- Konu Sahibi BenOnaResmenAsigim
- #61
doğru demişsiniz son yarısı telefon ile yazdığımdan mıdır nedir çıkmamış
birçok şey yaşandı aslında şu 3 yıl boyunca ama bardak lohusalığımda taştı.
bugüne dek hiç şüphelenmedim kapalı kapılar ardında konuşulanlardan ve hep 'annem yapmaz' dedim hissettiğim her negatif duyguda.
meğer yanılmışım.
annem doğumun 2.günü geldi. kendi annemse doğumdan beri yanımdaydı. birgün annem-kayınvalidem- telefonda konuşurken karşı tarafa selam ilettik. karşı taraf 'onun anasının ne işi var orda sen yetiyosun ya' şeklinde cevap verdi. annem panikleyip hemen telefonu kapattı ama kendi annem duymuştu. duyduğunu belli etmeden problem yaşanmasın diye o gece bebeğim daha 1 haftalıkken kendi evine döndü.
hem anneme -burdan sonra kayınvalidem diyeceim çünkü karışacak. normalde her zaman anne derim eşimin annesine. sözlendiğimizden beri hem yanyanayken hem ayrıyken annemdir çünkü- hem de o lafı söyleyen eşimin kuzenine inanılmaz bozulmuştum.
hiç beklemiyordum böyle birşey düşüneceklerini. meğer annem fazla geliyormuş benim evimde onlara.
oğlumun mevlidi geldi yine problemler. tek bir iğneye dahi karışmadan misafir gibi gelip gittiler. 20kişi ağırladım evimde sen lohusasın otur biz yapalım demediler. mevlid otantik bir mekanda oldu. salon dağılınca sülalecek çay faslı yapalım dedik. eşim eniştem çay servisi yaparken o tarafta 4-5 geç kız olduğu halde kimse yardım etmedi.
hele ki mevlidde ikramlar hediyeler ve dolap süsleri dağıtılırken. hepsinden çifter çifter çoluk çocuk saldırdılar yeter mi yetmez mi diye soran yok. sonradan küçükler ağzından kaçırdı ki kv. daha evde dağıtmış herkese zaten.
eşim olanların farkındaydı. benim üzüldüğümün de. eve dönüyoruz. oğlumun araç koltuğu yüzünden sıkıştıkları için binbir mırınkırınla. siteye geldik. tek bir eşya almadan herkes vınn asansöre. dayanamadım. anne yardım eder misiniz biz nasıl taşıyacağız dedim hafif sitemkar. ramazan günü hiç yalanım yok sadece bunu dedim.
düğüm koptu. sitenin içinde bağırmaya başladı. biz de yorulduk herhalde bi sizde mi çocuk var sizinki duruyor bizimki durmuyor... sizinki dediği oğlunun torunu yani benim oğlum. bizimki dediği kızının oğlu. böyle ayrım mı olur ya? eşim şaşırdı. sizinki bizimki ne demek yahu diye söylendi. müdahale ettim. sitenin ortasındayız ve annem bas bas bağırıyor. yani kayınvalidem.
ya napıyorsunuz siz sünnet gibi mevlid yaptık evimize dönüyoruz göğsümüzü gererek aferin demiyorsunuz da böyle boğazıma diziyorsunuz dedim.
kv durmadı. bağıra çağıra siteye reklam ede ede esşyalara sözde yardım etti.
eve çıktık odaya kapandılar. duyarmıyız diye korkmadan hakkımda konuşmaya başladılar. oğlum durmuyor sürekli ağlıyordu. rahatlasın diye yıkadım yine de işe yaramadı. yardım lazım mı diyen soran yok.
kalabalık olunca yemekler tükeniyor tabi. mevlid günü için yemek yoktu. kv de oralı olmadı. oğlum durmayınca ben de yapamadım. saat 9 olmuş biz hala bebekle uğraşıyoruz. eşim kv.me söyledi yemek yok mu diye. kalktı hazırlamaya ama saat 10 oldu hala tık yok. oğlum kucağımdan inmiyor. bir dakka alıp soluklandırayım diyen yok. dışarıdan söyleyelim çok geç oldu dedim. kv.em yine başladı söylenmeye. hem yemeğiniz yok hem yemek istiyorsunuz yapıyoruz işte diye. oğlum 10buçuğa doğru uyuyunca gittim çorba yaptım çay demledim yemek yedik çayları koyuyorum yine bir bağırış.
kv. en sevdiğimiz el yapımı vazonun sapını kırmış ve bize söylememek içinkomple çöpe atmış. eşim tesadüfen duyunca kızmış atmasaydın yapıştrırdık taa nerelerden alındı o diye. kv yine bağırmaya başladı herşeyimiz kusur bi beğendiremedik kendimizi yaşlıyım ben kırarım da dökerim de vs vs...
eşimi çağırdım yalvardım nolur uzatma misafirimiz onlar diye. çayları getirdim hiçbirşey olmamış gibi fotoğraf albümü fln çıkardım ortam azıcık yumuşadı ntekim.
ertesi gün sülale yeniden bizde toplandı oturduk yedik içtik pasta yapmıştım çocuklra mum üflettim karne hediye diye vs vs... mutafkta iş yaparken yine kv.mi duydum. yeğenine bizi şikayet ediyor. korkudan birşey yapamıyoruz ki yazık çocuğu da parka indirdik güneş geçti kafasına ama napcan el mahkum... çocuk dediği görümcemin oğlu. biz rahat vermediğimizden hep kızdığımızdan aşağı indirmek zorunda kalmışlar ve hasta olmuş.
şaka gibi bir 2 gün yaşattılar bana daha neler neler. o gün sözde kalmaya gelmişlerdi ama valizlerini toplayıp diğer misafirlerle gitmeye kalktılar. ısrar ettim cevap bile vermediler. herkesin içinde ellerini bile öptürmeden arkalarını dönüp gittiler.
sadece kv. eşime 'karın bir teşekkür bile etmedi ablan o kadar altın taktı' demiş. hakkını helal etmeyip gitmiş...
şaka gibi hakkaten


