35 yaşında özeleştirilerim

34 yaştan bildiriyorum :) insan ne kadar gezerse gezsin, ne kadar ortamlara girerese girsin, hangi okullarda okumuş olursa olsun sadece yetiştiği evdeki küçük çocuktan ibarettir. Şimdiki aklım olsaydı eşimi değil içindeki çocuğu, yetiştiği ortamı, aile arkadaş ve akraba çevresini değerlendirirdim. İnsanın kendisi diye bir şey yokmuş çünkü.
 
34 yaştan bildiriyorum :) insan ne kadar gezerse gezsin, ne kadar ortamlara girerese girsin, hangi okullarda okumuş olursa olsun sadece yetiştiği evdeki küçük çocuktan ibarettir. Şimdiki aklım olsaydı eşimi değil içindeki çocuğu, yetiştiği ortamı, aile arkadaş ve akraba çevresini değerlendirirdim. İnsanın kendisi diye bir şey yokmuş çünkü.
wooow cümleleriniz çok içten ve doğru
 
32 den bildiriyorum kimse kimsenin iyiliğini istemiyor en iyi kalpli dediklerimiz bile kötü olmasın ama benden iyi de olmasın diyo, az lafla anlaşabildiğim kişilerle takiliyorum artık,çevremi baya daralttim
Bu çok doğru bi tespit..hep kendinden bir tık iyi durumda olanı hazmedemiyor insanlar(genel olarak)..aaa bu ne güzel bi insanmış ben bunla anlaşırım dediğinin bile bu konuda sıkıntısı oluyor..istisnalar var tabi
 
Yaptigin ozelestiri degil elestiri. Yine baskalari kotu.
Biseyler kotuyse ve degistiremiyorsan kendini degistir.
Bulundugun ortami sevmiyorsun ama cikamiyorsun o zaman tavrini degistir.
Hayat bir basasinin yaptiklarini elestirmek ah vah edipbkendine acimak icin cok ama cok kisa..
 
25 yaşından sonra şunları öğrendim :

Az insan çok huzur...

Bir insanı sadece annesi koşulsuz sever.

Dedikodu yapanları eleştirenler en çok dedikodu yapanlardır.

Samimi görünen insanların gerçekten çok ama çok azı içten ve candan.Yani kimse birbirini gerçekten sevmiyor.
 
32 yaş: insanların kendinde yarattığı mağduriyetten fazlasıyla,durmadan bahsedenin asıl kendisinin insanlarla sıkıntısı vardır ve uzak durulasıdır.
 
Bu çok doğru bi tespit..hep kendinden bir tık iyi durumda olanı hazmedemiyor insanlar(genel olarak)..aaa bu ne güzel bi insanmış ben bunla anlaşırım dediğinin bile bu konuda sıkıntısı oluyor..istisnalar var tabi
Katılıyorum bazı insanlar kendi çevrem de gördüklerim kendinden iyi durumda olanı çekemiyor bu ister maddi,ister huzurlu bir aile ortamı olsun,düşşede bir tekmede biz vursak diye resmen pusuya yatıyorlar,çevrem de bu tür çok insanlar gördüm.
 
26 yaşımda öğrendiğim taşın uzaktan gelmediği, samimiyetsiz insanlardan uzaklaştım
Bana dokunmayan yılan bin yaşasın arkadaş :kahve:
 
Katılıyorum bazı insanlar kendi çevrem de gördüklerim kendinden iyi durumda olanı çekemiyor bu ister maddi,ister huzurlu bir aile ortamı olsun,düşşede bir tekmede biz vursak diye resmen pusuya yatıyorlar,çevrem de bu tür çok insanlar gördüm.
Ya da bir açığını yakalayıp, o açıktan yürüyorlar:/
Çok kötü gerçekten..kendimden bir örnek vericem. Ben iş sebebiyle bir süreliğine yurtdışına geldim,daha önce başka bir ülkedeydim(şartları çok çok zorlayıcı) ve tek başımaydım. Tek başıma doğum yaptım,eşim yanımda değildi. Bebeğimle ilk 5 ay o ülkeden o ülkeye dolaştım ve çok zor şeylerle başetmek zorunda kaldım. Bebeğim bana ve mememe yapışık bir bebek bu arada. Eşimle şu anki bulunduğumuz ülkede bebeğim 5 aylıkken biraraya geldik ama bu defa 2 bebeğim oldu resmen:/ adamı bebekle başbaşa dahi bırakamıyordum. Her seferinde elini kırdım,incittim,zarar verdim ben buna(en az 10 defa söylerdi bir söylediğinde) söylemleriyle benim yüreğimi ağzıma getirirdi...farklı bir iş ortamı,farklı bir dil, buraya gelirken iki gün önce ameliyat olup,yollarda acillere uğrayarak gelmek zorunda kaldığım için iyice duman olmam:///
Of daha ne zorluklar..bu esnada burda bize yardımcı olan çok iyi(!) :herkes öyle bilir..
Bir abla, benim sefilliğimi yakından gördü, bir ara buna eşimin çok pimpirik yaptığını söylemiştim(ne halt etmeye söylediysem)
O günden beri her gördüğünde pis pis sırıtıyor beni gördüğünde..bebekle ilgili hep başarısızlığımdan dem vuruyor..”çok kucağında tutuyorsun” e ağlıyor yavrum!
“Yanında yatmaya alışmış artık onu bu saatten sonra kendi yatağında yatmaya alıştıramazsın”
Alıştı yavrum,kendi odasında,kendi yatağında yatıyor,uyanınca da mutlu mutlu beni bekliyor,bazen anneee diye çağırıyor:)
Kendimi çok kötü hissediyordum bu konuda,aklıma geldi..yazdım.
Sevgiler:KK200:
 
Kimse kimseyi koşulsuz şartsız sevmiyor hatta ailesi bile.Herkes kendisi için yaşıyor.İnsanların hepsi yalnız ve hayatta tek başına.Gerçek dostluk diye bişey yok.İnsanlardan bişey beklememek gerek.İş hayatı resmen kurtlar sofrası seni sinsi ve politik olmaya zorlayan bir müessese.Kimse kimsenin duygularını önemsemiyor. İnsan iyiyi de kötüyü de kendisine eder. İnsanlar çok ikiyüzlü ve içten pazarlıklı.
 
34 yaştan bildiriyorum :) insan ne kadar gezerse gezsin, ne kadar ortamlara girerese girsin, hangi okullarda okumuş olursa olsun sadece yetiştiği evdeki küçük çocuktan ibarettir. Şimdiki aklım olsaydı eşimi değil içindeki çocuğu, yetiştiği ortamı, aile arkadaş ve akraba çevresini değerlendirirdim. İnsanın kendisi diye bir şey yokmuş çünkü.
Onnnn numara beş yıldız !!!! Süper tesbit
 
24 ğmde ölüm çok uzaktı, beyaz atlı prensimi bekliyor iyi bir iş için mülakatlara gidiyordum
35 imde ölümün o kadar uzak olmadığını gördüm, e öleceksek o zaman, eğer bu dünya bir sınavsa e o zaman namazımı kılmalıyım diye düşünüyorum ama gerçek hayata aktaramadım, geçen sene biraz namazımı kıldım, sonra devam edemedim, nedenini bilmiyorum ama içimde hep bir namaz kılma dinime göre yaşama arzusu var aslında
Siz islama sarilin namazlarini aksatmayin Efendimizin(sallahualeyhivesellem)sunnetlerini ogrenin inanin hayatiniz cook guzel olucak Kuran ve sunnetten ayrilmayin inanin insani annesi babasi bile reddediyor yaradan reddetmiyor insanlardan birsey beklemeyin...
 
Yaş 35i geçince insan kendine geliyor ve karşındaki insanların aslında sadece çıkarları için seni tanıdıklarını, ağzından lafları alıp dedikodu yaptıklarını, yüzüne gülüp arkandan düşman olduklarını anlıyor ve kahroluyorsun, aile desen yakından taş baş yarar misali.
Sonrada hayatın aslında çok acımasız ve boş olduğunu anlayıp bocalamaya başlıyorsun çaresizce..
 
Yaş 35i geçince insan kendine geliyor ve karşındaki insanların aslında sadece çıkarları için seni tanıdıklarını, ağzından lafları alıp dedikodu yaptıklarını, yüzüne gülüp arkandan düşman olduklarını anlıyor ve kahroluyorsun, aile desen yakından taş baş yarar misali.
Sonrada hayatın aslında çok acımasız ve boş olduğunu anlayıp bocalamaya başlıyorsun çaresizce..
Konu eski ama içerik yeni :D Şu bir tık yazmış herkes kimse kimsenin bir tık üzerinde olmasını istemiyor diye haklılar valla...
 
Back
X