iğrenç insan manzaraları

Gene ufaktan konu sahibini suçlayan yorumları görünce çok üzülüyorum, bu arkadaşlarımıza HAYATIMIZDAKİ PSİKOPATLAR adlı kitabı öneriyorum. İnsanlar ne durumlara düşüyor çok açık, vakalar eşliğinde yaşanmış örnekleri var. Ve tabi ki psikiyatr değerlendirmeleri.
Lütfen hayatım yarım , eksik hissediyorum düşüncelerine kapılmayın hayatta esasında hep yanlız değil miyiz? Birinin bizi tamamlayacağı, evlenince sonsuza dek mutlu olacağımız masallarıyla beynimiz yıkandı böyle düşünme sebebiniz budur belki de. Bir kopma yaşadınız böyle hissetmeniz çok doğal ama geçecek inşallah. Çok güzel yerlere gelin, yüksek lisansı da yaparsınız doktorayı da.
 
Yaşadıklarınız sizi güçlendirecektir ben ona inanıyorum.
Zaten artık hayatınızdan silip atıyorsunuz o insanı.
İzleri de zamanla yok olacaktır.
Dileğim geleceğinizin güzel olması ve aydınlık olması.
İnşallah bu günleri hiç hatırlamayacağınız bir anınız olur.
Allah sabırlar versin size, güzel yüreğinize....
 
Kendimi çok kötü hissediyorum işte bazen. Keşke layık olsaydı o bebeğin babası olmaya. Şimdi çalışsam, çabalasam da sanki hep yarım kalacakmışım gibime geliyor... Kendimi ne kadar güçlü hissedersem hissedeyim ; ekonomik özgürlüğümü kazanayım, toplumda bir statüm olsun,güzel işler yapıp kendimi ispatlayayım... Eksik kalacağım sanki. Gerçi o beni tamamlamamıştı ki hiçbir zaman. Tamamlama çabasında bile değildi. Eksiltme çabasındaydı. Onun eksilttiklerini ve biri ve masumiyet,verdiğim değere karşılık benden çalınmışları nasıl tamamlayacğım çok endişeliyim... Onun hali de çok acı. Hiç uğruna yuvasını dağıtan, bir kadına şiddet uygulayıp reddeden,üstüne tazminat isteyen, iftiralar atan bir adam. Zavallı... Artık beni ilgilendirmese de bir zamanlar kesişen yollarımız adına onun için de üzgünüm. Umuyorum benim kayıplarımın ve onun yitirilmiş ruhunun telafisi vardır.
Kendini kötü hissetmen, neden bunları yaşadım, neden zamanında bırakıp gitmedim, neden tanıyamadım, neden neden.. gibi soruları sorman çok doğal şu aşamada.
Hayatı iyi giden, mantıklı, işinde başarılı vs bir insan bazen aldığı tek bir kararla her şeyi tepetaklak yapabiliyor. Yani şimdi şu soruların cevabını herkes doğru şekilde yanıtlayarak yaşamış olsaydı bu tür dertler olmazdı dünyada. Karşındaki insan hasta veya değil, önemli olan sana yaşattıkları şu aşamada. Güçlü durmak ve hayatına yön vermek senin elinde. Ailen dahil herkes bir yere kadr yardım edebilir sana. Acını yaşa, sorularını sor, kendine kız öfkelen ama dozunda bırak. Geleceğe adım atmak için önce emekleyeceksin yavaş yavaş. Ve sen de biliyorsun zamanla bu acılar geçecek, bu kadar acıtmayacak seni. Sen her gün düşünmek, üzülmek istesen bile bir bakmışsın, yaşama uyum sağlamaya başlamışsın. Çok mutlu da olrsun, hatta kariyer yapar istediğin gibi huzurlu mutlu bir yuva da kurarsın. Kimin ne olacağını sadece Allah bilir. Eksik falan kalmayacaksın, o adam geçmişin tozlu raflarında kalacak, varlığını bile unutacağın zamanların olacak eminim ben.
 
Yaşadıklarımın hepsini bir arada yaşayan var mı bilmiyorum ama anlatıp rahatlamak istedim. Sizlerden tecrübelerinizi yorumlarınızı bekliyorum. Uzun olacak biraz...

Şiddet görmenin ötesinde, hiçe sayıldığım, sürekli saygısızlık sevgisizlik gördüğüm , kişiliğimin sindirilmeye çalışıldığı, yediğim lokmanın bile sorun olduğu bir evlilik yaşadım. İyi bir üniversiteden ve bölümden mezunum. Mezun olacağım sene eşimle tanıştık. Alelacele evlendik. Çocuğum yok. Eşim lise mezunu ,çalışkan biri.

Geçimimiz ekonomik olarak iyiydi. Eşim istersem çalışabileceğimi ,yoksa hiç çalışmasam da olacağını söyleyerek evlenmişti. Ben de çalışmama engel olmamasını şart koşmuştum evlenirken. Ancak eşimin babası sürekli bir menfaat peşindeydi. Bana sürekli ikiniz de çalışın sana iş bulayım diyordu ama daha mezun olmamıştım. Babası bütün hayatı boyunca eşimi çalıştırmış. Kendisinde içki,kumar ne ararsan var.. Annesi desen çok görgüsüz bir insan... Böyle söylediğim için üzgünüm ama annesinin babası kızlarına kaşık düşmanı dermiş öyle bir aile.. Benim ailemin durumu ise,kendimizi zar zor geçindiriyoruz, maddi olarak güçlü değiliz ama şerefimize, namusumuza ,görgümüze bilgimize düşkün bir aileyiz. Soframız açık, dost olana kapımız açık.

Ailemde herkes de eğitimlidir. Aksine eşimin ailesinde herkes en iyi ihtimalle lise mezunu. Aşağılamıyorum tabi ki ama annemin üniversite bitirmesi bile ailenin diline düşen çok olumsuz bir olaymış. Sonra öğrendim.

Derken evlendik ama ilk günden beri eşim söylediğim her şeyi yanlış anlıyor. Herşeyde kötülük arıyor. Tüm dünyası çıkarları, menfaatleri, parası... Aldığı pek bir şey de yok ama sürekli eşya aldığını söylemesi, onun parasıymış, onun eviymiş,o çalışıyormuş... Yoruldum... Sürekli ailemde bir kusur buluyor, bende bir hata arıyor , her şeyi eleştiriyor... Eşyaları kırıyor, en ufak şeylerde aşırı tepkiler verip üstünü başını yırtıyor, yeter diye bağırıyor ,başını duvarlara vuruyor mesela ... evde iki güne bir cinnet geçiren, o zamanlar anlayamadığım ama şimdi hasta olduğuna kanaat getirdiğim eşim gün gün beni bitiriyor, enerjimi, zekamı iyi niyetlerimi sömürüyor... Bir kaç ay sonra ben de sesimi yükselttim diye tokat atıyor, sonra tokatları sürdürüyor... Böyle bir ortamda yaşadım. Bu süreç boyunca iki defa ailemin yanına gittim. Beni öyle suçlu hissettirip, kendini acındırmış ki kendim geri döndüm. Sürekli kendini öldürme tehditleri ,ağlayıp zırlamalar...ilginçtir özür yok. Suçluyor, bağırıyor,üste çıkıyor özür yok. Ve sıklıkla zekam,ruh sağlığıma saydırıyor. Evden kovuyor... Bana ilk attığı tokadın sebebi de onun emaili açıkken telefonu elime aldım. Tepsiyi duvara fırlatıp sesimi yükselttim diye tokat attı. Sonra hamile kaldım, bebeğim düştü. O hamilelik sürecinde annem kulağını çekti iki ay biraz insana benzedi. O da ucundan.

Şunu hiç unutamıyorum, bir gün evlilik sitesinden bir e mail gelmiş pembepanjur diye bir yerden, sevgili bilmem ne profilinizdeki eğitim bilgisini değiştirdiniz. Başımdan aşağı kaynar sular döküldü tabi. Zaten güvenimi iyice kaybetmiştim. Efkan bilmem ne diye profil açmış, bana bir hafta önce de efkan sence güzel bir isim mi diye soruyor... Gerizekalı... karşıma bunlarla çıkma ben bu siteye girmedim diyor.

Bir mutlu huzurlu günü mü geçmez insanın... hatırlamıyorum ben öyle bir gün.

Bir gün ekmek teknesinin çekildiği yere gidelim dedik, Kuzguncuk tarafına gittik. Yolda acıktım diye tutturdu, benim de çok midem bulanıyordu o da balık ekmek yemek istemiş. Ben yemesem olur mu vapur da tuttu dedim. Karşımda balık ekmek yiyip bana da hiçbir şey almamıştı. Karşımda yemişti. O kadar üzülmüştüm ki anlatmam... Bebeğimi yeni kaybetmiştim, hastaydım... Güya moral olsun diye gezdirmeye çıkarmış beni. Bütün gün asabım bozuldu. Ağladım durdum. Her hareketi böyle iğrençti neden kalkıp gitmedim, defalarca eşyalarımı topladım ,terk ettim ama bir türlü bırakamadım ondan kurtulamadım kabus gibi dünyama çektim o pisliği.
Bebeğimin düşmesine çok üzüldüm... bunalıma girdim. Şimdi bir hayır varmış diyorum... Eşim hastaneye ailesini çağırmış, beni görür görmez ağır mı kaldırdın kaldırmasan düşmezdi dediler. Geçmiş olsun bile demeden...

Düşük yaptıktan sonra kürtaj oldum ve çok ağrım vardı. Ayakta zor duruyordum. Eşime ekmek almasını söyledim. Gitmedi. Ben de sürünerek ekmek yapmaya gittim. Yaparken de söylendim Allah aşkına yardım et diye. İçerden küfür etmeye başladı telefon da elinde. Ben de tepki gösterdim içeri girip küfür etti, ben de kötü bir şey söyledim istemsizce. Zaten bütün hormon dengem,sağlığım bozuk ve düşüncesizce evime misafir gönderiyorlar. Beni defalarca tokatladı o halimle. O kadar moralim bozuktu ki gidemedim tepki bile gösteremedim sadece ağlıyordum.
Babaannesi bize geldi. Bana sürekli nereye gidiyorsun, kadınlar dışarı çıkmaz, kocan hariç kimseye kapıyı açma, bu mutfak ne böyle pislik içinde, şura dağınık bura dağınık... Evde durmadan kadın programı açık yüksek sesle. Sabrettim. Annemi aradım beni götür diye. Annemin yanında sus pus oldu ezik ezik davrandı. Son bir defa deneyeyim diye kaldım. Babaannesi anneme de terbiyesizlik yaptı annem kalmadı bile bir gün sonra gitti...çok pişmanım.

En son bana yumruklarla tekmelerle anlattı ne biçim iğrenç biri olduğunu. Şimdi bana ulaşmaya bile yüzü yok. Şiddet göstermememiş, ben onun parasına puluna göz dikmişim, güya düğün altınlarını çalmışım, ben hastaymışım, ailem boşanmış olduğu için psikolojim bozukmuş. Mahkemeye yalancı şahitler bulmuş utanmaz. Benim ona ettiğim küfürlere şahitlermiş.

Oradan kendimi resmen kurtardım. O değersiz insanların vereceği değer kendilerine kalsın... Ne olur dua edin benim için ...

Kurana el basarak yeminler etti evlenmeden önce öyle farklı biri gibiydi ki... Sonradan sonradan para ile tamahkarlıkla alakası ortaya çıktı. İğrenç yüzünü açığa vurdu... Aile desen çamur ... Ruslarla eşini aldatan ev tutanlar, kocasını aldatan teyzeler, aldattı diye karısını aldatan damatlar, sarhoşlar, kumarbazlar, kadın =yarı köle anlayışıyla 5 tane çocuk sahibi olup kadına semer vuranlar, kaşık düşmanı zihniyeti, dedikoducular, altın tapıcısı manyaklar... ailedeki eksik figür de eşim. Yok dayakçı koca da halasının eşi, o da bipolar sosyopat. Her türlü suça açık.

Birazcik da siz kendiniz bunlari kendinize hak ettirmissiniz :KK43: Su dunyada en onemli kisi sizsiniz. Tek sermayeniz, aynaya baktiginizda gordugunuzdur. Yani sizsiniz.

Size de cok kizdim, defalarca ayni hataya dusup affetmissiniz. Umarim, kararinizdan vazgecip bosanmamazlik yapmazsiniz. Kendinizi neden hic onemsemediniz ki? Ortada sevgi bile yok, defalarca affetmenize sebebiyet verecek... Cok hastalikli bi durum.

Artij daha mutlu bi hayata kavursunuz insallah. Koparin tum baglarinizi.
 
Birazcik da siz kendiniz bunlari kendinize hak ettirmissiniz :KK43: Su dunyada en onemli kisi sizsiniz. Tek sermayeniz, aynaya baktiginizda gordugunuzdur. Yani sizsiniz.

Size de cok kizdim, defalarca ayni hataya dusup affetmissiniz. Umarim, kararinizdan vazgecip bosanmamazlik yapmazsiniz. Kendinizi neden hic onemsemediniz ki? Ortada sevgi bile yok, defalarca affetmenize sebebiyet verecek... Cok hastalikli bi durum.

Artij daha mutlu bi hayata kavursunuz insallah. Koparin tum baglarinizi.
İnşallah. İlişkimiz acındırma üzerine kuruluymuş galiba bilmiyorum. Sürekli kendini acındırıp beni suçlu çıkarıyordu. Ben de hatalıyım noktasına saplanıp kalmıştım. Örneğin o çok iyi niyetliymiş, kalbi kırılıyormuş,ben onun dünyasını yıkmışım,o zaten yıkkın umutsuz gariban bir insanmış. Ardından gözyaşları... Şu an yazarken şaşırdım bunlara inanmışım demek ki :KK70: Sonra her şeyi hep aynı taktikle manipüle etmeyi sürdürdü işte. Acındır,suçlu hissettir sonra haklı olduğun için istediğini yap taktiği. Şimdi kendi çapında beni takipte. Bir ara her gün arıyordu. Açmadım ,şimdi de facebooktan takipte saçma sapan isimlerle. Facebook'u da kapattım. Şimdi ne yaparsa da yapsın bilmiyorum.
 
Kendine çok haksızlık yapıyorsun. İyi bir eş bir kumardır. Malesef sen bu kumarı kötü atlattın. İnsan evlendikten sonra değişebilir. Bunun milyon tane örneği var. Hiç biri senin suçun değil.

Benim mutlu bir evliliğim var mesela. Ama öyle biri olmaya da bilirdi. O piyango bana da çıkabilirdi. O yüzden kendine haksızlık etme. Bundan sonra çok güzel hayatın olsun umarım. Kalbinin ekmeğini yersin umarım.
 
Hep düşünürdüm zaten, bir evlilik neden biter neden bitebilir diye. Fiziksel şiddet ve aldatma olmadıkça her türlü yürütülmeli fikrindeydim. Düzelir diyordum. Ama o zaman ki akıllarımla adliyeye gömmem icap eden işleri bitiremedim ne yazık ki :KK43:
Peki psikolojik şiddet şiddetten sayılmıyor mu ? Kendini çok zora sokmussun. Neyse sonuçta boşanıyorsun, umarım bir an önce kurtulursun ..
 
X