesin var sende de olsun. Sabah yürüyüşü falan yap, Almanyaya gelecek Türklere bildiğin yerden içerikler çek. Belki bunu çekmek editlemek,yorumlar, sayfa sayesinde tanıştıkların vs bir şekilde oyalayacak şeyler çıkar seni .
 
Ek olarak arkadasim memur olarak Artvin'de gitmişti. Kafayı yedi istifa etti. Dıştan baksan doğa harikası bir yer. Ee memur da olmuş maaşı da iyi ortalamaya göre. Doğu gibi tehlikeli değil. Ama yapamadı. O ıssızlık, o kültür farkını kaldıramadı. İstanbul Ankara gibi büyük şehirlerde kültürler içiçe giriyor ama daha küçük şehirlerde olmuyor işte. Almanya'nin büyük bir şehrinde olsa belki böyle hissetmez ama küçük şehrinde dışlanma olasılığı daha fazla. İnsan da sincap değil ya bir süre sonra doğa da yetmez. İnsana ortak paydada buluşacağı insan lazım.
 
Öyle, küçük kasabalar aşırııı sıkıcı. Almanya genel olarak sıkıcı ama küçük yerler ekstra sıkıcı kurs, murstu sürekli uğraşıp insan arayıp bulmak gerekiyor o da yorucu.

Eş de acaip olmuyorsa olmuyor, karın uyum sağlayamıyorsa dönmek gibi bir seçenek var😶herkes yurtdışına uyum sağlayamıyor, hele ki yetişkin yaşta göçmek çok zor, dönmek de gayet normal. Göcerken 2 eşin de rizası olmalı, biri mutlu biri mutsuzsa o iş olmaz.
Biliyorum, o yüzden ben yurtdışında büyük bir şehirde yaşamayı tercih ettim ki o bile zorluyor bazen sosyal açıdan. Saçma sapan 15. Dereceden gurbetçi akbabalar neden köyde ucuz kiralı yerlerde yaşamadığımı soruyor aileme. Ama ruh sağlığım kira parasından daha önemli.
 
Ezana hasret kaldığınıza göre bulunduğunuz bölgenin Müslüman topluluğuna katılabilirsiniz. Güzellik size gelmez. Siz arayıp bulacaksınız.
 
Merhaba konu sahibi. Evlenip İstanbuldan Almanyaya taşındım ben de 3 sene önce.
Gelir gelmez dil kursuna gittim, hala mükemmel konuşamıyorum ama epey yol kat ettim. Türkiye’de muhasebeciydim burada başka departmanında çalışıyorum çünkü evde oturup bekleyerek olmuyor ve bir yerden başlamak gerekiyor.

Bu süreçte çocuk yapmayı tercih etmedik.
Aktif ve sosyal yaşamak için hobilerimi gerçekleştirmeyi seviyorum. Haftada bir akşam dans kursuna gidiyorum, Bachata öğreniyorum. Haftada bir akşam Badminton oynuyorum. Evet havalar şu ara kapalı gidiyor ama yeterli giyinip kendimi ormana atıyor ve güzel bir yürüyüş yapıyorum. Fırsat buldukça Avrupa şehirlerini geziyorum. Mesela bugün izinliydim ve Münih’teki Almanya’nın en büyük şehir sarayını gezdik eşimle, müthiş tarihi eserler vardı sanata doyduk resmen. Güzel markalarla dolu caddesinden birkaç parça da birşeyler aldım nasıl iyi geldi valla.
Yani demem o ki nerede olursak olalım hayatımızı renklendirmek ve keyiflendirmek kendi elimizde.
Evet İstanbul’un Türkiye’nin atmosferi hep özleniyor ama ülkemize de gidiyoruz zaten ve burada da yapacak çok şey var.

Siz kendinizi gerçekleştirmeden eve kapanıp çocuk yapıp sonra daha fazla eve kapanmışsınız. Bari bundan sonrası için kendinize iyi gelecek bir şeyler düşünün. Bunların ne olacağını da en iyi kendiniz bilirsiniz.
Yazmayı düşündüğüm her şeyi yazmıŞsınız
Elinize sağlık
Bak konu sahibi; vizyonunuz varsa hayatınızı renklendirmek gayet de mümkün

Peşpeşe doğurayım, dil bilmiyim, evde oturayım ama çok eğleneyim, ülke beni eğlendirsin gibi bir şey yok
 
Merhaba hanımlar
Aslında benim sıkıntı yaptığım şeyler kimine göre dert bile değil ama çok doluyum hergün ağlamak istiyorum.
Ben Almanya’da yaşıyorum 2 çocuğum var. 2. Si yeni doğdu daha 4 aylık büyük kızım 2 yaşında. Buraya evlilik sebebi ile geldim ve eşimden başka hiç kimsem yok. 2 yıldır Almanya’da yaşıyorum ve diyebilirim ki 2 yıldır evden dışarı çıkıp gezdiğim sayısı çok azdır. Biryere gitmek için eşimin tatil günlerini beklemem lazım. Yani sonuç olarak çok bunalımdayım. Ne arkadaş var burda ne komşu ne ana ne baba 2 çocuğumu tek başıma büyütüyorum sabahtan akşama kadar evdeyiz biri ağlar öbürü sıkılır dışarı da çıkamıyoruz burası aşırı soğuk eşime burda yaşamak istemiyorum bile dedim ben Türkiye’ye dönmek istiyorum yapamıyorum burda akıl hastası olacam dedim. Ben ailemi memleketimi ezan sesini gürültüyü sokaktaki kedileri insanları sıcaklığı çok özledim arkadaşlar kafayı yemek üzereyim. Burası tüm yıl kapalı bir hava yağmurlu karanlık soğuk insan yok komşuluk yok hadi bi kahveye gideyim biri bana gelsin yok çocuklarımla oyun oynayacak çocuk yok yok oğlu yok çocuklarda bunalıma girecek az kaldı.
Yaşam enerjim sıfır herşeyden nefret ediyorum bardak kırılsa ağlıyorum okadar doluyum ki. 2. Doğumumda bile tektim eşim vardı bittik bide kaynanam geldi Türkiye’den ama çok kalamadı yapayalnızım dertleşeceğim kimsem yok günde 500 kere annemi arayıp ağlıyorum kadınında moralini bozuyorum hergün.
Ben ne yapacam bana birşey söyleyin nolur çok ihtiyacım var yaşam enerjimi nasıl kazanacak geri tek tesellim çocuklarımın sağlıklı oluşu her sabah uyandığımda kendimi bundan başka motive edecek birşey bulamıyorum. Çok yalnızım arkadaşlar tek başımayım okadar bunalımdayım ki anlatamıyorum şuan
Evlenmişsiniz, yabancı bi ülkeye taşınmışsınız ve peş peşe iki çocuk. Çok büyük değişiklikler olmuş hayatınızda arka arkaya. Fazla gelmesi normal. Almanya türklerin çok olduğu bir ülke. Yakınınızdaki çocuk parklarına gitseniz illaki türk hanımları olacaktır, aralarına katılabilirsiniz. Dışarı çıkmak için neden eşinizi beklemek zorundasınız onuda anlamadım.
 
X