-
-
Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
Aklim Karisik
- Konu Sahibi EsinBanu
- Başlangıç Tarihi
- 30 Eylül 2011
- 3.013
- 10.790
- 408
o zaman kendi zamanindan calma derim ben. kusura bakma ben ' ama yuva kolay kurulmuyor' insani degilim. onemli olan birey bence. bireyin ruh ve beden sagligi. sen kendin icin biseyler yap.esinle konus ben bu hale geldim bu iliski bana birseyler katmiyor aksine goturuyor de. kendin icin birseyler yap(bilerek ve isteyerek tekrar yaziyorum). esinde sana katilirsa ne ala ama olmazsa hayatta hersey olacagina varir. mutlu olmaya calis ve kendini iyi hissetmek icin biseyler yap.
Isimi cok seviyorum ve gayet basariliyim degistirmeyi istemiyorum.
Temizlikciye gelince anahtari teslim edebilecegim kadar güvendigim biri yok,
olsa seve seve verirdim.
Bazen isten cikiyorum, kosa kosa arabaya biniyorum.
Arabada beni bekleyen esimin elimi tutup seni cok özledim demesini bekliyorum, ama nafile ayni donuk bakislar.
Ayni umursamazlik, kalbim aciyor.
Hep ben seven, özleyen olmaktan biktim.
Birgün bavulu toplayacagim ama inanin bu cirpinisim hep o bavulu toplamamak icin.
yoksa o bavulu toplarsam asla geri dönmem. Birgün eve gelecek ve ben gitmisim. Ondan sonra icindeki
romantik prens uyanir. eminim.
Sizinle aynı mantıkta olduğumu düşünüyorum. Bencede evlilik sadece aldatmayla yada dayakla bitmez. Yada karşımızdakinin iyi bir adam olması iyi bir eş olacağı anlamına gelmez.
Şu durumda ne yapılır bilemiyorum, çünkü siz elinizden gelen herşeyi fazlasıyla yapmışsınız gördüğüm kadarıyla. Boşanmayı yada araya soğukluk koymayı deneseniz eminim hemen çabalar sizi dışarı çıkartır vs vs ama bu da ne kadar istekli olur ne kadar devam eder bilmiyorum. Ama böyle hayatın geçmeyeceğini de düşünüyorum açıkcası. Ayrıca şunu da anlamıyorum, eviliğin tüm sorumluluğunu çeken kadınlarken, evlenmeye en çok istekli olan gene kadınlar, evlenmekten korkansa erkekler. Bende bu yüzden evlenmekten çok korkuyorum.
Sevgili ve eş kavramları o kadar farklı ki. Şu an sevgili olup aynı evde yaşasanız size asla böyle davranamaz. Ama karısı sıfatını alınca nedense zaten o benim malım. Aaaa o beni bırakmaz, ayrılmaz, ayrılamaz, elalem ne der diye korkar, alışkanlıklarını bırakamaz vs vs gibi bir dolu sebepten sizi mülkü gibi görüyorlar. Ama sevgili olsanız pehhh 3 gün sonra ayrılırsınız kimsede garipsemez. Aslında bence bilinenin aksine bu ülkede sevgili olmak çook daha özgür, evli olmaksa kapana kısılmak gibi, en azından bayanlar için.
Şu durumda ne yapılır bilemiyorum, çünkü siz elinizden gelen herşeyi fazlasıyla yapmışsınız gördüğüm kadarıyla. Boşanmayı yada araya soğukluk koymayı deneseniz eminim hemen çabalar sizi dışarı çıkartır vs vs ama bu da ne kadar istekli olur ne kadar devam eder bilmiyorum. Ama böyle hayatın geçmeyeceğini de düşünüyorum açıkcası. Ayrıca şunu da anlamıyorum, eviliğin tüm sorumluluğunu çeken kadınlarken, evlenmeye en çok istekli olan gene kadınlar, evlenmekten korkansa erkekler. Bende bu yüzden evlenmekten çok korkuyorum.
Sevgili ve eş kavramları o kadar farklı ki. Şu an sevgili olup aynı evde yaşasanız size asla böyle davranamaz. Ama karısı sıfatını alınca nedense zaten o benim malım. Aaaa o beni bırakmaz, ayrılmaz, ayrılamaz, elalem ne der diye korkar, alışkanlıklarını bırakamaz vs vs gibi bir dolu sebepten sizi mülkü gibi görüyorlar. Ama sevgili olsanız pehhh 3 gün sonra ayrılırsınız kimsede garipsemez. Aslında bence bilinenin aksine bu ülkede sevgili olmak çook daha özgür, evli olmaksa kapana kısılmak gibi, en azından bayanlar için.
1-2 günlügüne degilde bir ömürlügüne gitsem daha iyi olacak.
Yoksa psikolojim bozulacak.
Bence kendine daha uygun bir es adayi bulmali.
Beyni avrupali kalbi dogulu biriyle olmuyor.
Ya avrupalisin ya dogulu.
Cünkü isine gelince avrupali isine gelince dogulu olunca
bir erkek mutsuz oluyorsun.
ne desem bilemedim
(( cok uzuldum(( acaba sizin sabrınıza mı guvendigi icin bu kadar rahat?Beni evlilige ikna edinceye kadar cok cabalamasaydi asla evlenmezdim.
Yoksa evlenmeye cokta merakli degildim.
Ama o kadar haklisin ki, ayni evde yasaydik eminim tam bir
centilmen paylasim kusu romantik böcük olurdu.
Kapana kisildim can cekiyorum.
- 24 Ocak 2011
- 21.772
- 35.595
- 798
EsinBanu, eğer eşinizle konuşmuşsanız ve çözüm bulamıyorsanız yapacağınız tek şey kendinize arkadaşlarınızla ya da yalnız program yapmak.
''Evlenmeden önceki sosyal yaşamım '' diyorsunuz ya bunu az da olsa yakalamalısınız.
Eşiniz kısa bir süre sonra sizi anlayacaktır.
..........
Merak ettiğim; yemekten hemen sonra uyuyacak kadar yorgun oluyorsanız nasıl aktif olacaksınız ki ?
Eşinizde demek ki sizin kadar yorgun oluyor ?
Tv. karşısında uzanırken yakın mısınız birbirinize ?
''Evlenmeden önceki sosyal yaşamım '' diyorsunuz ya bunu az da olsa yakalamalısınız.
Eşiniz kısa bir süre sonra sizi anlayacaktır.
..........
Merak ettiğim; yemekten hemen sonra uyuyacak kadar yorgun oluyorsanız nasıl aktif olacaksınız ki ?
Eşinizde demek ki sizin kadar yorgun oluyor ?
Tv. karşısında uzanırken yakın mısınız birbirinize ?
Aslında böyle konuşuyoruz da, istenilen her akşam romantik mum ışığında yemekler her gün elinde gül kapıya gelmeler falan değil ki. Şahsen benim heyecanlı ve romantik evlilik anlayışım, ayda 2 3 kere sinemaya tiyatroya gidelim, 3 4 kere dışarda yiyelim. Bayram seyran oldu mu 2 3 günde olsa tatile gidelim. Özel günleri unutmayalım ( özel günlerden kastım nişan günü tanışma günü gibi uydur buydur günler değilde, doğum günü evlilik yıldönümü gibi) Unutmayalımdan kasıt da, dışarda bi yemek birde gül.Ha birde gece sarılarak uyuyalım yani
Aslında biliyormusunuz bence bu adamın sevgisini kaybetmesinden kaynaklanıyor gibi geliyor bana. Elde olan hiçbirşey en baştaki kadar keyif vermiyor. Çocukluğumuzu düşünelim, annem bir oyuncak aldığında 24 saat yanımda 48 saat yakınımda 72 saat sonra diğerlerinin yanında olurdu :) Evlilikte böyle sanırım. Sadece zamanlar daha uzun oluyor :)
Son düzenleme:
ne desem bilemedim
Evet bendenizin salaklik boyutlarini asan bir sabir derecesi var.
Ama suda var, bir kere bitti mi bitiyor bende.
Yuttum yuttum ama artik püskürmek istiyorum.
O kadar cok uyardim, yalvardim yazdim cizdim anlattim ki daha ne yapayim?
Alsin soyadini basini calsin,babamin soyadini istiyorum ben
- 24 Ocak 2011
- 21.772
- 35.595
- 798
Ne yaptınız fotosentez, evlenenleri kara kara düşündüren, evlenmeyenleri ise ''oh bekarlık'' dedirtecek gibi yazmışsınız ? :)
Hiç 24- 48- 72 üçlüsünü düşünmemiştim. :))
Aslında böyle konuşuyoruz da, istenilen her akşam romantik mum ışığında yemekler her gün elinde gül kapıya gelmeler falan değil ki. Şahsen benim heyecanlı ve romantik evlilik anlayışım, ayda 2 3 kere sinemaya tiyatroya gidelim, 3 4 kere dışarda yiyelim. Bayram seyran oldu mu 2 3 günde olsa tatile gidelim. Özel günleri unutmayalım ( özel günlerden kastım nişan günü tanışma günü gibi uydur buydur günler değilde, doğum günü evlilik yıldönümü gibi) Unutmayalımdan kasıt da, dışarda bi yemek birde gül.Ha birde gece sarılarak uyuyalım yani
Aslında biliyormusunuz bence bu adamın sevgisini kaybetmesinden kaynaklanıyor gibi geliyor bana. Elde olan hiçbirşey en baştaki kadar keyif vermiyor. Çocukluğumuzu düşünelim, annem bir oyuncak aldığında 24 saat yanımda 48 saat yakınımda 72 saat sonra diğerlerinin yanında olurdu :) Evlilikte böyle sanırım. Sadece zamanlar daha uzun oluyor :)
Fotosentez, heyecan derken ben de bunları kast ediyorum.. Evlilik bana biraz monotonluk gibi geliyor. Ay korkuyorum ya
(
Hafta ici demiyorum ki sadece, hafta sonunda ya da tattilerimizde aktif olalim.
gecenlerde izine ayrildik ikimizde, yemin ediyorum canim SIKIldi.
Tatil bitsede ise gitsem diye bekledim.
Insanin kocasinin yaninda hemde tatilde cani sıkılır mı?
Benimki sıkıldı.
Cünkü yine kanepe yine esimin o muhtesem dizisi.
Evet bendenizin salaklik boyutlarini asan bir sabir derecesi var.
Ama suda var, bir kere bitti mi bitiyor bende.
Yuttum yuttum ama artik püskürmek istiyorum.
O kadar cok uyardim, yalvardim yazdim cizdim anlattim ki daha ne yapayim?
Alsin soyadini basini calsin,babamin soyadini istiyorum ben
Salaklık olur mu hiç.. Estagfurullah. En azından siz elinizden gelen her şeyi yaptınız ve yazdıklarınızı okuyan her insan mantıklı bir insan olduğunuzu da gayet net bir şekilde görebilir. Bence ani bir kararla evi terk etmeden önce( belki yapabilirisiniz diye söylüyorum) boşanmayı düşündüğünüzü dile getirseniz?
- 2 Eylül 2012
- 41.590
- 141.627
- 598
Aslında böyle konuşuyoruz da, istenilen her akşam romantik mum ışığında yemekler her gün elinde gül kapıya gelmeler falan değil ki. Şahsen benim heyecanlı ve romantik evlilik anlayışım, ayda 2 3 kere sinemaya tiyatroya gidelim, 3 4 kere dışarda yiyelim. Bayram seyran oldu mu 2 3 günde olsa tatile gidelim. Özel günleri unutmayalım ( özel günlerden kastım nişan günü tanışma günü gibi uydur buydur günler değilde, doğum günü evlilik yıldönümü gibi) Unutmayalımdan kasıt da, dışarda bi yemek birde gül.Ha birde gece sarılarak uyuyalım yani
Aslında biliyormusunuz bence bu adamın sevgisini kaybetmesinden kaynaklanıyor gibi geliyor bana. Elde olan hiçbirşey en baştaki kadar keyif vermiyor. Çocukluğumuzu düşünelim, annem bir oyuncak aldığında 24 saat yanımda 48 saat yakınımda 72 saat sonra diğerlerinin yanında olurdu :) Evlilikte böyle sanırım. Sadece zamanlar daha uzun oluyor :)
Fotosentez, heyecan derken ben de bunları kast ediyorum.. Evlilik bana biraz monotonluk gibi geliyor. Ay korkuyorum ya
Öyle düşünmeyin bence.72 saat...
Biz 7.2 senedir şuan gecenin 2 sinde karşımda oturan adamla aynı evdeyiz,henüz canımız sıkılıp diğerlerinin yanına geçmedik
- 10 Ağustos 2011
- 2.810
- 210
- 173
arkadaşım konunu başından beri okudum
eşinin eşimden tek farkı benim eşim ayrıca pc oyunlarınada düşkündür
flört ve nişanlılık döneminde sürekli dışarda buluşur bişeyler yapardık
evlenince evden çıkmaz işten eve evden işe gider gelir olduk
bu arada 5 yıllık evliyim 10,5 aylıkta bir kızım var
şimdi gelelim senle bana
seni bilmiyorum ama ben eşime aşık olarak evlendim
evlenmeden önce gezmeyi,sinemaya gitmeyi,kitap okumayı,insanlarla buluşup sohbetler etmeyi severdim halada severim
evlendikten sonra ise evde oturmakta,onunla birlikte dizi izlemekte,pc de oyun oynamakta keyif verdi halada veriyor
istediğim zaman eşimle dizi izlerken,istediğim zamanda o oyun oynarken ben kitap okuyorum vs vs
eşim yeni bir dizi keşfetmiş ve benimle izlemek istiyorsa onu kırmıyor izliyorum
çoğu zaman beğensemde bazen beğenmiyorum ama sırf onunla birlikte izleyip daha sonra üzerine konuşabiliyorum
o da yeri geldiğinde benim dışarı çıkalım isteğime istekli yada isteksiz riayet ediyor
bazen surat asıyor bende geriliyorum
ama geri dönüp düşündüğümde o surat asmalar genelde ben çok istemediği bir zamanda onu zorladıysam oluyor
senin tabirin olduğu için yazıcam bunu yanlış anlaşılmasın lütfen
onun avrupalı beyni devredeyse bunu görüp ona göre davranıyorum
yok eğer doğulu kalbi devredeysede ona göre
çünkü eşimi seviyorum
ve oda sevgimi ve onun için yaptıklarımı görüp
benim ruh halimi sezinleyip ona göre davranıyor
çok bişey yaptığıından değil aslında ama bazen yanından geçerken elimi tutup bana gülümsemesi bile yetiyor
bunları neden anlattım biliyormusun
ilişilerde tek tarafın tüm sorumlulukları üstlenmesi yada isteklerinin hiç gerçekleşmemesi ilişkiyi yıpratır elbette ancaaak
karşılıklı sevgi varsa karakterler ne olursa olsun bi ortak nokta bulunuyor
yada biz eşimle bulabiliyoruz diyeyim
duygularını tekrar değerlendirsen diyorum ben
ve eşini sevdiğine eminsen eğer
eşin için yapabileceklerini(ev işi değil kastım-duygusal anlamda tatmin olupta yemek yapmadı diye karısına kızan erkek görmedim şahsen)
eşin ile birlikte yapabileceklerini tekrar gözden geçirsen
onun için bir diziyi izleyip gülümsemeyi denesen mesela
ne dersin?
