- 24 Haziran 2011
- 23.463
- 48.915
- 798
Ben aynı durumda kalsam ne yapardım bilmiyorum. Ancak aynı şeyi yaşadıktan sonra gerçek manada bir durum muhakemesi yapılabilir diye düşünüyorum. O yüzden ben kimseye ben mutlaka boşanırdım, azıcık gururun varsa sen de boşan şeklinde tavsiyeler veremiyorum.
Evet hoş bir durum değil, bu yaptığının mutlaka bir cezası olması lazım, ama genelde aldatılma olan evliliklerde zaten bunun bir sürü başka türlü yansıması da oluyor. Eşe, çocuklara, evin ihtiyaçlarına karşı ilgisizlik, sevgi hissedilmeyen sözde bir aile ortamı vs gibi. Ev bir yuvadan başka herşeye benziyor bu durumlarda... Ama konu sahibesi arkadaşın gerçek anlamda bir yuvası varmış sanırım. Yuvalar kolay kurulmuyor; ben şahsen üzülüyorum, o yüzden kolay yıkılması taraftarı değilim.
Ama tabi ki herkesin kendi bileceği iş. Nasıl mutlu olacağına inanıyorsa öyle yapmalı...kendi nasıl hissediyorsa, onun benim tavsiyesine göre değil...
Zaten burada düşüncelerimizi aktarıyoruz, konu sahibine yardımcı oluyoruz. Bu da benim düşüncem. Ben yapsam hayatta affı mümkün olmayan birşey iken bir erkek yapınca "yok yuvandır aman bozma vs." denmesi bence cidden çok tuhaf. Bir kere de olsa başkasına gönlü kaymış erkeğin bir kere ar damarı yırtılır (2 yıl boyunca aşk yaşayacaklar ve birbirlerine dokunmayacaklar... Sizce de komik değil mi?). Konu sahibi neden tekrar aynı şeyleri yaşasın? Bunu kendine neden yapsın? Yuvasının dağılmasının sebebi de eşi olacak, konu sahibi değil. Biraz sert olacak ama böyle adamlarla evli kalınmamalı bence. Düşünüyorum da hem başkası hem ben... Yok yok mümkün değil...