Aldatmayan var mıdır ?

Mesela bir örnek vermek isterim bu konuyla ilgili...yorumlarınızı merak ediyorum.
Çok unlu çok zengin reklamcı bir adam vardı hatta acunun programında jüri falan olmuştu. Şimdi isim yazmak istemedim hatirlamisinizdir.
Bu adam ciddi manada zeki bir insan zaten reklamcılık idolü diyebiliriz.
Evliyken ve eşi de kanserle uğraşırken bir şarkıcının kızıyla önce yasak aşk sonra bosanma sonra da bu kadınla evlilik yaptı.
Eşi öldü bu süreçte.
Sonra boşandılar ve silindiler gittiler.
Bu adama bu vefasizligi bu kepazeligi yaptiran en onemli motivasyon neydi?
 
Erkek sandım pardon :) erkek olarak aldatmayanı kastettim kadınlar aldatsa bile erkek kadar değiller yine fazla ama erkeklerin eline su dökemeyiz bu konudq
Aldatmayan var valla benim sevgilim. Böyle yazınca gözünüzde saf gözü kapalı bir kadın canlanmasın,bayağı cin gibiyim yani. Tabi bu benim için bir başarı ya da övünülecek birşey değil. Sevgilimin karakteri sayesinde bunu hiç yaşamadım.
 
Hanımefendi ne savunması Allahaskina? Ben aldatilip boşanan bir kadınım ne savunmasindan bahsediyorsunuz. Savunma değil gerçekler. Adam karısını çok seviyor çoluk çocuk mutlu ama heyecan peşinde fırsatını bulunca aldatıyor! Ne vicdan azabı ya erkek milleti güzel bir kadın üç gün peşinden koşsa değil vicdan adını unutur.
Aldatan kişi mutlu değildir, bazıları gerçekten çapkın oluyor ama genel olarak aldatan insanların içinde bulunduğu ilişki de mutsuz olduğunu, bundan dolayı dışarıya gözü kaymış olduğunu düşünürüm. Çok mutlu insan neden aldatsın ki? Lütfen genelleme yapmayın, sizin rastladığınız erkek sizi aldattı diye her erkek öyle diye birşey yok. Peşinden kaç tane kadın koştuğu halde gözü karısından başkasını görmeyen erkekler var çevremde. Bence bu biraz karakter meselesi, mesela ben sizin eski konularınızdan aldatıldığınızı biliyorum, bu eski eşinizin karaktersizliği. Şimdiki eşinizle çok mutlusunuz diye biliyorum işte bu da eşinizin güzel karakteri.
 
Yasak aşkı diyebilir
Yasak ilişkisi diyebilir
Eşini aldattığı kadın/sevgilisi diyebilir
Aşk-ı memnu'su bile diyebilir
Kapatma metres gibi kaba şeyler söylemektense
Tabii insanın kalbi diline yansır bazı şeyler karakterle alakalı
Benim asla kullanmayacağım tabirler laflar başkalarına göre gayet normal geliyor, kullanıyor insanlar

Ya aklıma ne geldi
Benim eski patronumun eşi (genel müdür pozisyonundaydı birlikte çalışıyorduk) bir kadına sinirlenmişse bahsederken "karı" derdi
Karıya bak, sinir karı, karı beni sinir etti
Hakaret gibi kullanır üstüne basa basa karı derdi
Siz kullanmayabilirsiniz, yasak aşk, aşk-ı memnu gibi daha minnoş kelimeler kullanabilirsiniz ama metres kelimesi mistress kelimesinden gelmiştir ve evli erkekle birlikte olan kadın demektir. Bu durum içinde en uygun kelimedir. Duyar kasmanın anlamı yok, kaldı ki kendisine saygısı olan insanlar zaten bu durumlara düşmezler...
Karı kelimesine gelince; anlamı farklı olmakla birlikte toplumda argo anlamında kullanılmasına bende sinir oluyorum fakat 2 örnek birbiri ile alakasız.
 
O kafada olup yaşamak nasıl bir şey acaba, paronayakça... Gerçekten ömür geçmez:)
Bu 5 sene içinde karsina hiç mi ideal erkek modeli çıkmaz? İlla sevgili olarak değil. Iş arkadaşı, bir veli, komşu vs vs. Enerjisi bu olduğu icin hep boyle insanlari hayatına çekiyor bence.
 
Ben sadece allah şaşırtmasın diyebiliyorum. Kocam yapıyorsa da aklı varsa yakalanmasın yakalarsam bedelini güzel ödetirim.

Kadınların hep bir b planı olmak zorunda ve hiçkimseye sonsuz güven duymamak lazım. Bu şüphelerle yaşanmaz, ip ucu görene kadar oluruna bırakın. Eğer bir ip ucu yakalarsanız b planına geçersiniz
 
hiçbir konuda genelleme yapmayı sevmem, bu konuda da genellemenizin yanlış olduğunu düşünüyorum. aldatmanın kadını erkeği yok öncelikle. tamamen kişinin karakteriyle alakalı. aldatan kadın sayısı da çok. toplumumuzda belki yaptırımları daha ağır olduğu için, çevre baskısından vs eyleme dökemeyen kadınlar olaiblir ama zihnen aldatma da aldatmadır. birbirine gerçekten bağlı, birbirini her anlamda tatmin eden kadın veya erkeğin aklına bir başkasının girebilmesi pek de mümkün değil. çevremde gayet mutlu çiftler var bu şekilde. gençler de var ileri yaştakiler de. ama elbette aldatma olayını yaşamış olanlar da var. biraz algıda seçicilik sanırım. trajediyi seviyoruz ve bir aldatma , ayrılma olayı gördük mü onun üzerinde daha fazla konuşuyoruz. gerçekten mutlu olan çiftler için de yok yaaa kesin bilmediğimiz neler yaşıyorlar vs diye düşünüyoruz belki de. kısacası her erkek böyle değil. eminim ki benim kocam da değil :) (yani umuyorum :)
 
Siz kullanmayabilirsiniz, yasak aşk, aşk-ı memnu gibi daha minnoş kelimeler kullanabilirsiniz ama metres kelimesi mistress kelimesinden gelmiştir ve evli erkekle birlikte olan kadın demektir. Bu durum içinde en uygun kelimedir. Duyar kasmanın anlamı yok, kaldı ki kendisine saygısı olan insanlar zaten bu durumlara düşmezler...
Karı kelimesine gelince; anlamı farklı olmakla birlikte toplumda argo anlamında kullanılmasına bende sinir oluyorum fakat 2 örnek birbiri ile alakasız.
Katılıyorum.
Metres metrestir.
Saygıdeğer aşkı memnu hanimfendi mi diyeceğiz.
 
Siz kullanmayabilirsiniz, yasak aşk, aşk-ı memnu gibi daha minnoş kelimeler kullanabilirsiniz ama metres kelimesi mistress kelimesinden gelmiştir ve evli erkekle birlikte olan kadın demektir. Bu durum içinde en uygun kelimedir. Duyar kasmanın anlamı yok, kaldı ki kendisine saygısı olan insanlar zaten bu durumlara düşmezler...
Karı kelimesine gelince; anlamı farklı olmakla birlikte toplumda argo anlamında kullanılmasına bende sinir oluyorum fakat 2 örnek birbiri ile alakasız.
Metres sadece kadını suçlayan bir ifade. Evli olup sadakat sorumluluğu taşıyan birinin kabahati yok mu?

Toplum ataerkil diye dilimiz de ataerkil. Kimse, aldatan adam için bir sıfat bulmamış gerek duymamış. Böyle oldugu için sadece kadını sorumlu tutmaya devam mi edicez?

Bu savunmamız duyar kasmak değil. Biz kadin olarak herhangi bir olayda sadece kadını sorumlu tutar şekilde konuşursak, bunu hemcinslerimize yaparsak, erkekler diger bütün konularda, yaptıkları yanlışlarda, ama ile baslayan cumlelerle kadinlari sorumlu tutmaktan çekinmez.

Ama o da mini etek giymeseydi, ama o da bu saatte sokakta olmasaydi gibi gibi.

Bizi kimsenin sorumlu tuttugu yok nasilsa diyerek yine bütün suçu kadına yıkarlar.

Ben evli adamla birlikte olan kadinlara alkış tutalim demiyorum. Sadece suçu tek başına kadına yüklemeyelim diyorum.

Düşüncede, suçu sadece kadına yüklemeyenler azımsanmayacak kadar çoktur diye umuyorum. Bunu dilimize de yansıtmalıyız. Ancak o zaman bu düşüncemizin anlami olur.

Evli bir adamın ikinci bir evi olması, bu evde sevgilisinin olması şeklinde söylesek zaten her iki tarafın ne kadar ahlaksiz olduğu yeterince belli oluyor.
 
Bence aldatmada şu da bir faktör
Kadınlar artik erkeklerin yükünü alıyorlar ve bu kadinlar eslerinden azicik ilgi, sevgi ya da destek bekleseler erkekler ugrasmak yerine kaçmayı seciyorlar. Eee haliyle solugu disarida alıp, onları pohpohlayacak kişiler arıyorlar. Kisaca rahat batiyor! Erkeklere bu rahatlığı vermek yerine, sorumluluklar yüklemek gerekiyor diye düşünüyorum. Bir de maddi açıdan borca sokup o borc nasil ödenir diye düşünüp kafalarının dolu olması lazim bence.
Burada hemcinslerimi suclamiyorum bu arada, yanlis anlasilmasin. Bir ablam vardi, erkeğin iki kasigi varsa birini kiracaksin derdi. Buradaki aldatilma hikayelerini de okudukça ne demek istedigini anlıyorum artik. Tabii yas aldikca daha olgunca ve objektif bakabiliyoruz olaylara.
Yani sözün özü, erkeklere rahat verilmemeli!
Eskiler bu tespiti çoktan yapmış olacak ki “Erkeğin iki kaşığı varsa birini kır” demişler. Muhakkak vardır bu sözü söyleten bir takım yaşanmışlıklar :)
 
Hanımefendi ne savunması Allahaskina? Ben aldatilip boşanan bir kadınım ne savunmasindan bahsediyorsunuz. Savunma değil gerçekler. Adam karısını çok seviyor çoluk çocuk mutlu ama heyecan peşinde fırsatını bulunca aldatıyor! Ne vicdan azabı ya erkek milleti güzel bir kadın üç gün peşinden koşsa değil vicdan adını unutur.

Ay niye celallendiniz. Ben size aksi bir şey demedim. Erkeklerin kendini aklama şekli işte.
 
Hanımefendi ne savunması Allahaskina? Ben aldatilip boşanan bir kadınım ne savunmasindan bahsediyorsunuz. Savunma değil gerçekler. Adam karısını çok seviyor çoluk çocuk mutlu ama heyecan peşinde fırsatını bulunca aldatıyor! Ne vicdan azabı ya erkek milleti güzel bir kadın üç gün peşinden koşsa değil vicdan adını unutur.
Peki neden tekrar evlendiniz? Çünkü aldatılmışsınız ve her erkeğin fırsat bulunca aldatacağına inanıyorsunuz. Bunu bile bile evlenmek bile bile lades demek değil mi?
 
Aldatan erkeğe bir sıfat olmadığına katılmıyorum. Cok afedersiniz benim annem, rahmetli anneannem falan g.v.t derdi.
gene erkeğe değil kadına hakaret eden bir kelime bu. düşündüm de erkeğe hakaret eden hiçbir kelime yok dilimizde, hepsi kadını aşağılıyor. korkunç...
 
mutlaka her erkek aldatır diye düşünmüyorm ama sanılandan çok çok daha fazla erkeğin aldattığını düşünüyorum- daha doğrusu gördüm. Bu konuda Türk kadını ya hakketen salak ya da salağa yatmak işine gelior, burayı daha çözemedim.

cinsel yolla bulaşan hastalıklarla ilgili bir işte çalışıyordum eskiden ve kaynıyla yatan, eşinin kuzeniyle yatan sonra o erkekte cinsel yolla bulaşan bir hastalık çıktığı için "bu hastalığın bende de olduğu belli olursa eşim beni, ondan kaptığımı anlayıp, boşarsa/vurursa..." düşüncesiyle test yaptırmak istemeyen, duyurmak istemeyen kadınlar oluyordu...kadınlar gizliyor...erkekler ise genelde seks işçisi kadınlardan kapmış oluyordu. ya da belki erkek 10 farklı kişiyle yattığı için ilk aklına gelen, belki daha yüksek olasılık diye, onu söylüyordu bilmiyorum. erkekler rahat rahat hee şunla şunla yattım diyordu mesela..

erkek yapınca elinin kiri, kadın yapınca sorun olduğu için erkek aldatmasını konuşuyoruz, yoksa tabii ki bu kadar erkeğin hepsi erkeklerle ya da paralı olarak ya da doğrudan ücreti mukabilinde olmasa da maddi bir imkan sunarak yapmıyor bu işi.
 
Bu 5 sene içinde karsina hiç mi ideal erkek modeli çıkmaz? İlla sevgili olarak değil. Iş arkadaşı, bir veli, komşu vs vs. Enerjisi bu olduğu icin hep boyle insanlari hayatına çekiyor bence.
Kesinlikle katılıyorum, tam bir kısır döngü
 
Back
X