• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

33 yaşındayım ve ne istediğimi bilmiyorum

Sevip sevmediğinizi bilmiyorsanız sevmiyorsunuzdur. Çevremde her evlilik sevgi ile yürümüyor yani her evlilikte sevgi olmak zorunda diye bir şey yok ancak karşı taraf sevgi istiyorsa ve sevmiyorsanız bu ona haksızlık olur.
 
bazı sorunlar çözülebilir bazıları çözülemez. en çözülemez gibi görünen bile rayına oturabilir, en basit sorun kat kat büyüyebilir. aşk biter, ki ben hala aşık olup yıllarca evliliği devam eden çiftlere çok özeniyorum gerçekten... o aşk bitsede elinizde ne kalmış, ne sizi mutlu ediyor/mutsuz ediyor bi artı eksi listesi gibi oturup hesaplamak lazım biraz....

ben evliliği arabaya benzetiyorum :) bazen arabayı kullanan ve yan koltukta oturan sürekli birbirine müdahale ediyor ve kaza yapılıyor durmadan... bazen iki kişi aynı anda aynı yolculuğu yapmak istemiyor, biri kullanmak veya eşlik etmek istemiyor yine kazalar oluyor... bazen aynı arabaya aynı yolculuk için biniyorsunuz ama araba bozuk oluyor yol ilerlemiyor... yada yol olmuyor gideceğiniz yere, inip yürümek, yürümek için enerji gerekiyor... bazen birbirinize müdahale etmeden gitmez o araba, mesela kullanan hızlı ve dikkatsiz kullanıyordur kendi güvenliğiniz için yavaşlatmak zorunda kalırsınız... ama sırf yavaşl dediğiniz için bile kaza yapabilir... veya biiri doğuya biri batıya gitmek istiyordur arabada, ama kuzey ve güney seçeneklerini değerlendiremiyordu. arabadaki iki kişi de diğerinin arabayı sürmesini istiyordur... yada birini araba tutuyordur :D her ilişki için buna benze sonucu kaza ile sonuçlanacak çok örnek çıkar... kendi hayatınızı o yolculuğa uyarlayın, bir de hedef koyun... o hedefe sağ salim ulaşma şansınızı değerlendirin... hele bir de arkada çocuk varsa ;)
 
Sorumluluklara yetişememek, karşı tarafın sadece erkek işi görünen şeyleri yapınca yeteceğini düşünmesi( arabayı sanayi götürmek, fatura vergi ödemek v.b) sinirli yapıda olup sürekli herşeye bağırması, bana iyi gelecek şeylere sürekli hayır demesi ( spora gitmek, güzellik salonuna gitmek, gezmek v.b) genel olarak herşeye kolay evet dememesi. Yoruldum. Herşeyi sorun etmesi bık bık bık bık kavga çıkarması küsmesi sürekli ilgi istemesi.

Bunları ilk mesaja yazsaydınız keşke.
Spora gitmek için eşinizin izin mi vermesi gerekiyor?
 
Sorumluluklara yetişememek, karşı tarafın sadece erkek işi görünen şeyleri yapınca yeteceğini düşünmesi( arabayı sanayi götürmek, fatura vergi ödemek v.b) sinirli yapıda olup sürekli herşeye bağırması, bana iyi gelecek şeylere sürekli hayır demesi ( spora gitmek, güzellik salonuna gitmek, gezmek v.b) genel olarak herşeye kolay evet dememesi. Yoruldum. Herşeyi sorun etmesi bık bık bık bık kavga çıkarması küsmesi sürekli ilgi istemesi.
Ne istediğini biliyorsun, seni en çok mutsuz edende bu. Konuşmayı deniyorum ben. Çoğu erkek böyle , sanki doğal olan bu. Halbuki bu nedenle mutsuz anne ve çocuklar çoğalıyor. Rabbim yardımcınız olsun.
 
Ne istediğini biliyorsun, seni en çok mutsuz edende bu. Konuşmayı deniyorum ben. Çoğu erkek böyle , sanki doğal olan bu. Halbuki bu nedenle mutsuz anne ve çocuklar çoğalıyor. Rabbim yardımcınız olsun.
O kadar doğru ki yorumunuz. Ben çok denedim aslında çok hemde. Konuşamıyoruz ki biz hemen kavga ediyoruz. Onu suçladığımı, eleştirdiğimi düşünüyor ve benimle iletişimini kesiyor. Halbuki ben sorunları görsün değişsin düzelelim diye anlatıyordum.. sonra bir süre bende konuşmayı bıraktım. Bu sefer rahatladı, o geldi bana konuşmaya. Ben beklentimi sıfıra indirdim ve kendimi mutlu edecek şeylere yöneldim. Gizliden saklıdan yapabildiğim kadar yaptım. Beklentimi sıfırlayıp, onun tabiriyle söylenmeyince eleştirmeyince benimle konuşmaya başladı. Yani biz eşimle bir süredir ( küs değildik) ama oturup sohbet etmiyorduk, o bana pek bir şey anlatmıyordu. Şimdi içindekileri döküyor, onu sevmediğimi hissettiğini söylüyor. Ben ne bu evliliğin bitmesini istiyorum ne de bu şekilde devam etmesini..
 
Bunları ilk mesaja yazsaydınız keşke.
Spora gitmek için eşinizin izin mi vermesi gerekiyor?
Ona sormadan gidersem bir dünya bağırır çağırır, diyorum ya genel olarak herşeye bağırır zaten. Neden diye sorduğumda cevap alamam. Şu an gizli saklı gidiyorum. Bağırıp çağırmasından, sorun çıkmasından yorulduğum için göze alamıyorum diklenmeyi. Zamanında çok denedim ve sonuç alamadım yoruldum. Bende gizliden yapıyorum. Psikoloğa da gizli gittim mesela 3 yıl önce, daha bir ay önce itiraf edebildim. Konusu ilk açıldığında asla gitmem sende gidemezsin diye bağırıyordu, şimdilerde kendisi duygu durumlarında değişiklik olduğu için ihtiyaç duyduğu için cesaret bulup söyleyebildim. Kendisi de itiraf etti bana meğer o da şu an gidiyormuş. Çok tuhaf. Böyle bir adam işte değişik
 
bence sizin sorununuz iletişimsizlik olmuş ve birbirinizin yaptıkları yine birbiriniz üzerinde olumsuz etki yaratmış. sonra o olumsuz etkiler üzerine birbirinize daha olumsuz olmaya başlamışsınız.
tam anlatamadım ama bir yerde olay kısır dögüye geçmiş ve siz doğru iletişim kuramadıkça birbirinize kızıp/alınıp/darılıp/öfekelenip/vs her ne ise bunları büyütmüşsünüz.

eşiniz iletişim adımı atmaya başladığına göre demek ki o da sevmek ve sevilmek ve bunu görmek/göstermek istiyor. anlattığınız profile bakınca sorumsuz ve sorunlu gibi görünse de sizinle konuşmaya başlaması çabaya açık olduğu anlamına geliyor, bana göre.

madem o da psikoloğa gidiyor, çift terapisi deneyip ilerleyebilirsiniz sanki.
 
O kadar doğru ki yorumunuz. Ben çok denedim aslında çok hemde. Konuşamıyoruz ki biz hemen kavga ediyoruz. Onu suçladığımı, eleştirdiğimi düşünüyor ve benimle iletişimini kesiyor. Halbuki ben sorunları görsün değişsin düzelelim diye anlatıyordum.. sonra bir süre bende konuşmayı bıraktım. Bu sefer rahatladı, o geldi bana konuşmaya. Ben beklentimi sıfıra indirdim ve kendimi mutlu edecek şeylere yöneldim. Gizliden saklıdan yapabildiğim kadar yaptım. Beklentimi sıfırlayıp, onun tabiriyle söylenmeyince eleştirmeyince benimle konuşmaya başladı. Yani biz eşimle bir süredir ( küs değildik) ama oturup sohbet etmiyorduk, o bana pek bir şey anlatmıyordu. Şimdi içindekileri döküyor, onu sevmediğimi hissettiğini söylüyor. Ben ne bu evliliğin bitmesini istiyorum ne de bu şekilde devam etmesini..
Bırak senşn duygularını böyle hissetsin... seni ne kadar mutsuz ilgisiz bıraktığını görsün. Demek farketmiş ve adım atmış. Bu bile bir nimet benim için.
 
Sorumluluklara yetişememek, karşı tarafın sadece erkek işi görünen şeyleri yapınca yeteceğini düşünmesi( arabayı sanayi götürmek, fatura vergi ödemek v.b) sinirli yapıda olup sürekli herşeye bağırması, bana iyi gelecek şeylere sürekli hayır demesi ( spora gitmek, güzellik salonuna gitmek, gezmek v.b) genel olarak herşeye kolay evet dememesi. Yoruldum. Herşeyi sorun etmesi bık bık bık bık kavga çıkarması küsmesi sürekli ilgi istemesi.
Valla bu anlattiklariniz bir erkekten sogumak icin gayet yeterli sebepler.
 
Back
X