- 23 Mart 2015
- 8.936
- 14.791
- 248
Merhaba arkadaşlar, kısaca sorayım. 35'inden sonra üniversiteye gitmekle ilgili ne düşünüyorsunuz? Evliyim, yaklaşık 2 yaşında bir oğlum var ve çalışmak zorundayım. Bu şartlarda önümüzdeki sınavlara kadar hazırlanabilmem mümkün mü?
Bana bu kararı verdiren süreç şöyle gelişti, ailem çok modern görünmesine rağmen kız olduğum için beni okutmadılar ve daha ortaokulda çeyizim düzülmeye başlandı. Ansiklopedi okumayı çok severdim, bilhassa bilim teknik tarzında olanları. Hala daha ilgiliyimdir. Ama ansiklopedi okuyorum ve dantel yapmıyorum diye azarlanan bir kızdım. Kendi çabalarımla aö lisesi okudum. Üniv. denemedim bile. Kendi kendime meslek sahibi oldum, 15 senedir grafikerlik yapıyorum. Diplomam olmadığı için büyük yerlere başvuramıyorum mecburen şimdiye kadar hep küçük yerlerde çalıştım. Küçük yerlerde küçük kalıyorsun mecburen...
Ben artık kabıma sığamıyorum. İçimde sürekli bişeyler yapmam lazım, böyle kalmamam lazım hissi var. Yerimde saymak üzüntü veriyor bana. Ayrıca birlikte iş yaptığımız büyük firmalardaki üniversite mezunu grafikerlerden bile sürekli yardım talep edilen biriyim. Fakat diploma...
Anneme de hırsım sinirim geçmiyor. İçimde gittikçe büyüyen bir kin var. Çünkü kendisi "okumak istemiyom yeaa" diyen kardeşlerimi "hayııır siz okuyacaksınız gerekirse evi arabayı satar okuturum seni yavrıııım" diye yırtınmış biri. Verilen onca dershane okul vb masraflarına rağmen biri üniv kazanamadı diğeri 2 yıllık okulu bitiremedi bile. Şimdi ikisi de evli ama gelip anne beni okut deseler hala gönderir, bilirim. Belki okuyasilirsem onu affedebilirim, içimdeki bu karanlık bulutları dağıtabilirim. Çünkü artık sağlığımdan olmaya başladım.
Eşim tam destek, ne istersen o olsun istersen örgün oku diyor. Uzakta kazanırsan işi bırakır oradan iş bulurum diyor. Artık kan bağına inanmıyorum.
Matematik sıfır eşim çalıştıracak. Türkçe hiç çalışmadan 40 sorudan 30 unu yapabiliyorum. Bir de genel kültürüm iyidir.
Ne diyorsumuz ya, olur mu bu iş?
Harikaymis....Aynı düşüncelerle yola çıkmıştım bundan 6 sene evvel..... 26 yaşında üniversite okunmaz dediler..
Bende memurum aslında. . İşten dolayi okuyamazsin dediler. .. Öss girdim kazandım bu sefer de tayinim olmadı. .
2 yıl sonra tekrar aynı bölümü başka bir şehirde kazandım. . Bu sefer ne yaptık ettik tayinim çıktı. . Çok yoğundum hem ders hem iş. .
ÇantaMDA enjektör ile gezer amirimden izin isterdim iğne olmam lazım saatli diye.. mecbur verirdi ben arabaya atlar derse girer imzami atar sonra tel çalmış gibi yapıp çıkar geri koşa koşa ise donerdim. . Mecburdum 2 tarafta kabul etmiyordu devamsizligi. . Neyse böyle çırpına cirpina okul bitti. . Şimdi yine başka kurum için kpss hazırlanıyorum. . Yine yapamazsın diyorlar.. bakalım hikayenin sonunu bende merak ediyorum. .....
İnan ki bu arada bir de doğum yapıp kızımı 1 yaşına getirdim.. kızım 2 aylıkti okul bittiğinde.
Ben yaptıysam herkes yapar..
40 oldum bu sene, 35 te başladım, birini bitirdim ikincisine çift anadal yapıyorum, hazirabda birecek inşallah. 1.5 yaş Üçüzlerim ve 14 yaşında bir oğlum var. Yaparsın hemde çok rahatMerhaba arkadaşlar, kısaca sorayım. 35'inden sonra üniversiteye gitmekle ilgili ne düşünüyorsunuz? Evliyim, yaklaşık 2 yaşında bir oğlum var ve çalışmak zorundayım. Bu şartlarda önümüzdeki sınavlara kadar hazırlanabilmem mümkün mü?
Bana bu kararı verdiren süreç şöyle gelişti, ailem çok modern görünmesine rağmen kız olduğum için beni okutmadılar ve daha ortaokulda çeyizim düzülmeye başlandı. Ansiklopedi okumayı çok severdim, bilhassa bilim teknik tarzında olanları. Hala daha ilgiliyimdir. Ama ansiklopedi okuyorum ve dantel yapmıyorum diye azarlanan bir kızdım. Kendi çabalarımla aö lisesi okudum. Üniv. denemedim bile. Kendi kendime meslek sahibi oldum, 15 senedir grafikerlik yapıyorum. Diplomam olmadığı için büyük yerlere başvuramıyorum mecburen şimdiye kadar hep küçük yerlerde çalıştım. Küçük yerlerde küçük kalıyorsun mecburen...
Ben artık kabıma sığamıyorum. İçimde sürekli bişeyler yapmam lazım, böyle kalmamam lazım hissi var. Yerimde saymak üzüntü veriyor bana. Ayrıca birlikte iş yaptığımız büyük firmalardaki üniversite mezunu grafikerlerden bile sürekli yardım talep edilen biriyim. Fakat diploma...
Anneme de hırsım sinirim geçmiyor. İçimde gittikçe büyüyen bir kin var. Çünkü kendisi "okumak istemiyom yeaa" diyen kardeşlerimi "hayııır siz okuyacaksınız gerekirse evi arabayı satar okuturum seni yavrıııım" diye yırtınmış biri. Verilen onca dershane okul vb masraflarına rağmen biri üniv kazanamadı diğeri 2 yıllık okulu bitiremedi bile. Şimdi ikisi de evli ama gelip anne beni okut deseler hala gönderir, bilirim. Belki okuyasilirsem onu affedebilirim, içimdeki bu karanlık bulutları dağıtabilirim. Çünkü artık sağlığımdan olmaya başladım.
Eşim tam destek, ne istersen o olsun istersen örgün oku diyor. Uzakta kazanırsan işi bırakır oradan iş bulurum diyor. Artık kan bağına inanmıyorum.
Matematik sıfır eşim çalıştıracak. Türkçe hiç çalışmadan 40 sorudan 30 unu yapabiliyorum. Bir de genel kültürüm iyidir.
Ne diyorsumuz ya, olur mu bu iş?
Okurken gözüm doldu Wolf...
Alıntıladığım yerleri tek tek kendimde açıklayacağım; başlayınca, olduğunu göreceksin.
Günlerdir adam akıllı buralarda yoktum ve biliyor musun, lisedeki Gangstaya döndüm... Bak:
Matematik, kimya ve fizikte iyi olduğum için lisede sayısala yönlendirilmiş bir öğrenciyim (Ki meğer onlarda iyi olmam, o algılarımın açıklığı sanat içinmiş, çizim-renk-göz ölçüsü içinmiş yeni anlıyorum) ve fakat ortaokuldan beridir defterlerim vardı... İlkokulda kitap-defter yanlarını süslerdim tezhip yapardım. Ortaokulda kendi karikatür serimi yaptım peri kızlar diye rengarenk (Winx serisini ilk gördüğümde oturup hüngür hüngür ağladığımı biliyorum koca kadın)... Lisede, çizgisiz iki-üç büyük boy defterim baştan aşağı stilist çizimleri dolu... Hayatım, tercih etmem, diretmem, tırnaklarımı geçirmem gereken şey öyle sinyal vermiş ki... Yok, matematiği iyi bu kızın, sayısal okumalı...
Okudum, mezun oldum, kendi mesleğimi yapamadım. Sıkıntılar geldi.
Çok iş değiştirdim, sigortacılık öğrendim, part time servis hostesliği yaptım, reklam ajansına girdim metin yazarlığı vs vs vs... Çok açmayayım, iyi bir yere geldim, ama olduramadım, bu değildi. Çünkü o sıkıntı hiç geçmedi, peşimi bırakmadı.
Sığamadım ben de işte dediğin gibi, sürekli "Bu değil bu değil bu değil".... Diyorum kendime benim ergenliğim 30umda bitti. Dibi de gördüm, evlendim, çocuklandım, fotoğraf makinesi aldım elimde patladı, yeni boyalar aldım yığıldı, evde duramadım, iş hayatına dönsem orada da duramayacağım lanet olsun dedim, sıkıntım ne diyorum, çizsem çizemiyorum o kadar körelmiş bitmişim ki... Nerede o lise zamanı çizimlerim, nerede şimdi deyip oturup ağladımdı yine, tablolar yaptım zorladım, açtım kendi kendimi öyle ama yetmedi.
Anneme, annemin önünde duramayan babama, aklıma giren dayıma, "Para kazanamaz aç kalırsın" diyen teyzelerime, o dönem önüme duran kim varsa... Kin ne kelime kendimi resmen eve kapattım, kendimi didik didik ettim. Zoraki girdim aralarına Wolf... Buralarda vakit öldürdüm oyaladım kafamın içini. Çocuğuma, eşime kadar yettim, tükendim. Kursa başladım, annem gezmelerinden beri gelmez, bana söz veren kadın, torunumu kimselere komam senin gözün arkada kalmasın hadi git resim istiyordun, yeniden doğ sen de, kazan Güzel Sanatları diyen kadın, her seferinde yan çizdi.... Bekledim. Ümit ile ümitsizlik arası beklemek o kadar bktan ki. Babam zaten etkisiz eleman, kendi kendine çizim yapar, önüme geç, sürükle, öğret, anlat, göster... Yok.... Dedim tek başınasın kızım, çoksun ama teksin.
Şimdi yüzsüzlük mü dersin Wolf, pişkinlik mi, dibine vurdum, anneme kilitledim oğlanı, ki öyle mutlu kelebek gibi annesi var şimdi kuzumun, diğer türlü çocukla ilgiliyim ama içim erir, şimdi her gün dans... Maşallah diyeyim.
Bozuk bisikleti yaptırdım, aralıksız kurs devam, farklı boyalar, farklı ebat kağıt denemeler, perspektif, anatomi... El açıldı. Kendi tarzımı da yakaladım eskisi gibi.
Ve kurs hocam daha belki iki gün önce "Sen oldun" dedi Wolf.
"Beni aşarsın sen, daha ileri biriyle çalışmalısın" dedi.
Lisedeki çizimlerimi kaybettim sanıyordum, zaten birini parçalamıştım üni.ye giderken, o bölüme...
Annem ikisini saklamış, onu getirdi. Neden ağladım bilmiyorum karma karışık ağladım.
En sulugöz olduğum konudur bu konu benim için, sanki 31imde ayağımdaki pranga açıldı, sanki boynumdaki tasmayı kopardım.
Olduracağım dersen olur Wolf. Şu an esirsin, pişmanlıklarının esiri. Onların sıkıntısı, yapabileceğini bildiğin bir şeyi yapmıyor olmanın huzursuzluğu... Özgürlüğün için daha fazla bekleme ve çalışmalara başla Wolf.
Kolay gelsin.
Bisiklet tepelerinde, resim çantasıyla yokuş aşağı wuuu diye inen koca bi kadın görürseniz bi yerlerde, o benim bilesiniz. :)
Wolfrog seni o kadar iyi anlıyorum ki, benim annem de çok okumak istemiş, dedem de aydın geçinen - zamanının devlet kurumunda müdür adam. O zaman dangalak bir akraba demiş ki 'bilmemkim okudu o... Oldu, kızı göndermeyin'. Tabii onun aklına uymuşlar. Ama kalan diğer iki çocuğu kendileri gitmek istememesine rağmen okula göndermişler , biri sınıfta kalmış, para ile geçirttirmisler falan filan. En sonunda o ikisi de lise terk olarak kalmış , okursa o... Olur diyen adamın kızı da iki univeriste bitirdi, adam her yerde kızıyla gurur duyduğunu anlatır durur !
Ve annemin neredeyse her hareketinin altında bu çocukluk travmasinin izleri görülüyor. Küçükken kötü karne getirince (ki ablam da ben de oldukça tembel çocuklardık) evde histeri krizleri geçirirdi. Beni okutmadilar, ben siz okuyun diye neler yapıyorum diye diye bizi bir sürü para tuzağı kursa- NLP seminerlerine falan götürürdü zorla (istemezdik çünkü para tuzağı. Zaten çok hızlı okuyan-zaten aldığı kitabı iki gecede bitiren ve okumayı çok seven kızlarını zorla pahalli hızlı okuma kursuna göndermesi gibi)
35 yaşından sonra üniversiteye gelirsek: ben üniversite okuduğum dönem 28 Şubat sebebiyle okuldan atılanlara af gelmişti. Sinifimiza birden yaşı 35-40 olan bir sürü kadın geldi. Hepsi de evli-cocuklu kadınlardı. Gayet de uyum sağladılar. Fazla derse katilmaz,okul cikisi kimseyle takilmazlardi ama bütünleme sınavlarında neredeyse hiçbirini göremedim, demek ki çalışıp geçmiş hepsi
Tee on yıldan beri takip ettiğim bir blogcu var. Kadın ilk çocuğunu doğurduktan sonra ebe- doğum koçu olayına merak salmisti. Hatta ebe olmak istediğini dile getirdiği yazıları vardı (İngiltere'ye göçmüş türk bir aile). Sonradan tam niyet edince ikinci çocuğa hamile kalmış falan filan... Zaman, bahaneler, cocuklar, seneler... En son iki sene kadar önce artık iki çocuğu da okullu olup kendisi kırklarina gelince büyük bir cesaretle adımlar attı ve hemşire olarak eğitime başladı. İnstagraminin ismi yugenwasisabi . Orada bol bol bu durumu-zorluklari falan anlatıyor. Eğer motivasyon edinmek ya da sorular sormak isterseniz siz de yazabilirsiniz^^
Ne çok ayrı yorum yaptım...4. ve son yorumum işkurun işbaşı eğitim kursları oluyor. Sizin durumunuzda bana daha mantıklı geldi.
Aynı okul gibi, haftanın 5 günü gidiyorsunuz. Bilgisayarla, kodlamayla, grafikle, muhasebe ile vs vs... Bir sürü alanı var. Ve eğitim aldığınız her gün size 50-60 tl sanırım, bir miktar para veriyorlar. Ve size iş bulmaya çabalıyor.
Eğitimleri gerçekten kaliteli. Bir arkadaşım 4 yıllık üniversiteden sonra iş bulamayınca bu kurslara gitti, unide okuduğu bölümle değil ama işkur kursunda okuduğu bölümle ilgili bir işe girdi, gayet de memnun. Bence bunu deneyebilirsiniz, hem okurken gelir sahibi de olursunuz... Bir düşünün derim. Eğer içinizde okuma azmi çoksa açıktan da okuyabilirsiniz. Benim annem mesela hala açıktan okuyor. Ama lisesi bitince üniversiteye örgün gitmek istiyor :)
'ben sizi okuttum, siz de beni okutun' diyor
Yaa tüm yorumları okudum
Sırf cinsiyeti yüzünden hayalleri çalınan ne çok kadınız. Aöf Edebiyat mezunuyum ama aldığım diploma beni zerre tatmin etmiyor. Üni hep uhde olarak kaldı içimde. Konuyu okuyunca içime öküz oturdu resmen, sadece kendim için değil bu haksızlığa uğrayan tüm kadınlar için acayip öfke duyuyorum sebep olanlara. "Asla okumayacaksın" gibi bi tavır olmasa da okumamıza gerek olmadığı algısıyla yetiştirilmek, kadın için evliliğin eğitimden daha ön planda tutulması, toplum dayatması vs. bi şekilde engelleniyoruz, fırsat verilmiyor.
Ama herşeye rağmen engel tanımayan, kalıbına sığmayıp dolup taşan güçlü kadınları da gördüm burada. Yaa okudukça çok mutlu oldum sizin adınıza. Hepinizi tebrik ederim.
Bence siz de yapabilirsiniz. Eğer tek sorun yaş ise, bi arkadaş çok güzel söylemiş 'okusanız da 39 olacaksınız, okumasanız da'
Bu arada ben de evde kendi çapımda bişeyler karalıyorum. Bu alanda okumak gibi bi fikrim yoktu ama konunuzu ve yorumları okuyunca 'Neden olmasın ki' dedim
Merhaba arkadaşlar uzun zamandır giremedim kusura bakmayın. Ders çalışmaya niyetlendim ya, işlerim yoğunlaştı ne tesadüf değil mi
Ben ders çalışmaya başladım. Şöyle ki, tarih coğrafya felsefe konularını bitirdim. Denemelerim baş döndürücüLakin gördüğünüz gibi bunlar sözel dersler. Eşim sayısala çalıştırmaya başladı ama ne görelim, temel toplama çıkarma çarpma bölmeleri bile beceremiyorum Bir yandan türkçe çalışıp bir yandan da çarpım tablosu ezberliyorum. Sözelden evet gelecek vaadediyorum ama şurada 2 buçuk ay kalmış sayısala ihtimal bile vermiyorum.
Oğlumla ders çalışmak ayrı zor. Annem yakın halbuki, akşama kadar kadın programları izlemiyim de çocuğa bakayım şurada kızımı 2 ay idare edeyim demiyor. Hoş bir beklentim yoktu da insan bi destek olunsun istiyor be... Bir tek babam işten gelince parka götürüyor o arada ne çalışırsam kar. Ha bir de dershaneye gönderme teklifinde bulundu ama bu saatten sonra verimli olamam zaten vaktim yok. Boşuna para vermesin dedim. Ahhh babam ah ne olurdu şu evde yönetimi az eline alsaydın, maddi herşeyimizi fazla fazla karşılamanın babalık görevine yeter de artar diye düşünmeseydin, tamam işyerinden yorgun dönüyordun ama şu annemin hangi kafayla bizi yetiştirdiğini bir farkedebilseydin...
Bu arada üç tane bakıcı buldum üçü de başlayacakları gün sonu olumlu geçen iş görüşmelerine çağırıldılar. Yani iş bulamıyorsanız bende bakıcı olarak çalışmaya niyet edebilirsiniz, çıkın çıkın gelin.
Neyse, ne diyorduk sözel gideri var sayısal tırt. 3 ayda olabilite bu yani çok şeyapmayın.
Yaaa hikayene bayıldımMeğer tek değilmişim diyorum böyle böyle. Tabii hikayenin sonunun da güzel bitmesi harika olmuş. Sen bu kadar olmuşsun ya, dahası da olursun buna inanıyorum.
Benim annemi babası okutmamış ama bunun acısını yaşadığı halde aynı şeyi bana yaşattı. En zoruma giden de bu oldu.
Benim bir mesleğim var zaten iş bulmam da sıkıntı değil ama istediğim lokasyonda düzgün maaşı güzel iş bulmam sıkıntı.
Bence de, neden olmasın ki
Türkçeye kas, matematik için de en basitlerden 2-3 ünite bitirip sağlama alsan yeter fazla karıştırma. Küme ve tam sayılar soruları kek olur ve illa 3-4 soru gelir oralardan. Geometride üçgen-paralel tarz açılar çok kek konudur Wolf. Oradan da 2 soru kapsan bak matematikte 5-6 netin bile olsa, sözeldi, Türkçeydi çok rahat barajı geçersin ki bu da lazım olan sana. Sonrası yetenek sınavı zaten.
Ya ne bileyim matematikten gözüm korktu. İşin kötüsü kimya, geometri vs sayısal dersler hep ona bağlı. Türkçeyi iki güne bitiririm zaten sonra ful sayısal kasıcam. Bi de bakıcı bulursam ders çalışma sürem uzar süper olur. Bazen kızıyorum kendime son dk yumurtayı dayadım kapıya
Kiminde huy oluyor o, son dk olmadan olmaz kendimden bilirim.
Basit fizik-kimya konularını seç onları kavra, zaten hepsine bakayım dersen şu şartta karışırsın da.
Kimyada mol kütlesi, orbital soruları basit matematik işlemle halledilen kek sorulardan gelir, bunların formüllerini/kurallarını ezber geçtin mi kimyadan da 2-3 soru kurtarırsın. Periyodik cetvelli sorular kafanı karıştırabilir ama zor değil grupları ve grup özelliklerini bildikten sonra. Periyodik cetvel/mol kavramı/orbital şeysini hallet zaten kimya yarı yarıya tamam :)
istedikten sonra neden olmasın annene hiç sordun mu peki neden ben diye
tabi ki yapabilirsiniz neden olmasın ben ikinci öğretim öğrencisi olarak okudum sınıfımda çoğu kişi sizin yaş grubunuzdaydı biz çok iyi anlaşırdık böyle iyi bir eşin varsa oku kesinlikleMerhaba arkadaşlar, kısaca sorayım. 35'inden sonra üniversiteye gitmekle ilgili ne düşünüyorsunuz? Evliyim, yaklaşık 2 yaşında bir oğlum var ve çalışmak zorundayım. Bu şartlarda önümüzdeki sınavlara kadar hazırlanabilmem mümkün mü?
Bana bu kararı verdiren süreç şöyle gelişti, ailem çok modern görünmesine rağmen kız olduğum için beni okutmadılar ve daha ortaokulda çeyizim düzülmeye başlandı. Ansiklopedi okumayı çok severdim, bilhassa bilim teknik tarzında olanları. Hala daha ilgiliyimdir. Ama ansiklopedi okuyorum ve dantel yapmıyorum diye azarlanan bir kızdım. Kendi çabalarımla aö lisesi okudum. Üniv. denemedim bile. Kendi kendime meslek sahibi oldum, 15 senedir grafikerlik yapıyorum. Diplomam olmadığı için büyük yerlere başvuramıyorum mecburen şimdiye kadar hep küçük yerlerde çalıştım. Küçük yerlerde küçük kalıyorsun mecburen...
Ben artık kabıma sığamıyorum. İçimde sürekli bişeyler yapmam lazım, böyle kalmamam lazım hissi var. Yerimde saymak üzüntü veriyor bana. Ayrıca birlikte iş yaptığımız büyük firmalardaki üniversite mezunu grafikerlerden bile sürekli yardım talep edilen biriyim. Fakat diploma...
Anneme de hırsım sinirim geçmiyor. İçimde gittikçe büyüyen bir kin var. Çünkü kendisi "okumak istemiyom yeaa" diyen kardeşlerimi "hayııır siz okuyacaksınız gerekirse evi arabayı satar okuturum seni yavrıııım" diye yırtınmış biri. Verilen onca dershane okul vb masraflarına rağmen biri üniv kazanamadı diğeri 2 yıllık okulu bitiremedi bile. Şimdi ikisi de evli ama gelip anne beni okut deseler hala gönderir, bilirim. Belki okuyasilirsem onu affedebilirim, içimdeki bu karanlık bulutları dağıtabilirim. Çünkü artık sağlığımdan olmaya başladım.
Eşim tam destek, ne istersen o olsun istersen örgün oku diyor. Uzakta kazanırsan işi bırakır oradan iş bulurum diyor. Artık kan bağına inanmıyorum.
Matematik sıfır eşim çalıştıracak. Türkçe hiç çalışmadan 40 sorudan 30 unu yapabiliyorum. Bir de genel kültürüm iyidir.
Ne diyorsumuz ya, olur mu bu iş?
Tanışık olsak, yakın da olsak matematiği size seve seve anlatırdım. Bi on net basit konulardan kesinlikle yapabilirsiniz. İnanın zor değil.
Olur olurBen 40 yaşindayim ve üniversite okuyorum.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?